Kk 'TA RUS GELDİ AŞKA, RUSUN AŞKI BAŞKA Metin Tokerin gezi notları, Akis Ya- yınları 1966, dizgi ve tertip Rüzgârlı Matbaa, 140 sayfa, 13 lira zirai Birliğine Metin Tokerle a birlikte gittik. Moskovü- da oi alir kaldık. Toker bunu “Rus geldi aşka, Rusun aşkı başka” adlı kitabının önsözünde, “Sövyet- “ Jer Birliğine iki defa gittim. Bunlar- dan birincisi klâsik bir gazetecilik seyahati oldu. Günün Dışişleri Ba: 'kanı Feridun Cemi lardan Bakanının Moskovaya ilk resmi zi- varetini yapıyordu. Onu takip et- tim. Haber toplamak, mülâkat yap- mak, yazı yazmak, telefonlar, geç vakte kadar çalışma.. Buna rağmen Sovyetler Birliği başkentinde az şey görmediğimi, az adamla madığımı söyliyebilirim” diye anla- “tuyor. Biz, eski patronum ve ustam Metin Tokerle birlikte, beş türk ga- yetecisi olarak Rusyaya ilk defa o seyahatte, bir Dışişleri Bakanını tw kip eden gazeteciler olarak gittik. Beş ayrı büyük gazetenin, birbirini atlatmaya, birbirini geçmeye karar- lı beş ayrı temsilcisi olarak... .Moskovâdaki yedi gün içinde hemen hepimiz kendimize göre bir çalışma tarzı tutturduk. İtiraf ederim ki, o yedi gün içinde, gaze- tecilik diliyle birbirimizi atlatmak için pek az gayret sarfettik, Bir ke- re çalışma tarzı, dünyanın alışık ol- duğumuz öteki ülkelerindeki çalışma tarzından hayli farklıydı. Doğü ga- | zeteciliği, bizim alıştığımız, içinden geldiğimiz Batı ölçüsündeki gazete- cilikle pek bağdaşamıyordu. Onların konuları ayrıydı, bizlerin konuları- muz ayrı... Bu yüzden sık sık bir resim tabı dolayısiyle, aksayan bir tandevu münasebetiyle Sovyet- < ler Birliğindeki o meslektaşlarımıza demediğini bırakmıyordu. Ama ye ne itiraf edelim ki, Moskovada beş Hile gazetecisi olarak De yedi gün, bugün hayatımızın * tatl anılarından biri olarak ik kaldı. Dönüşte veya dâha oraday- ken, her birimiz, kendimize ve tem- sil ettiğimiz gazetenin siyasi - tan- dansına göre yz yazdık. Türk kamuoyuna, hakkında çok şey söy- lenen, sma gerçekte ne olduğu as- lâ bilinmeyen bir ülkeyi oimkâni- 24 “Sovyetler Birliğini kafamda bir Rl ç PL AR mız nisbetinde anlatmaya çalıştık. Anlatabildik mi, anlatamadık mı, bilemem. Ama Türkiyede Rusya hakkında, objektif olma gayreti i- çindeki en sürekli yazılar ilk defa bunlar oldu. Bu ilk geziden sonra Metin Tö- ker, Sovyetler Birliğine bir ikinci gezi daha yaptı, Aslında bu, hemen her gazetecinin ideal sayacağı bir ciddi inceleme gezisiydi. Eşiyle bir- likte, Sovyetler Birliği o Gazeteciler Cemiyetinin dâvetlisi olarak Rusya- va gitti ve ilkinden çok daha w- zün süre kaldı. Çok daha geniş şe- kilde, programına kendisi hakim: o- gi'çeken a ei bulunursa, bu'ö- cesi olacaktır. Bizde, -hatta çok le Rusya hakkında- ki intibaların ya mutlaka övmek, va mutlaka yermek için 'yazilması dedi henüz kaybolmuş değildir Naar nefis bir kapak te basılmış, gerçekten görülmeye de- ger ölçüde iyi baskılı resimler ve güzel bir mizanpajla hazırlanmış ki- tabını, Rusyayı bir ölçüde de ol sa, bir meslektaşı ve hatta bir yer- de gazeteci olarak rakibi gözüyle görmüş olarak okuduktan . sonra diyebilirim ki, bu kitap, Türkiyede Rusya hakkında bugüne kadar ya- zılmış gezi en güzeli- dir. Gerçekten usta, gerçekten renkli bir anlatışla, daha çok va sat okuyucuyu göz önünde bulun- Metin Toker En iyi gözlemci durarak, hiç bir rin derinine inmeden ri tam bir samimiyet ve larak gezdi, dolaştı. İşte, “Rus gel di aşka, Rusun aşkı başka” adlı ki- tap, aslında, asıl bu ikinci gezinin izlenimlerini toplayan bir büyük inceleme gezisinin kitabıdır, Metin-.Toker, Rusyayı . görmüş olan bir meslektaşı olarak, bana > le büyük bir zevk ve merakla akp muvaffak olduğu kitabı İ. İ- önsözünde şöyle yazıyor: : “Se- Sl karımla birlikte, Gazeteciler Cemiyetinin dâveti üzerine yaptık. Sovyetler Birliğini, bu merak edi- len ülkeyi o seyahatte, çok tarafıy- la görmek fırsatını. buldum. Be- gendiklerim oldu, beğenmedikle- rim.. Bunların hepsini, bu Kitapta, olduğu çe anlatmaya rli, < turma di dm Rusun aşkı başka'nın il- zaman meselele- “ilk intibala- tarafsız- lıkla”, olduğu gibi aktaran bu ki- tap, baştan sona okunduğunda Rusyayı bir ölçüde de olsa anlamak. öğrenmek mümkün olmak şin ilginç biri rinden kalmış bir takım ceza kanu- nu maddelerinin tehdidi altında, Sovyetler Birliğini, bu en yakın komşumuzu daha uzun süre Metin Toker kadar ustalıkla w tarafsız iy gözle anlatabilecek yazar çıka: bileceğini sanmıyorum. İlhami SOYSAL . 21 Mayıs 1966