15 Kasım 1930 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

15 Kasım 1930 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

15 Teşrînİsanİ 1930 Camfturîyeİ SON TEÜGRAFLAR Içtimaa İsmet Pş. riyaset etmiş, program encümeninin projesi müzakere edilmiştir Ankara 14 (Telefonla) Fırka teşki!at heyeti İsmet Paşanın riyasetinde toplanarak saat dokuz buçuğa kadar müzakereye devam etti. İçtimada program encümeninin hazırladığı proje göı üşüldü. Müzakereye yann ve yahut pazartesi günü devam edilecek badehu fırkanın taşra teşkilâtı için ayrılan mebuslar hareket edeceklerdir. Meb'usların avdetinden sonra tespit edilecek program umumî kongreye a n edilecektir. "nıııııııımnmni! Kadınlığımız . Klâyn'ın beyanatı Fırka teşkilât heyetinin Eski şark kadınını tstanbuV dunku içtimaı da aramışlar, ve efsanevî tahavvüle şaşmışlar Yunan gazetecileri hayretler içindeL Türkiye'nin 10 senede yaptıklarına hayranım Bir mantarcı Biliniz bakayım bu mantarcı kımTİ Onda her nesneden bir parçacık var Palavra yazmaktır bildiği ilim Atar her nefeste bir alay mantar V Ankara 14 (Telefonla) Halk Fırkası teşkilât encümenince fırkanın taşra teşkilâtı için ayrılan meb'uslar arasında Halil (Zonguldak), Cevat Abbas (Bolu) Beyler Bolu, Zonguldak ve havalisine Refik ve Şefik Beyler (Bursa) Bursa'ya tefrik edilmişlerdir. Şark havalisine Abdülmüttalip Bey ve arkadaşları gidecektir. Bunlar Sıvas'tan hududa kadar bütün Şark havalisini gezeceklerdir. Bu heyet öbür hafta yola çıkacaktır. Hamdulah Suphi Beye Oave İstanbul'da Konferansta Yeni teşkilâta dair Tevfik Rüştü B. neler söyledi izahat Hâmit B. geliyor Roma seyahatine doğrru Cenevre 13 (Hususl) Harp malze mesinin doğrudan doğruya, yahut harbiye bütçeleri vasıtasile tahdidi veya her iki şeklin birden tatbiki hakkında karar verilecektir. Bu sabahkl celsede Tevfik Rüştü Bey Türkiye noktai nazarını izah ve her üç sisteme de taraftar olduğunu, fakat sanayi memleketi olmıyanlar hakkında mühim istisnalar lâzım geldiğini, aks> takdirde teslihatın tahdidi gayesi mühim engellere carptığmı ve bu gibi is tisnalan olmıyan tahdidi teslihat sis • teminin tehlikeli olacağını söylemiştir. Hariciye Vekilimiz Amerika fikrinin mu vafık olduğunu, doğrudan doğruya tahdit usulü ile bütçe tahdidi sisteminin muadil iki şekil olarak tesbitini ve milletin bunlardan birini intihapta serbest bırakılmasını teklif etti. Fransız murahhası M. Massiğli dün otele gelerek Tevfik Rüştü Beyi ziyaret etti ve uzun müddet göriiştü. Tevfik Rüştü Bey akşam yemeğine İtalya kâtibi umumisi Marki Paulucciye davetli idi. Ankara 14 (Telefonla) Dahiliye Vekâleti, İstanbul'da yeni teşkilâtın su reti tatbiki hakkında bir talimatname yapmıştır. Buna nazaran polis ve za bıtai belediye merkezleri, diğer vilâ yetlerde olduğu gibi İstanbul'da da kaymakamlıkların emrinde olacaklardır. Polis müdiriyetinin bu merkezler üze rinde ancak disiplin noktasından hakkı murakabesi vardır. Muamelât doğrudan doğruya Valide toplanacak merci Vali olacaktır. Burada bulunan Belediye reis muavîni Hâmit Beyle görüştüm. Dedi ki: c Buradaki işleri bitirdim. Pazar günü İstanbul'a avdet edeceğim. Kânunusaniden itibaren yeni kanun muci bince Belediye ve idarei hususiye büt çelerinde mevcut müşterek masraflar birleşeeek, teşkilât ona göre bir şekil alacaktır. Binaenaleyh idarei hususiye ve belediye muhasebeleri tevhit olunacak, müdürlerden ya Nuri, yahut Cemal Bey çekilecektir. Bunun gibi Belediye ve Vilâyet kadrosunda birbirine müşabih ayni işleri yapan şubeler tevhit olunacaktır. Vekâletle temasım neticesinde müş terek masrafların neler olduğunu anladım. Yeni bütçeyi bu esas üzer^tden tanzim edeceğiz.» M. Venizelos ile beraber Yunan gazete cileri de memleketimize gelmişlerdi. Yunan lı meslektaşlarımız buradan aldıkları in tibalan hep lehimlzde bir icale İle yaayor lar ve Türk Inkılâbının müvellidi olan bir çqk terakkilerden hayretle bahsediyorlar Anlaşılıyor ki dostlanmız Türkiye'yl eski Şark dekoru içinde bulamamaktan müte hayyirdirler. Bilhassa Patris gazetesi müdü rü M. Politis kadınlığımız için yazdığı bir makalede dlyor ki: « İstanbul'un her tarafında eski Türk kadınını aradım, aradım, bir türlü bulamadım. Anladım ki Türkiye'de eski Şark kadını kalmamıştır. Sokaklarda gördüğüm Avrupa'lı kıyafetindeki kadmları önce ecnebi sandım, fakat Türk'çe konuştuklann işittim. Bunlar yeni Türk hammları idi. Yeni Türk kadını her iş sahasmda te sadüf edilen hayatiyet sahibi ve unsuru bir tiptir. Tahsisen Türk kadın muallimleri gıpfca edilecek fevkalâde bir çalışma ile yeni ve faydalı bir unsur, yeni bir nesil yetistirmek için fasılasız çalışıyorlar.> Akropolis gazetesi de Türk kadınının mezayasuıdan bahsediyor. Bu gazete Gazi için yazdığı bir makalede: <O, kudretin ve kuvvetin timsalidir.> Diyor. şayı ziyaretle uzun müddet görüştü. Müteakiben ticaret ve sanayi odasını ziyaret etmiş, İzmir'in maruf tüccarlarile görüşmüş ve demiştir ki: « Avrupa memleketlerini ziyaretimde hüsnü kabule mazhar oldum. Fakat Türkiye'de ve tahsisen İzmir'de hakkımda gösterilen büyük alâka bunlann en mümtazını teşkil etmededir. 1790 dan itibaren, yani Amerika mesai kanununun ilânmdan bir sene sonra İzmir'Ie Amerika arasında ticarî münasebat başlamış ve şimdiye kadar devam etmiştir. Bütün dünyada mevcut iktisadî sıkıntı Amerika'da dahi vardır. Amerika'da refah fazlalaştıkça İzmir'in üzüm ve incirini daha çok ve daha yüksek fiatla almak imkânı hasıl olur. Amerika'da salâhın avdeti bütün cihanda iyi tesirler bırakacaktır. Amerika'da bu hal başlamıştır. Buraya seyahatim şahsî değil, Amerika'nın İzmir'e karşı mevcut olan alâkasından ileri gelmiştir. Türkiye'ye geldi ğimden itibaren başta Gazi Hz. olmak üzere herkesten gördüğüm alâkadan fevkalâde mahzuzum. Bunu Türk'lerin yenmez mi? Demeyin zîni Yenilir, yutulur şey değil asla İzmir 13 (Hususî) Amerika ticaret I Amerika'lılara karşı gösterdikleri sami Şu kadar söyleyim: Bu yosma eda müsteşarı Mister Klâyn Vali Kâzım Pa miyetin bir nişanesi sayarım. Amerika' ömründe atmamış boş yere bir zar Iıların en ziyade takdir ettiği üç haslet: Azim, irade ve cesaret Türkiye'de mevcuttur.» Mister Klâyn ham madde ticaretimizi çoğaltmak için istihsalâtımızı artır.mak lâzım geldiğini, incir ve üzüm için daha sıkı ve sıhhî tedabir alınması iacp ettiğini söyliyerek: « Amerika yiyeceğe ait mevadın ithalinde çok sıkı ve sıhhî şartlar koymuştur. Eğer incir ve üzüm üzerinde sıhhî takayyüdatı fazlalaştırır ve itina ederseniz Amerika piyasasında fevkalâde bir rağbet göreceği şüphesizdir.» Demiştir. Müsteşar şimdiye kadar bize Amerikan sermayesinin gelmemesi sebebini iki memleketin uzak olmasına, bu yüzden Türkiye'yi tanıyamamalarına hamlederek: « Tanışmak için mütekabil gayretler sarfediyoruz, demiştir. Gazi Hz. bu noktaya ehemmiyetle işaret etmiştir. Türkiye bende hayret ve takdir uyandırdı. 10 sene içinde isabeti muhakkak büyük ve küçük muvaffakiyetlere hayranım.» İhracatınızda sıhhî ve sıkı tekayyüdata dikkat etmeniz lâzımmır Yenir mi, *P **• Elleri cebinde büyütmüş ebi Cepleri sanki bir eldiven cebi Ardına zemberek takılmış gibi Yerinde duramaz «Durucuk» kadar *** Çıkmaz hanesinden bir yere, meğer Tutulursa çıkar nezleye gezer Yalan bulamazsa doğruyu söyler Cihana daima yan gözle bakar Semtini söylemem şehirde mamuc Bir yerde oturur bu zatı meşhur Fakat bir iane etti mi zuhur Usküdar'a eder karadan firar Tarihi kadime çekilsin yekun Adem'i arıyan Havva'da bulsuri Diyerek bazı da bir sürü sütun Yazar işkenceden kahrsa naçar *#* Biliniz bakayim bu mantarcı kim'3 Ne eczacı ne de bir hekim Elinde bir salip, Patrik Yuvakim Tarzında Müslüman mataı satar Sıvas memleket hastanesi yandı Ankara 14 (Telefonla) Dahiliye Vekâletine gelen malumata göre Sıvas memleket hastanesi diin gece tamamen yanmıştır. Hastalar frengi hastanesine nakledilmiştir. Yangmm, üst katta idama mahkum bir hasta tarafından yapıldığı tahmin edil • mektedir. Tahkikat yapıhyor. Yangın söndürülebilecekti, fakat itfaiye geç yetişti, aletleri noksandı. Yangın karşısında seyirci ve âciz vaziyette kahnıştır. Bina Amerikahlara ait ve sigortah idi. Tahkikata başlanıldı. Ankara 14 (Telefonla) Sıvas memleket hastanesinin tamamen yanmasını intaç eden yangın, hastanede tedavide bulunan bir idam mabknmunu kurtarmak maksadile hariçten yapıldığı kavvetle tahmin edil mektedir. Sıvas 14 (Hu. Mu.) Nümune hastanesi belediyenin teseyyübönden yanmıştır. Zarar iki yüz elli bin Uradır. İ Adana 14 (Hususi) Reisîcumhur Hz. nin Adana'yı ve Mersin'i teşrifleri kuvvetle muhtemel bulunduğu için her iki Vilâyet isRoma seyahatine ehemmiyet tikbal merasimini hazırlamaktadırlar. Mersin Valisi ve belediye reisi de buraya geldi. veriliyor Adana Vali ve belediye reisile müştereken Ankara 14 (Hususi) Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Beyin Cenevre'den Roma çahşarak merasim programını müzakere ve tesbit etmişlerdir. ya geçerek M. Mussolini ile yapacağı Maliye Vekili iyileşti mülâkata ecnebî ve siyas! mehafilde Ankara 14 (Telefonla) Rahatsız bulunan çok büyük ehemmiyet verilmektedir. Maliye Vekili Saraçoğlu Şiikrü B. iyileşmiştir. Vekil Beyin yann makamma gelmesi muhtemeldir. Ankara 14 (Telefonla) Japon veliahdi kânunuevvel nihayetlerine Ankara 14 (Telefonla) Burada, Son Posta aleyhinde bir dava Muammer Raşit Beyin Dariilfünun doğru memleketimize gelerek An manetine tercih edilmesinin, edebiyatE Mardin 14 (A.A.) «Son Posta» gazetesikara'ya gidecektir. Veliahd Reisi cıları da tatmin etmiş olması kanaati nin 8 teşrinisani nüshasında Palu kazasuıcumhur Hz. nin misafiri olarak vardır. Edebiyatcılardan müderris Şe dan çekilen «Yanıyoruz, yakıhyoruz!» serlevhalı haberin muhbiri ile bu haberi neşbir miiddet Ankara'da kalacaktır. rif Bey, intihaptan evvel, edebiyatçılar reden gazete aleyhinde müddeiumumilikçe namına Muammer Raşit Beye müracaat ederek namzetliğini koymasını rica et görülen lüzum üzerine takibata başlanıl • miş ve edebiyatçüann kendisine mütte mıştır. Gay rim übadillerin fikan rey vereceklerini söylemiştir. Bu vaziyet üzerine Yusuf Ziya Beyin ter alacağı para Ankara 14 (Telefonla) İstan cih edilmemesi suretile mes'ele kalma Ankara 14 (Telefonla) Burada bulunan mış addolunuyor. bul defterdarı Şefik Bey hakkında Bu sene Darülfünunda barem tatbik gavrimübadil cemiyeti reisleri para tevziatı mes'elesini takip ile meşguldürler. Reisi sani Vekâlet tarafından men'i muha edilecektir. Celâl B. bana vaki izahatında: keme kararı verilmiş bulunmasına « Hariciye hukuk müşavirligi tevzi proSiyasî müsteşarlık rağmen Devlet şurasınca lüzumu jesini tetkik ederken bazı noktalarda iliş Ankara 14 (Telefonla) Siyasi müsmuhakeme kararı verilmiştir. teşarlık ihdas edileceği hakkındaki ha miş ve tefsire mnhtaç görmüştür. Maahaza evrakı Maliye Vekâletine sevketti. Maliye Yeni kazanç kanunu ber hakkında tahkikat yaptım. Bu usu bu paranın tevziine karar verdi. Tevziat pek lün bazı memleketlerde olduğunu ve si yakında başhyacaktır.» Dedi. hazırlanacak Ankara 14 (Telefonla) Kânunusani ip yasi müsteşarların da meb'uslardan olAydın'da tahkikat tidasında burada toplanacak olan Maliye duğunu öğrendim. Fakat bizde böyle bir Aydın 14 Mülkiye Müfettişi Hakkı Bey müfettişleri kongresinde yeni bir kazanç müsteşarlık ihdası mevzuu bahis değil intihap tahkikatma başlamıştır. S. F. şivergisi kanunu hazırlanacaktır. kâyetlerini bildirdi. dir. Adana'da Gazi'yi istikbal hazırlığı Japon Veliahdi Ankara' ya geliyor Dariilfünun Eminliği Şefik B. mahkemeye variHyor edilecek < Zeynel Besim B. Vasıf Beyin avdetimi bekleyinîz» tarzındaki 1 lcendisine İsmet Pş. aleyhindeki telgraf müsveddesi dahi bulun Ankara 14 (Telefonla) Düyunu U«r ^alısmayı teklif ettiğine dair ga muştur. Binaenaleyh artık söylemek Iâ mumiye komisyonu Urfa meb'usu Şakir zetesine verdiği telgrafı kendinin Beyin riyasetinde mesaiye yarından itiekmediğini iddia ettiği malum zımdır ki Hizmet başmuharriri bu baren müstemirren devam edecektir. Ko dur. Zeynel B., Vasıf Beye, bize radan başladığı orjinal ihbarların misyon 1928 Paris itilâfnamesini tekrar ırerdiği telgraflarda bir melânete bir şehkârını yapmak hevesine düş gözden geçirerek tatbik olunamıyan es* lcurban olduğunu, bu saniayı düş müş, telgraf çektikten sonra yalnız babı mucibeyi tetkik edecek, Osmanh manlarının yaptığım söylemiş ve İzmir'de değil bütün memlekette borçtarından hisse alan diğer devletlegazetesile de sui kasta uğradığı aksülâmel yapacak bir gaf yaptığı rin taksitleri ne suretle tediye ettifclerl trafında neşriyata başlamıştı. Bu nı anlıyarak ikinci telgrafı ve mü hatckmda tâhkikatta bufunacaktır. M. elgrafın kimin tarafından çekil teakıp neşriyatile taşı gediğine Rist'in raporu tercüme edilerek müza« kereye hazırlanılmıştır. diğini anlamak herkesin alâkasını koymak istemiştir. Fakat müsbet Diğer taraftan Düyunu Umumiye ha« yandırmıstı. Gerçi Zeynel B. İz kaza, müsbet is devrinde, halkedil miller meclisinin de hükumetimizden mir'den İstanbul'a geldikten son miş menfi haberler san'atkârhğı aldığı cevap üzerine vaziyeti bir daha a bir çok mes'eleler ihdas eden nin artık sökmiyeceğini gene ayni mütalea ederek murahhaslarını Ankadedikodulu telgraflarla İzmir mu hâdiselerin yürümesi işte böyle a ra'ya ne vakit göndereceğine ve meta' itini velveleye vermişti ama son damın yüzüne çarpar ve onların libatına dair bir karar verecektir. yalnız aksi sedası bile vatan işleelgrafı başkasının çektiğinde ıs rinde hilekârlığın damgasını ya ar ediyordu. ( Baş makaleden mabait ) İstanbul telgraf müdürü telgra pıştırır. yoktur. Çünkü tevzi olunacak para, za« , in kimin imzasile verildiğini has ten gayrimübadil hukukunun pek az bir >elvazife söylememistir. Halbuki 30 kisilik bir çete imha edildi kısmına tekabül edecek bir miktarda • anlaşıldığına göre Dahiliye Vekâ Mardin 14 (A A.) Nusaybin ve havali dır. Eğer müsakkafat kıymetleri henüz "^ sinin azılı eşkiyasından ve Mahmutlu pareti mes'eleye lâyıkı olduğu ehem tisinin reisi bulunan Ali Ahmet isimli şerir takdir ettirilmemis ise bir taraftan o • 3 J miyeti vererek tahkikat yaptırmış 30 silâhlı arkadaşile birlikte takip müfre nun en seri bir zamanda takdirleri ci * hetine gidilebilir, diğer taraftan eldeki e bilhassa İstanbul'a bir müfettis zelerimizin takibatından kurtulamıyarak para dahi muayyen nisbetler dahilinde göndermiştir. Telgraf dosyaları a bilmüsademe meyyiten elde edilmiştir. gayrimübadillere pekâlâ tevzi olunmuş 4 astırılmış, birer birer tetkik edil Türk Yunan itilâfı Yunan olabilir. Müsakkafat kıymetlerinin takdirı bo. miş ve bir de görülmüş ki İzmir'de parlâmentosunda Atina 13 (Hususi) Parlâmento Hariciye no kıymetlerinin hakikî miktarini tes • Hizmet gazetesine (Vasıf B. İsmet bit için lâzımdır. Şimdiki tediyat ise bir ' ş. yı devirmek için çalıştığmı ve eneümeni pazartesi günü içtimaa davet e nevi avans mahiyetinde olacaktır. Bu adilmiştir. eşriki mesai teklif etti ve saire ve Bu içtimada M. Venizelos memleketin ha vansın bir an evvel itasına pek şiddetlî ' saire) mealli meşhur telgraf Hiz ricî siyasetini ve Ankara'da imzalanan bir ihtiyaç vardır. Çünkü gayrimüba met başmuharriri Zeynel Besim Türk Yunan itilâfını izah edecektir. İti dillerimizin vaziyetleri hakikaten ta • Beyin hattı desti ve binnefis ken lâfname carşamba günü parlâmentoya ar hammül olunamaz derecelerde müskülzedilecektir. Bütün siyasî fırkalar liderle lerle gırtlaklaşan çok fena derkelere sudi imzasile yazılmış.. rinin itilâfnameyi tasvip edecekleri muhak kut etmiş bulunuyor. Hükumetimizin Ve hatta gene bu yazı ve imza kak görülmektedir. Esasen mecliste M. Ve bu vaziyeti hakkile takdir etmekte bu • le: nizelosun büyük bir ekesriyeti olması iti j lunduğundan şüphe etmiyoruz. YUNUS NADİ « İlk telgrafımı neşretmeyiniz, lâfnamenin tasdikını kâfil bulunmaktadır. j Tekzip etmesine rağmen mahut uydur Düyunu Umumiye komisyonunda... 1 ma telgrafı Zeynel Besim Beyin Diğer borçlu devletlerin tak* çektiği tahakkuk etti sitleri nasıl verdikleri tetkik Feci bir Skandal GÂVEtZALtM Gayrimübadıllerin hukuku «CUMHURİYET» TEFRİKASI: 1 ONLARIN ROMANI 1 Bir han koşesi Akşam ezanı okunmak üzere. Yaylı arabanın yorğun atları, bir caka kamçısı altında son bir gayretle köprüyü saptı. Bu cakalı giriş, Anadolu kasabalarına giren her yolcu arabasının vaz geçilmiyenusulündendir. Ağaçlar arasın dan Çankırı kasabası bütün karanIık vuzuhile görülüyor. Çankırı, orta Anadolu'nun en güzel yerlerinden biridir. Fakat Çankırı, bütün Anado • lu'nun en betbaht kasabalarından biridir. Çankırı'nın güzelliği tabiaten betbahthğı insanlarınadndır, ve insanların mütasarrıf denilen, belediye reisi denilen çeşidindendir. Çankırı, bir köy iken, orada A kaklanna dalmıştı. ısıd«]| spo j;q UTÎ^BJJ )sn auuazn Araba otel denilen bir hanın açıldı, ince çember sakallı, redinkaldırımlı, fışkılı avlusundan sar gotlu, şişmanca bir adam çıktı, tesılarak girdi ve bir çarpık merdi lâşla parmakhktan sarktı: venin önünde durdu. Hancı! Kimdir gelen? Yazan: AKAGÜNDÜZ Bir sürü kaz ürküp kaçıştı. Beklediğiniz hanım ellem! Zincirli bir köpek hırladı. Gülöz Hanım! Gülöz! Hanım! nadolu'nun en gayretsiz muhtarı Efendim. İki köylü, eşeklerini, araba çarpvardı. masın diye öteye çekip yüklerini Sen misin? Çankırı bir nahiy? olunca oraya indirmeğe başladılar. Gülöz Hanım kocasının sesini vatamn en gayretsiz müdürünü Merdivenin altında bir kapı a tanıdı. gönderdiler. çıldı. Sarı bir ışık ve duman çerçe Benim. Çankırı kaza olur olmaz, Osman vesi içinde eli teneke kandilli Yüzünü açtı, yukarıya baktı. lı ülkesinin en gayretsiz kaymaka bir gölge göründü. Kandilin sarı ışığı altında çok gümiyle en gayretsiz belediye reisini Üst kat çepeçevre balkondu. Eli zel bir genç kadın çehresi göründü. mumla arayıp buldular ve oraya süpürgeli bir Ermeni kadını aşağıDefterdar Bey hemen aşağıya musallat .tiler. ya seslendi: indi: Ali ağa! Bi bak! Yolcu gelor Hoş geldin hanım! Çankırı 'iva oldu. O günden ellem! sonra da taponlukta ve gayretsiz Hoş bulduk. Fakat niçin buAİİ ağa fitilli teneke kandili u raya kadar zahmet ettin? likte rekor kıran mutasarrıfların zattı. Arabacı atladı. Arkasmdan karargâhı kesildi. Ansızın geleceğine dair çekVe Çankırı bütün Anadolu'nun jandarma indi. Yayhnın perdesi a tiğin telgraf beni meraklandırdı en betbaht beldesi olmaz da ne o çıldı. Siyah çarşaflı, yüzü peçeli, da. Hem işlerim azdı. Şöyle Çanlur? Son derece iyi, temiz ve çalış zarif endamh bir kadın göründü. kırı'ya kadar çıkıvereyim, dedim. Güzel kadın bu cevaptan için ikan bir halka bu kadar hakaret, bir kaç bavul, elçantası ve sepet... Zaptiyeyi Ankara'dan Çankırı' çin memnun oldu. Kocası yabancıson derece tabiî güzelliğe bu dereya kadar muhafız vermişlerdi. A larm yanında: ce darbe görülmemiştir. rabadaki kadın Kastamonu defter Senin hasretine dayanama Çıngırakları şıkırıdyan yorgun darınm hanımı İdi. Han hizmetçİtİ dım, Ilgaz'm dibindeki Gâvur haatlı araba iste bu harap şehrin so olan Ermeni kadınm seslenmpsi nında bekliyemedim, buraya koş sekizinde bir adama sakal! tum karıcığım. Bırak şimdi onu, hele bir isDemekten tabiî çekinmiş, sıkıl tirahat ediver. mıştı da öyle söylemişti.. Güzel kadın hakikaten istiraha Hadi yukarıya çıkalım orada te muhtaçtı. İki günlük araba yolda bol bol konuşuruz. Odaya çıktılar. Defterdar Beye culuğu onu çok sarsmıştı. İstan itibar olsun için hasırların üstüne bul'a giderken İnebolu yolile git • bir kilim serilmiş, bir kaç yastıkla mişti.Çok fırtmaya tutulduğu için döşek atılmıştı. Köşede de Çankırı dönüşte kara yolunu tercih etmişti. muhasebecisinin evinden gönderi Fakat bu yaylı araba da Karadeniz len süslü bir yatak yapılmıştı. Mu fırtınasından ziyade zahmet ve hasebeci o kadar zorladığı halde yorgunluk vermişti. Niçin böyle apansız geldin? defterdar bey evine gitmeği kabul Seni kontrol için. Diye şaka etmemişti. Defterdarın titizliğini bildiği için muhasebeci de daha i etti. Beni kontrol için olsaydı geleriye gitmedi. öyle ya iki üç aydır, leceğine dair hiç haber vermezdin. karısından uzak yaşıyan bir adamı, karısı geldiği gün yalnız bırakma Halbuki sen gününe varıncıya kadar bildirdin. hdır. Güzel kadın içini çekti: Gülöz ancak odaya girdiği vakit Teyzem de öldükten sonra nikocasının yüzünü tam görebilmişhayet on gün dayanabildim. Evin ti. Hayret etti: içi bomboş kaldı. İhtiyar dadımla A, a, bu ne? karşı karşıya ağlamak zor geldi. Bir şey mi var? Dünyada bir dadım kaldı, o da Ne münasebet? Sakal bırakgiderse... mışın. Gczleri doldu. Dudak'arı titredî. Ne yaparsın? Reşit Paşa Vali Teessüre lüzum yok. Ecel olunca hemen bütün memurlar saherkese mukadder olan neticedir. kal bırakmağa mecbur olduk. (Mabadi var) ' Hiç te iyi bir şey değiL Otoıs

Bu sayıdan diğer sayfalar: