19 Ocak 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

19 Ocak 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 17
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

hele azgınlık bu haldeyken, CHP. tamamen karşıdır. Bu hususta Hü- kümet programında yer alan vaadler yerine a Nitekim, Başbakan İnönü konuş- masının sonunda meseleyi C.H.P. Grupunun genel temayülüne göre bağladı.Zira Başbakan da aynı şe- kilde düşünüyordu. Grup dağıldıktan sonra günlerdir konuşulan konu bir sonuca bağlan- madı. Sadece C.H.P. nin kendi ara- sında teşkil ettiği sekiz kişiye yeni bir vazife terettüp ediyordu. Komis- yon teklifini daha genişletecek, . da* ha açık hale getirecek, hattâ tam manasıyla a ve meseleyi hazır hale sokacaktı Önümüzdeki hafta CHP. nin af meselesiyle ilgili komisyonu gene ça- lışacak ve Grup hu husus üzerine bir kere daha eğilmek mecburiyetin de kalacaktır. Üstelik Koalisyonu 1. derecedeki ortağı partinin iç bün- yesinde af kelimesi adamakıllı can sıkıcı bir kelime olmağa başlamış isin doğrusu, bıkkınlık getirmiştir Bu his işlerin çabuk tutulmasını i- cap ettirmektedir» C.H.P. af komisyonu sekiz kişi- den mürekkeptir. Hüdai Oral, Zeki Kumrulu, Atalay Akan, Mustafa U- yar, Burhan Arat, Zihni Betil, Muam mer Obua, Mehmet Hazer iki hafta- dır sürekli çalışmalar yapmakladır lar. Haftanın başında Komisyonun C H.P. Grup İdare Kurulu odasında yapılan toplantısında meseleye tam. men başka bir açıdan bakıldı. Üyeler bu konuda ihzari çalışmaları yapmış- lar, bu arada Anayasa Mahkemesin de mevcut dosyalardan -Yassıadadan arta kalan. 140 mı da gözden ge- çirmişlerdi. Genel düşünce 140 dos- adan 5 - 6 tanesinin, özellikleri do- mele *pek ahlâk dışı tasarrufla- aittir- muhafazası, diğerlerinin kaldırılması istikametinde tecelli et- ti. Meseleyi Zeki Kumrulu formüle etti. İzahları diğer üyelerce de ma- kul karşılandı. Anlatılanlardan anla- şılıyordu ki, affın çerçevesi koalis- yon protokolünün biraz dışına çıka- caktı. C.H.P. komisyonu işi kısaca şöyle formüle bağladı: Evwvelemirde, memurlarla al alakalı, fakat açıkça ahlâk dışı olmayan, ya- ni hırsızlıkla alâkalı bulunmayan suçların affı gerekiyordu. Sonra Ali İhsan Göğüsün affa Basın Suçların da dahil edilmesiyle ilgili önergesi- nin kabulü iyi karşılanacaktı. Kaba* hatlardan ötürü işlenen suçlar -tra- fik suçlularının pek çoğu bunun da- hiline girmektedir- affın şümulüne giriyordu. Adi suçların bir kısmı da affa mazhar olacaktı. Yanlış Hesap Yeni bir taktik, A. P. nin idareci takımı tarafından şu sırada tezgaha konulmuşa benziyor. Derleme heyetler oradan, buradan Kaysieriye gönderiliyor, Celâl Bayar ziyaret ettiriliyor. Bahane: Bayarın eşinin vefat etmiş olması! Ziyaretlerin şefkat ve insanlık duygularıyla değil, kaba politikayla alâkalı bulunduğunu görmek için kör olmamak kâfi. Bunların reklâmları, A. P. nin yayın organlarında çeşit çeşit, boy boy başlıklarla yapılıyor. Sanki Kayseri bir Kabe, oradakiler esir düş- müş kahramanlar. Sanılıyor ki bu hareketin neticesinde "Bu hal devam edeceğine, bari açalım hapishanenin kapılarını, adamlar gitsinler evle-" rine.." denilecek ve /'Af Operasyona" başarıyla tamamlanacak. Ondan sonra, gelsin ikinci operasyon.. Hayal!.. Hayal olduğu şuradan belli İd aynı çeşit zorlamalar, bundan öuce. sadece affı geriye itti, müşkül hale soktu, tepkiye yol açtı ve ancak Başbakanın Hükümet sözünün yerine getirilmesinde azim göstermesi sayesinde Sonbaharda gerçekleşti. A. P. li gazetelerde haberler Aç tavuğun arpa ambarı Yassıada duruşmaları sonuna yaklaşırken aynı takımın "Asamaz- lar!" teranesiyle bir baskı kampanyasına girişmiş olduğu hiç kimsenin meçhulü değildir. Aklı biraz başında olanlar, memleketin şartlarını bi- raz bilenler, kuvvetler dengesinden biraz haberdar bulunanlar "Yap- mayın, asarlar!" diye adeta yalvardılar. "Yaptığınız akıllılık değil" de- diler. O tecrübenin ne netice verdiği ortadadır. Şimdi, başta "heyetler kabul buyuran" Celâl Bayar, gene yanılı- yorlar. Hesapları gene yanlış. Kuvvetler dengesinde bir değişiklik ol- duğunu sanıyorlar. Hata. Kayserinin kapısını açmakta zor hiç bir za- man, hiç bir işe yaramayacaktır. Zor, bu kapıyı hep kapalı tutacaktır Derleme heyetlerle bir netice almak mümkün değildir. Düzmece gös- teriler tepkiyi arttırıyor, omânileri çoğaltıyor. Biraz etrafa bakmak, bunu görmeye yetecektir. Bizden gene söylemesi! AKİS/17

Bu sayıdan diğer sayfalar: