20 Şubat 1948 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 6

20 Şubat 1948 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

j Türkiye halkının ölüm - kalım dâvası TÜRK -RUS MESELESİ ve Amerikanın Kendi Emniyet Siyaseti —7 — Akdenizin Yunanistan cephesi MERİKA ahalisi, iz mallarını, ken- disinin ya olarak hükümetine verdiği Avrupa milletle- Bu iktisadi sistem, para ile satın lari k, rine hibe etmektedir. kaşaya bile tahammülü olmayan bir keyfi- yettir. o Avrupanın demokratik siyasi birli- r mevki almak için; birlikte tarihi bir 2. bu siyasi uret veya bir müdafaa Il için, insan haklarından mülbem bir siyasi (strüktür) şarttır. Yuna- nistan ve Türkiyeden » rupa devlet- leketler için, (Marşal) pilânının ticari bir zihniyetle tatbiki ü kâfidir. Zaten, bunun başka şekli bir aksülâmel doğurur. Bu hükümetler, ne Amerikan mütehassıslarına muhtaçtırlar, ne de (Marşal) rl böyle bir madde vardır. Sonra, asi udretleri de iktisadi varlıklarına göre aklsülideietie, Halbuki, Türkiye ile Yunanistan böyle değildir. Bu iki Avrupalı hükümetin vazi- yetleri, tamamiyle birbirinin aynı değilse de, birbirinden ayrı olmakla beraber, diger Av- supa devlerine benzemez. Büyük tehlikenin hazırlık hücumu, bu iki hükümet üzerine çökmüş bulunmaktadır. Çünkü, Avrupanın a altın deposunun kümeli iğeşmde bina; ve Hin mevcudunun yıllar boyunca yükseliş, Nİ ik; Hsbil Âdem PELİSTER Br nüfusunu barındıracak ve işletilecek boş saha olan Afrikanın yolunu emniyete şeki için, Akdenizin kilit mevkilerini elde tutmak şarttır, Aynı zamanda, hem bugünkü Avrupa sanayiinin ve hem de Avrupa müda- faasının Garp memleketlerindeki petrol kay- nakları da bu mıntakadadır. Sonra, Avru- panın en büyük deniz yolu Akdenizden başlar, Atlantik ve Oseanik denizlerine uza nır. Akdeniz, Avrupanın can damarıdır. Zaten, Avrupa medeniyeti de bir Akdeniz r kuvvetli h inanın otuz kilometre vi ve gâh adalardaki silâhlı sey bir ım köylülerin, kasabalıların ve şehi ei ya lerinden yardım gördükleri, silâhlandıkları ve hattâ Rus Bolşevik Partisi tarafından da her cihetten Mişel doğru olabilir. Fakat, İngiliz ve Amerikan askeri teknisi- yenleri tarafından kontrol edilen dahili inzi- bat teşkilâtına rağmen, bu çetelerin şimali ve merkezi unanistanı geçerek, Mo- raya kadar gelebilmeleri, bir mucize sayılamaz. ) ki, Yunanistanda hi nlılar ara- sında dahili ür va me- sele mevcut bulunduğu... selesinin de Bolşevikler gi anl ey edil- mekte olduğu ulm vii vi karmektadır. “İnsan h kası,, olarak kabe. al üç bin senelik bir tarihin bir fert, Yunanistandan tek likeye götürecek bir maceraya girişmez. Hal- buki, bugünkü Yunan çetecilerinin başların- da ise, Atina Üniversitesi profesörlerinden bile şahsiyetler vardır! nist Firk Sanra, Yunan Komü- tini almıştır. Yunan hükümetinin bugünkü si- yaseti ise, bu katliamın önüne geçemez. Teessüf olunur ki, ne İngilizler, ne de Amerikalılar, Yunan 5 hafazakâr Parti: sip etine dayamyordu: Kral to 5 2 a 5 - a e o e 3 5 N — 3 w& ns N a 8 5 a < : 2 vE nanistanda tesis ettikleri muhafazakâr züm- reyi iktidar mevkiine getirmek ! Balkan hükümetleri kurulurken, Alman prenslerinden birer kral getirmek modası varda, Bu Alman kralları öse, kilise ile mu- hafarakâr zümreyi iktidar er getiri- yorlar, garba müteveccih en) bir milli- yetçilik muhiti imei iyi) olan bu idare faşist idaresine sözen olmasaydı, bu askeri diktatora kurulmi Ayni zamanda, (Me- tal Sri askeri dilimini da, komünist tehli- tehlikesi teren kralcıları, zoraki iktidar- da tutmak kasdini güdüyordu. Esasen, aske- ri diktatoranın ber şekli meş'um olduğu gi- bi, mucip sebepleri de ancak (manyak) ve (pisikopat) ların hezeyanlarından başka bir- şey olamaz. Şüphesiz ki, (Metaksas) ın kral cılığa dayanan diktatorası, her diktatora gi- bi, bir (Tiran) idaresi kurmuş, her (Tiran) ibi de etrafını saran şebekenin memle- kette istediğini oyapmasına göz mmü; Meşhurdur: Her (Tiran), ken en- dine bir hiçtir. Ancak, (gangster) Kai bir uvvettir. (Tiran iran) yapan da adam- kuv ( yı bad (Hitler) le le yener “xini gördük ! Bunlardı ana değil; irtişa, Grikle; dü lamak, soymak mini b halkın refah ve saadetiyle meşgul olmuştur ? (Devamı 11 de)

Bu sayıdan diğer sayfalar: