6 Eylül 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

6 Eylül 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SEKiZiNCi SENE No. 2634 Başmuharrlr» YUNUS NADt İDAREHANESİ: niivnnuuıııuııııu ür\ı\ındi Oaım mahsasa Telgraf: İstanbul Cumhurivet Posta k u t u s u : N° 2 4 6 Başmuharrlr Tahrir müdürü tdare müdürü 22365. Matbaa : 22366 23236 20472 m hu r iy 1M 11 I PAZAR 6 EYLÛL 1931 ABONE ŞERAİTf MÖDDETrİTÜRKİYEİÇİN HA8İÇ İÇİN Seneligi : 1400 Kr. 2700 İ 6 Aylığı : ISAylığı! 750 Kr. | 1450 Kr..; 400KT.Î 800 Kr.»j Nüshası her yerde' Hereke fabrikasındaki zarar miktarı yanm milyon lira tahmin ediliyor Tarih yolunda... Ilâhe Atena Yunan esatiri kendini müteahhir asırlara san'atın en bediî şekilleri içinde tanıt • duygu bizde ga mıştır. rip bir tesir icra ediyor. Esatirin ilk asıllarına nisbetle iptidaî ve To tem'Iere mutekit bir zihniyetle alâ • kadar olduğunu tasavvur edemiyoruz. Millî an'anelerimizin bugün ancak halk tabakaları içinde yaşıyan duygularına rücu edecek olursak, sonradan Athena şeklini alan Ata na'nın temsil ettiği mevzuun bugüne kadar aramızda yaşadığını görürüz. Daba evvel şu noktayı e hemmiyetle kaydetmek Iâzım gelir: Kelimenin geçirdiği is tihale bizim yakıstırabildiğimiz bir mümaseletten doğmuyor. Atena'nın kadim yunancadaki ilk şekli (Ataaa) idi. Bu bir lâhika ile beraber Atanatos tarzmda kullanılıyordu. Ate na şekli nisbeten yenidir. (Max Muller. Yeni esatir tetkikleri. Sa • hife 384). tlk esatirî mabudeler sonradan olduğu gibi mutlak surette gençliğin ve güzelliğin verdiği bir cazibe içerisinde tahayyül olunmuyordu. Bunlardan bir takımı daba ziyade ana idi. Brik'lerin mabudesi Atis'i Yu «an müellifleri (Firici anası) diye kaydediyorlar. Anadolu kadınlan masum îtikatları içinde tıpkı eski Firici mabudeleri gibi kuyuların ve ocakların ana dedikleri müekkel birer perisi olduğunu söylerler. Çocukları kuyu • lara yaklaşmaktan meneden bir kuyu anası vardır. Ocaklara hürmet edilmesini istiyen, onları temiz tutturan bir ocak anasının da bulunduğunu hepimiz kadm ninelerimizden duy muşuzdur. Dev anaları bütün ma sallara girer. Atana da işte bunlar • dan bîridir. Lüzumundan fazla yüksek ve cüsseli kadınlara, bilhassa genç irilerîne atlar anası denilir. Bu tabir tstanbul ve Anadolu kadın • ları arasında şayidir. Ocak ve kuyu anaları gibi atlar anasının, yahut Atana'nın da hayalî bir şahsiyeti, bir anayı, bir mabudeyi temsil etti ği bir devir bulunduğu mu hakkak sayılabilir. Bunun Turova ve Yunan esatirindeki Atana ile münasebetini yalnız kelimenin şekli göstermez. Atana'sının doğrudan doğruya atlara ve atlılara müekkel olması aradaki ayniyeti ispat eden en kuvvetli bir delildir. Türk lisaniyatının bu mevzu üzerinde verebildiği malumat (Atana) kelimesine münhasır olsaydı ona tevcih ettiğimiz fikirde tereddüt edebilirdik. Fakat bizi teyit eden münasebetler bundan ibaret değildir. İlk Turova sehrini mabude Atana'ya mahsus bir yerde tesis eden Türk kabilesinin adını Oğuz Oymakları arasında buluyoruz. Son bir ihtiyat olarak bu nu da bir tesadüfe atfedeceğiz. Fakat görüyoruz ki, ayni isim iptidaî cemiyetlerin hayatında çok büyük kıymeti olan bir Ungon, yahut bir Totem mahiyetini ihtiva ediyor. Hem de ne kadar garip ki, ayni Ungon, yani kabilevî timsal yine attır. Totem, kısa bir tarifle, iptidaî kabilelerin kendi cetleri, ataları gibi telâkki ettikleri hayvanları temsil e der. tlk Turova şehri olan İlyon te sis edilmeden, buşünkü harab°*n'n bulunduğu Hisarlık sahasına gelip yerleşen kavim Töker'lerdi. Muhtelif Iisanlarda türlü türlü şekle giren bu kelime Homer'de aynen yazdığımız gibi töker şeklinde mazbuttur. Töker, Türk lehçelerînde alnı beyaz nîşaneli ata denir. Tökerler yakın zamana kadar varlıklannı muhafaza etmişlcdir. Selcııki'ler, yahut Osm^nlı'Iarla beraber Anadolu'ya giren Oğuz'lar Kütahya civarında iki yere Töker (Döğer) ve Alayunt isimlerini verdiler. Yund da tıpkı Töker gibi bir Totem adıdır. Bu kelime Çagatavrada vahsi kısrak manasına gelir. Töker denilen atların alnındaki ni<anede [*] Birinci makale dunku nushamızda lntişar etmiştır. l """ "" """ " """" " »..,.....,.......,.„„.„.„.„,„„„„.„,„ „, „,„„„„„„„„ "" ' "" " """ ' Balkan Konferansı Hazırlıkları Basladı „„„„,,, ,,,,„ lllllIlllllımıllll 5 Kııruştur ,„„„,„„„„„„„„ Edebiyat fakültesi barem • Spor böyle mi yükselir?j cetveli tadil olunuyor [Ankara atletizm birincilikle rinde mıntakamtza gelen antrenor Her Abraham benimle beraber üç Arkadaştmı çalıştığımız şubelerde müstait görmüş, federasyona, u mumî merkeze ve Ankara mınta kasına yazarak çalışmak üzere İstanbul'a gönderilmemizi iste mişti. Keyfiyetin bize tebliğ edildiği temmuz bidayetinden itiba ren antrenmanlarımtza başladık. Federasyon tstanbul'a izam masrafının mıntakaca teminini iste mis. Ankara mtntakan 30 tem muzda toplanan kongreye kadar içi rürüncemede bıraktt. Kongredet bir azantn takriri ile mes'ele görüşülmüş ve neticede bütün masraflann temini ile tstanbul'a gSnderilmemiz kararlaşttrtlmıştı. Fakat mıntaka merkez heyeti 10 ağustosta bu kararı teyit ettiği halde bir türlü hareket edemiyoruz. „ IIMIIMIIİIIIIIIIII1I İIIMINMIIIMIIIIUII , II IIIIIIHIIIIIIIIIIimn,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,, ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ,„„„,„„„„ lllllllllllııılllllllllllllllllııııııııııııııııııiiiıııııııııııııııiMiııııııııııııııııııııımt ••"•••••'•••••'"•'••••••••"'••IIIIMMlllllllllll IIIIMlllllfllt f "Hereke,, yangını bir ihmal neticesi midir?.. Yangınm zuhurundan hayli zaman sonra haber alınması garip görülüyor Diğer müderrislerin itirazları dün yapılan içtimada reddedildi Ttp Fakülte si ile Dişçi ve Eczacı mektebi mudemsleri dunku içtimada Resim.de okla gosterilen ve dahüinde kumas dokuyan son sistem makineler tulunan dokuma dairesı mustesna olmak üzere fdbnkanm diğer aksamt kâmüen yanmısttr! Hereke Mensucat fabrikasında vukua gelen pek müessif yangın hakkında dün şu mütemmim malumatı aldık: Yangın sabaha karşı saatjki ile iki buçuk arasında zuhur etmiş ve fabrika ameleleri ile gece nöbetçileri tarafından teahhurla haber alınmıştır. Sabahleyin tarlaya giden köylü kadınlan ve fabrika istikametinde ateş çıkmakta olduğunu görmüşler ve bağırarak halkı uyandırmışlardır. Yangınm nasıl çıktığı haklnnda heniiz müsbet bir haber mevcut ( Mabadi 5 inci sahifede ) Çünkü mıntakanın parast birinci reisin tek imzasile bankaya yatınlmış, birinci reia te vazifeai dolayısile tstanbul'a gitmiş. Bunun üzerine Ankara'daki zevat mes'eleyi kendisine yazmtslar. Mumaileyh te bu masrafı federasyon temin etsin diye paraya ait banka mektubunu imza etmemiş. tki aydtr bu ncaklarda antrenman yapıyoruz. Belki vücudümüzden de kaybediyoruz. Diğer taraftan bir kongre ve merkez heyetinin\ ittifakla verdiği kararı mıntaka reisi tantmıyor ve iki aylık mesaimiz heba oluyor. Keyfiyeti bu suretle federasyon umumî merkezine\ sikâyet ediyorum. Buna muhte rem gazetenizin delâletini rica ederim efendim."] Tıp ve Edebiyat Fakül telerile Dişçi, Eccazı mektebi müderrislerin den bazılarınm barem cet velindeki derecelerine vaki olan itirazları üzerine Da rülfünun Divanmın dün toplanması ve bu hususta bir karar vermesi mukarrerdi. Dün sabah Tıp Fakültesile Dişçi (Mabadi 4 üncü sahifede) Tetkik edilen bir mevzu ••^« %m* Her cemiyet kendi esnafile ne suretle alâkadar olmalıdır ?•. Bu mektubun sahibi Ankara Gençler Birliği azasından muallim Rasim Beydir. Sporu ve sporcuları bu suretle mi himaye edeceğiz ve spor böyle mi yükselir, diye alâkadarlardan Soruyoruz! Vekiller heyeti Bugün toplanıyor Başvekil dün yeni açılan bir caddeyi gezdi Ankara 5 (Telefonla) Heyeti Vekile yarın saat beşte toplanarak muhtelif vekâletlere ait birikmiş işleri müzakere edecektir. Bu sabah sehrimize gelen Başvekil tsmet Paşa Hz. öğleye kadar Çankaya'daki köşklerinde is~ tirahat etmisler, öğle yemegini Dahiliye Vekili Şükrü Kaya Beyle birlikte Taşhan'da yemişler dir. Pasa Hz. yemekten sonra gene Şükrü Kaya Beyle birlikte yeni açılmakta olan Çankırı caddesini ve orada bulunan asari atikayı tetkik etmisler, saat 3 te dairelerine avdetle akşam geç vakte kadar meşgul olmuşlardır. Dun toplanan esnaf cemiyetleri murahhaslan grup halinde... Ticaret müdiriyeti esnaf cemiyetleri murakabe bürosu heyetinin idare ve riyaseti altında Ti caret Odası içtima salonunda iki ay evvel esnaf cemiyetleri mu rahhaslarından mürekkep bir iç • m ıtıııiıııi ıııı ıriııiıııııııı ıiMKiıııııı ıııııı tima aktedilmişti. Bu içtimada her ayın ilk cumartesi günü murahhaslardan mürekkep içtima lar aktine karar verilmiş oldu ğundan Istanbul'da mevcut bü (Mabadi 4 uncu sahifede) ıııııtııı ıııııınıı ıııııııiHiııımııım Kitabeler müzesi ıııııııııııııııııııiHiıiMimııııııııiHiıımıiHiM Diinkü içtimadan bir intaba Topkapı Saraymda yeni bir daire tanzim edildi ve herkese açıldı Muhtelif komisyonlar teşkil edildi, son celse Ankara'da toplanacak Balkan Birliği millî şubesi dün Darülfünunda Trabzon meb'usu Hasan Beyin riyasetinde bir iç tima aktetmiştir. Bu içtimada program üzerinde tetkikat yapılmış, komisyonların faaliyet ve tarzı mesailerile hazırlıyacakları raporlar üzerinde görüşülmüş tür. Komisyonlar şu suretle tef rik edilmistir: IIIIMIIIIIIimmil Fikrî yaklaşma komisyonu: Fadıl Ahmet, Ibrahim Alâettin ve Yakup Kadri Beyler. Kanunları birleştirme komis yonu: Mithat, Nazım ve Vasfi Rasit Beyler. îktisadî komisyon: İbrahim Fadıl, Muvaffak, Mit(Mabadi 2 inci sahifede) Gayrimübadiller Bono tevziatı iki milyon lirayı geçti Gayrimübadiller Takdiri kıymet komisyonu tevziata devam etmektedir. Şimdiye kadar istihkak sahiplerine iki milyon liralıktan fazla bono tevzi edilmistir. Bonoların Borsaya kabulü için Gayrimübadiller Cemiyeti tara fından Maliye Vekâletine vaki olan müracaate henüz cevap gelmemiştir. (Jdabadı 4 uncü sahıfede) IIMIirillirilllirilllIlllllirillIllillllllitllllllllllillllltlitllllllllllilMIIMMIIIItlllllilllllllMllllllllltlltllllllllliMillMlllllMtllllMMIlll rap'lar atların alnındaki nişaneye Şark'ın hâlâ yasıyan bir itikadı esatirin naklettiği bir an'ane ile birlesir. gurre ve sebahülhayır derler. Hayrın Max Muller esatir tetkiklerinde bir manası da attır. safağın ilk ziyasını temsil eden mabuBütün bu mutabakatler Turova'nın dün Aetolyos ismini aldığını bildi Atena mabedindeki atlı güneş maburiyor. Aetoli'nîn atlıya benzemesi delerini göz önüne getiriyor. Ana'ne bir kere daha nazari dikkatimizi daima şarktan geldiği şekilde kal celbediyor. Ayni müellife göre, Aetoli mıştır. Bundan evvelki makalede iyarış atı manasınadır. Bu yarış atı zaha çalıştığımız gibi, Türk'lerin en her eün semayi devrediyordu. Sark eski dininde güneş büyük bir mamilletleri yağız ve doru atların aı buttu. Buna atlar kurban ediliyordu. nındaki beyaz nişaneyi ötedenberi Şimdi görüyoruz ki, bu dinin ilk yasafağın ilk aklığına benzetmislerdir. şadığı sahada Oğuz kabilelerinden Bir çok âdet ve an'anelerini Summer,SAMtH RİFAT ler ve Elamlı'lar gibi Mezopotamya'(Mabadi 4 uncü sahifede) nın Turanlı unsurlarından alan A * Topkapı saraymda kitabeler müzesi namile yeni bir daire a çılmıştır. Saray bahçesinin yük sek duvarlarmdan birisi muhtelif tslâm kitabelerinin teşhirine tahsis edilmistir. Istanbul'da bulu nup her hangi bir sebeple yıkılan binalara ait kitabe ve tuğralar tarih sırasına ve cinsine göre tasnif Kitabeler muzesınden iki manzara edilerek çimento ve demirle du kitabelerin en mühimleri şunlarvara tesbit olunmuştur. Burada (Lutfen sahıfeyi çevtriniz) 100 den fazla kitabe vardır. Bu

Bu sayıdan diğer sayfalar: