21 Şubat 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

21 Şubat 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e Tr e m ağ yeme, Sabife 7 Yeni postalar Amsterdan - Batavya hava hattı açılıyor Avrupanın hemen bütün mem- leketleri arasında tayyare posta- ları işliyor. Bunun için şimdi avrupa devletleri başka kıtaları ve bilhassa müstemlekelerini ha- va tarikile memleketlerine bağ- lamak için oğraşmağa başladılar. En evvel İngiltere Londra ile Kap arasında 12 gün suren bir tayyare postası tesis etti. Bunu Fransızların Paris ile Madagaskar ve Hindi çivi arasında seferler tesis teşebiüsü takip eyledi. Şimdi de Holandalılar Amsterde.m ile Batavya arasında bir hat te- sis için çalışıyorlar. Amisterdam ile Batavya arasın- daki mesafe caman 14850 kilo- metrodur. Tayyareler şu şehirlere uğrayacaktır. Nurenberg, buda- peşte, Belgrat, Atina, Mursamat- rah, Kahire, Gazze, Bağdat, But- şir, Linç, Djask, Gwadar Karachi Jadhpu, Allahabat, Kalküta, Ak- ap, Rangon, Bankok, Taddı, argin, Viktorya, Aloristan, Me- dan, Palembang, Batavya. Bütün bu seyyahatlerde Tayya- relerin memleketimizden «eçmesi memleket hesabına bir ziyadır. Bunların burada bir merkezi olursa bir çok kimseler iş bulur, Türkiye ile diğer kıt'alar birbirine daha fazla yaklaşmış olurdu. Amerikada tetkikat Fransızlar oşimali Afrika ile bava seferlerini daha muntazam bir hale sokmak ve Afrika içeri- lerine kadar uzatmak için tetki- kata: başlamışlardır. Bu münase- betle meşhur tayyareci Costes'ın riyaseti altında bir hey'et paristen hareket etmiştir. Hey'et Tayyare ile seyyahat etmektedir. Roma, Tunus, tarikile Kahire ve Hortuma kadar gide- cektir. Hey'etin yapacağı tetkikat ile- ride başlıyacak olan Madagaskar postası için esas olacaktır. sema AA imama a Tayyare gemileri Çinde cereyan eden vakalar tayyare gemilerinin ehemmiyetini bir kat daha meydana çıkarmıştır. Japonlar Şanghay ve Nankindeki hava taarruzlarının hemen bepsini tayyare gemilerinden uçurdukları tayyareler vasıtasile yapmışlardır. Bu tayyareler attıkları bombalarla şimendifer © hatlarını tahrip etmiş, istihkâmları hasara uğratmış, bilhassa halk arasında heyecan ve korku uyandırmıştır. Saint Didier tayyaresinin mürettebatı döndü Paris — Madagaskara giderken benzinin tükenmesi neticesinde büyük Sahranın Hoggar mevki- inde yere inmeğe mecbur kalan ve 6 gün kaybolduktan sonra tekrar bulunan Saint Didier tay- yaresinin rakipleri Touge, Reji- nensi ve Looenir'e geri dönmeğe davet edildiklerinden dün saat 15,20 de buraya muvasalât etmişlerdir. Tayyareci Sibour Afrika'ya gidiyor Malaga, 18 (A. A.) — Kadın tayyareci Marise Hiltz'in tayyare- sindeki arizayı tamir için Afri- ka'ya gidecek olan tayyareci Vikont de Sibour, refakatinde zevcesi ve makinist olduğu halde dün saat 8/50 de Tancaya müte- veccihen Malaga tayyare meyda- nından havalanmıştır . kaim oluyor Amerikada son seneler zarfında otomobilcilik gerilemiştir. Otomobil inşaatı gittikçe azalıyor. Bu hususta iktisadi buhranın tesiri inkâr edilemez. Eskiden her sene yeni bir otomobil alanler şimdi bir otomobili çok ihtimam göstererek birkaç sene kullanıyorlar. Fakui bir ikinci sebep te tayyareciliğin çok inkişaf etmesidir. Evvelçe otomobil ile seyahat eden gezinti yapanlardan birçogu şimdi tayyareyi tercih ediyorlar. Bu yüzden otomobil sanatının gerilemesine mukabil tayyarcilik ilerlemektedir. Amerikada en ziyade bir, yahut iki kişilik spor tayyareleri rağbet görüyor. Bunun için bu tayyarelerin inşası çoğalmış, yeni fabrikalar açılmıştır. Resmimizde Los Angelos rivarındaki tayyare fabrikalarından birinin dahili görülüyor. m rg ayn ağ ALG Hırsızlar nasıl çalışırlar? Yankesicilik, zarfçılık, manitacılık ilh... nedir? Yankesiciliğin 6 şekli vardır: Babacığım, karşılama, cepçilik, kesicilik, kavgacılık, muslukçuluk.. Her gün gazeteler yazıyor: “(...) isminde birisi (...) den geçerek cebinden para çantası aşırılmış, zabıta tahkikat netice- sinde (...) isminde bir sabıkalıyı yakalamıştır.., Polis müdiriyeti istihbarat dai- resi her gün böyle muhtelif şe- killerde yapılan müteaddit soygun- culuk vakaları kaydeder. Zabıtanın ehemmiyetli tedbirlerine rağmen bu vakaların önü alınamamaktadır. Her yerde olduğu gibi memleke- timizde de bir takım şerirler soygunculuğu kendilerine * sanat ittihaz edinmişlerdir. Bunlar gece gündüz ö'ede beride dolaşarak av ararlar.. Hırsızlar - şunun bunun cebin- dekini kolayca aşırabilmek için bin bir hile düşünerek muhtelif usuller icat etmişlerdir. Zabıta soygunculuk usullerini şekillerine göre tasnif ederek bunlara yan- kesicilik, mantarcılık, manitacılık, zarfçılık ilh.. gibi muhtelif isim- ler vermiştir. Her şekil soygunculuk usulle- rinde meharet kesbetmiş, müte- addit sabıkalılar vardır ki, bunlar sanatlarında tamamen usta ol- muşlardır. Polis bunların hemen hepsinin fotograflarını, parmak izlerini ve en ziyade faaliyette bulundukları semtleri tesbit et- miştir. Halbuki bu şerirlere karşı dajma müteyakkız bulunması için soy- guncuların ne şekilde yaptıklarını sıra ile anlatacağız. Yankesicilik! Yankesicilik denilince hatıra doğrudan doğruya cepten para aşırmak gelir. ,Işin esası budur, fakat yankesi- ciler bu parayı kolayca aşırabil- mek için muhtelif usuller icat etmişlerdir. Yankesicilik, “ Baba- cığım usulü, karşılama, cepçilik, kesicilik, kavgacılık ve musluk- çuluk,, diye altı kısma ayrılmıştır. Tenhaca bir yolda giderken ve yahut vapurdan iskeleye çıktığınız sırada karşınıza üstü başı temiz bir adam çıkar. Siz kendisini hiç tanımadığınız halde yanınıza yak- laşır: — Ooo, babacığım, artık bize uğramaz oldun, geçen gün babam yolda selâm vermiş de selâmını bile almamışsınız, size gücenmiş doğrusu. lik... Gibi anlamadığınız bir sürü sözlerle elinizi sıkar ve beraberce yürümeye başlar. Sizin hayret içinde, acaba beni nereden tanıyor, babası kimdir? Diye düşündüğünüzü görünce meçhul abbabın sevincine payan yoktur, artık işi kolaylaşmıştır. Gayet lâubâli bir tavurla, lâtife yollu yakanızdan tutar. — Yahu tarımamış gibi soğuk soğuk vaziyetlerin insanı sinirlen- diriyor, falan diyerek yakanızı sarsarak biraz şakalaştıktan sonra size yeni taşındıkları yazıhanenin adresini verip randevu alarak ya- nınızdan ayrılır ve cebinizden aşırdığı para cüzdanınızın muhte- viyatını bir an evvel anlamak için derhal bir sokağa sapıp kaybolur. Bittabi bir müddet sonra 'işin farkına varınca sizde polis'mer- kezinin yolunu tutarsınız. işte bu şekil soyğunculuğa za- bıta “Balacığım usulü, tabir eder. Bu şekilde iş yapan yanke- sicilerden &n meşhurları Hüseyin, Nuri ve Mehmettir. Bunlar muteaddit defalar mah- küm olmuşlardır. Bu vakalar en ziyade Galatada, köprü iskelele- rinde ve Beyoğlunun arka sokak- larında vukubulmaktadır. Karşılama usulü Oldukça kalabalık bir yolda giderken karşıdan gelen gayet dalğın tavürlu * bir adam | sizinle göğüs göğüse çarpışır, çarpışma biraz şiddetlice olur ve sendeler- siniz. Siz daha ağzınızı açmadan karşınızdaki oOkemali nezaketle şapkasın çıkarıp özür diledikten sonra yoluna devam eder ve derhal bir sokağa sapıp izini kaybeder. Para çantanız o kadar büyük bir süratle aşırılmıştır ki, siz, herifin yüzünü bile adam akıllı teşhis edememişsiniz. Bu usule de polisler, “karşılama, ismini verirler. Gepçilik.. Kalabalık bir tramvayda ayakta duruyorsunuz, pardesüsü kolunda şık bir adam ta önünüze dikile- rek gazetesini açıp okumaya başlar. Gazeteyi öyle bir vaziyette tutar ki, siz onu omuzlarından aşağısını göremeyesiniz ve karşı- nızdaki serbestçe bütün ceplerinizi karıştırır, ufak bir şüphe bile uyandırmaz ki, geriye çekilesiniz. Bu usulün ismi de “Cepçilik,, dir. Yankesicinin elindeki gazete ve pardüsüye dümen tabir ederler. Yankesici işini yaparken elinin hareketini göstermemek için bu gazeteyi ve pardesüyü siper ma- kamında kullanır. Bunlar daima tek başlarına çalışırlar. Kendile- rine mahsus bir çok ıstılahları vardır, iki yankesici konuşurken hiç bir şey anliyamazsınız. Bu şe- kilde iş yapan yankesicilerin en meşhurları Cafer, Baki, Kel Ab- dullab, ve Sabridir. Bunlarında bir çok sabıka ve mahkümiyetleri vardır. Bu sahada çalışan bir çok kadınlar da vardır ki, bunlardan da diğer yazımızda bahsedeceğiz. Bernard Shaw bir otomobil kazasına uğradı Kap, 19 (A.A.) — Hali hazırda zevcesile birlikte cenubi Afrikada seyahat etmekte olan maruf facia muharriri Bernard Khaw, Ümit burnu civarında Kenyenada bir otomobil kazasına (uğramıştır. Otomobil bir çukura düşmüş ve kendisi şiddetli surette berelen- miş, zevcesi de bileğinden yara- lanmıştır. Uşakta slirek avı Uşak 19 (A.A.) — Büyük sürek avına iştirak edecek olan şehrimiz avcıları hazırlıklarını ikmal etmiş- lerdir. Bu hafta içinde ava çıka- caklardır. Beşiktaşta Mehmet ve Mihail isimlerinde iki kişinin evlerinde yapılan araştırmada kaçak rakı, kazan cibre ve saire bulunmuştur. Her ikisi de yakalanmışlardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: