18 Ağustos 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

18 Ağustos 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SEKiZiNCi SENE No. 2615 NADİ İDAREHANESİ: M LiM\ın<ld «!aım * Telgraf: İstanbul Cumhurivet Posta kufusu: N° 2 4 6 Başmuharrlr : 22366 Tahrir müdürü 23236 idare müdürü 22365. Matbaa " 20472 Cu m h u riyet Darülfünun Divanı dün de işini bitiremedi Edebiyat Fakültesi müderrislerinin derecesi ihtila.fi mucip oluyor SALI 18 AGUSTOS 1931 ABOIVE ŞERAİTİ MÜODET: TÜRKİYEİÇİNJ IIOOKr. : 6 Aylığı 750 Kr. \ 3 Avlığı 400 Kr. : Nöshası her HARİÇ'tÇİN 2700 Kr. 1450 Kr.. 800 Kr. 5 Kuruştar AmerikalılarlstanbuldanBirHatıra İstiyorlar Yeni bir mektep: inkılâp Liseleri Kim ne derse desin istikbalimiz her gün ve ancak mektepten doğmakta devam edecektir. Hayatın binbir gailesi içinde en esaslı teselli noktası olmak lâzım gelen en büyük hakikat buradadır. Mefkureci gençler yetiştirecek mefkureli bir tek mektep, bir milleti felâketten kur taracak bir çoban yıldızı ve hatta sırasında bütün felâketleri devirecek bir manivelâ hükmünü icra edebilir. Bilmiyoruz, irfan milletler içinde iptizale uğramış çok şayi bir nimet olduğundan mıdır nedir insanlar bu nur kaynağındaki müthis kuvvetlerden çok defa gafil ve ezcümle ona karşı ihmalci görünürler. Halbuki ne kadar basit, bununla beraber ne muazzam bir tılsım: Tutunup kalkınmak mı istiyorsunuz? Okuyunuz ve okutu nuz! Bu hakikatin kuvvetini yakınen bildiğimiz ve ona bütün ruhumuzla inandığımız içindir ki Trabzon meb'usu Nebizade Hamdi Bey biraderi mizin yeni ve mefkureci bir mektep açacağını ve bunun için muktazi esbap ve vesaiti hazırlamakla meşgul olduğunu işittiğimiz zaman mem nuniyetli bir heyecanla yüreğimiz hopladı. tşte dedik bütün bir hayata ve hatta nesillere devam edecek bir zevk ve iftihar vesilesi. Bunca çalışmalara bedel irfan hasreti bir türlü gönüllerimizden gitmiyen yoksul memleketimizde demek bir mes'ale daha yakılıyor. Bu mektebin bizce ideal mektep olması temennileri yüreğimizi hoplatan heyecanlarla ber? u °r ve onların içinde yükselmekte olduğunu löyjemeğe hacet bile yoktur. Idealist bir vatan çocuğu olan Hamdi Beyin mektebi bizim de idealimiz olan mektep olmağa çalısa caktır. Zaten adı da onu söylüyor: İnkılâp Liseleri. Büyük inkılâplarile aziz Türkiye'miz ortaya bütün dünyanın hayret gözleri parhyan yepyeni bir âlem yaratmıstı. Ancak o âlemi yaratmak büyük millî bir kudrete taalluk etmek ve binaenaleyh takdirlere pek lâyık olmakla bera • bor inkılâbı takiben ona lâyık olmak ve onun istediği hayatı yaşamak ve yaşatmak daha büyük bir hünerdir. Hatta bizce millî kabiliyet bu in • kılâbın inkişaflarında gösterilecek istidat ve muvaffakiyetlerle temayüz edebilecektir. İnkılâplar ilân etmek gaye değil, belki daha yüksek bir hayata ermenin ve onu filen yasa manın ve yaşatmanın bir vasıtasıdır. Asıl zor is inkılâpların ilânından sonraki vazifelerin ifası tarzında saklıydı. Iste şimdi biz bu ağır vazifelerin ifası yolunda çalışıyoruz, uğraşıyoruz, înkılâp Liseleri ile Hamdi Bey bu sahada dikkate lâyık bir hamle göstermektedir. Lindberg Nev York Tokyo seferîni yapıyor Amerikalı'Iar şehrimiz den bir hatıra istiyorlar • » İ Darülfünun dıvanı içtima halinde Darülfünun Divanı dün saat 13 1 te Muammer Raşit Beyin riyase tinde içtima ederek müderrislerin barem derecelerini teikike devam etmiştir. Dünkü içtima saat 20 ye kadar devam etmiş, çok hararetli bir şekilde geçmiştir. Diğer fakülteler müderrisleri nin barem dereceleri tetkik edildiği için dün yalnız edebiyat fakütlesi müderrislerinin vaziyeti münakaşa olunmuştur. Edebiyatçıların derecelerde esas olarak kabul ettikleri ölçü, barem kanununa mugayir olduğundan Edebiyat Fakültesi mü derrisler meclisinin tayin ettiği derecelerin kanuna nasıl telif edileceği çok münakaşalı olmuştur. Neticede gene bir karar veri lemeden geç vakit içtimaa niha yet verilmiştir. Divan yarın saat 10 da tekrar içtima ederek bu mes'eleyi kat'î surette hal ve ikmale çahşacaktır. "Akşam,, muharrirleri için yarın karar verilecek Müddeiumumî VâNu ve İ. Fahrettin B.lerin mahkumiyetini talep etti Akşam gazetesi muharrirlerînden Valâ Nurettin ve gazetenin mes'ul müdürü Iskender Fahrettin Beylerin muhakemelerine dün devam edilmiştir. Geçen celsei muhakemede, ayni yazılardan dolayı mezkur gazete aleyhine ikinci bir dava açıldığı bildirilmiş ve istintak dairesinde der desti tahkik bulunan bu dava evrakının da mabkemeye celbedilerek mes'elenin ne olduğunun anlaşılmasına karar verilmiştir. Dünkü celsede, yeniden açılan davanın henüz mahkemeye gelmediği görülmüş ve bu dava evrakının gel mesini beklemeden devamı muha kemeye karar verilereüs davaya mevzu olan «Rahiplerle Rahibeler arasındaki» unvanlı tefrikalar okunmuştur. Müteakıben, makamı riya set, Valâ Nurettin Beyi isticvaba başlamıştır: Bu okunanlara ne diyeceksi niz, bunların müstehcen olmadığına mı kanisiniz? Bendeniz bunların müstehcen olmadığına kaniim. Bilhassa son okunan kısım. Bunu okuyan genç bir kız, ahlâkını bozmak şöyle dursun, bundan intibah dersi alır. Bu romanın çocuklar üzerînde iyi bir tesir yapacağına kani misi niz? Kaniim. On beş, on aitı yaşmda bir kızınız olsa bu romanı okumasını tavsiye eder misiniz? Reis Beyefendi, bu bir küldür. Bu, heyeti umumiyesile kurunu vus Valâ Nurettin (ayaktaki), İskender Fahrettin Beyler mahkeme huzurunda taî manastırlarda din perdesî altında bazı kimselerin dini, hasis men faatlerine ve maksatlarma alet ittihaz ettiklerini göstermek maksadile yazılmış bir romandır. Burada da memleketimizde de Yakup Kadri Bey, tekkelerin iç yüzünü göstermek için «Nur Baba» yı yazmış, burala • rını tasvir etmiştir. Avrupa'da ra hiplerin hayatını taovir eden eserler vardır. Ben samimî olarak söylüyorum, bu romanın okunmasını tavsiye ederim. Bendenizin kanaatimce bu neslin ahlâkını yükseltmek için onun her şeyi bilmesi ve fenalıkları öğrendikten sonra yapmaması lâ • zımdır. Bu roman da öyle olacaktı. Fenalıkları teşrih etmesi itibarile ahlâkî bir eserdir.» Hamdi Beyin fikrinde İnkılâp Liseleri ahîâkça, terbiyece, bilgice inkılâbm istediği gençliği yetiştire cektir. Böylece hulâsa edilen bu gaye bile ciddî ve muazzam bir müessesenin esas programını teşkil et meğe kifayet edebilir. Hamdi Beyin irfana meclup olan hayatı ise te şebbüs ettiği büyük işin muvaffakiyetine teminat teşkil edecek alâka ve mesai ile doludur. Hamdi Bey hayata gazetecilikle beraber mektepçilikle atılmıştır. Muallimlik onun çok sevdiği bir meslekti. O kadar ki muallimlikten resmen ayrıldıktan sonra da mekteple, çocukla alâkasını kesmemiş, irfan hayatımızın seyrini takipten hali kalmamış, daima mekteplerle, mektepçilikle meşgul olmuş (Mabadi 3 üncü sahifede) ve bu mevzudaki neşriyatı muntaza üiiiıiHimıııııııı ıı ıııııı ıııııııııııııiHiııııım ı ıııııııu iMnııııııınııııııınMimııınııııınr ıınııııııımıınııımmıpm man takip eylemiştir. hazine olduğuna kanidir. Kendisinin yeli ve mefkureli yeni bir mektep a hayatında görebildiği en büyük zevk çılmakta olduğunu haber veren bu Daha geçenlerde kendisile bera satırlarla ayni zamanda istikbalimikendisinin mahsus, gayrimahsus müber yaptığımız küçük bir seyahatte kızını beraber almıştı. Onun ne müş dahalelerile körpe bir dimağın yavaş zin tenvir ve teminine hâdim bir müessesenin kurulmakta bulunduğunu fik ve ne dikkatli bir baba olduğunu yavaş hayatı öğrendiğini görmek, yenî bilgilerle inkişafına şahit ol haber vermiş olduğumuz kanaatine ve çocukla ne müstesna bir surette sahibiz. maktır. alâkadar ve meşgul olduğunu bu Kuruluşunda ve yürüyüşünde tafırsatta hayretle ve takdirle görmüşİşte İnkılâp Liselerini bu arkadaş kip edeceğimiz yeni mektebe şim tük. Hamdi Beye göre çocuk bir aile açıyor. Talim ve terbiye için çok güiçin, bir millet için çok büyük bir zide bir heyet seçmekte çok titiz ça diden ve bütün samimiyetimizle muşeydir. O hele zekâsı, kabiliyeti itivaffakiyetler temenni ederiz. lıştığını söylemeğe hacet bile yok barile Türk çocuğunun pek büyük bir tur. Yeni bir mektep ve böyle ga YUNUS NADİ Petropav Iovsk, «Siberya » 17 ( A. A. ) Lin denberg ile ka € IT v OF AsnmY PARK, X. JJT.S.A. rısı Petropav ISAIX OK X.VTfOXS JfrsiBrM losk'te yere inmişlerdir . Çarsamba günü Tokyo'ya f "' " gitmek üzere tekrar havalanacaklardır. ( Cumhu Kolonel Lindberg / riyet Kolonel Lindenberg Nevyark'tan Tokyo'ya gitmek üzere ref ikasile bir uçmuş, Alaska üze Amenka'dan aldığımız mektubun «Millet îer Salonu* nun umumi mamarasmı rinde tayyaresi bozulduğundan gosteren ba şhğı yere inerek makinesini tamire Amerika'lı tayyarecî Mr. Russel tupta Türk ve Amerikan milletleri mecbur olmuştu. Bu telgrafta, Boardman ile Mr. John Polando'nun arasındaki dostane ve samimî mün meshur tayyarecinin muvaffakiuzun mesaf e cihan rekorunu yapmak nasebata bir nişane olmak üzere tsvetle yoluna devam ettiği anlaşılüzere tstanbul'u müntehayi sefer it tanbul şehrine ait bir hatıra teşkil tihaz ederek buraya gelmeğe mu maktadır. edecek kıymettar bir san'at eserinin vaffak olmaları ve her iki Amerika'lı Milletler Salonuna gönderilmesi için Amerika'lı tayyarecilerin tayyareciye gösterilen fevkalâde migazetemizin tavassut ve delâlette bumahkumiyeti safirperverlik ve hürmet Amerikan lunması rica edilmiştir. milletinde derin bir minnettarlık hissi Tokyo 16 (A.A.) Dünya etBu teklifin derhal is'afı gayet mü(Mabadı 2 ııci sahifede) uyandırmıştır. Simdi Amerika'lıların him olduğunu izaha hacet yoktur. Türk ve Amerikan milletleri ara İstanbul Belediyesi ile Sanayii Nefise MEMLEKET MEKTUBU sında mevcut dostane rabıta ve müBirliğine idaremizle müştereken iki nasebetleri bir kat daha takviye etmilletin dostluğuna lâyık bir eserin mek üzere gayet mühim bir teşeb intihap etmelerini teklif ediyoruz. büste bulundukları haber veriliyor. Başyazıcı efendi ! Milletler Salonu müdürü tarafından Amerikan milleti beynelmilel dostlnk Buğday mes'elesinde bir noktanın pek gönderilen mektubu aynen aşağıya ruhunu takviye ve milletler arasın iyi anlaşıttnadığmı göruyoruı. Gerçi bu naklediyoruz: daki hüsnü niyeti tenmiye etmek mes'elede anlaşılmıjan nokta bir değil çin üç milyon dolar sarfederek Ne* Mektubnn metni bir coktur Hatta bizce memleket henÜ7 mes'eleyi kavrıyamadı bile Ne ise. ora Jersey hükumeti dahilinde City of «Citiy of Ashbury Park şehri üç sını gecelim de simdılik şn anlaşılmıyan Ashbury Park (Sity of Aşburi Park) milyon dolara mal olan «Milletler Sanokta uzerinde biraz duralım: şehrinde «Milletler Salonu» namı al lonu» binasının bir kısmını «Sulh müCanım, diyenler var, Ziraat Bankası tında bir muhteşem bina vücude ge • zesi ve sulh sanayii nefisesi galeri köyluden borca mukabil pi\asa fiatile avnen buğdav kabul edecek te bunun kıy tirmiş olup bu salon Amerika'nın en ih şekline sokmağa karar vermiştir. meti takdir olunmuyor Bu nasıl istir? maruf simalarından mürekkep bir Milletler salonunu tesisten mak • Evet, başyazıcı efendi biz uzaktan u heyet tarafından idare edilmektedir. sat beynelmilel dostluk ruhunu ve zağa bo>le duşunulup bovle denildiğini Heyetin reis ve müdürü Mr. Carl milletler arasındaki hüsnü niyeti duvuyor, ve ona gore de hajret hisleri Hopper tarafından 5 ağustos tari neşir ve tervice yardım etmektir. izbar olundnğrunu g'orur gibi oluvoruz. hile gazetemize gönderilen bir mektşlerin iç vüzunu ve hususile kovlulerin (Lutfen sahıfeyı çevirıntz) dertlerini iyi bilmiyenlere gore buna şaşmak caiz olsa bile mes'elede esasen sa şılacak hiç bir cihet olmadığına şuphe yoktur. Ziraat Bankası köyluden borca muka bil piyasa fiatile aynen buğday kabul edecek. Bu işte banka için hakikaten bir külfet var. hatta zarar ihtimalleri de var Fakat işin kövluve derhal tahakkuk edecek bir menfaati yok Belki bir cok zah meti var. Bu cihetlerin etrafile bilinmesini biz pek faidesiz gormujoruz, baş>azıcı efendi Ziraat Bankası aynen kabul edeceği bu malları ister harice gondersin, ister stok yapsın, muamelede kendisi icin muhim olan nokta da neticede tahakkuk edecek zarar ihtimalidir. Ve eğer ise bi raz da beceriksizlik karışacak olursa bu zararın buyıık olması ihtimali de yok değildir Banka bu zarardan miımkün olduğu kadar az bir miktar ile kurtulmak icin bir elden piyasa fiatile kabul ettiği malları tıpkı diğer buğday tacirleri gibi, diğer elden satmağa çahşmalıdır Halbuki maksat sadece ortaya alacakh şeklinde az çok fedakârlıkla vuruvebilecek ve binaenaleyh alış satışa tâbi olacağına göre piyasayı daha ziyade kıracak yeni bir alıcı ko\mak Macar Mab.kemei temyizi reisi doktor Terfi BeK ile Macar talebe değil dir. O halde bu muamelede bankanın her cemiyetinden bir grup şehrimize gelmislerdir. Tetkik seyahati yap halde az cok zarar edeceğini kabul etmemakta olan heyet yarm İzmir'e hareket edecektir. liyiz. Anlasılmnan nokta surasıdır: Seyyahların Halâs oteli taraçasında alınmış bir resimlerini der Bu fedakârlık koylu hesabına hangi menfeatin temini icin olacak? Mademki cediyoruz. banka piyasa fiatile alacak, bu işin koylu>e hic bir faidesi olmrvacaktır. MaL Ziraat Bankası ambarına goturmek, tesellum edecek memur bevleri bulmak ve bulamamak, buğdayın topraklıdır, cavdarIıdır, eksiktir gediktir itirazları içinde buMaurice Dekobra nalmak zahmetleri caba. Ohalde köylu ne diye bu belâ muame Siz, hiç derunî telkin kuvvetinin sinirleri bir anten haline koyarak lelerin arkasına duşerek koşup dursun. işte bu gibi sebeplcrden dolayı bu iş olLgenç bir kızı, boraya tutulmuş kuru bir yaprak halinde üç kıt'ayı do mıyacaktır, ve bereket versin ki olmıja llaştırdığını duydunuz mu? «Kadife alev» i; ruha ve iradeye bir ilâh caktır. Boylelikle hic olmazsa Ziraat BanLgibi hükmeden ipnotizmanın tesiri altında lâtif, müheyyiç, korkunç ve, kası zarardan masun kalmıs olacaktır. Hurmetlerimizi kabul buyurun başyazıcı Ifeci bir aşk sergüzeşti geçiren zavallı kızın romanmı okurken heyecan i geçirmemek imkânı yoktur. efenndi! Bîr san'at eserinin intihabı için gazetemizin tavassutunu rica ettiler • COHUE*CE Hâlâ o mes'ele Bir Macar talebe grupu şehrimizde Bu hafta içinde neşre baslıvoruz: i Kadife Alev: Yarmki nüshamızda srfarmda Ilmat [Nakili: Abidin Daver .. Harbi umuminin en meraklı deniz maceralart \ Bu maceralarm ne kadar güz«l ve heyecanl. olduğunu anlatmak* [için Abidin Daver Bey tarafından nakledilmiş olduğunu söylemek kı Lfayet eder. Tarih Yolunda Yazan Samih Rıfat Bey

Bu sayıdan diğer sayfalar: