17 Mart 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 7

17 Mart 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

w A Mehmet Akif hakkında.. aö izmir belediyesindi 1 — Beher metro murab- bar üç yüz kuruştan bin yedi yüz yetmiş üç lira bedeli mu- hammenele” G1 sayılı adanın beş yüz doksan bir metro mü-. rabbamdaki 17 sayılı arsanın satışı başkâtiplipteki — şartna- me veçhile 23/3/937 Salı gü- nü saat on altıda açık artır- ma ile ihale edilecektir. İşti- rak için yüz otuz üç liralık muvakkat teminat makbuzu veya banka teminat mektubu ile söylenen gün ve saatta en- — Başı 3 üncü sahifede — Sonra, her - şair yetiştiği Evrin —şerait ve icabatile ve k kendi vadisinde tetkik ditir. Şairi âzamı - bilmiyo- üm ya, bu vaslı da onda bi- __ caklar mı?- Yetiştiren de- İf onun varsa - dehasında ile bir intibak gizledi. Bizde ingi şairdir ki yaşadığı devri Üsbütün târac edebilmiştir? âlbız şu- var ki o şairler; inde bulundukları cemiyetin dikkat edince görülür- en, ye- hamur yapmıya lüzum görme- den dedi ki: — Bu eser posadır! Ve onu kalp akçe gibi âmmci üdeba:- nın suratına çarptı! *Âmmei üdeba, diyorum; çünkü Akif'i şimdiye kadar “Nazım . bile değilsin, — diye taşlıyan olmadı. Demek ki taş- lanan yalnız o değil, Âmmei üdebadır! Ona diğer - eserlerinde hiç olmazsa kelimelere, aruza hâ- kim bir nazımlık, İstiklâl mar- | ünde değil, daha az veya ha çok ilerisinde yürümüş- dir. Hurafeler devrinin şairi Meh: d Akif de - insaf ile söy- elim ki - o devrin hurafeleri binde boğulmıyarak - bilâkis nlarla biaman savaşlara gi- ti. Cehaletle zulümle, geri- barid taassuplara, atalete, mete, riyaya, dalkavuk- onun kadar söven, bu illetin rubunu onun kadar iken, bu milletin âlâmına kadar gözyaşı döken tinci bir şairimiz daha çık- mıştır, diyebilirim. Nurullah Ataç'ın yazdığına kılırsa Mehmed Akif, cami- 'de, avam karşısında peştah- döğen hurafatcı bir - vâiz lağından — bile, aşağı bir âam. Evet, şiirlerile, hattâ W Tz lerile o da varzlar etmiştir. t © devrin gerisinde de- » Çok ilerisinde! Sonra sayılı şairlerimiz ara- milli savaşın - sinesine O, orada nefis şirler ya- ,o milli istiklâl marşını ya- n yalnız Mehmed Akif Pğil mi idi?. Mehmed Akif hakkında Nu: İlah oğlumuzla belki benim- büle;ebileceğim başka bazı talar — bulunabilir. Fakat inekkid öyle bir uçtan tut- ki ne onun bana yaklaş- ©asma imkân var, ne de tim onunla elele gelmeme.. ütün bunlarla beraber, bah- iğimiz şu noktalar bağsız bağlı san'at karşısında hep Ugüzaftan ibarettir. Mehmed Akif şair değil di? Nazım değil miydi? hiç miydi? Bu suallere ce- verebilmek için hangi eser- n dairei san'at veya şairiy- 'e girebileceğini tayin etmek, ' bahsimde Nurullah Ataç Umuzun kurduğu yeni bir Mur veya mezhep varsa Üyoruz ki oğlumuz Akifiye- de bize böyle yeni bir düs- Veremiyor, yalnız * Meh- Ü Akif şair değildir, nazım değildîı: bir giçtir;, diyor! Söyle delilsiz iddialara man- dilinde (tehakküm) derler “Ben bunu -bazı tenkitlerini Eseve okuduğum- Nurullah 'a yakıştıramam. Kendisini başlı, dolgun ve olgun OÜt bir adam, bir genç ta- Hin, Bana belki bunak diyecek- , fakat Nurullah, Akif hic- inde çok delikanlı ol- Hur! Sakınız, onun yerinde, me- * Hüseyin Cahid Yalçın 'dı böyle yapmazdı. O, itlerinde filitreden geçen Miz bir suyun safiyet ve iyetini gösterir; eseri Niz san'at haysiyetile baştan 8! süzer, hamur haline ge- © hükümlerini ondan sonra . Hem ne nezahet, ne » ne zerafet! Halbuki nok-| ? bivedadımız. böyle bir şile Çanakkele şiirinde de bir şairlik tevcih ettilerdi. Hayatında Akif'i sevmedi- ğini peşin ilân eden münak- kid onun eserlerini ancak daha ziyade mematından son- ra ve sırf tenkid ve veccm için mi okumuş bilmem ki.. Ah keşke böyle okumasaydı, keşke böyle de yazmasaydı.. Korkuyorum ki vatanda bir şair de kalmıyacak, medamki koskoca adamların — mezarı üstünde böyle tepiniliyor.. Üstad Ekrem -affediniz, ağ- zım alışmış, kimbilir. ondan da üstadlığı almışlardıt: der- di kiz “Tenkid kolay, san'at güçtür., Aruzun Akifini ve Akif'in aruzunu o derece sığ görenler onun eserlerindeki şeffafiyete aldanıyorlar. Hal- buki selâmet ve vüs'atı kariha ile bir sayi anudun mahsulü olan o eserler hayli derindir. Kolu paçayı sıvayıp içine gir- dikten sonra ve biraz da iler- Tedikten sonradır ki iş anla- şkr. Canım, o adam da Tanrı: nn selâmını, mahallenin ilmü- haberini tutmuş nazma bürü- müş! Bu da olur mu? Hani ben bile okurken, sinirlenirim oynar da gülerim. Fakat evlâd, bir şair bütün eserlerinde de şair olmaz yal Maamafih o selâmlar, o ke: lâmlar acaba gelişi güzel, ko- layca yazılıvermiş midir? Aruz dedikleri karakoncolusu onun- la uğraşanlar bilirler. Nurullah Ataç oğlumuzda biraz da şairlik veya nazımlık veya ondan aşağı bir Mehmed Akif'lik olsaydı ben onu gö- rürdüm, Bilmem — İstiklâl marşı ile Çanakkale — parçalarını nasıl buluyorlar? Ben beyneşşuera müsabakada birinciliği kaza- nan, hâlâ kıyam ve ihtiram ile | tatlı tatlı okunan İstiklâl mar- U öğrenmek lâzımdır. Fakat | şinın şu ilk: Korkma sönmez bu şefaklar- da yüzen alsancak Mısrama bile şür diyorum. Berrak, saf birşey olduğu hal- de, hattâ (Yahya Kemal)in: Gece Leylâyi ayın on dördü Koyda tenha yıkanırken gördü Beyti hakkındaki hükmüm de böyle. O da şeffaf bir eser olmasına rağmen... Benim nazarımda (Şiir “Eb- ham, Ebham,, Şiir) düsturu inhisarı doğru değildir. Ya, son zamanlarda başımı- za bir de (şiri halis) diye bir şey çıktı. Halis, safi.. Kelime üzerinde oynamıyalım, fakat bunda da bir esas yok! Şiri safi veya halis demek -anla- dığıma göre- (san'atı kelâmda mutlak güzellik) demek ola- cak. Fakat bu ıtlakı bağlamak, yalnız ( ibham )a hasretmek doğru mu? Itlakta zamanların, mekânların, muhtelif insanların kuyud ve izalatı kalkmalıdır. Sonra, görüyoruz ki güzel san'atların. hemen bugün sadelik, basitlik moda- H eei z hepsinde l Kırkağaç Bakır köyünde Pehlivan güreşi Kırkağaç'ın Bakır köyünde hayır işleri için 21/ Mart /937 Pazar günü muhitte tanılan büyük pehlivanların iştirakile güreş yapılacaktır. Güreşe iştirak edecek peh- livanlara aşağıda yazılı mükâ- fatlar verilecektir: Lim Başa 70 Başaltı 40 Orta 25 Küçük orta 10 Deste ae Yekün 150 Hayırsever halkın bu hayır işlerine mahsus güreşe iştirak- ları rica olunur. dır. İnsanlar artık ibham iste- miyorlar. Şimdi, (Al sancağı şafak- larda yüzdüren) hayal ile (Ley- lâyı, gece, koyda ayın on dördüne gösteren) hayalin şu ufacık, şu basit fakat kosko- caman bir eserini şiirin kuca- â"d." *dışarı atabilir miyiz? lalbuki ikisi görünüşte saftır, şeffaftır. Yıllar var ki - susuyordum; Aşkolsun yiğit Nurullah'ıma ki bana gençliğimi hatırlattı da bu kadarcık olsun söyletti. Şimdi oğlumun gözünde fikir: ce de bayağı olan Akif'in Şark ve Garp edebiyatını çok iyi bilen, Üniversitelerde, mat- buatta müderrislik, muharrir- lik yapan, birçok Nurullah'lar yetiştiren âlim ve mütefekkir bir zat olduğunu da, müsaa- delerile, ilâve etmeliyim. Akif muasırları içinde ilmen de yüksekti. Baytar mektebinden birin: cilikle çıkan, bütün hayatını ilme, fenne, bağlıyan, bu dün: yadan eteklerini tıpkı Nurul- lah'in cennetlik babası Ata merhum gibi -tertemiz çeken böyle bir adamı da cahil gö- rürsek o halde, evlâd, nasıl insan istediğini bana alat da köşei tekaüdümde öyle bir mahlüku kâmil yaratıp hemen yetiştirmesini gece gündüz, barigâhı Haktan talep ve ni- , yaz edeyim. Hürmetler. Edebiyat mütekaitlerinden Kâmi İzmir Komutanlığı ilânları İzmir Müstahkem mevki satın alma komisyonundan: 1 — İhalesi yapılarak mukaveleye bağlanan Tayyare ala- yının Reşadiye ve Gaziemir'deki dört adet cephane- liklerin yeniden yapılacak ilâvelere aid inşaat kapalı zarfla eksiltmeye konmuştur. 2 — Keşif bedeli 5466 lira 72 kuruş olup ilk teminat pa- rası 410 İiradır. 3 — İhalesi 18 Mart 937 perşembe günü saat 14,30 da Mst: Mv, satın alma komisyonunda yapılacaktır. 4 — Keşif ve şartnamesi her gün komisyonda görülebilir, $ — Eksiltmeye gireceklerin Ticaret odasında kayıtlı olma- ları şart olmakla beraber 2490 - sayılı kanunun 2 ve 3 üncü maddelerinde ve şartnamelerinde yazılı vesi- kalarla birlikte teminat ve teklif mektuplarım — ihale sattinden en az bir saat evvel komisyona vermeleri. 2 T 12 17 599 - Ege Türk ticaret anonim şir- keti tesis heyeti umumiyesin- den: Şirketimizin esas mukavelenamesi icra vekilleri heyetince onaylanmış ve âlt tasdike de iktiran etmiş olduğundan mua- melâtı müteakibe ve kanuniyenin ifası için aşağıdaki ruzna- mede yazılı mevadı müzakere ederek karara bağlamak üzere müessislerin 2 Nisan 937 tarihine müsadif cuma günü saat üçte İzmir Esnaf ve Ahali bankası Meclisi idare salonunda toplantıya gelmeleri ilân olunur. . .. .. .. . Içtimada görüşülecek işler 1 — Hisselerin kâffesinin iştira ve tediyenin taahbüt oldu- ğunun ve bunların rubu bedellerinin tesviye edildiği- nin tasdiki. 2 — Esas mukavelename dairesinde meclisi idare azasının tayini, 3 — Esas mukavelename dairesinde murakiplerin tayini. 793 İIzmir Esnaf ve Ahali bankası idare meclisinden; 25 Mart 937 tarihine müsadif perşembe günü saat 14 ve 16 da İzmir Ticaret ve sanayi odası salonunda alelâde ve fevkalâde bir surette toplanacağı evvelce ruznamesile - birlikte ilân edilmiş olan heyeti umumiye toplantısında hazır buluna- cak ortakların mezkür — toplantılara işlirak edebilmeleri için merkez veya şubelerimize müracaat ederek duhuliye kartlarını almaları tekrar rica olunur. 17 19 784 Devlet Demiryollarından İstasyonlardan İzmir Kemerine gelip sahipleri - tarafından kaldırılmıyan ve nizami müddetlerini dolduran muhtelif cins ve kiymetteki eşyalar 29/3/937 tarihinde pazartesi günü saat 9 da Alsancak garında 8 inci işletme komisyonu tarafından açık artırma usulile ve peşin bedelle satılacaktır. Dellâliye ve belediye rusumu alıcıya aittir. Eşyanın cinsi ve kıymeti hakkında malümat almak istiyen- lerin A'sancak garına müracaatları, 786 Izmir Vakıflar direktörlüğün- den; Seneliği 65 lira bedelli İkiçeşmelik caddesinde müstağnaan vakfından 226 No. lu dükkânın 1 Haziran 937 ye kadar icarı müzayedeye çıkarılmıştır. İhalesi 27/3/937 cumartesi günü saat 11 dedir. İsteklilerin Vakıflar direktörlüğüne müracaatları. KT | fika'yı cümene gelinir. 2 — Beher metro murab- bat iki yüz elli kuruştan iki bin yüz altmış lira bedeli mu- hammenle 61 sayılı adanın sekiz yüz altmış dört metro murabbaındaki 19 ve 20 sayılı arsalarının — satışı başkâtiplik- teki şartname veçhile 23/3/937 Salı günü sasat on altıda açık artırma ile ihale - edile- cektir. İştirak için yüz altmış iki liralık muvakkat teminat makbuzu veya banka teminat mektubu ile söylenen gün ve saatte encümene gelinir. 3 — Beher metro murah- bar iki yüz elli kuruştan iki bin doksan bir lira otuz yedi kuruş bedeli muhammenle 62 sayılı adanın sekiz yüz otuz altı metro murabbaı ve elli beş desimetre murabbaındaki 18 ve 19 sayılı arsalarının satışı 23/3/937 Salı günü saat on altıda açık artırma ile ihale edilecektir. İştirak için yüz elli yedi liralık muvakkat teminat makbuzu veya banka teminat mektubu ile söylenen gün ve saatte encümene gelinir. 4 — Beher metro murabbar iki yüz elli kuruştan bin yüz yirmi lira bedeli muhammenle 62 sayılı adanın dört yüz kırk sekiz metre murabbamdaki 32 sayılı arsanın satışı baş kâtiptikteki — şartname veçhile — 23/3/937 Salı günü saat on altıda açık artırma ile ihale edilecektir. İştirak için seksen dört liralık muvakkat teminat makbuzu veya banka teminat mektubu ile söylenen gün ve saatte encümene gelinir. 4 $:102,19 643 Akhisar Hukuk hâkimliğin- den: Akhisar'ın Kethüda mahal- lesinde Çukurçeşme sokağında Abdullah kızı Refika tarfından aynı mahalleden olup elyevm ikametgâhı meçhul - bulunan kocası Ahmed oglu Hüseyin aleyhine açtığı boşanma da- vasında: Akhisar Asliye hukuk mah- kemesinde yapılan açık duruş- ma sonunda davalı karısı Re- fikayı terk ile evlilik birliği vazifesini ifa etmemek mak- sadile bir buçuk senedenberi evine dömediği ve karısı Re- bakmadığı anlaşıldı- ğgından bu sebeble şiddetli ge- çimsizlik olduğundan 12 Tem- | muz 930 tarihinde Refika ile Ahmed oğlu Hüseyin arasın- daki zevciyet bağlantısının çö- zülmesine karâr verildiğinden 281/244 Nollı ilâm tebliğ ma- kamına kaim olmak üzere Akhisar Asliye mahxeme sa- lonun — talik — olunduğundan işbu ilândan itibaren 15 gün zarfında turuk kanuniye teves- sül etmediği takdirde mezkür ilânın kesbi kat'iyet edeceği ilân olunur, 782

Bu sayıdan diğer sayfalar: