5 Ağustos 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 24

5 Ağustos 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 24
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bu da kula düşer!. Adapazarına depremden iki gün sonra gittim. Kaldırı- lan enkazı, hâlâ umutla bekleyen kayıp insanların yakınlarını, şaşkınlığı ve perişanlığı gördüm. Can kay- bı, korkulduğu kadar kabarık sayıda olmamakla be- raber, hemen her evde maddi bir kayıp vardı. Genel- likle mutfaklarda herşey tuzla-buz olmuş, yiyecekler birbirine karışmıştı. Halk, korkudan evine giremiyor, çullarla yaptığı çadırların altında barınmaya çalışı- yordu. Bir gençkız gördüm. Yıkılan ve gerçekten toz haline gelen beş katlı bir apartmanın enkazından ar- takalan eşyalarım çıkarmaya uğraşıyordu. Bir büyük çerçeve buldu. İçinde bir aile resmi vardı. Koşarak, şaşkın halde bekleyen babasına geldi, sevinçle, bul- duğunu gösterdi. Bu, babaya ne ifade etmişti, bilmi- yorum ama, adamcağız, "Hayret, camına bile birşey ol- mamış!.." diyordu. Zaten kendisi de, küçük oğla ile birlikte bu korkunç enkazın altından sapasağlam çık- mıştı. Başından geçenlere hâlâ inanamıyordu. En müt- hişi, insanları saran korku idi: Gözleri tavanlarda, avizelerde, hep, yeni bir hareket bekliyorlardı. Bir binada otururken, odepremzedelerden biri, "— İşte, gene çarptı, duydunuz mu?" diye sordu. Kimse birşey duymamıştı, ama herkes sokağa fir- ladı. Türkiyede, çok tehlikeli deprem bölgeleri olduğu artık bilmiyor. Deprem olduğu şuada ben, İzmite 20 dakika ötede, Değirmenderedeydim. Yer yanlıyor san- dım. O sırada halk, Adapazarının tamamiyle yıkıldı- gım tahmin ediyordu. Eğer bu şiddetli deprem, kor- kulduğundan çok daha hafif atlatıldıysa, bunda kıs- men de Olsa, geçmiş felâketlerden ders alındığı mu- hakkaktır. Eski ahşap veya yan ahşap evler, esne- dikleri için, zaten çok daha güç yıkılırlarmış. Asıl yı- kılanlar, kalın kerpiçlerden yapılmış uydurma köy ev- leri ile yeni binalardı. Adapazarı, son depremden bu yana, evlerin yapımında daha dikkatli davrandığı için, felâket bu defa, oldukça hafif atlatmıştır. Birçok işimizde olduğu gibi, yapı işlerimizde de lâubalilik son haddini bulmuştur Kontrol mühendis- leri, çoğu zaman, gözü kapalı imzayı basıp, ücreti Türkiyenin her yerinde olduğu gibi, Değirmenderedeki üreticilerin ka- deri de aracının eline bakmak ve ekmek parasını zar-zor çıkardıktan sonra, meyva zamanı çoluk-çocuğa bol meyva yedirebilmektir. .o Ama Değirmenderenin aynı zamanda eş- siz bir manzarası, tarih! çınarları, sahi) gazinoları, güneşi, denizi, tu- risti çeken sevimli, temiz insanları vardır. İşte bu yüzden, Güzelleştir- me Derneği, Değirmenderenin tu- ristik geleceğinin yapıcısı olarak harekete geçmiş, Belediye Başkanı- nın başkanlığında, bucağı adetâ ye- niden kurmaya yönelmiştir. (o Eski bir daire, bugün, misafirhane ve otel şekline sokulmuş, Orduevine kadar uzanan sahilde yol açılmış, bu yol üzerine kamp yerleri yapı- larak kampçılara verilmiş, denize pılmıştır. relilere, maktadır. lanmıştır. miştir. 24 girmek için de ayrıca kabinler ya- İnşaat halindeki yolların asfaltlanması, bahçecilik yanında başka bir endüstrinin kapılarını Saniye Altuncunun yap- tığı en büyük iş. Tersaneden alınan 3 bin KVlık elektriği, den geçen Etibankın 35 bin KV'lık enerji hattına bağlatması olmuştur. Değirmenderenin elektriği ve devamlıdır. Gene, alınmış ve 24 saat Sahil mek için greyderler 40 gün çalış- mış, askeriyenin işbirliği elde edil- En önemli bir ihtiyaç olarak da, cebe indirmektedirler. Adapazarında yıkılan binaların çoğu, gerçekten, çok entipüften yapılmış hissini ve- riyordu. Eğer böyleyse, binaların yapımına hile ka- rışmışsa bu, yapanların yanma kalacak mıdır? Biz, çoğu zaman, basanlara marazi şekilde acırız. Görevini yapmıyana, bu yüzden müşkül duruma düşene değil de. bu görevin kötüye kullanılmasından ötürü, zarar gö- renlere.. Ölenlere, yıkılanlara acımamız, zaman geçse de, bu gibi suçların ardım bırakmamamız, sorumlu- ları cezalandırmamız şarttır. Arabayı kaza eseri bir yere çarpan otobüs şoföründen ömrübillah para ke- ser, borcunu ödetmeye uğraşırız da, parayı fazlaca cebe indirmek için çürük yapılar yapıp insanların ölümüne sebep olanlara karşı acuna hissimiz, bütün, işlemleri durdurur. Ayrıca, deprem bölgeleri için özel tip yapılar ve bazı tedbirler düşünmek ve bunları şim- diden plânlamak da lâzımdır. Varto için neler yapıldı- ğı, ne gibi tedbirler düşünüldüğü hâlâ merak konusu- dur. Adapazarı felâketinde en göz yaşartıcı birşey de deprem gecesi, yurdun çeşitli yanlarından pek çok dok- tor ve hemşirenin, ilk yardım malzemeleri ile yara- lıların emrine koşmaları olmuştur. Adapazarı Devlet Hastahanesi Başhekimi Burhan Peksaçın, ilk gece hastahaneye gelen 400'den çok yaralının, yurdun dört bir köşesinden koşan bu dotkor ve hemşirelerin büyük desteğini gördüklerini söylerken, gözleri hâlâ yaşan- yordu. Yalnız, ekmek ve çadır dağıtımı için aynı şeyi söylemek mümkün değildir. Bir söylentiye göre Hü- kümet, yardımın AP'li muhtarlar eliyle yapılmasını istemiş. Muhtarlardan bazıları ise bunları vatandaş- lara değil, partililere dağıtmışlar. Sonra da bir adet ekmek, 2.30'dan başlamak üzere satışa arzedilmiş. Oy- sa ki iki gündür ekmek yüzü göremiyenler vardı. Ça- dır kıtlığı görülüyordu. Çadırlar da, anlatıldığına göre, yine parti etiketi ile dağıtılmıştı. Eğer deprem tabii bir felâketse, bunun tedbirini almak, gerekeni yapmak, tehlikeyi yarıyarıya indire- bilecek güçtedir. Bu da Allaha değil, kula düşer! Jale CANDAN Değirmendereye, o turistleri kaçır- mayacak tertemiz bir umumi belâ yapılmış, Ürün İskelesi sahili ge- nişletilmiş, Oopazar yeri açılmıştır. Değirmenderenin büfesi, sahil ga- zinosu ve babası Saraydan yetişmiş işkembecisi Hüseyin Pevruzu, ba- lıkları, serinliği meşhurdur. turistik otel, Değirmende- da aç- kasaba için- Değirmenderenin dört tane de temizlik işçisi vardır. Bu işçilerin greve gitme ihtimalleri olup olma- dığını soran gazeteciye, Saniye Al- tuncu, gevrek bir kahkaha daha a- tarak şu cevabı yerdi: kuvvetli su işleri ele akar su sağ- yolunu açabil- "—Gitmezler, gitmezler... Çün- kü, burada herşey halk içindir, her- şey Ortanın Solu içindir. Eğer hak- larını alamaz da giderlerse, ben de onlarla beraberim!" 5 Ağustos 1967,

Bu sayıdan diğer sayfalar: