23 Şubat 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

23 Şubat 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

'Cumhurıyet =• BİR DEVRIN Ziya mal f Sehir ve memleket haberleri SiyasLicmal Tardieu kabinesi MBsyö Pamleve'nin bîr temerküz kabinesi teşkili teşebbüsü son dakikada akun kaldıktan sonra sabık Harbiye Nazrrı Mösyö Tardieu kabine teşkiline memur edilmişti. Muma iîeyh sağ fırkalardan derhal bir kabine yapmıştur. Yeni kabine eşhas iti* barile müstafi kabineden farklı değildir. En büyök farkı Başvekâlet ve Haricrve Nezareiinin Mösyö Laval'in elinden çıkıp Harbiye Nazırının elîne gîrmesindedir. Bu suretle Fransız hükumeti büshütün sağ fırkaların ve bunların müfrit siyasetinin inkisan ahına girmiş otayor. Bu hal tabiatile harice iyi tesir yapmıyacakhr. Mösyö (Laval) îa takriben bîr ay evvel istifasmı vermesi ile kabinede vuku bulan tebeddülde Mösyö (Briand) ın büsbütün haricî idareden ve hükumetten çekilmesi gerek Fransa'daki sol fırkaların üzerinde, gerek heriçte fena tesirler bırakmıştı. Cihan siyasetinin en nazik ve en tehlikeli mes'eleleri olan tamhat, terki teslihat ve diğer mühim mea'elelerin devletler arasmda görüşüldüğü ve halline çare aranıldığı bir sırada sulhperverane ve itilâfcuyane siya setin timsali addolunan Mösyö (Briand) m siyasetten çekilmesi inkisari hayale bais olmuştur. Maahaza haricî siyasetîn Mösyo Laval tarafmdan deruhde edilmiş olmast hayli teselli vermişti. Çünkü mumaîleyh uzun müddet Mösyö Briand île teşriki mesai etmiş ve büyük devletlerin Başvekilleri ve Harîci • ye Nazırlan ile sık sık temas ederek bu devletlerin âmal ve tasavvuratma lâyıkile ıttıla hâsıl etmişti. Bu tecrübelerin neticesi olarak mumaileyhm haricî siyaseti az çok îtilâfa temayül ediyordu. Yeni Jcabînede mnmaileyhin Hariciye Nazeretîni bile deruhde etmemesi ve kabinede teknik işlerile alâkadar ehemmiyetsiz bir vazife kabul etmiş olması Fransa'mn m5stakbel haricî siyasetinin çok sert ve itilâfgirizane olacağma delâlet etmektedir. Mösyö Tardîeu terkî teslihat kon» feransında ordu ve donanmalarm tahdit ve tenkisinden bahsetmiyerek ortaya devletlerin fevkinde müsellâh bir teşkilât vücude getirilmesi projesini sürmüştü. Bu proje büyük devletlerden hiç biri tarafmdan tasvip edilmemişti. Nihayet konferansı akim bırakmasi çok muhtemel olan bu projede Fransa hlikumetinin bundan sonra sonuna kadar ısrar edeceğî Mösyö Tardieu'mm Başvekâletten başka Hariciye Nezaretini dahi deruhde etmîş olmasından anlaşıhyor. Her halde yenî fırka cihan siyaseti için iyi bir aîâmet değildir. Bankalarda ve Mithat Paşalarla Namık Ke Beyin havatlarına ait hatıralar Merhun tütünler Selânik valii sabıkı NAZ1M PAŞA1İIN hatırantından iktibas edilmıştır. Ete narh konacak! Şelıir Meclisi dün hararetli müzake rattan sonra bu kararı verdî Stadyom mes'elesi de dün haUedildi Şehîr Meclisi dün birinci reis vekili Sadettin Ferit Beyin riyasetinde toplandı. Stadyom nes'elesi için ma • kamın ne düşüvdöğÖBe dair olaa tahrir okunarak asakanta havale edildi. İkinci bir takrir daha vardı. Bunda da SOB zamanlarda yangınlarda msanlaruı bfl« yamnmağa başladığmdan bahsedilerek, İtfaiyede lâzım gelen alât ve edevat mevcut oldufu halde neden buna mâni olunmadığı soru luyordu. Bu da makama havale olundu. Tetkiki hesap raporunun Belediyeye ait kısmı müzakere edilmeğe başlandı. Bir kısım maddeler okunarak tasvip edildi. Bu sırada Muhittin Bey talona girdi. Kendismin hnzurile nrSzakerest lâzım olan işlere geçildi. nakasası başladı. Bu hususta biri Daimî Encümenm, diğeri de Et komisyonumm ofanak Szeve iki mazbata vardı. Daimî Eacünten mazbatası okundu. Bunda mezbaha ücrpf ™ î kilo *« üzeriaden abnması, otooaatik kan • tar yapthncıya kadar hayvanlaraa baskülden gecirîlnıesL meabaha ve avanfirigo ücretlerinin birîeştiril mesi mtrvafık görülüvordu. Arkasmdan komisyonun mazbata*! okundu. Bu da yapılan tetkikat neticesini ihtiva ediyordu. Bu mevzu üzerinde uzun müna kaşalar cereyan etti. Tahliller yapıldı. Otomatik kantar tesisatının ne zaman yapılabileceği soruldu. Muhittin Bey cevap verdi: < Soğuk hava ktsmından mezbahaya kadar hatti havaî yapılıyor. Hayvanlar buradan geçerken muayStadyom meg'eleri yen bir noktada baskülle tartılacakMuhittin Bey stadyom hakkında itır. Otomatik tesisat döviz ve saire zahat verdi. gibi bazı merasime tâbidîr. Ne kadar € Bu işîn tahakkuk edememesme zamanda ikmal edilebileceğini kessebep, uzun müddet yerinin tayini tiremem.» mes'eleaîle uğraşılmış olmasıdır. Kırk Neticede Daîmî Encümen mazbabin Iira tahsisat vardır. Halbuki, tasının bir kere de Bütçe ve Mülkiye stadyom kırk bin liralık bîr îş de • encümenlerince müştereken tetkik eğildir. Bîr kaç yüz bin liralık, hatta dilmesine karar verildi. Cevdet Keyarım milyon liralık bir iştir. Gelecek rim Bey: senelerde de bu parayı verebileceği« Et komisyonu tetkîkatı neticemiz şüphelîdir. Gençlik teşekkülü isinde et mes'elesinin ahenksizliğini çin böyle bir sahaya ihtiyaç ta varteyit etmiştir. Bu iş bu şekilde tebeldır. Son zamanlarda Taksîm saha lür ettikten sonra bunun halfîni rî sı kâfi gelmemeğe başladı. Fener yaset makamına bırakalım» mütaleabahçe ıslah edildi. Taksim'den daha sında bulundu. iyi bir hale kondu. Bu suretle Bey Tevfik Salim Paşa: oğlu ve KadıkSy cihetierinin ihtiyacı « Makama havalesine muhalif temin edildi. tstanbul cihetinde otudeğilîm. Fakat bu iş üzerinde bu kazu mütecaviz kulüp vardır. tstanbu'da da bir saha hazırlamak lâzım gel dar konuştuk, görüştük. Bunun nasıl halledileceğini bir kere de maltamın mektedir. Büyük şehir stadyomunun yerî ilerîde kat'î olarak taayyün ede lisanından isitmek isterîm.» dedL Muhittin Bey: cektir. O zamana kadar Yenibahçe« Ekmek mes'e!esînde oldu*u gî de ufak bir saha yapmaği düşünüyobî et mes'elesinde de aleddevam tetruz. Ayni zamanda elimizde mevcut kırk bin Iira tahsisattan bir kaç bin kîkata devam edeceğiz. Lüzum hnsıl olursa azamî fiat veya narhî tatbik lirasının Fenerbahçe stadyomu için edeceğiz.» mezkur kulübe verilerek bu stad Cevabını verdî. yomdan ora gençlerinin de îstifa Cevdet Kerhn Bey, esnaf ayni mdesini temin etmek muvafık olur. Herette satışa devam ederse ne yapılayeti aliyenîx tasvip ederse hemen işe cağını sordu, azamî faitm derhal tatbaşlarız» dedi. bik edilmesîni teklif ettî. " Bu teklif ayni zamanda kabul oBu teklif üzerîne münakasalar lundu: yapıldı. Neticede kabul olundu. ÇarEt mes'elesi şamba günü ictima edilmek üzere celse tatil edildi. Bundan sonra et mes'eJesinîn mü Abdülhamid'in Ziya Paşa ile yılchzı bir türlü barışamıyordu! Ziya Paşanm yazdığı cîiKıs hattını Abd^îhamit beğenmiyerek Sait Paşaya yazdırmış! 30 Her ş«y kararlaştınldı ve hazır Iaadı. Cemiyelin birinci içtimaını yapttk. Görülecek işlerin programını ve mesainin taksimini konuşuvordtjk. B«n mes'eleyi rtrafile izah ettim. Sö*9 Kemal 3ey aldı. O da ilk cümJelerini söylemişti ki, içeriye mabeyin müşürü olan Sait Paşa girdL Kemal Beyin •Szferini sonuna kadar dmledi. Ve Kemal Bey sözünü bitirdikten sonra Sait Paşa: Padişahın bir iradesi var onu tebliğ etmeğe geldim, dedL Ben bittabi. daha ilk celsemizde boyle bir iradenin ne olabileceğini düşünerek bayret ettim. Rüfeka da, bühassa Kemal Bey de asabileşti. Sait Paşaya: Buyurunuz Paşa Hazretleri irade yi dmliyoruz, dedik. Sait Paşa: Zatı ?ahane irade buyurdular, dedL Suavi Efendiyi de cemiyetinize ahnanızı ve kendisile teşriki mesai etmenizi arru buyuruyorlar.. Bu irade hakikaten canımızı sıktı. Suavî Efendî o zamanlar Mektebi Sultani müdSrü idi. Kemal Bey kendisini bic sevmezdi. Benim ve diğer rüfekanm da Sravî Efendile birlikte çalışaoamıza imkân yoktu. Ben va • ziyeti Sait Paşaya anlattım. Kemal Bey: Bu cahil adamın aramızda hiç bîr işi yoktur. Cemiyetimizde kîm lerle teşriki mesai edeceğimiz bizzat bizim tarafıraızdan tayin olunur. Ve bu kararınızı zatı şahane yalnız tasdîk eder. Yoksa ilk celseden cemiyetimizin umuruna bu suretle mü dahale muvafık olmasa gerek, de • İnhisar Umumî Müdürü son vaziyeti anlatıyor Inhtsarların tevhidile Ankara'ya nakli hakkmda tetkikatta bulunan İnhisar idareleri umumî müdürlerinden mürekkep komîsyonun mesaisi bitmediğini yazmıştık. Tütün İnhisar idaresi umumî müdir vekili Hüsnü Bey dün bu mes'ele hakkında şu izahatı vermiştir: < Bu mes'ele etrafındaki tetkî katımız tamamen bitmiş ve komisyonun mesaisi de hitama ermiştîr. Hazırlanan proje dün İnhisarlar Vekâletine gönderilmiştir. Proje ve Vekâletin bundan sonra yapacağı işler hakkında şimdiden bir şey söylemek doğru olamaz» rışmamıştı. Cölusu takarrür ettîği 31ralarda damat Mahmut Paşa vasıtasile cülus hattı bana yazdırılmıştı. Fakat benim yazdığım hat beğenil medi. Ve böyle şeyleri daha iyi yazan Sadn sabık Sait Paşaya yaz dırıldı idi. * Zîya Paşa daha mektep sıralarmda iken şiir söylemeğe merak etmiş. Bu şürlerden bazıları her nasılsa muhafaza edilmiş. Bizzat Ziya Paşa bana göstermişti. Bu ilk şürlerin şayani dikkat olan tarafları mek • tep arkadaşlarının ePalini ve hare ketlerrai tezyif yolunda olmasıdır. Bu şiirleri yüzünden mektep arkadaşlan Ziya Paşadan hem çekinir, hera de ona hürmet ederlermiş. Fakat Ziya Paşanm «Amma ne söz el'iyazübillâh» dediği bu şürlerden maalesef hiç birisi bugün mevcut değil gibi bir şeydir. Ziya Paşa zamamnm en üstat şarri telâkki edilirdi. Hatta şîîr hususunda Kemal Beyden daha ziyade sahibi «aIâhiyet addedilirdi. Bu hakikati tevsik için şu hatıramı kaydediyorum. Namık Kemal merhum Midilli'de hulunuyordn. Kendisile muntazaman muhaberc ederdik. Bir hafta, Kemal Beyden aldığırt. bîr mektupta hazret: Avni Beyin «Iâzımsa» re • difinde nevzemin bir gazelini gördüm. Nazire söyledim. Sureti mel • fuftur. Fakat bizim nazire uzadı, gazel azmanı kaside cücesi oldu. Bir suretini Avni Beye ver. Zemin pek geniş olduğundan sizlere de dehenküsa olmadı mı?..» diye yazıyordu. Ustadm emrini derhal yerine getirdhn. Gittim Hersek'li Arif Hikmet ' Rüf ekadan bir çoklan hemen he ve Recaizad<% Ekrem Beylere de Na' men ayni sâzl«*ie Suavi Efendiyi ka mık KemaJ'in tavsiyesmi ve nazi İ bul edemiyeceklerini söylediler. resini okudum Hemen, derhal onlar Sait Paşa bizi ikna îçin epeyce uğ da birer nazire söylediler. Ben de raştı. Nihayet kat'î bir sesle: bir şeyler karaladım. Bir iki gün son Cemiyetinize tebliğ edilen bi ra ben, Hersek'li Arif Hikmet ve Rerinci iradenin reddi münasip değil caizade Ekrem Beyler toplandık. | dir. Hükmfi irade infaz olunsun, ceYazdığımız nazireleri birbhimize oj miyetin müialeası arzedîlsin, dedi. knduk. Üç nazirenm suretini alarak 1 Kemal Beye gönderdim. Aradan bîr Fakat biz de ayni kat'iyetle Suamüddet geçti. Namık Kemal Beyden vi Efendiyi kabnl edemiyeceğimizî gelecek cevabı büyük bîr merak?a tekrar ettik. Sait Paşa gitti. Kemal Bey çok he bekliyorduk. Nihayet cevap geldL yecanlı idi. Aradan yarım saat geçti. Bu cevapta, Hersek'li Arif Hikmet Beyle benrm nazirenin iyi olma Sait Paşa tekra. geldi: dığı, Ekrem Beyin yaptığı nazirenin Bugünkü içtimaınız bu kadar her suretle müreccah olduğu yazıl • olacak. Atide içtimalar îçin haber mıştı.. Ve doğrusu Kemal Beyin bu verilecektir, dedL Çekilip gitti. Biz fikrî çok doğru idi. Zira zaman, Rede dağıldık. Böylelikle Tercüme cemiyeti ilk içlimaını aktettiği gün pe caizade Ekrem Beyin hakikaten bizIere müraccah şair ve müceddît oldurifan oldu. Bir daha toplanmadu. tşte ikinci garip memuriyetim bu ğunu isbat etti. Fakat yukanda da söylemiş olduğum gibi, o zamanlar dar. Ytrnri dört saat bile sürmemiş şiir mes'elelerinde Ziya Paşanm müÖr> meyyizliğine daha fazla ehemmiyet Ziya Paşanın bu hatırası mecliste verilirdi. Gerek bu sebepten dolayı, bulunanları acı acı düşündürdü. Bir gerekse, naziresinm Kemal Bey ta müddet sustu. Ziya Paşa tekrar söze rafından beğenilmemis olması dolabaşhyarak: yısile, Hersek'li Arif Hikmet: Zaten, dedi, Abdülhamit Han Mdbadi var üe yıldızrmız daha ilk cülusunda ba Bankalarda merhun tütünler Hüsnü Bey bundan sonra tüccarların bankalarda merhun tütünlerinin mubayaası mes'elesi hakkında da şunları söylemiştir: « Geçen senedenberi tüccarın bankalardaki tütünlerinin mubayaasına devam edilmektedir. Mubayaat İrtanbul, İzmir ve Samsun'da üç mtntakaya ayrılmıçttr. Bu tütönlerin. mühim bir kısmı mubayaa edilmiştir. Geride kalan pek az miktar da yakrada bhirilecektir.» Urla'dan tütün alındı Son zamanlarda fena vaziyete dSşen Urla zürraına yardım maksadile idare bu mıntakadan bîr miktar tütün satın almıştır. Bir ingiliz örupunun teklifı Sermayedar bir İngiliz şirketi namma Hakkı Bey ismmde bir zat Belediyeye müracaat etmiştir. Hakkı Bey temsil eylediği şirketin beş milyon İngiliz lirası sermayesi bulunduğunu, icabı takdirinde bunu on milyon tngiliz lirasına iblâğ edebileceğini, İstanbul'un imarı için yapılacak inşaata talip olduğunu bildirmiş • tir. Hakkı Bey, Belediye Fen heyeti müdürü Ziya Beyle temas etmiş, kendisine şifahen yapılan bu teklifin teferrüata ait teklif] erle beraber tahriren bildirümesi cevabı verîlmiştir. Belediyece bu teklif mülâyim gö rüldüğü cihetle temaslara devam edilecektir. Hakkı Bey, bir kaç güne kadar tahrirî müracaatini yapa • caktır. Filim deposu Belediyece Fatih'teki Kurşunlu medresenin filim deposu yapılmasına karar verilmiş, icap eden tadilâta başlanmtştır. Bu tadilât beş, on güne kadar bitecek, ondan sonra bütün sinemalardaki filimler buraya nakledilecektir. Badema gümrüklerden çıkan filimler de doğrudan doğruya buraya gidecek ve lüzum hâsıl ol • dukça buradan alınacak, gösterilerek iade olunacaktır. Sinemalarda azamî iki filim bulunacaktır. Ecnebilerin yapıp yapamıyacağı işler sDr'atle ayrılmalıdır Matbaamıza dün genç bîr Türk işçisi geldL Müheyyiç ve müteessirdL Sebebi de bir senedenberi çalışarak bulduğu bir işin araya giren bir ârîza ile elinden kaçmış olmasından ibarettL Bu genç harbi umumide Avrupa'ya tahsile gönderilmiş bir çocuk iken bugün bir aile reisidir. Bu zat Almanya'da, Amerika'da muhtelîf fabrikalarda çalışmış ve son zamanda her memleket evvelâ kendi îşçisini kayırmış ve her millet evvelâ kendini do • yurmak istemiş olduğu için ecnebilere iş vermediğînden o da Türkiye'ye avdet mecburiyetinde kalmışbr. Memleketimizin sınaî, ticarî müesseselerine ve bütün iş saha • larına göz gezdirdiğimîz zaman görüyoruz ki aramızda henüz evvelâ kendimîzî düşünmek gaygusu baş göstermemîştir. Diyebilîriz ki burada bir ecnebi iş bulmakta yerli halktan daha çabık muvaffak ta olabilir. Bazı ihtisas işleri müs tesna olduğu halde bîr genç Türk işsizlik yüzünden ailesine ekmek alacak parayı bulamazken her Ihangi bir yabancının bu memleketin kesesinden acaba bir para almağa hakkı var mıdır? Türkiye'de yabancıiarın yapıp yapamıyacaklan işler bir an evvel tayin edilmeli ve her şeyden evvel kendi açlarımızın karınlarını doyurmalıdır, diyoruz. Bir kahve lrostu mu var? MUHARREM FEYZt Prof. Malch Bir ay sonra tekrar geleTicaret Müdiriyeti tah rek çalışacak kikat yapıyor Darulfunun'un tslahi için tetkikaHa Kahve îstihsal eden memlekei lerde fazla istihsal dolayısîle büyük bir kahve bolluğu mevcut olduğu, hatta bazı memleketlerde hakvelerîn denîze döküldüğü malumdur. Buna rağmen kahve fiatlannın kontenjan tatbîkatmdan sonra arttığı gorülmüştür. Şehrimizde kahve üzerine muamele yapan tüccarlardan bazı Iarının bir tröst teşkil ederek kah ve fiatlarını tuttuklarmı söylemektedirler. önümüzdeki avlar îçîn memleket ihtiyacına kâfi miktarda kahve îthali müsaadesî verildiği halde fîatların hâlâ yükselmek istidadını gostermesi tröst iddiasım kuvvetlendirmektedir. Ticaret Odası alâkadarlar nezdinde tahkikata başladığı gibi, Ticaret Müdirîyeti de aynca bu mes'ele fle meşgul olmaktadır. DaröBfümujımdia Hukuk talebe kongresi Hukuk Talebe Cemiyeti gelecek cuma günü fevkalâde bir kongre akt edecektir. Bu içtimada avukathk ve hâkimlik mesleklerinin birbirinden ayrı bir hale getirileceğine dair olan haber • ler mevzuu bahsolacaktır. Meslekler arasında hâlen mevcut olan tedahülün kaldırılması hukuk talebsini endişe ve tereddüde düşürmüştür. Her memuriyet gibi hâkimlîkten de hîç bir kayde tâbi olmadan istifa olunabileceği kanaati beslenmekte, bu münasebetle bir meslekten diğer mesleğe geçebilmek için ilk meslekte 10 sene çalışmış bulunmak mecburiyeti fazla görülmektedir. Kongrede verilecek kararîar te menni ve rîca şeklinde Adliye Vekâletine bildirilecektir. Türkiye hava hatları (Birinci sahifeden mabait) lerce biraderile birlikte kendi he sabma bir hava posta hattı işlet miştir. Bilâhare spor ve yolcu tayyareleri yapmak üzere bir fabrika açmış ve fabrikası Kürtis Rayt grupu tarafındaa satın alınınca grupun müdürleri sırasına geçmiştir. Bu sıfatla iki sene ervel Çin'de vâsi mîkyasta hava hatları tesis etmiştir. Diğer mütehassıs Höls isminde bir hava, liman ve meydanları mütehasstsıdır. Bu vadide tetkikat icra ederek raporunu hazırlıyacaktır. Uçüncü mütehassıs yüzbaşı Kun Amerika'da havacılık âleminde bir mevki yeptıktan başka Şili'de Şili hükumetile teşriki mesai suretile bir tayyare fabrikası tesis ve idare et • miştir. Mütehassıslar, memleketimizde hangi hava yolları güzergâhlanmn daha emin ve daha iktisadî olduğu hakkında esash tetkikat icra edecekIer ve raporlarını hazırlıyacaklardır. Türkiye'de vücude gelecek tay yare hatları, tıpkı küçük kabutaj gibi, tamamen bir Türk teşebbüsü manzarasını arzedecektir. Bu hatlar memleketimizin uzak noktalanm birbirine bağlıyarak vatandaşlar arasında muvasala, muhabere ve münakaleyi tesri edeceği gibi Türk hava şebekesi Avrupa'dan Asyan'nın şark ve cenup istikametile Okyanosya ve Garbî Afrika îstikametine giden beyneJmelel hava şebeke'erinîn en emin ve kısa vasıl hattını teşkil edecektir. Vapurcuların davası VBirtnci sahifeden ma'bait'i bince icraen yapmak istediği tahsilâtın durdurulmasını istemektedirler. Vapurcular muhakemenin aleyhlerine neticelenmesi ihtimaline karşı bugünden kefalet verebileceklerini söylemektedirler. Vapurcuların avukab Mehmet Mihri Bey, dün bu husuta ihtiyatî tedbirler alınması hususunda bîr talepte bulunmuştur. Buna dair olan karar bugün ittihaz edilecek ve alâkadarlara bildi • rilecektir. Duruşma bu karardan sonra başhyacaktır. Vapurcular bundan başka Ankara'ya da bir heyet göndermeğe karar vermişlerdir. Hukuk müşavirleri sabık Adlîye Müsteşarı Arifi Bey de bu seyahatte vapurculara refakat edecektir. Arifi Bey dün bu husuta kendisi ile görüşen gazeteciîere demiştir ki: « Vapurların 935 senesine kadar gümrük resminden muaf oldukIarına dair kanun hükumetin vapurculara bir atıfetini göstermektedir. Kanunda muafiyetten bahsedilirken sadece «iştira olunans denmiştir. Bu itibarla gerek bugiine kadar iştira edilmiş bulunan ve gerek 93S senesi gayesine kadar satın alınacak vapurlar muafiyet mazmununa dahildir ler. Zaten hükumet bu atıfetini 935 senesîne kadar bilâkaydü şart bah • şetmi^tir.» Hava hatlannm işlemeğe başlaması ancak ay mes'elesidir. bulunan Profesör (Malch) m işmi bitirdiğî, yakında memleketîne avdet edeceği, raporunu orada hazırlıyarak Maarif Vekâletine göndereceğî yazılmışfa. Prafesör Malch, bu hususta dun bir, muharririmîze şunları söylemiştir. Tetkikatımı bitirdiğim ve raponımu da hazırlamak îçin memleketime gideceğim haberi doğru değildir. Füvaki yakında İsvîçre'ye gideceğim. Fakat, bo oradaki derslerünle alâkadardar. Buradaki tetkikatımı henüz bitirmedim. Orada bir ay kadar kalacağun. Avdette tetkikatımı tkmal ederek raponımu Ankara'ya götüreceğim.» Profesör Malch dün Dişçi mektebmi gezmiş, mektebin Lâboratuvarlannda, dershanelerinde tetkikatta bulunmoştur. Bugün öğleden evvel Ticaret mektebi'n*, öğleden sonra da Pertevniyal Usesine gidecektir. Profesör, bu mekteplerde bflbassa lisan derslerinde bulunacaktır. iki milyoner geliyor Teofa Gotye vapurile bogun şehrimize, içlerinde Amerikanı iki milyoner bulunan ( 1 5 ) kişflik bir seyyah kafflesi gelecektîr. SeyyaWar şehrimizde bir gün kalarak Kıbns'a gideck'erdir. Kral Alfons İstanbul'da ( Birinci sahifeden mabait \ purfle şehrimize gelecektir. Aldığımız malumata göre sakıt kraüa aOesi, çocuklan, Dok Dömîrand isminde tspanya kraüığı aîlesinden bîr prens te birlikte seyahat etmektedir. Ktral ba seyahati Dok dö Toleydo dnvam altmda yapmak tadır. On üçüncü Alfons vapurdan saat d4kuzda çıkacak, otomobil 0e evvelâ camilerî, müzeleri, Topkapı saraymı gezecek, oradan Eyüpsultan'a gidecektiri Kıral Alfons, oğle yemeğini Tokatlıyan otelinde yiyecek, şehrimizde ancak bir gün kalacağı içîn geceyi vapurda geçirecek ve çarsamba sababı bususî bir motorla BoğaziçTnde bir demz tenezzühü yapacak, avdette doŞrn TeofO Gotye vapuruna binecektir. Vapur saat birde hareket edecektir. Sabık kıral buradan îzmJr'e, Redos*a Kıbns'a ve oradan Beyrut'a gidecektir. Beyrat'tan sonra Filistm, Şam ve tskenderiye'ye ugrayarak Maraflya'ja eakt». IMI II Bir idam mahkumu yakalandı Alâiye'den verilen malumata gore Alâiye jandarma kuvvetleri bîr koy muhtarı ile kardeşini öldürerek ortadan kaybolan ve gıyaben idama mahkum edilen Lâz A!i çavuş oğlu Mehmed'i yakalamış, adliyeye vermiş lerdir. Belçika Sefiri degiş'yor Belçika sefiri M. Leelercy, hükumetî tarafmdan Brüksel Hariciye Nezaretînde mühim bir vazifeye tayin edilmiş ve dünkü ekspresle memleketine gitmiştir. Belçika, memleketimize yeni bir sefir gönderecektir. Doğru değil mi? aırdla ihtisas mahkemeleri tstanbul ihtisas mahkemeleri için fstanbul Gümrükleri Başmüdürlü • ğünde beş oda ayrılmıştır. Mahkemeler burada vazifeye başlıyacaklar, bu suretle kaçakçılık vak'alannı günü gününe takip ve intaç etmek imkânını bulacaklardur. Eskişehirde Şeker Fabrikası Sakarya gazetesinde okundufuna göre Eskişehir'de bir şeker fabrikası tesis edilecegi h»kkındaki haberler teeyyüt etmektedir. İklim ve hususî şerait itibarile Eskişehr'in seker fabrikası tesisine çok müsait olduğu anlasılmaktadır. Eskişehir Ticaret Odası bir kaç senedenberi tet kikat yaptırmıs olduğundan bu tetkik ler orada bir fabrik»nın tesis edilip e dilemiveceğini gösterecek kıymet ve mahiyettedir. Amerika Sefaretinde merasim Amerika'nm ilk Reisicümhuru Vaşîngton'un ( 2 0 0 ) üncü yıldönümü münasebetiyle dün aksam Amerîkan sefaret. konağında bir kabul resmi yapılmış, sefarethanede bu münasebetle davetlüere bir çay ziyafeti verîlmişur. Merasim saat beşten yedîye kadar surmuş, sefîr Mr. Grue Amerîkan kolo•isini kabol «tmi}tir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: