AKİS Ankara takımı daha güzel Bu dünyada herkesin işi gücü baş- ka. Geçtiğimiz hafta İstanbul klüplerinden birinin terasında otu- ranlar da iş edinip, "sosyetenin An- kara takımı mı, İstanbul takımı mı güzel?" diye tartışmışlar. Sonunda Ankaralılar galip gelmiş. Doğrusu, yanlış bir sonuç sayılmaz. Çünkü bu- gün İstanbulda adı güzele çıkmış- ların çoğu Ankaradan gelmiştir. İş- te Leylâ Çelikbaş, Suzan Pısak, Ayşe Sılan. Bunlara, yaz aylarını İstan- bulda geçiren Ayşe Kulinler, Selva Arallar, Alev Berker, Can Akçağlar, Yasemin Tanbay, balerin Ayla Ünal, genç aktris Deniz Gökçer de ekle- nirse, Ankara takımı daha güçlü çıkıyor. Uzağa gitmeye lüzum yok; geçtiğimiz hafta içinde Kuruçeşme adasında Ayten Gökçerden daha gü- zel bir kadın görünmedi. Seçicilerin tarafsızlığı doğrusu tebrike değer!. Yine mi başka bahara? Brükselden tatile gelen müsteşar Semih Akbili görenler, "acaba ev- lenecek mi?" diye merak ettiler. Se- mih Akbil genç, yakışıklı, değerli bir diplomat. Evlenme kararı bir- çok gençkızı ümide düşürebilir. Fa- kat ilk evliliğinde uğradığı hayal kı- rıklığından hâlâ kurtulmuş görün- müyor. Yakışıklı diplomatın birgün yine eski eşiyle birleşeceğini iddia edenler ise yanılıyorlar. Eski eşi, bir diplomattan sonra bir askerle evle- nerek dışişleri geleneklerine aykırı davrandı. Alışkanlıklarından uzakla- şınca belki pişman da olmuştur. A- ma, araya bu kadar karlı dağ gir- dikten sonra artık yeni bir birleş- me beklenemez. Romada bir aşk hikâyesini sona erdirerek Ankaraya gelen Şarık Ak- yarın da Bakanlığın güzel sekreter- lerinden biriyle evleneceği söyleni- yordu. Söyleniyordu değil, genç dip- lomatla güzel sekreter Ankara Pa- lasın bahçesinde Bakanın, Genel Sekreterin ve genel müdürlerin ö- nünde yaptıkları çok romantik danslarla kararlarını herkese açık- ladılar. Fakat araya karakediler gir- miş olacak: Şarık Akyar, Romadan sonra Seula kadar yalnız gidiyor. Güzel sekreter, balayı için Seulu be- genmedi mi yoksa? Rivayet muhtelif Eski Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel bitkisel uykusunu uyuyadursun, oğlu Özdemir Gürsel de karısı ta- rafından terkedilmenin hüznünü ya- 16 Temmuz 1966 şıyor. Birsen Gürsel hürriyeti seçti, artık koca evine (o dönmeyeceğini sert bir dille açıkladı. Bu açıklama üzerine değişik yorumlar var: "Bir- sen Gürsel bu evliliğe nasıl karar verdi? Hayatına ortak edeceği erke- ği yakından tanımak lüzumunu his- setmedi mi acaba?" diye soranlar var. "Baba Gürsel bitkisel uykuya dalmasaydı, acaba bu evlilik devam eder miydi?" diye merak edenler var. Ayrıca, baba Gürselin oğluna ait hikâyeleri artık duymadığına se- vinenler var. Sözün kısası, bu konu- da rivayetler çok muhtelif. Ebedi şen dul Azra Günün İstanbulda yeniden Şen Dul operetini söyliyeceğini duyanlar, kendisine "Ebedi Şen Dul" TÜLİDEN HABERLER diyorlar. İstanbulda şen dul, Anka- rada şen dul, İzmirde şen dul, yine İstanbulda şen dul. Kaç yıldır şen dulluktan kurtulamadı. Allah için güzel oynuyor, fakat bir sanatçıyı yıllarca aynı rolde görmek biraz sı- kıcı olmuyor ? Beraat etti Demirele yakınlığı bilmen Ea Zekâ msuoğlu, bir süre ön- ce, Petrol Ofisteki görevi mr ema rüşvet aldığı iddiasiyle mahkemeye verilmişti. İkinci Ağır Ceza Mahke- mesi, Komsuoğlunun, T.C.K. nun 211, 212 ve 227.. maddelerindeki suçu iş- lemediği gerekçesiyle beraatine ka- rar verdi. Komsuoğlu başını, arka- daşlarının açtığı dertten 42 günlük bir cezaevi ziyareti ile kurtarabildi.