11 Haziran 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

11 Haziran 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS anlayışıyla, ,'petrollerimizi biz işle- tem eyiz”, avunmamızı biz yapa mayız" En derin inançlarıy- la AP'nin en yukardan en alt kade- melere kadarki yöneticileri hangi yolun yolcusu olduklarını belli et- mişler, İnönünün deyimiyle "ne ku- maşı olduklarını" göstermişlerdir. AP yöneticileri içinde, elbette ki du- rumun vehametini görenler de mev- cuttur. Bunların yeni tehlikeler kar- şısında uyanmaları, şimdiki halde, AP'yi, girdiği yolda durdurabilecek tek ihtimaldir. Eğer bu böyle olmazsa, Türkiye gibi tarıma büyük ölçüde muhtaç bir ülkede kimyevi gübre politika- sını, gübre sanayii etüdlerini Plân- lama Teşkilâtından alıp Amerikan Yardım Teşkilâtına bırakan, pipe- tine, rafineriler, petrol ürünlerinin dağıtım ve satışı, devlet kurumla- rının milli petrol kuruluşlarından alışveriş (oOetmeleri gibi konularda anlaşılması güç düşünceler taşıyan AP yöneticileri memleketin başına büyük meseleler açacaklardır. Geçtiğimiz hafta içinde AP yöneticileri, iktidara geldikle- rindenberi, kendi ortamlarını hazırlamanın dışında, Maden Ka- nunu, Petrol Kanunu, yabancı ser- mayenin yeni bir mekanizmaya bağ- lanması, Sanayi Kanunu gibi, ikti- sadi konularda açık bir değişiklik gerçekleştirememişlerdir. Ancak u- nutulmamalıdır ki, Maden Kanu- numda yapılacak' değişikliklerin a- macı, "yabancı sermayeye madenci- lik alanında yerli sermaye ile eşit imkân ve haklar sağlamak, Petrol Kanunundan atılması istenen tüket- me payını, yabancı sermayeli şir- ketler de dahil, maden şirketlerine tanımak”tır. Petrol Kanununda mil- li şirket için ruhsatname tahdidi- nin kaldırılacağı yoktur. AP, petrol şirketleriyle mücadele etmek yeri- ne, "yabancı petrol şirketleriyle dostça pazarlığı, iki iş adamı gibi konuşmayı" tercih ettiğini en yet- kililerinin ağzıyla ifade etmektedir. Petrol Dairesi (oBaşkanı Osman Tolunla, TPAO Genel Müdürü Tur- gut Gülezin, kısmi Senato seçimle- rinden bir gün önce düzenledikleri bir çeşit basın toplantısında ortaya çıkan gerçekler çok ilgi çekicidir. Türkiyede petrol tüketimi hızla artmaktadır. Bunu gören yabancı petrol şirketleri, mevcut rafineri kapasitelerini artırmanın peşine düşmüşler ve geçen yıllarda Petrol Dairesine, Ataşın genişletilmesi için başvurmuşlardır. o Genişletilmesin- 11 Haziran 1966 den sonra piyasayı (Okapacak olan yabancı şirket rafinerileri, kurul- ması düşünülen milli rafineriye ha- yat sahası bırakmayacaktır. TPAO'- nun görevden alınan eski Genel Mü- dürü Dr. İhsan Topaloğlu, Petrol Ofisindeki Genel Müdür Yardımcı- lığından çekilen Özer Derbil, yaban- cı şirketlerin bu oyununu önlemek istemişler, Petrol Kanunundaki hak- larını kollanarak, Petrol Dairesine itirazda bulunmuşlardır. o Yabancı şirketler de aynı şekilde bu sefer milli rafinerinin kurulmasına itiraz ederek- Petrol Dairesine başvurmuş- lardır. Memleketteki baskılardan korkan AP'nin Enerji Bakanı İbra- him Deriner ise Petrol Dairesinden görülmemiş bir karar çıkartmış, -aslında bu, Demirel ve Turgutun et- kisiyle olmuştur, Ataşın genişletil- mesine itiraz etmemiş, ilk bakışta "ne şiş yansın, ne kebap" denilebile- cek bir kararla Petrol Dairesi işi geçiştirmeye çalışmıştır. Ancak du- rum hiç de böyle değildir. Petrol Dairesi, yabana şirketler- le TPAO'nun isteklerim incelemiş ve her ikisini birden haklı bulmuş- tur. Her önüne gelene "haklısın" deyişine kızan karısına Nasreddin Hocanın söylediği "hanım, sen de haklısın" sözüne benzer bu kararla hem yabancı şirketlere rafinerileri- ni genişletme izni verilmiş, hem de TPAO'ya bir rafineri kurulması iz- ni verilmiştir. Fakat, yabana şirket- lerin gelecek yıl bitirecekleri bu ge- nişletme projesine (o karşılık, milli rafinerinin ne zaman kurulmaya başlanacağı, kime o kurdurtulacağı, nereden kredi bulunacağı 40 mil- yon dolarlık projenin yüzde 75'i dış krediyle sağlanacaktır- henüz hiç- bir şekilde belli değildir. Yarınki günler devam e projelerinin Kral Sovyetlerle bir süredir den büyük sanayi İKTİSADİ VE MALİ SAHADA finansmanı görüşmelerinden en u- fak bir sonuç alınamayacağı artık kesindir. Geleneksel ihraç malları- mıza devamlı, hazır bir pazar sağlı- yacak, yüzde 2.5 gibi çok düşük bir faizle açılacak ihracat kredileriyle kurulması en yakın gösterilen rafi- neri projesi bile güme gitmiştir. Toplantıda konuşan TPAO Genel Müdürü Turgut Gülez, Japonyadan bahsetmiş, Kuveytten bahsetmiş, Amerikadan bahsetmiş ve Sovyetle- rin rafineri kurma ihtimalini, kim- seyle kesin hiçbir oöngörüşme ya- pılmadığı halde, "Sovyetler geç ku- ruyorlar", "pahalı yapıyorlar", "Sov- yetler rafineri alanında geridirler" gibi sözlerle şimdiden bir tarafa at- mıştır. Turgut Gülezin genel mü- dürlüğe getirildiği ikinci günde ver- diği demeçte "Biz memur adamız. Politikacı değiliz. Bize ne emir ve- rirlerse, onu yaparız" dediğini ha- trlayanlar, (Sovyetlerin o rafineri kurma ihtimali karşısında söyledi- ği sözlerin kimlerden geldiğini an- lamakta güçlük çekmediler. Milli rafineri için gene Batı ül- kelerinden kredi aranacak, strate- jik yatırım projeleri oiçin Batıdan kredi bulamıyan Türkiye bu işi u- zun süre yapamıyacaktır. Nitekim enerji ve ağır sanayi alanlarında yer alan 8 temel proje için de Ba- tıdan yıllarca kredi aranmış, 1964 yılında bu projeler için bulabildiği- miz krediler, istediğimizin 70'te biri olunca, ertesi yıldan itibaren Sov- yetler Birliği ile bu temel projele- rin finansmanı için omüzakerelere girişilmiştir. Bu projelerden biri de, kurulması düşünülen rafineridir. Rafineri konusunda Sovyetlerle an- laşmaktan kaçman AP İktidarı, şim- di tekrar 1964 başlarındaki şartlara, hem de çok daha zayıf bir pozis- yonda, girmektedir. Deterjan Çamaşır ve Bulaşıkta EMSALSİZDİR Keresteciler Sitesi Karpuzlu Sokak No: 6 Tel: 115743 —116734 (AKİS: 179) 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: