1 Ocak 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 31

1 Ocak 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 31
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AYA İL Oyun: "Aşk Zinciri", ("Reigen") Yazan: Arihur Schnitzler. Çeviren: Basir Feyzioğlu Tiyatro: Gen-Ar Tiyatrosu. Erol Keskin. Gen-Arda "Aşk Zinciri" 1900 modeli sözlü streap-tease Sahneye koyan: Dekor - Kostüm: Duygu sağıroğlu Konu: "18 yaşından aşağı gençlerin seyretmesi yasak" olduğu ilan edi- len, mizah açısından aydınlatılmış seksüel tablolar. Aynı zamanda ruh has talıkları doktoru olan yazar, birer skeç halinde canlandırdığı bu ibne. nükteli bir diyalogla, psikolojisi" yapıyor, özellikle, çeşitli sınıftan "çiftlerin aşktan "Önce"ki ve "sonra"ki ruh hallerini, realist bir görüşle belirtmeğe önem veriyor. Ayrıca eski Viyananın yerli renklerini, operet dev- rinin o neşeli ve alaycı havasını yansıtmaktan da geri kalmıyor. Oynıyanlar: Gülsün Kamu (Bir Fahişe, Leokadia), Orhan Çağman (Bir er, Franz), Bilge Şen (Oda Hizmetçisi, Mari), Salih Güney (Delikanlı, Alf red), Nurhan Nur (Evli kadın, Marlen), Tuncel Kurtiz (Koca, Karl), Füsun Erbulak (Genç Kız), Senih Orkaan (Yazar, Robert), Gülbin Eray (Aktris), Cahit Irgat (Kont). Beğendiğim: Basir Feyzioğlunun, kişiler arasındaki sınıf ve seviye fark- larını da belirtmeği ihmal etmiyecek kadar özenli çevirisi... Erol Keskinin, çeşitli yatak odalarında geçen çeşitli aşk sahnelerini (o "tableau vivant"lar haline düşürmeden, fantezisi ve esprit'si içinde vermeği başaran canlı, renkli sahne düzeni... Duygu Sağıroğlunun, eski Viyananın kokusunu duyuran, zevkli dekorlarıyla kostümleri... Orhan Çağmanla Gülsün Kamunun, tipik Asker ve Fahişe çifti.., Bilge Şen - Salih Güney çiftinin Küçükbey - Hizmet- çi macerasında, bülüğ çağının tatlı heyecanlarını duyuran taze oyunları... Koca'da Tuncel Kurtizin, Yazarda Senm Orkanın Aktrist'te Gülbin Ersayın, Evli Kadın'da Nurhan Nurun, Kont'da Cahit Irgatın çizdikleri canlı, inan- dırıcı yüzler... Beğenemediğim: Gen-Ar Tiyatrosunun sanat işlerini üzerine almış olan Haldun Dormen gibi bilgili, tecrübeli ve uyanık bir yöneticinin, aşk telâk- kilerinin temelinden değişmiş olduğu bir çağda, XX. yüzyılın başlarına ve o devrin telâkkilerine göre yazılmış ve her bakımdan zaman aşımına uğra- mış, "Aşk Zinciri"ni repertuvara alıp oynatmış olması... Sonuç: Fikir ve sanat bakımından fonksiyonu kalmamış, hoş ama fayda- sız bir oyun. Naciye FEVZİ AKİS, 1 OCAK 1965 nadığı bu oyunu, birçok Ankaralı dört- gözle bekliyordu. Ne yazık ki bu, boşu- na bir bekleyiş oldu. "Die Brücke" top luluğu. -Marie rolünü oynıyacak Inge Rassaerts'in âni rahatsızlığı yüzünden- programı değiştirmek ve "Woyzeck'"in yerine "Saman Yolu"nu oynamak 27o0- runda kaldı. Garip bir tesadüfle Karl Wittlinger'in bu güzel -ve modern- oyu- nu da, birkaç yıl önce, Oda Tiyatrosun- da oynanmış -ve çok beğenilmiş- bir oyundu ve Ankaralı tiyatroseverlere gü- zel bir mukayese fırsatı vermiş olu- yordu. "Saman Yolu"nu "Die Brücke" top tuluğunun kurucuları olan Dieter Bram - mer'le Joost Siedhoff oynadılar ve mü- kemmel oynadılar... Verdikleri mukaye- se fırsatının sonucu ise çok garip oldu: bizde Hasta'yı oynıyan Saim Aipago kendi rolünü ön plâna geçirmişti. Al- man sanatçılarından Dieter Brammet de, olağanüstü değişme kaabiliyetiyle, Doktor rolünü ön plâna geçirdi ve de- ğerli bir kompozisyon aktörü olduğunu göstermiş oldu. ilk temsilde göze ba- tan dekor noksanlığı da, siyah perde içinde oynanan bu oyunda, hiç yadır- ganmadı. Bu da gösteriyor ki belli bir devrin rengini, üslübunu yansıtması ge- reken oyunlar için fon tabloları, neka- dar ustaca çizilmiş ve gerçekleştiril- miş olursa olsun, yetersiz kalmaktadır. Alman tiyatro temsillerinin, geçen ay verilen Bale temsillerine kıyasla çok daha tatmin edici olduğu muhakkaktır. "Die Brücke" topluluğu, genç oldukları halde tecrübeli ve çok kaabiliyetli sa- natçılarla bu turneye çıkmış. Gittikle- ri her yerde olumlu etkiler uyandıra- caklarından şüphe edilmemektedir. Tek talihsizlik, hastalık yüzünden, Ankara da "Woyzeck"i oynıyamamış olmaları- dır. Yalnız bu vesileyle alman dostları- mızı uyandırmak isteriz: almanca bilmiyen veya az bilen -oyunları da tanımayan- seyircilere kolaylık olsun diye programla birlikte dağıtılan özetler pek kötü -korkunç demeğe dilimiz varmıyor- bir türkçe ile hazır- lanmıştır. Bu özetler, oynanan oyun- lar hakkında faydalı bilgiler (overmek şöyle dursun, seyirciyi (o yanıltabilecek aksaklıklarla doludur. İstanbul temsil- leri için olsun bunları ya düzeltmeleri, ya da büsbütün programdan çıkarma- ları isabetli bir hareket olacaktır. 31

Bu sayıdan diğer sayfalar: