21 Mayıs 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29

21 Mayıs 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 29
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

addeden, gelin arabası gibi süslü, davullu zurnalı bir alay geçiyordu. Birkaç kişi duru hayretle teki, omuz baktı. Biri ötekine “Nedir?” diye sordu. silkerek, “Seçim'var” dedi ve bezgin birtavırla yo- luna devam etti. Bu sırada evlerden birkaç pehcere yüzler, camdan doğru | uzandılar, baktılar, ne olduğunu anlayınca, tuhaf bir aştılar. Ara sokakta oynıyan birkaç 7 topu bırakıp, gürültünün geldiği caddeye fır- ağa 15 Mayıs Pazardı. Senato kısmi se- çimleri kampanyasının açıldığı gün.. Birkaç gecekondu semtine kadar uzandım. Kah- vehaneler ve güzelleştirme dernekleri, yer yer, parti forsları ve bayraklarla odonatılmıştı. Halk muhtelif partilere mensup heyecanlı konuşmacıları dinliyor- du, Her toplantı yerinde de bir yerli konuşmacı, bir de söz ebesi vardı. Dinleyicilerin çoğu, konuşmacıla- rı akıllı sorularla sıkıştırıyor, terletiyor, sonra da bi- yık altından gülüyordu. Ama toplantıların yapıldığı kahvehanelerin biraz ötesinde, seçimi, konuşmaktan daha ciddiye alan başka insanlar da vardı. Bunlar toprağı kazıyor, taş taşıyor, duvar örüyorlardı. Seç- tikleri en güzel bir verde, kendi kendilerine, başları- nı sokacak bir yuva yapmağa çalışıyor, “Ne o, hayro- la?” diye soranlara, “Seçim var” diye cevap veriyor- lardı. Zaten kampanya asıl, gecekondular için o açıl mıştı. Mahalleler birdenbire şenlenmiş, “su gitmez, kervan geçmez” yollarda şık arabalar görünmeye baş- lamıştı. Bu arabalardan inen ve etrafa selâm yağdı- ran yabancıları gecekonducular hiç mi hiç yadırga- muıyorlar, aksine, onları gördükçe oylarının gücünü partiden olurlarsa olsunlar, onları, aynı misafirper verlik ve içtenlikle karşılıyorlardı. Mahallenin akıl- ları, toplantı yerlerinde politikacılarla su, yol, oto- büs tahsisi pazarlığına girişirken, politikacılara taş çıkartacak bir kurnazlık içinde kendi politikalarını yürütürken, dışardakiler de, genel olarak, gece yap- tıkları ogecekondularım gündüz gözüyle o bitirmeye çalışıyorlardı. Ben, gecekonducu için seçimin ne demek olduğu- nu, 15 Mayıs Pazar günü, evi yapılmakta olan annesi- ne Sarı kır çiçekleri getiren 7 yaşındaki çocuğu gö- İl — — Seçim var! çok daha iyi değerlendiriyor ve seviniyorlar, hangi, rünce çok daha iyi anladım. Ağabeyleri evin pencere- lerini takıyorlar, anne içerde yatakları W Kendisine uzanan bir soluk baktı, sonra: “ Evde daha aş Gecekondulardan şehre döndüm. Otobüste, ge zetesini okumakta olan bir yolcu, yanındakine: — Radyo konuşmaları ne zaman başlıyor?” di ve sordu. Sonra, da, e kahkaha atarak ekledi: “.— Hele bir başlasın, ne tiyatroya giderim, me sinemaya... kornet de var, dram da, tulüat da... başka oyunu mümkün mertebe pahalıya vermek çabasında, AP İktidarı, yedi ay içinde, halkın demokrasiye olan inancını âdeta yok etti, Türkiyede bu ben Oy hesabından başka memleket yararma hiçbir he- saba yanaşmayan, Büyük-Millet Meclisine Seçim Ka- nunundan başka kanun tasarısı getirme rı içinde komünizm korkusu ile sin- diren, kelimelerle gerçekleri örtbas etmeye < çalışan bir siyasi teşekkül, bü davranışlarıyla yalnız kendisi- ni değil bütün memleketi korkunç bir tehlikeye sü- m area Çünkü demokrasi ve hürriyet : içinde kalkınma inancını kaybeden bir Türkiye için bütün umut kapıları kapanmış demektir. İ karşı ürk ayı kullanmadığı oylarını bu defa bilerek, inanarak, he- nüz gece olmadan evini kurtarmak isteyen gecekon- ducu kadar bilinçle kullanması gerekmektedir. Se- nato kısmi seçiminde oylar elbette ki el yönetiminde bir değişiklik yapmıyacaktır “san dıktan “çıktık” gerekçesiyle Türkiyeyi istedikleri yö“ ne götürebileceklerini sananlara, kendileri hesabına da, memleket hesabına da faydalı bir ders yerine ge çecektir. Jale CANDAN larak, messi daha yakından eği- lebiliyoru alimin lal Kocaeli Otem- silcisi Saliha Yazıcı bu sözleri söv- lerken, Kandıranın işli geceliklerini, ivi görülebilecek şekilde o masaya verleştiriyordu. Bunlar: Şile (gece liklerinin tıpatıp eşiydi ve bol işle- meleriyle- valnızca 20 liraya satıla- caktı, Olay, haftanın başında Pazartesi sabahı, erken saatlerde, Yardımse- venler Derneğinin Adakale sokağın- daki Genel Merkez binasında geçti. AKİS muhabiri, Yardımsevenle- rin Kocaeli Köşesinden ayrıldı, ya- nibaşındaki (Eskişehir (Köşesine 21 Mayıs 1966 uğradı: Çok nefis keten yatak ta- kımları, çay örtüleri, ince hesap işleriyle göze çarpan masada Es kişehirli hanımlar elele vermişler, hazırlamış oldukları vaka çiçekleri- ni demet haline getiriyorlardı. Ma- nisa Köşesinde ise Mücellâ Tusder ile Zafer Akalın, sabahın bu erken saatlerinde harıl harıl çalışıyorlar dı. Manisanın çok değişik çanta- sepetleri 35'er braya-satılacak; An: karalar ayrıca Manisa bezlerini sü- tın alarak, en şık ve davanıklı ge- celik vapma imkânma kavuşacak» lardı. İnce çizgili renk renk bezler övlesine şıktı ki, başkentli bir ziya retçi “Bunlardan blüz yapmalı” di: biyeli Salihliden gelen Mücellâ Tusder, bu sergide İzmirin tan» mış modisti Zuhal Yorgancıoğlunun i kreasyonlarını" de teşhir Die, > antika elişleri va nında, rın yeni. kopyelerini teşhir al Yeni iş, çanta, ter- lik gibi pratik eşyalara. uygulan- mıştı, Antebin bakırları, dövme pi» rinç işleri, Antebin o çok meşhur elişleri ve baklavalariyla yanyana, serginin bir parlak köşesini teşkil ediyordu. tanbu iş mod sanayii ince elişleri ile süsleme sg- natının bütün. inceliklerini “taşıyor du. 29

Bu sayıdan diğer sayfalar: