21 Eylül 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

21 Eylül 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

da onu dolayısıyla tazyik etmek için yeniden çalışmaya — davet etmesidir. Sendika Başkanı bu suretle işçilikten doğran haklarını feda ederek bir işçiye yakışır bir şekilde kendini tamamen sendikaya vermiştir. Danışma kurulu 2 1946 tarihinde T. M. M. tarafından kabul edilen ' Iş ve İş- çi Bulma Kurumu Kuruluş ve Görev- leri Hakkındaki Kanun" Turkıyede işçi meselelerinin halledilmesi için bir danışma kurulu teşkilini kabul et- mişti K nunen Çalışma Bakanlığının daveti üzerine yılda bir defa toplan- ması gereken kurul: a) İşçi çalıştıran müesseselerin bağlı bulunduğru Bakanlıklar ile Sağ- lık ve Sosyal Yardım Bakanlığının, General Franco İşçilerin babası!.. İl Genel Meclisi ile Belediyelerin mü- navebe ile davet edilecek temsilcile- rinden, b) aret vs Sanayi Odaları ile İşçi Sendıkaları ve benzeri kurumlar temsilcilerinden teşekkül etmektedir. Bir memlekette çeşitli meselele- rin ve bilhassa işçi davası gibi çeşit- li cepheleri olan sosy al bir meselenin hallinde hükümetin bir "danışma ku- rulu"na başvuı'masındakı faydalar açıktır. Bununla beraber "danışma kuru- lu"ndan beklenen faydalar hiç bir za- man gerçekleşmemiştir. Herşeyden evvel kurulun teşekkül tarzı bundan tam bir fayda sağlanmasına engel ol- maktadır. İşçi çalıştıran müessesele- rin bağlı bulundukları Bakanlıkların temsilci göndermeleri bu temsilcilerin memur olmaları sebebi ile serbest ve yapıcı tekliflerde bulunmalarına im- kân vermemektedir. Diğer taraftan AKİS, 21 EYLÜL 1957 Bakanlıklar tarafından Danışma ku- ruluna gönderilen memurların da iş- çi meseleleri ve sosyal dâvalarla doğ- rudan doğruya alakalı şahıslar ol- dukları ıddıa edilem Bununla be- raber kı a İl Genel Meclısı ile Be- ledıyelerın temsılcı göndermelerinde isabet ve lüzum yoktur.- Gerçekten İl Genel Meclisi ile Belediyeler işçi me- selelerı ile ilgilenmemekte ve hattâ u -İstanbul Beledıyesı gibi- 1şçı- lerının İş Kanununun şümulüne gir mesine dahi engel olmaktadırlar Dı— ğer taraftan kanun da maalesef Tan- zifat vs İtfaiye Teşkilâtını Çalışma Bakanlıgının teftişi dışında bırak- maktadır. Bu bakımdan Beledıyeler de danışma kıırulunda temsilci bu- lundurduklarına göre, hiç olmazsa yukarıda sayılan belediye hizmetle- rinde çalışan işçilerin de İş Kanunu çerçevesine alınması yolunda bir teklifin danışma kuruluna getirilme- sinde fayda vardır Bu yolda çıkarıla- çak bir kararname ile bu işçilerin de İş Kanunu şümulüne girmeleri sağ- lanmış olacaktır. Ispanya İspanyadaki grev ( : eçen hafta Bilbao'lu gemi işçile- ri ümitsiz bir grevden sonra tek- rar çalışma yerlerine dönüyorlardı. Son yılların sayısız grevlerinden bir tanesi daha muvaffakiyetsizlikle ne- ticeleniyordu. İspanyol işçileri, Avrupadaki ar- kadaşlarından çok daha kötü hayat şartları içinde yaşıyorlardı. İşçilerin hamisi rolünü oynayan meşhur Fran- co, muteaddıt defa işçi ücretlerine zam yaptırmıştı. Sosyal yardım teş- kilâtıyla ovunu o rdu. Fakat, ne çare ki fiyatlar ucretlerden daha hızlı yukseldıgınden işçilerin hayat şartla- rı gitgide kötüleşiyordu. Demir Per- de gerisindeki memleketler gibi. İs- panya 'da da grevin yasak olmasına rağmen işçilere, greve başvurmak- tan başka çare kalmıyordu. Nitekim Bilbao'nun 2800 gemi iş- çısı de kanuni olmayan bu son çare- yi seçtiler. Tersanelerde çalışmadan oturup ücretlerinin arttırılmasını is- tediler Haber derhal Madrit'e ulaştı. Meşhur Hami, koruduğu nankör in- sanlara unutamayacakları bir ders verme saatinin yaklaştığına kanaat getirdi. İspanyanın Polis Şefi Ge- neral Alonso Vega da aynı kanaattay-' di. Madrit'ten gelen emirler çabucak Bilbao'ya ulaştı. .Birinci ihtar olarak gemi kumpanyası, tersanedeki yemek fıyatlarım işçi keselerinin erişeme- ceği bir sevıyeye çık ardı. B a kafı gelmeyince Franco'nun sivil mı hafız kuvvetleri silis tokat ışçılerı tersaneden dışarı attılar. Hikâye bu kadarla da bıtmıyor- du. İşçilerden çok Diktatörün emrin- deki sendika Bilbao'lu gemi işçileri- ne, haklan olan işsizlik tazminatım ödemeyi vadediyordu!... Hikâyenin ÇALIŞMA bundan sonrasını tahmin etmek gün değildi. Sendikanın himayesinden bi le mahrum teşkilâtsız ve yedek âl çesiz grevcilere, boyun egmekten baş ka çar k Imamıştı. Grevi d cü günü tersane yeni işçi al ğı nı ilân edıy rdu. Grevciler sess başları eğik tersaneden içeri yollanı yorlardı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: