8 Haziran 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

8 Haziran 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

J. Foster Dulles Teferruat merakı kalkmadıkça Birleşik Amerikanın bu bölgedeki askerlerini geri çekmiiyece- ği de kaydedilmişti. Gene resmi teb- liğe göre, Birleşik Amerika, kendile- rine vaki olacak bu tecavüze karşı kullanmaları için Atlantik Paktı Ü- tom silâhlarının girdiğine de şüphe yoktu. rika'nın verdiği teminatlar ne kadar kuvvetll olursa olsun, Batı Al- nya Şansölyesinin Alman yanın birleştırîlmeqı meselesinde Vashing ton'dan elleri boş döndüğünü söyle- mek yanlış olmıyacaktı. Almanya'nın birleştirilmesi Vashington görüşme- leri sonunda da her zamanki gib) bir başka bahara bırakılıyordu. Silâhsızlanma Amerikan plânı O n günlük bir aradan sonra ge- çen Pazartesi glünü çalışmaları- na yeniden başlayan Birleşmiş Mil- Jetler Silâhsızlanma Talfi Komitesin- deki Birlesik Amerika deleğesi Ha- rolâ Stassen Londraya Rgitmek için uçağa binmeden önce, çantasında yeni lifi götürmekte olduğunu söylüyor- du. Stassen bu yeni Amerikan plânı hakkında fazla bir şey açıklamaya yanaşmıyor, sadece bunun silâhsız- lanma meselesinde atılan en ehemmi- yetli adımlardan biri olacağını söy- lemekle iktifa ediyordu. Aynı gün ve &ynı mevzuda bir basın toplantısı ya- pan Amerikan Dışişleri BakAnı F'os- ter Dulles'ın sözlerinden de kesin hü- ÂKİS, 8 HAZİRAN 1951 kümler çıkarmak miümkün değildi. Dulles, bu yeni Amerikan -plânının başlıca vasfının elastikiyet oldugunu söylüyordu. Amerika, Londra' olarak atom silâhlarına sahip Üç dev- let -Birleşik Ameritga, Rusya ve İn- giltere- ortaya atılan “havadan kontrol” sis- teminin tatbikini istiyecekti. Ancak bu esaslar belli formüllere bağlan- mamış, Stassen'e geniş bir hareket serbestliği bırakılmıştı. Stassen, hür dünyanın menfaatlerine aykırı olma- mak şartiyle, bu esaslar dahilinde Ruslara bazı tavizler vermeye yet- kili kılınıyordu. rusunu söylemek gerekirse, bu Üç esas silâhsızlarıma meselesin- de ilk defa bahis mevzuu olmuyordu Silâhsızlanma tali komisyonunun Üye- leri her toplantılarında aynı esaslar etrafında dolaşıyorlar, ancak bunla- rın tatbik şeklinde bır türlü anlaşa- miyorlardı. Görünüşe bakılırsa Rus- ya da en az diğer devletler kadar a- tom silâhlarının tahdidi târaflısı sa- yılabilirdi. Ancak Batıhlâr tahdıdin bunun kontrolünü yüklenecek bir mekanizmanın kurulmasından sonra yapılmasını isterlerken Rusya, israr- la, önce atom tecrülbelerine son ve- rilmesi ve tahdidin kontrol mekaniz- masına takaddüm etmesi gerektiği- ni ileri siirüyordu. Bundan başka, Ruslar, ilk defa Cenevre konferana- ları sırasında v Eisenho- madıklarını söylüyorlar, ancak ha- vadan kontrol edilecek sahaları ge- nişletmeye iatekli görünmüyorlardı. Hattâ sonlarında yaptıkları bir teklifle Ruslar, havadan Kontrol edilecek yerleri kendi çıkarlarına tesbit bile etmişlerdi. Rusya, bu tek- lifinde, Batılıların Doğu Sibirya ve peyk devletlerdeki Askert tesisler ile Batı Rusyada ufak bir arazi kuşağı- nı havadan kontrol edebileceklerini söylüyor, bıını mukabi! kendisine de Amerika rleşik Devletleri ile Av- rupanın batısındaki lerini ve Alaska'yı havadan kontrol etmek yetkisinin verilmesini istiyor- du. Dulles tarafından Üstü kapaâlı söz- Jerle efkârı umumiyeye aksettirilen Amerikan plânı, görüldüğü gibi, e- saslarda hiçbir değişiklik yapmıyor- du. Bu bakımdan, esaslı değişikliğin teferruatta olduğu korkusuzca söy- lenebilirdi. Teferruattaki değişiklik ne olabilirdi? Dultes bunu açıklama- yı vakitsiz buluyordu. Amerikan Dış- işleri Bakanına göre, Birleşik Dev- letler, yeni tekliflerini komiğgyonda iİ- leri sürmeden önce Batillı müttefik- lerinin görüşlerini öfğrTenmek istiyor- du. İşte Tâll Komitedeki Amerikan temsilcisi Stassen de, bu maksatla Pazartesi günü yapılan ilk toplantı- dan sonra hemen uçakla Loııdrıdnn Parise geçmiş ve orada NATO De DÜNYADA OLUP BİTENLER letleri' daimi temsilcileri ile bir gö- . Anca k Paristen bil- devlet yani Sovyet Rusya araqmda tahdit edil- mesi sözünü izaha muhtaç buldukla- rını söylüyorlardı. Diğer NATO dev- letlerinin ise Amerikan plânını ana hatları itibariyle destekledikleri an- Jaşılıyordu. Bu arada İngiltere, Dışiş- Jeri Bakanı Selwyn Lloyd'un ağzı ile, Amerika ile birlikte olduğunu açık- ça beyan etmişti. Kısa bir hafta sonu tatilinden son- ra çalışmalarına yeniden başlayan Silâhsızlanma tâli komitesi, bu haf- tanın başında hâlâ yeni Amerikan teklifini müzakere etmekle meşgul bulunuyordu ve Amerikan plânı dünya efkârına açıklanmış de- gildi. Açıklanan tek şey Birleşik A- merikanın silâhsızlanma meselesinde bir anlaşmaya varmak hususundaki manın gerçekleşmesi için kâfi sayı- lamazdı. İkinci yarının da Ru tarafından aşılması gerekiyordu. Rus- ların buna yanaşıp yanaşmıyacakla- rı ise, şüphesiz, şimdiden bilinemezdi. Sövyer Rusyt Bürokratların hicreti Sovyetler Birliğinin sınat yapısını değiştirme maksadı ile hazırlanan kanun tasarısı oy birliği ile kabul e- Harold Stassen İyi niyet *

Bu sayıdan diğer sayfalar: