23 Nisan 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11

23 Nisan 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

23 Nisan 1937 Bu pazar maçı hangi taraf kazanacak? Cevap: Güneş muavin ve muhacimleri havadan oynarlarsa Beşiktaş, yerden oynarlarsa Güneş... Beşiktaşın vaziyeti Milli kümede Paptığı maç : Yedi Galibiyeti : Dört Beraberliği : Bir Mağlübiyeti : İki Attığı gol : On iki Yediği gol : Yedi Aldığı puan: On alta Kaybettiği puan : Beş Aldığı puana göre vaziyeti : Birine Kaybettiği puana göre vaziyeti * Üçüncü İstanbul Şampiyonasında Yaptığı maç : Bir Galibiyeti : Bir Beraberliği : Yok Mağlübiyeti : Yok Attığı gol : İki Yediği gol : Bir Aldığı puan : Üç Kaybettiği puan : Sıfır Aldığı puana göre vaziyeti : İkinci Kaybettiği puana göre vaziyeti p Birinci ar, geçen haftaki Fenerbah- mili küme ve İstanbul şampiyonası maçlarının en mühimlerinden biri Güneşle Beşiktaş arasında yapılacak- tır. Beşiktaş ve Güneşin İstanbul di- şında yaptıkları maçlardan bazıları» nI kaybetmiş olmalarına rağmen bu takımlar, İstanbulun dört takımı için- de en tehlikeli rakibler vaziyetin! mu- hafaza etmektedirler, Filhakika herhangi bir şebrin takı- mı diğer bir şehirde oynarken mağlü- biyetlerini hafifletecek sebepler var- dır; Bunlar seyahat yorgunluğu, sa» ha yabancılığı, alışılmamış seyirci kütlesi, bilhassa iki gün sırtısıra maç Jarında bu kabil sürprizler hemen her takımın başına gelebilir, gelmektedir ve daha da gelecektir. Bu itibarla Gü- meş ve Beşiktaşın İzmir ve Ankarada uğradığı mağlübiyetler Güneş - Be- şiktaş maçının ehemmiyetini azalt- *mak şöyle dursun, bilâkis arttirmiş- tır. Her iki takımın bü sütunlarda gö- receğiniz milli küme ve İstanbul şampiyonasındaki vaziyetleri, bu iki takımı en sıkı iki rakib haline getir. miştir. Çünkü Beşiktaşla Güneş mil- M kümede ayni vaziyette, İstanbul şampiyonasında ise biri birinci, öteki ikinci görünmektedirler. Böyle olun- ca bu pazar yapılacak maçın, iki tara- fnda kazanmak azmi içinde oy- Banacağına şüphe edilemez. Bu maçı hangi taraf kazanacak? Buna kat'i bir p vermek kolay olmamak- İa beraber kadrosuna ve içinde bu- Yundukları şartlara göre bunda oyun sisteminin âmil olacağını söyliyebi- İiriz. Filbakika Güneş muavin ve mu- hacimleri yerden oynarlarsa Güneşin, havadan oynarlarsa Beşiktaşın ka- zanması ihtimalleri daha kuvvetlidir. Niçin Güneş muavin ve muhacimleri- Mİ esas tuttuğumuz sorulabilir. Bu- mün cevabı gayet basittir. Çünkü Be- yi oyun arzı esasından ha- namaktır. Şu halde Güneş- liler hava oynarlarsa Beşiktaşın Oyun tarzını kabul etmiş, en oy- narlarsa gene Beşiktaşın oyun tarzını bozmuş olurlar, x ki maçın neticesi Beşik- taşlılardan ziyade, Güneşlilerin oynı- Yacakları oyun tarzına bağlıdır. Bus munla beraber iki teraf müdafaasına da, oyun üzerinde mühim roller Oyni- Yabilecek vazifeler terettüp etmekte- dir. Meselâ Beşiktaş hücum hattının Tuhu Hakkı, ondan sonra da biraz Ridvandir. Nitekim Beşiktaşlılar Hak- kıyı geriye aldıkları zaman hücum ndımanını yarı yarıya in- Şu halde Güneş mü- Güneş « Beşiktaş maçının neticesi yerden ve havadan oynamalarına bağlı bulunan Güneş muavin ve mu- hacimlerinden dördü: İbrahim, Salâ- haddin, Necdet, Rebii Güneşin son müdafaa hattını teşkil eden Cihad, Faruk ve Reşad dafaası Hakkıyı sıkı marke ettiği ve serbest bırakmadığı müddetçe ma- çın belki de yarısını kazanmış olacak- tır. Buna mukabil Beşiktaş müdafa- asına düşecek vazife daha geniş ve daha güçtür. Başta Salâhaddin ve Rebii olmak Üzere Beşiktaş kalesi için tehlike olmaktan uzaklaştırılmak 1â- zımgelen başka elemanlar da vardır. Sadun Galip Futbol ajanlığının tebliği İstanbul: Futbol ajarilığından: Mil M küme maçlarından Beşiktaş - Gü- neş karşılaşması 25 nisan 1937 pazar günü Beşiktaş Şeref stadında olacak- tır. 1.) Maça saat 16 da başlanacak- tır. 2.) Maç hakemi B. Salt Salâhad- din, yan hakemleri üm Talu ve Süleymaniye klübünden B. Tarıktır. 3.) Fiatler: Tribün 50, duhuliye 25 kuruştur, Humis Atinaya çağırıldı Şimdiki halde Romanyann en kuvvetli takımlarından Venüs takı- mında oyniyan Yunan oyuncu Hu- mis Atinaya çağırılmıştır, Humis Yunan milli takınının Mi- sr milli takımile yapacağı temsili maçta Yunan takımında merkez mühacim oynıyacaktır. Humis Ro- manyaya gitmeden evvel Selânikte Aris takımında oynamakta idi, Güneşin vaziyeti mmm 'aptığı maç : Dört biyeti : Bir Beraberliği : Bir Meğltibiyeti : İt Attığı gol : On Yediği gol : On Aldığı puan ; Yedi Kaybettiği puan : Beş Aldığı puana göre vaziyeti : Yedinci Kaybettiği puana göre vaziyeti : Üçüncü İstanbul Şampiyonasında | Yaptığı maç : Bir Galibiyeti : Yok Beraberliği : Bir | Mağlübiyeli : Yok İ Attığı gol : İki Yediği gel ı İki Aldığı puan : İki Kaybettiği puan : Bir Aldığı puana göre vaziyeti : Dördüncü Kaybettiği puana göre vaziyeti : İkinci Gençler şampiyonasına yakında başlanacak Bu sütunlarda günlerce yarın için bugünün gençlerine ehemmiyet ve- rilmesi lâzım geldiğini, gençler futbol şampiyonasının biran evvel yapılma- sını ileri sürdük. Geçen hafta ajanlık bütün klüp murahhaslarını bir araya topladı ve kendilerinin bu husustaki fikirlerini sordu. Klüplerin hepsi bu şampiyonaya iştirak edeceklerini bildirdiler. Yalnız bir akşam gazetesi Fenerbahçe ve Be- şiktaşın bu şampiyonaya girmiyecek- lerini yazdı. Bu haber tamamile yan- Tıştır. Fenerbahçe ve Beşiktaşın girme- mesine bir sebep yoktur. Ajan İzmir- de bulunmakta olduğundan bu hu- sustaki karar verilememişti. Ajan İz- 'mirden dönmüş ve klüplerin düşün- celeri kendisine bildirilmiştir, Bu şam- piyonaya lâzımgelen ehemmiyet veri- lecek ve pek yakında başlıyacaktır. Seyahat maçlarının | icapları İ Şehirler arası maçların arka arkayâ cumartesi ve pazar günleri yapılmakta olması dolayısile diğer şehirden ge- len bir takım için bu pek güç oluyor ve bütün takımlar için muvaffakıyet- sizlikle neticeleniyor. Nitekim Beşik- taş Ankaraya gitti, ancak bir maç kazsnabildi ve birisinde mağlüp oldu. İzmire gitti, bir beraberlik bir mağ-i | lübiyetle döndü. Güneşliler İzmirde bir maçı kazandılar, birisinde yenil | diler. İzmirliler Ankarada ikisinde de yenildiler. Ankara İzmire gitti bir mağlübiyet bir galibiyetle dönebildi. Keza İzmir takımı İstanbula geldi; Bi- İ rinci günü Fenerbahçeye az bir fark- ! Ja yenildi, ikinci günü büytk bir fark- Ja mağlüp oldu. Yalnız Ankaraya giderek iki galibi- yetle dönebilen sarı lâciverdliler oldu- lar, Bu da hiç şüphe yok ki, bizdeki 0- yuncuların arka arkaya iki maç çıka- | rTacak bünyede olmadıklarından ileri | gelmektedir. Galatasarylılar, bu göz önünde olan hakikatlerden sorra isa- betli bir kararla İzmire geniş bir kad- ro ile gitmişlerdir. Birinci maçta oy- nıyamamış ve yorgun düşmüş oyun- cuların yerine ikinci maçta taze ele- manlar koyacaklardır. Maçtan üç gün evvel giden Galatasaraylılar yol yorgunluğunu da almiş ve birinci ma» ça müsald şartlarla çıkmış olacaklar« dır. Eskişehirde yeni spor klübü Eskişehir (Akşam) — Şehrimizde (Eskişehir spor) adı ile yeni bir klüp teşkil edilmiştir. Bu klüp, kültür fi- zik, atletizm, tenis ve binicilik spor- Yarı ile meşgul olacaktır, Yazan: NECDET RÜŞTÜ ağn Nihayet milyarca yıllar tükerimiş, Son emir herkesin ömrünü yenmiş, Gün gelip ermişti dünya son deme!... Göklerde kurulmuş büyük mahkeme, Suçlular burada birikmişlerdi Başından aşkındı herkesin derdi; Ağlıyan, düşünen, bağıran, susan, Çırpınan, inleyen milyarca insan!.. Analar bırakmış evlâdlarını.. Hasislef unulmuş iradlarını. Sanatkâr sazını düşürmüş elden.. Kahraman kılıcı çıkarmış belden.. Katiller fırlatmış bıçaklarını Kahpeler kapatmış bacaklarını.. Gücünü unutmuş bilek bükenler.. Eşini bırakmış gönül çekenler. Fakirle zengin bir, başbuğla köle. Burada birikmiş herkes rasgele. Yok rütbe, imtiyaz; yok sınıf farkı, Ne kamçı, ne emir, ne saz, ne şarkı. Ne rüşvet, iltimas; ne zülüm, ne kin., Ne nişan, ne zincir, ne saray, ne İn.. Çirkinle güzel bir, patronla reneber.. Umumi müsavat.. burası: Mahşer!.., ağ Boşlukta ateşten bir ok sıyrıldı, Şu anda her yerin rengi kızıldı: Tablosu korkunçtu bu kızıllığın, Alevler yükseldi: Ebedi yangın!., Sanırsın boşluğu bir el deşiyor, Sonu yok kuyular derinleşiyor İçinden alevler fışkırıyordu; İnsanlar korkudan haykırıyordul.. Ağzını açmıştı kızgın furunlar, Susamış gibiydi insana bunlar!... Sıcaklık çoğaldı ateş yandıkça; Boşlukta alevler dalgalandıkça, Bulutlar tutuştu, taşlar kor oldu, Binlerce kıvılcım havaya doldu!... Alevler dışarı öyle taştı ki, Sıcaklık o kadar fazlalaştı ki, İnsanlar istedi kaçmak, bağırmaki.. O zaman tutuşmuş gazdan bir ırmâk Çepçevre abloka etti onları: Kaçamaz oldular.. benizler sarı, Dudaklar kurumuş, ayaklar yalın, Sıcaktan terlemiş binlerce alın, Korkarak durdular Tanrı önündel... —3— Mahkeme başladı... Sorgu gününde Gizlenen günahlar çıktı meydana: Hırsızlık edenler, girenler kana; Yalancı adamlar, hile yapanlar, Hasisler: Paraya, pula tapanlar, Kadına işkence eden erkekler, Savaşta düşmandan kaçan ürkekler, Kanla bastıranlar öfkelerini, Düşmana satanlar ülkelerini, Tılsım yapanlar, muska yazanir, Çok faiz slanlar, düğün bozanlar Ağlayıp sürüye katılıyordu, Sırayla ateşe atılıyordu!... Et, kemik yanıyor, tütüyordu kan; Yananlar buluyor fakat gene can, Yeniden ateşe savruluyordu, Kuyular içinde kavruluyordu!... Tutuşup koşanlar. ölüp gidenler. Acıdan, ateşten feryad edenler.. Yürekler acısı bir âlemdi bu; Dişlerin abıhayatı orna ana «Danlesnii yazdığı cehennemdi bul —— Alevler çıkarken böyle fi İtiraz etmiyor kimse ve Sessizce yatmıya gidiyorlardı, Bu emre'itaat ediyorlardı! Ansızın bağırdı fakat üç insan, Üçü de cezaya etmişti isyan —« Dünyada, yıllarca biz gece, gündüz «En büyük azabı çektik üçümüz!... «Tanrımız yapıyor bize haksızlık, «Halbuki rahata lâyıkız artık!...» O zaman dediler: — «Ne çektin, söyle?..» Birinci derdii kul anlattı şöyle —« Yurduma çıkmıştı büyük bir savaş «Yıkıldı, kalmadı taş üstünde taş!... «Ülkemin toprağı bulandı kana, «Aylarca ben karşı koydum düşmana! «Bir siper fçinde kaç gün döğüştüm, «Sonundâ brların eline düştüm!.. «Aylarca ağ, susuz zindanda kaldım; «Ben ârtik Kırılmış, Kuru bir daldım, «Üstelik kestiler tomurcuğumu «Karşıma getirip tek çocuğumu «Duvara çaktılar bacaklarım, «Bıçakla deştiler barsakların «Can verdi, sızarken kanı kıpkızı!... «Bu azap yetmez mi?,. Gitmedi kaç yü «Gözümden ölüşü, dilimden adı!...» ... Bu özür adamı kurtaramadı: Yaktılar... Anlattı ikinci erkek. —< Çok gençtim. cinayet yaptın! diyerek, «Zindana attılar, kırk sene yattım, «Ağladım; geceyi gündüze kattım!., «Ben kurban gitmiştim bir eski hınca; «İftira olduğu anlaşılınca, «Bana hürlüğümü verdiler tekrar; «Genç girdim zindana, çıktım ihtiyar»; ya, '... Bu bedbaht adam da kurtulmamıştı, Attılar; ateşle eti karıştı!... . Anlattı üçüncü kul da yasını: —« Seviyor sanarak bir başkasını «Karımı kıskandım...» Dediler: «Yeter.» Adamı yanmaktan hâlâs ettiler!... ; a Iş bulmak Için Uzun uzun düşünecek yerde AKŞAM gazetesine bir KUÇUK İLÂN koydurunuz, 3 defası 100 kuruş

Bu sayıdan diğer sayfalar: