17 Ağustos 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

17 Ağustos 1934 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4= ^Cumhurîyti Beklediği Aşk Edebi roman Hayır. Ona karşı öyle mahcubum ki, yüzüne bakamıyorum. Onunla yalnız kalacağım, diye ödüm kopu yoc. Ne iyi etti de cdasını ayırdı. Allah verede annem birşey anla masa... N e anlıyacak? Hastasın, seni rahatsız etmemek içîn odasını ayırması gayet tabiî.. Evet, doğru. Semi annecnin hakı var. Sedat çok iyi adammış. Ne kibar hareket etti değil mi?.. Evet, öyle.. Halbuki ben ona, ne çirkin bayağıca hareket ettim. Nasıl yaptun. Şimdi şaşıyorum. Ne o, yoksa, kocanı mı sev • m e ğ e başladın? Hayır sevmek değil, daha doğrusu senin zannettiğin tarzda sev mek değil. Nasıl anlatayım, bana karşı öyle iyi hareket etti ki, diisün, onun yaptığını kim yapar? Hangi erkek, kendine ihanet eden, sevdiği adam için hasta olan karısına, aylarca hastabakıcılık eder? Sonra Sedat, ne budala, ne de namusunu düşünmiyen bir adam değildir. Hem Sedat, eğer o gün bu evden çıkıp gitseydi, benden başka ne kaybederdi?.. Ben Sedada, ken d<mden, daha doğrusu vücudüm • den baska ne verdim? Ona, babamın borçlarını ödesin, evimi • zin rahatını, saltanatını devam ettirsin, diye kendimi sattım. Bilir misin Semi? Son günlere kadar, onun nasıl bir insan olduğnnu bile düşünmemiştim. Beraber yaşadı • ğım adamın kalbile, düşüncelerile, hislerile zerre kadar alâkadar ol marrmtım. Demek şimdi alâkadar oltnağa başladın? Hayır, şimdiye kadar adeta kördüm. Şimdi görüyorum. Yazık senin gözlerinde, biraz geç açıltnak illeti var. Doğru, onu o kadar kırdım ki • unutabilmesi. intkâauzdur. • Belli olmaz, Insanlann en ziyade unutmağa İAtidatlan vardır. Unutma dedim de aklıma geldi. Söyle bakalım, seni yataklara se len şu parlak aşkım unuttun mu? Heıeyanlara veda ettiğindenberi Fikret irmini hiç ağzından duytnuyorum. Birgenin yiizü birden kızardı. Değişen, pırıldamaya baslıyan gözlerini Semicamise dikerek yalvardı: Kuzum Semi, bans. oodan bah setme, o ismi duymak istemiyorutn. Unutmak, unutmak istiyorum. Artık ıstırap çekmeğe kuvvetim kal madı. Semiramis genç kadınm yorgrun başıaa doğru, titreyen ellerile çektiği yastığı düzeltmek için yerin • den kalkarken: Zavallı Birge, dedi. Ve hasta yerine yerleşince sor • du: Dün gözlerin yorulduğu için birşey okuyamadığmdan şikâyet ediyordun. tstersen ben okuyayım, sen dinle. Teşekkür ederim Semi, hiç istemez miyim?.. ö y l e içim sıkı hyor ki... Sen siiri çok seversin. Bende yeni bîr kitap var. Enfes mısralarla dolu. Gidip getireyhn. Yok, yok, getirme istemem, siir istemem. Niye istemiyorsun ? Bayıhr • dın. İstemem Semi, ben aşktan bahseden şiirleri severdim. Halbuki fimdi... Anlaşıldı, peki ama, sana roman da okusam, hikaye de oku sam, içinde artık duymak isteme diğin şeyler çıkacak. Dur, birazdan Sedat gelir, tenbih edeyim de bundan sonra Şerlok Holmes, Arsen Lüpen, Nat Pinkertocı maceraları falan getirsin. Birgenin gözleri yaşardı. Mu habbet dolu bir nazarla uzun uzun Yazan: 35 PERIHAN ÖMER Güreş müsabakası bugün başhyor İktısat îşleri cTürkiye Romanya RADYO 17 Ağustos Drocrram arkadasına baktı. Sonra içini çe kerek: Semi, dedi. Aklıma çocuklu • ğumuz ge'di. Hatırlar mısın bu ürkiinç kitapları ne zevkle okurduk. Evet ayni zamanda, korku ile, amcamın ayak sesini duyduğumuz zaman kitapları nereye saklıyaca ğımızı bilmezdik. Birden kapı birkaç kere, hızlı hızlı çalındı. İki genç kadm bakıstılar. Birge yavaşça: Sedat!.. dedi. Semiramis saate bakarak başını salladı. Evet odur. Birge, ben artık odama çıkayıtn, biraz işim var. Zaten nerde ise yemeğe çağırırlar. Semi gitme, Sedatla yalnız kalmak beni çok üzüyor: Çocuk olma, ben bütün öm rümde sizin aranızda yaşıyacak değilim ya. Sert bıV hareketle döndü, seri adımlarla ilerliyerek odadan çıktı. Koridorda daha bir iki adım atmıştı ki, arkasından, merdiven leri kosarak, atlıyarak çıkan Sedat yetiştL Yalvaran bir sesle: Semiramis Hanım . Semiramis Hanım diye seslendi. Genç kız mecburî durdu, kaşlarını hafifçe çatarak sordu: Ne var, Sedat Bey, birsey mi söyliyeceksiniz ?.. Evet, sizi yalnız görmek is tiyorura. Semiramisin dudaklanndan, acı keakin bir kahkaha çıkfa ve başını sallıyarak söylendi. Beni yalnız görmek, bana birsey söylemek... Hayır Sedat Bey, sizi dinlemiyeceğim, hatırhyor musunuz?.. Bundan altı ay evvel de bana aşağı yukarı ayni şeyleri söylemiştiniz. Gözlerinî kısarak haUrlamağa çalıştı ve güçlük çekmeden altı ay evvel söyUneo kelimeleri buldu. Sedada biraz dah«yakla?arak, bu kelimeleri birer tokat gibi, yüzüne fırlaUı. Sizinle konusmak istiyorum, vaktiniz müsait m i ? Evet aynen böyle başlamıştınız. Gene yalmızdık. O zaman sizi dinlemiştim. O zaman gözleriniz, kıs geceleri kadar karanhk ve soğuktu. Sesiniz ağaçları deviren şiddetli rüzgârlar kadar serindi. Bir genç kızla değil, bir canavarla müca deleye hazırlanır gibi bir haliniz vardı. Bana Necminin bütün ümitlerini kırmamı söylediniz ve ilâve ettiniz. Zaman ve azimle herşey u nutulabilir. Bu sözlerin nekadar saçma ol • duğunu, sade beynini işletip kal • bini hiç dinlememiş olan bir adamdan çıktığını biliyordum. Buna rağmen istediğinizi yaptım. Fakat son ra ne oldu, biliyorsunuz. Necmiyi unuttumız mu? Sedat Bey. Birgeden evvel ana, baba, kardeş, evlât velhasıl bütün muhab • betleri tophyarak verdiğiniz Nec • miyi... O... Hayır, artık sizi dinliyetnem, bir kelimenizi bile dinle • mem. Kesik kahkahalarla güldü. Sonu fena çıkar. Sedat Sami birden kollarını u zattı. Uzaklaşmak istiyen genç kız: omuzlarından yakalayıp boğukla • şan bir sesle söylenmeğe başladı. Gitme... Gitme... Ne güzel kokuyorsun, ne güzelsin. Niçin bana başkalarmdan bahsediyorsun?.. Necmi, Birge, onlardan bana ne?.. Ben yalnız seni biliyorum. Yalnız seni istiyorum. sesini istiyorum. Seni, deli gibi istiyorum. Semiramis bütün kuvvetile sil kindî. Korkuyla etrafına bakınarak: Siz hakikaten delisiniz, dedi. Ya biri görse, a... Gözleri Sedadın yüzüne, gözlerine ilişmişti. (Mabadi var) Miisabakaları Türk ha 1929 ihracatımız 425, ithalâtımız 297 milyon kemleri idare edecek ieyken, geçen sene 98 ve 90 milyon leye iridi Taksim stadında bugün saat 16 Romanya haricî ticaretinin buçukta yapılacak olan beynelmilel memleketlere göue dağılışında son güreş müsabakaları için Türk ve ecbeş sene zarfında vukua gelen tanebi hakemlerile bir toplantı ya havvülâtı neşrolunan resmî istatispılmış ve her iki taraf tamamen tikierden alarak tahlil ediyoruz. mutabık kaimışlaı. dır. İçtimada Güreş Federasyonu reisi Ahmet, İs Balkan devletleri içinde Roman • tanbul güreş heyeti reisi Ismail, aya ile alışverisi son beş sene içinde laturka güreş hakem heyeti reisi Ce ı en fazla olan memleket Yunanis mal Sarp, eski amatör güreşçileı. i tandır. Yunanistandan sonra ehemmizden Kemal Beylerle Danya ve miyet siıasile gelenler Yugosalvya, Agopyan Efendilerle şehrimize geTürkiye ve Bulgaristandır. len üç ecnebi hakem hazır bulun • 1929 senesinden 1933 senesi so muşlardır. Neticede müsabakalarda nuna kadar beş sene içinde Rumen beraberlik kaldu ılmış, muhakkak istatistiklerine nazaran Yunanistagüreşçinin bir günde galebeyi temicı nın Romanya ile alışveriş kıymet etmesi tesbit edilmiştir. Şehrimize yekunu 4 milyar 244 milyon leye, gelen ecnebi hakemlerden yalnız bir takriben 53 milyon Türk lirasına tanesi minder hakemliği yapacak ve baliğ olmuştuı. Yugoslavyanınki 2 bundan gayri hakemîikler Türk milyar 215 milyon ley (27,5 milyon lerde kalacaktır. lira), Türkiyenia alısverişi de 1 milCuma güakü maçların kur'alarını yar 738 mi'yon leye (21,7 milyon bizzat Federasyon reisi Ahmet Bey lira) yakmdır. çekecektir. Maçlar alafranga ve Bu bes sene içinde Yunan, Yugosserbest güreş olarak, her ikisi de birlav ve Türk ticaretlerinin ithalât ve den başlamak üzere yapılacakln. ihracatı ayırı a y n olarak senelere Maçlarda muhakkak sırt yerde üç göre taksimi şu şekildedir: dakika kalınarak galebe temin ediRonıanyanın lecektir. ıMilyon ley hesabıle) Stadyom kapısı saat 14 te açıla Yunanistandan: ithalâtı Ihracatı Yekun cak ve sabah ondan itibaren gişeler 1929 240 1.004 1244 bilet satacaktır. 1930 201 696 897 Maçlara umum profesyonel Tü< k 1931 152 633 735 pehlivanları davet edilmiş ve maç1932 131 749 830 ların iyi işitilebilmesi için sahada 1933 115 323 438 mikrofon ve geceler için elektrik teYugoslavya: sisatı yapılmıştır. Fiatler tribün 50 1929 275 533 773 kuruş ve ring sandalyeleri bir lira 1930 79 539 588 olarak tesbit edilmiştir. 1931 55 247 302 Kurtdereli Mehmet pehlivan da 1932 45 229 274 bu maçlarda hazır bulunmak üzere 1933 89 184 273 davet edilmiştir. TurKiye. 1929 297 425 722 1930 184 197 381 1931 157 118 27a Galatasaray kulübü Denizcilik 1932 111 61 172 şubesinden Bekir, Kemal, Azmi ve 1933 90 98 188 Kadri Beyleır üç çift bir fıta ile BeYukarıki tablolarm tetkikinde göbekten hareket ederek Şileye gitmişrüleceği veçhile son beş sene içinde lerdir. Havanın sert ve dalgalı ol Yunanistanm Romanya ile alısverişi masuıa rağmen sporcular bu me806 milyon ley, Yugoslavyanın 5 0 5 saTeyi 9 saatte katetmhlerdir. Yolda milyon ley, Türkiyenin 5 3 4 milyon tekne su almış, içindekilor de baştan ley tenakus eylemiştir. * ayağa kadar ıslanmışlardır. tthalât ve ihracatın tenakus nisGalatasaraylı kürekçiler Şilede bir betlerini ay. ı a y n g ö z d e n geçirdi gece misafir kaldıktan sonra dün ğimizde şu neticeler çıkıyor: Bebeğe dönmüşlerdir. Avdette bu 1929 senesine nazaran 1933 se mesafeyi altı buçuk saatte almış • nesinde Türkiyenin Romanyaya ihlacdır. racatı % 70, Yunanistanm % 5 3 , Şile tahlisiye kumandacıı İbrahim Yugoslavyanın % 6 8 derecelerinde Bey sporculara azamî şekilde yarazalmıştır. Ayni senelerde Roman» dımda bulunmuştur. ticareti durgunlaştı İSTANBUL: nesinde 8 milyon leye inmiştir. Türkiye ihracattmn Romanyanın umum ithalâtında mevkii Romanya hariçten ithal etmekte olduğu eşyanın % 18,5 ini Almanyadan, % 14,8 ini Ingiltereden, % 10,5 ini Fransadan, % 10,5 ini İtalyadan, % 9,8 Çekoslovakyadan, % 9,1 Avusturyadan almaktadır. Türkiyeden ithalâtı ithalâtı umumiye • sinin 1933 senesinde % ancak 0.77 sini tutmuştur. 1929 ve 1931 sene» lerinde bu miktar % 1 i bulmuştu. Yunanistandan ithalâtı umum ithalâtının 1933 senesinde hemen he • men % 1 ine muadildir. Geçen sene Yugoslavyanın vaziyeti bizim • kinin ayni idi. Iktısadi buhran Romanya ticareti hariciyesinin memleketlere dağı • lış istikametini son beş sene içinde mühim tahavvüllere uğratmıştır. Bu tahavvüller aşağıdaki cetvelde bütün vuzuhile görülmektedir. Romanyanın ithalât % İhracat % 1929 1933 1929 1933 Almanya İngiltere Fransa Italya Çekoslovakya Avusturya Belçika Lehistan Amenka Macarıstar Isviçre Yunan Türkiye Yugoslavya 24,0 7,3 5,5 6.8 13.5 12,5 3,1 5.0 6,1 50 21 0.8 1,0 0,9 18.0 14,8 10,5 10,5 9,8 9,1 4,1 3,1 3,0 3.0 2.9 10 0.8 0,8 27,6 6,4 4,5 7,7 8,2 9,4 1,5 2.0 11,0 3,4 1.5 1,7 10,6 15.4 12,3 9,2 4,8 6,6 4.9 1,7 4.0 2.3 0,7 1.3 12,30 plâk neşriyatı 18,30 plâk neçri yatı . 19,20 AJans haberlerl 19,30 Türk musiki neşriyatı: (Ekrem, Ruşen, Cevdet Beyler ve Vecihe, Nedime, Na?an Feridun Hammlar, Ovrık Efend:) . 21,20 Ajans ve borsa haberleri 21,30 radyo orkestras tarafından hafif muslkL VİYANA: 17,55 gramofonla ikindi konseri . 18,40 musahabe 19,05 taganni ve piyano >con' sen . 20 musahabe 20,50 bir perdelik facia: Elektra 22.35 taganni konseri 23,05 Salzburgdan naklen konser 24,45 gece konseri. VARŞOVA: 17,05 revü parçalan 18,05 çocuklann zamanı 18.35 taganni konseri . 19,05 etnografyaya ait neşriyat . 19,20 Org ionseri 20 gramofon 20,20 gramofonla dans havaları . 21,07 fennî musahabe 21,17 senfonık konser 22,07 zirai musa. habe 22.17 konserin devamı • 23 20 ians havaları. BUDAPEŞTE: 17 05 ev kadmma ait neşriyat 18.05 gramofon . 19 35 konser . 20,35 konfe rans 21,05 orkestra konseri 22,55 Bachnıann caz orkestrasınm dans ha valan 23,40 keman konseri . 24,20 Veres Çingen orkestrası. PRAG: 18,45 gramofon . 19 yeni kltaplara dalı musahabe 19,10 gramofon 19,15 zlraf musahabe 19 25 almanca neşriyat . 20 1 musahabe 20.35 Salzburgdan nakll: R. Straussun .«Elektra> namıdaki faci. ası 22,20 piyes 23.05 haberler . 23,2f gramofon 23.50 rusça haberler. LAYPZİG: 17,05 ikindi konseri 17,55 halk şarkı . lan . 19.05 ümumî Harpte Belgrat mu harebesi 20.50 siyasi kısa haberler 21,20 eglenceli konser ve dans havaları 23,25 haberler 23.50 spor haberleri 24,05 Emde orkestrasının dans havalan. TULUZ: 20.50 sesli filim parçalan . 21,05 büyiıklere bir efsane 21,20 keman konseri 21,35 tıbbî konferans 22.05 iki meşhur sesli filimdçn parçalar 23.05 radyo fantezlsi . 23,35 Viyana oriestıası . 23,50 koro konseri 24.05 havaiyen gitar 24,20 operetlerden şarkılar 24.35 muhtelif sololar . 24,55 şarkılar . l.ıo Portekiz şarküan 1.20 Ispanyol muslkisl Galatasaraylı kürekçiler Şileye gidip geidiîer y a d a n ithalâtımız % 77, Yunanis tanın ithalâtı % 68, Yugoslavyanınki % 6 4 sukut etmiştir. Adaları Güzelleştirme cemiyeti Türkiye Romanya ticaret bilântarafından bugün Heybeliadada bü j çosu 1929 senesinde Türkiye için yük kayık yarışları ve deniz müsa128 milyon ley açıkkecı müteakıp bakaları tertip edilmiştir. Müsabasenelerde bu açık azalarak 1931 d e kalara saat 10 da başlanacak, geç 3 8 milyon Ieyle Türkiyenin lehiae vakte kadar devam edecektir. dönmüş, fakat bu bakiye 1 9 3 3 se • Kayık yarışları Yukarıki cetvel iyice gözden geçirilirse görülür ki son seneler buhranının tazyikleci altında pek tabiî olarak Romanyanın ihracat ve ithalâtı da (al mahmı, alayım maIını) kaidei umumiyesine tebaan kendisinden mubayaatta bulunan memleketlere artmış diğerlerine a • zalmı;tın 1929 senesinde Roman • yanın ithalâtııîm 4 te biri Alman yadan oluyor,* buna mukabil Al • manya dahi Romanyanın ihracatı umumiyesinin % 2 7 , 6 tmı çekiyordu. Halbuki, 1933 senesinde Almanya Romanyanın ihracatınin ancak °?o 2 0,6 smı çektiği için Romanya dahi Almanyadan ithalâtını son derecede tahdide mecbur kalmış; bu ihtiyacı diğer taraftan kendisinden mal alan İngiltere, Fransa ve ttalya gibi memleketlerden tatroin eylemeğe başlamıştır. Hemen bütün memleketlerin ba • ricî tioaretlerinde müşahade olunan bu tahavvülât bakalım daha ne kadar zaman milletler arasındaki alışverişlerin istikametlerini deği^tir mekte amil olup gidecektir? Ulııdağda bujunan bîr harabe Harabenin eski bir eser olduğu muhakkak Bursa (Hususî muhabirimiz d e n ) Son defa Uludağa çıkan b r kafüe tam zirveye dikilmis olan nirengi tablosunun beş altı metro cenubunda yeni bir toorak cökün tüsüne raslamış, bu çöküntünün içinden eski bir duvar köşesi mey • dana çıkmıştır. Bu duvar köşesinde muntazam şekilde kesilmiş büyük taşlarm birbirine harcla eklendiği görülmüştür. Bu duvar veya temel harabesmin eski bir eser olduğu muhakkaktır. Maamafih şimdiye kadar Uludağın zirvesinde böyle bir binanın mev cudivetine ait Sarl Tiksiyenin iddiasından başka hiçbh* tarihî kaydolmadıpına göre burada bir hafrivat yapıldığı takdirde bu efsanevî dağın eski devirlerine ait malumat el d"e olunacaSı süphesizdir. At yarışları Bugün Veliefendi çayırmdayaz at koşularmın dördüncüsü yapılacaktır. Raspotin filmi Bulgar ve Rus Millî takımları Prenses Yusupof fi'im karşılaşacak Sofya «Hususî muhabirimiz • şirketinden 99,000 steılin den» Bulgar Federasyonu teş tazminat aldı rinievvelde Rus millî takımrun İs» tanbulda yapacağı maçtan sonra Sofyada da Bulgar millî takımile bir tnaç yapmasını Ruslara teklif etmeğe karar verırliştir. Rusya beynelmilel futbol federasyonuna dahih olmadığı için Bulgarlar Rus milli takımile maç yapabilmek için bu federasyonun da muvafakatini al • malan icap etmektedir. Bulgar spor federasycnu bu hususta hemen beynelmilel futbol federasyonile Bulgar hükumetine müracaat et meğe de karar vecmiştir. Bulgaristanla Sovyet Rusya artık tesisi münasebat ettikleri için Bulgar hükumetinin Rus sporcularına zorluk sröstermiyeceği ümit edilmektedir. Bu hâl ne zamana kadar sürecek fPirînc! tahifeden mabaf) olunacak ve harp sahnekri temsil edi lecektir. Türklük aleyhindeki bu nuımyiş ve propagandalar ne zamana kadar de • vam edecek? Bulgar miUetinde milli • yet hisleri kuvvetlendirilmek ist'juyor. sa bunun Türk düsmanlığmdan başka çaresi yok mudur? Belki Bulgar dostlannnz hemen itir z edecekler; «bunlar bizim tarihhnizdir, unutamayız» diyecekler. Evet, u • nutmayınız. Bunu sizden knnse ist'mi yor ve istemeyiz de. Fakat bu taribi Türk düsmanlığı yaratmak için kullan. mayınız! Tarihe Türklerin baktığı gözle bakmız! M'IIetler arasmda biribiri • ne karşı düşmanlık hisleri uyandırmak en kolay bir iştir. Bunu biribirinden herkrs yapar. ve onları Bu çdcmaz bir yoldur. Tarih mîDetleri uzaklaştırmak biribirine karşı düşman değil biriblrile yapmak için Tarihten a MES'UT BtR NİŞAN VE DÜĞÜN Eski Bahriye nazın Hasan Hüsnö Paşa taallukahndan Ortaköyd^ Kap tanpaşa akaretlerinde mukim Bahriye matekaitlermden Şemsettm Bey keri • mesi Fatma Sairoe Hannnefendi ile MS> dafaai Milliye sabdc Deniz müsteşan Hüsamettin ve lzmit deniz kumutdam Mahmut Beyefendilerin yeğrnleri tstanbul Deniz kumandanlığı erkânmdan askeri denjz kâtiplerinden Fesçi oğaua • rmdan G. Kemal Beyef<ndinin geçen hafta nifan ve dün de düğünleri Ortaköyde Mefmbat sokagmda ( 2 2 ) numarab G. Kemal Beyefendmm hanekrinde hrr iki tarafın mukarribininden yüksek tabakadan birçok zevat huzurOe icr kılındığı memnaniyetle haber ahnm»tır. Fatm» Şaime Hammefendi bOgi se. viyeşj, zekâst ve kanunu mednideki tefebbülerile adliye mehaflİTide tantn nmş hokukşinas hannnlanmızdan olduğu gibi, G. Kemal Beyefendi dt> askeri Deniz roektebinden parlak nmvaffaki yetlerle çıkıms çok değerli gençlerimiz< draadir. Yüksek seciyelerinde tam bir tetavi bulunan tarafeyne ebedî saadetler te • menni ed'ir ve muhterem aflesi erkânını gönülden tebrik eyleriz. Bir muhasip iş arıyor Usu'ü muzaafa kuvvetJe aşina ve mükernmel fransızca bilir, öğleden ev vel ve yahut sonra çalışabilinm. Adres: Bahçekapı Cermanya han No. 14 M. Rumuzile tahn'ren müracaat. 178 934 cuma yakmlaşbrmak ve dost bir gaye de işte TALÂT Deniz Levazım Satmalma Komîsyonuncian: 11 ağustos 1934 tarihînde yapılan münakasasında talip zuhur et memi» olan 150 ton Dizel mayi mahruku 18 ağustos 1934 cumartesi günii saat 15,30 da pazarlığa konmuştur. Şartnamesini görmek isti '•nler hergiin ve pazarlığa gireceklerin de o gün ve saatte muvak kat teminatlarile birlikte Kombyona müracaatleri. (4772) $ehirTıyatrosu Saat 21 ce OPERET KOKTEYL Yayan Kkrem Reş t Bestelıyen O m a i Reşıt s Lnü akşar™ îs'anbu' Pehek ve Şi?li cıhptleri trarriva^Ian yolcular için teroin edilmiştir. f. enses Yusupof zevci ile birlikîe Nevyork 16 (A.A.) Deyli Telgraf muhabirinin haber aldığına göre, Metro Goldvin Meyer sinema şirketi, Prenses Yusupofa 99,000 İngiliz lirası tazminat vermiştir. Hatırlardadır ki, Prenses Yusopof, «Raspotin» filminde, çirkin bir surette teşhir edildiğinden dolayı mezkur şirket aleyhinde dava aç mış ve bu davayı da kazanmıştı. Bu defa almış olduğu 99,000 lira tazminat, İngiliz mahkemesinin hükiim altına aldığı 25,000 İngiliz lirasından maada, diğer memleketler mahkemelerinin hüt meyledikleri tazminatı da cami bulunmaktadır. yapmak çm kull?nılmalıdır. beklenilen en büyük budur. MEMDUH İRTİHAL tstanbul telgraf muhabere şef Iiğinden mütekait Erenköy Hsesi müdürü MahLr Beyin kain peder leri Galip Bey duçar oldnğu ha« talıktan kurtulamıyarak vefat et • miştir. Cenazesi bugün Kadıköyünd e Çilek sokağında 16 numaralı evinden saat onda kaldırılarak E yüpteki ailesi kabristanma defno lunacaktır. Allah rahmet «ylesin. ÜskUdar HALE Sinemasında SERBEST RUHLAR Miitnpssili: Karlgab Normt Şerer llâvetea Dünya haberleri

Bu sayıdan diğer sayfalar: