10 Temmuz 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

10 Temmuz 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 28
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

F E Feza Sırrı çözülmeyen denemeler Geçirdiğimiz haftanın sonunda dün- ya haber ajansları, yeryüzündeki bazı bilimsel "uzay dinleme istasyon- ları"na atfen Sovyetlerin yeni bazı u- zay denemeleri yapmakta olduklarını yayınladılar. Bu istasyonlar İtalya ve Almanyadaydı. Zaten roketçilikte, u- zay araştırmalarında türlü sebeplerin etkisiyle geride kalmış, ama bilim ve fen alanlarında ileride bulunan ülkele- rin hepsi hiç değilse uzay olaylarını, zengin ve uzay yarışında önde bulunan ulusların dünya halk oyunu hayrette bırakan denemelerini yerden olsun iz- lemeye imkân bulmaktadırlar. Bunla- rın uzay çalışmalarındaki yardımları konunun önderi olan ülkelere büyük avantajlar sağlamakta, karşılığında da uzay alanında oldukça geri durumdaki bu ülkelere bilimsel alanda büyük bir şeref kazandırmaktadır. İşte bu bilim merkezlerinden İtal- yada Torino şehrinin yakınlarındaki Torra Bert Uzay dinleme istasyonu- nun başında bulunan Judica ve Cor- Jia adındaki iki kardeş, uzaydan al- dıkları iki ayrı işaretten, Sovyetlerin dünya halk oyundan habersiz olarak yepyeni bir deneme yapmakta olduk- larını ortaya koydular. Bu bilim adam- larının görüşü, gelen radyo işaretleri- nin iki ayrı frekansta oluşundan bu defa Sovyetlerin iki ayrı uzay aracını birden fırlattıkları ve böylece Ameri- kalıların son ikili uzay uçuşunda de- nemeyi tasarladıkları, ama son daki- kada vazgeçtikleri "randevu" manev- rasını gerçekleştirmeye o koyuldukları yolundaydı. Bilginlerin buna, işaretle- rin dünyanın çevresinde dönmekte o- lan uzay araçlarının yerlerini kestir- mek suretiyle hükmettiklerini sanan çevreler, Sovyetlerin neden bu dene- meyi halk oyundan gizlediklerini tah- min edememişlerdir. Bu tahminlerin yanısıra Almanya- da maden ve endüstri bölgesinin tam ortasında bulunan Bochum dolayla- rındaki bir rasathane de iki Sovyet uzay aracından gelen işaretleri izle- mekte olduğunu bildirmişti. Hattâ ra- sathanenin müdürü Heinz Keminski bunların bir süre sonra birden kesili- verdiklerine dikkat etmiş ve olayı yo- rumlamaya çalışarak bu kadar kısa, süren bir uzay denemesi yapılamıyaca 34 N gına göre, olsa olsa, Sovyetlerin ileri- de yapacakları bir ikili uzay uçuşunun provalarını yapmak üzere, uzaya, içersinde insan bulunmayan iki ayrı uzay aracı fırlattıkları kanısında ol- duğunu bildirmiştir. Sovyetlerin, Cu- martesi giriştikleri ve haftanın başın- da Pazartesi sabahı sona eren bu de- nemeleri herhalde, dünya halk oyun- da, esrar perdesiyle eki merak da uyandırmakta gecikmemiştir, İşin iç- yüzü ise belki ileride öğrenilebilecek, belki de hiç öğrenilemeyektir. Denemenin amacı Oysa ki "uzayda randevu" adı veri- len manevraların artık gizli kapak lı tarafi kalmamış gibidir. Bunların üslerine odüşülmemesindeki amaç ise çoktanberi bilim ve teknik adamlarını ilgilendirmekte ve üzerinde uzunboylu araştırmalar ve geliştirmeler yapılma- sının nedenini teşkil etmektedir. Bu nedenler iki yönden incelenebilir: il- kin "uzayda buluşma tekniği" adı ve- rilen işlemler, ilerideki uzay araştır- malarında yepyeni ufuklar açacaktır. Asıl önemli olan yönü ise düşman bir ülkenin göndereceği ve atmosfer odı- şından gelmekte olan güdümlü mer- milerin -bunlara son hafta Sovyet li derlerinden Brejnef o Batılıları tehdit eden konuşmasında değindi- yörünge- sinde imha edilebilmesidir. HERKES OKUYOR Birinci husustan, ileride yer çevre- sinde veya uzayın herhangi bir nokta- sında kurulacak "uzay istasyonları" teşkilinde faydalanılacaktır. Böylelik- le, yerden fırlatılacak roketlerin par- çalar hâlinDE uzaya taşıyacakları -bir tek roketle firlatılamayacak kadar bü- yük ve ağır olan- istasyon gövdeleri uzayda bir noktada toplanacaklar, sonra yine başka roketlerle o noktaya gönderilecek gövdeyi teşkil edecekler- dir. Bu istasyonlar, uzayda her türlü gözlem, kontrol ve uzaydan denetle- me işlemini yapacakları gibi, çok son- raları ileri uzay bölümlerine yapılacak uzun yolculuklarda ara istasyonu gö- revini de yerine getirecekler, uzay- yolcularının araç değiştirmesinde kul- lanılacaklardır. Savaş ânında düşmanın yer çevre- sinde yörüngeye sokacağı ve istediği anda ateşleyerek yeryüzündeki belirli bir hedefe doğru fırlatacağı "yörünge roketleri" ise ancak onlarla ayni bir yörüngeye girecek ve bulundukları ye- re ulaşacak karşı roketlerle yokedile- bileceklerdir. Bu yönden bakılırsa "u- zayda buluşma tekniği"nin saf ma- tematik bir teori olmaktan ve kâğıt üzerinde kalmaktan kurtarılarak bir an önce deneme alanına aktarılmasın- da hem Sovyetlerin, hem de Ameri- kalıların neden hu kadar titizlik gös- terdikleri, hattâ denemelerine gizlilik verdikleri kolayca anlaşılır. Uzayda iki ayrı cismin birbirine u- laşabilmesi için (o yörüngelerinin aynı, hızlarının da birbirine yakın olması gerektir. Yoksa yörüngelerin birbirin- den farklı veya hızlarının "eşzamanlı- $ı" sağlayamayacak ölçüde birbirinden farklı bulunması takdirinde "buluşma" imkânsız olacaktır. Bu durumda her nekadar teorik olarak yörüngelerin ve hızların biribirine uydurulması müm- künse de, uygulama alanına geçildi- ğinde karşılaşılması mümkün prob- lemlerin, güçlüklerin çozümlenebilme- si ancak bu "randevu tekniği"nin çok- ça denenmesi yoluyla mümkün olabile çektir. Herhalde insanoğlunun aya u- laşması yolunda daha denenmemiş, ancak kâğıt üzerinde kalmış birçok problem önümüzdeki yıllarda uzay a- raştırmalarıyla uğraşan bilim adamla- rını ve teknisyenleri bir hayli terlete- ceği benzemektedir. 10 Temmuz 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: