10 Şubat 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

10 Şubat 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

•' ~ ^ ltalya 12 adada Türk idaresini aratmıştır Bir Cenevre gazetesi, adalar meselesinde Italyanın haksız oldugunu ve adalann Yunanistana verilmesi lâzım geldiğini söylüyor IBat taraft btrinci tahifede) zaferi bo rüyayı dağıtarak artık bu adalann Yunanistana verilmesi sorü bir daha işitilmez oldu. Türkiyede Lozan muahedesile bu adalar üzerindeki hükümranhk haklarnu tamanile ttalyaya terketti. Yunaniatamn resmî protestosuna rağmen ltalya bu adalan ilhak etti. Yunanistanın bu protestosu sözden ibaret gibi görunürse de hak bakınuodan oyle değildir; Yunanista • na ümid vericidir. Çünkü mesele kat'iyetle hallolunmus degildir. Yunanistanın ttalya ile karşılaşmatnak için on bir •enedenberi mesele çıkarmaktan kaçındıgi süphesiz dir. Yunanistan, küçük, zayıf ve kuvvetsiz olduğundan oa iki adalılann milliyetmi kurtarmagı üzerine alamaz; bunu Yunan milleti üzerine almışrrr. Tarih tekerrür etmektedir. Yunanlılık kaç defa A tinanra siyasî ve askerî kuvvetsizliklerine rağmen kurtulmak teşeb büsünde bulunmustur. Bu hal tnuhtelîf yerlerdeki Yunanlılann vatan sevgisinden ileri gelmektedir. ltalya on iki adada yerleştikten onra iki maksad güttüğU anlaşılıyor. Biri istikbalde yarka doğru uzanması için bu adalarda üssübahrî yapmak. Diğeri buradaki işgalini kat'ilestirmek için bunları Italyanlastırmak tır. Bunlardan bîrinciri Türkiyeyi reneide, ikmcisi Yunanistanı uğras.maga sevketmektedir. Italyan bahriyesi Leru ve Aıtropalya adalarmda buyük deniz tah • kimab yapmaktadır. Leru adasının Lekki limanı en kuvvetli üssubahrî olmak üzere hazırlamyor. teabın • da bürim Italyan donanmasımn orada toplanması ve yahud oraya si • Cinması miimkün olacaktır. Bunun için Atina tehdid edilmelerinden korktuğu Naksos, Amorpos ve Kopiti adalannı tahkim etmeği hi» • •etmek tedir. Fakat ltalya yavas yavaş hal • yanlastırma programı tatbik et • mekte olduğundan mesele en ziyade on iki ada Rumlarına talluk etmektedir. Adalardaki Rum mekteblerinde yavaş yavaş rumcanın yerini 1 talyanca almakta, adalıları mem • leketlerini terke icbar eden türlii türlü tazyikl«r ve hapisler yapılmaktadır. Dısanya giden ahalinin yerine sistematik bir surette hemen Italyanlar yerleştirilmekte ve ttal' yan muhafızlann Rum knzlarile evleomesi mecburî bulunmaktadır. Son zamanda adalılann mezheblerin« dokunan bir tedbir de alındı. Binaenaleyh adalılann ttalyanlara karşı ayaklanmalnnın sebebi pek açiktır. Fakat son zamanlarda ada • lardan havadis almması menedil • di ve oraya gidebilmek çok müş • köl oldu. Bunu anlamak kabil de • ğildir. Fakat ltalyan harb gemileri Kalimnosta toplandığına göre orada cidd! vakalar çıktiğı anla • filryor. On beş senelik gayrete rağmen Italyanlaştırmak programı gene adalılann mukabelesine maruz kaltyor demektir. Bu ehemmiyetli vekayim akisleri üzerine Atinada mitingler, İtalyanlar aleyhine nü • mayi|Ier yapılıyor. Hükumet ber türlü fedakârlıga katlanarak ttalya ile mesele ihda sindan çekiniyor. Fakat Cenev rede protesto etraeği kimse tnen'e muktedir olamıyot*. Yunan gazete* leri ahalmin heyecanmı teskin et • mek verilen direktifi yapmakia beraber, kendisine yanlts malumat verildiğini zannettiğini Musolinmin hakkaniyet ve akli selimme müra • caat etmekten de geri durmuyor. On iki ada harb esnasında Itai* yanlar tarafından ifgal edihnifti. Fakat süphesiz Rum olan adalann ahalisi üzerinde bunun nedea bir tesiri olmalı? ttalyan isgali Türkiyeyi sulha icbar için yapılmıştı. Ada rumlan neden Yunanistana taalluk etmeyen eski bir harb için bu hale katlansınlar? ttalya on iki adalarda bahrî ve siyasî üsler yapmak istiyormuş. Yunan efkârı umumiyesi buna kars.ı gelmiyor. Yalnız ahalinin milliye • tine hürmet istiyor. Bundan daha makul ne olabilir? Musolinmin Balkanlarda takib ettigi siyaset göz onüne getîrilirse ttalyanlann on iki adalarda aldıklan vaziyetin anla • şılması kabil degildir. Muahede • lerin tekrar tetkikine taraftar ol • duğu asikâr bulunan Musolini, bu muahedelerin devletler arasındaki sulha zarar verdiği tddiasnndadir. Yunanistan da bu devletlerden bi • ridir. Binaenaleyh Musolini Yugos • lavyayı zayıf düşürecek, Türkiyeyi de tecrid edeeek olan Atina Sofya müzakerelerine istinad ediyor. Fakat Italyanın Yunanistanla uyusamaması Yunanistanı Türkiyenin kucağına attı. Bulgaristam ortada btrakarak en sonunda Belgradla anlaşmaga meobur etti. Jşte bu suretle Romanın Balkan siyaseti tamamile eriyip gitti. Bu siyasetin takib ettigi esas maksadlar hakkında bir fikir beyan etmeden Yakınşarktaki si • yasetin mubakkak surette iflâs et mesine meyd!an "erilmiyeceğini söylemek mecbujriyetkıdeyiz. Ahlâk bakımından ttalyanm hareketi daha ağırdır. ttalya 12 adalılan Türk idaresine hasret çektk • mîstir. MOliyetperverlerin takip ve taz yiki eski devirlere yaraşan bir hareket • tir. Şimdi böyle çeylerle millî hîssiyatm onüne geçmek miimkun degildir. Biz de Atinah arkadaslarımızla beraber olarak faaliyet tarihçesinde birçok iyi eserler kayidli olan Musolinmin hakikati görerek rimmetine bir iyi şey daha kaydedeceğinden emin olmak is • tiyoroz. Alacaklı hıncı! Bir kadın dün Adliyeyî velveleye verdi Dün gene bir kadın AdHye kori . do. unu birbirine katmıs, yaygara lerile ortalığı bir hayli kanstırmıstır. 55 yaşlarında kadar tabmin edilen bu kadın birisinden alacağı olan iki l;>ayı alamadıfı için icraya müracaat etmiş, dün de bu isi takib etmek Uzere Adliyeye geldiği zaman borclusile kar;ılaşmutır. Borclu sunu gören kadın hafiften başlıyan bı asabiyetle karşısındakine Çi kifmağa ve biraz sonra da cnasıl? Alırken iyi de, verirken fena mı? Seni gidi...» diye bütün kuvvetile bagirmağa başlamtstır. Esasen kala • bahk olan koridor kaynaşmıs, herkes patırdının ne oldugunu anlamak için icra dairesinin önüe koşusmustur. t* anlafilınca giilüsülmüs; gürültüye gelen zabıta memurlan ka • dını tckin ederek göndermislerdir. tstanbul asliye besinci bukuk mah • kemesinden: Bedros tskenderyanm Beyoglunda Şiraserviler sokaginda 226 numaralı evde oturan müteverfa Pasent Dobini veresesinden sevcesi Eleni aleyhine ikame eylediğt davanin ilânen tebligat icrasina ragmen 5/2/935 tarihli cel • sei muhakemede ispati vficud etmemi* ve emri muhakeme 26/3/935 tarihme musadif salı günu saat 14 e tayin kı • linmif olduğundan yevm ve vakti mezkurda mahkemede hazir bulunraası ve aksi halde hukuk usulii muhakemeleri kanununun 401 inci maddesi mucibince hakkmda giyaben muamele icra ohı • nacafı teblii olunur. (7930) Dr. C E M (Tin Cumhuriyet Müesseseleri tarafından çıkarılan çocuk kitabları Bilumum Gümrük Kumusyoncusu, Maiyet Memuru ve Tüccar Müstahdemlerine İstanbul Ithalât Gümrüğünden: 1 Kumusyoncu, maiyet memuru ve tüccar müstahdemlerinin el lerindeki karneler yeni basdınian karnelerle değiçtirilecektir. 2 Yeni karneler lmtihan Komuyonunca kayıdlara nazaran doldurulacak teklif ve inha varakaları üzerine Gümrükler Umum Müdüirlüğünce verilecektir. 3 Bu için başarılması için her kumusyoncu, maiyet memuru ve tüccar müstahdemleri matbu bir teklif varakası alıp 26 kunif luk pulla birlikte lmtihan Komisyonuna getirmeleri Iftzımdur. 4 Bu «uretle bugün bilfiil çahşanlar tesbit ve bunlara aid teklif ve inha varakaları Gümrükler Umum Müdürlüğune gonderil miş bulunacaktır. 6 Alâkadarlann 25/1/935 ten 25/2/935 tarihine kadar müra caatleri ve müracaat etmiyenlerin bittabi alâkalarır»ı kesmif olduklanna hükmolunarak eski kayıdlarına göre teklif ve înha varakası doldurulmıyacağından yeni ves&a alamıyacaklan îlân olunur. (326) Küçük hikâyeler 75 kuruş Bir varmış, bir yokmuş 75 kuruş Amerikada biı Türk çocuğu Her le 150 kuruş kitabcıdan ve her gaxescrtılan yerden aroyınız NASIR ÎLÂCI En eski nasirlan büe pek kua bir zamanda tamamen ve kökünden çikanr. Umumî deposu: tngiliz Kanzuk ec zanesi, her ecsanede bulunur. Ciddi ve müessh* bir nasir ilâddir. 1 L A N OMNtOM ŞARK ŞINAl ANONİM ŞİRKETİNDEN: Tıcaret kanununun 361 bci mad • desile şirket mukavelenemesi ahkâ • mina tevfikan Omniom Şark Şinaî Anonim Şirketi hissedarları 1935 senesi martinin 23 üncii cumartesi günu saat 11 de Galatada Unyon hamnda be şinci katta 57, 58 ve 59 numaralı o • dalarda şirket merkezinde inikad ede. cek adî heyeti umumiye içtimaina da • vet olunurlar. Rarnamei muzakerat: 1 Meclisi idare raporu ile ma • rakıblar raporunun kiraati, 2 1934 senesi muamelâtina aid hesabatin kabulü ve meclisi idare aza»înin ibrasi ve senei mezkure netayici muamelâtina dair meclisi idarenin teklifi, 3 Umurtı şirketin idaresine me • mur edilen aza aidatinin tayini, 4 Mnddetleri hitam bulan azanm yerine intihabat icrasi, 5 Ticaret kanununun 323 üncü maddesine tevfikan sirketle muamelei ticariyede bulunmak üaere meclisi idare azasma menmiyet itasi, 6 1935 senei hesabiyesi için marakıb tayini Oe aidatintn tesbiti ve murakıbm mazereti halinde ifayi vazife etmek âzere diğer bîr zatm tayinL Lâakal elli hisseye malîk olup ta raezkur içtimada hazir bulunmak îsti • yen zevat ticaret kanununun 371 inei raaddesine tevfikan içtima tarihmden bir hafta evvel hisse senedlerini şirket merkezine tevdi etmeldirler. Bankalara tevdi edilecek hisse senedatı makbuzlari şirket merkezine tevdiat mahiyetinde olarak kabul olunacaktir. Istanbul, 9 fubat 1935 (imza) Meclisi idare Deniz Fabrikaları Genel Çevirgenliğinden: Döküm ocakrılığ'nda günrjflikle çalışmak üzere bir Türk vatan daşı ahnacağmdan isteklilerin ve artık biigi edinmek dileyenlerin Gölcükte Deniz Fabrikaları Genel Çevirgenliğine baş vurmaları. (467) Yüksek Mühendis Mektebi Arttırma ve Eksiltroe Komisyonundan: Cinsi Su soğutma tertibatı Yukarıda yazıh su soğutma tertibatı 15 siltmeye konulmuştur. Eksiltmesi 18 şubat «14» te yapılacaktır. Şartnamesini görmek misyona müracaatleri ilân olunur. Muhammen bedeli 930 Lira gün müddetle açık ek • 935 pazartesi günü taat istiyenlerin hergün Ko • (453) Seyhan Nafıa Başmühendisliğinden: Seyhan Nafıa Dairesi için mahrutî «30» otuz çadır, bin yüz lira muhammen bedelle açık eksiltmeye konulmuftur. 2 Bu işe aid şartnameler ve evrak şunlardır: A Eksiitme şartnamesi B Hususî şartname C Mukavele Istiyenler bunları bedelsiz Nafıa daîresinden a'a^il'rîer. 3 Eksiitme 935 senesi şubatın on altıncı cumartesi günü saat 10 da Vilâyet Daimi Encüraeninde yapılacaktır. 4 Eksiitme açık olarak yapılacaktır. 5 Eksiltmeye girebilmek için istekliler yüz on iki lira elli kuruş muvakkat teminat verecektir. (559) 1 I İstanbul Belediyesi ilânları \ Iç Ticaret Umum Müdürlüğünden: 30 iknciteşrin 330 tarihli kanun hükü mlerine göre tesçîl edümis olan ecnebi sirketlerden (Di Gudyir Tayr end Raber Eksport Kompani The Goodyear Tire and Rabber Export Company) şirketinin Türkiye umumî vekfli haiz olduğv salâhiyete binaen bu kere muracaatle Jüles Hageni şirket namina yapacağı iş • Ierden doğacak davalarda, bötün mahkemelerde dava eden, edOen ve uçüncu şahis sifatlarile hazir bulunmağa salâhiyettar olmA ve kendisine verilen vekâlet müddeti 14/12/935 tarihinde hitam bulmak Bzere kendi yerine şirketin Türkiye umumî vekili tayin ettiğini budirmif ve lâzim gelen vesikayi vermiştir. Keyfiyet kanunî hükümlere uygun goriilmuş olmakla flân olunur. Tramvay tarifesinin tedkiki Tramvay tarife komisyonu ya • rm Nafıa Basmüfettisinm başkan lıgında toplanacak ve yeni altı ayIık tarifeyi belirtecektir. Komisyon, yeni tarifeyi belirtir • ken bugün muteber olan 1923 mukavelesindeki ücretleri esas tuta • caktır. Meclisden ayrılan Uyeler Şehir Me»lisi üyeliğinden istifa eden Yalova Uyesi Kadrinin yerine yeniden intihab yapılması hakkm da Yalovaya tebligat yapılmısttr. tntihab bu cumi günü yapılacaktır. Saylav seçilen Nakiye, Sadet • tin Ferid, Mehmed AIi, doktor Galib hakkınm yerine yeni üyeler seçilmesi için de Şehir Meclisinin yarmki içtimamda bir karar verile cektir. Ayni zamanda üç üyesi aynlan daimî encümen kadrosu da tamamlanacaktır. Ne kadar kalıyoruz burada? diye sordu. Daha on dakika. Dışanda, tren yolculan, bufe nin, sigara, kibrit, gülyağı ve sa • ire satan kulübenin etrafım ku çatmıçlar, hararetle alışveriş edi • yorlardı. Küçük bir çekçek arabasmm i çine çeşid çeyler dizmis bir çocuk, kompartımanlann önünde, mah • nı teklif ederek dolaşıyordu: Sigaret.. karteL sigar.. çibrit!. Cemil, pencereden iğildi; bİT kutu sigara seçti: Kaç para? Bes leva! Parayı saydı, kutuyu aldı. Ço cuğun türkçe anlaması ve gene türkçe cevab vermesi millî gururunu okçamıştı. Yeni satm aldığı bu sigaralardan birini yaktı; be • ğenmedi. Nerede bunlar, nerede Istanbulda içmeğe alışmıç oldugu nefis yeniceler?. Fakat kolladi^ı çahıs bir türlü görünmüyordu. Endişesi arttı. A Beyoğlu Belediye Şubesinden: Galatada Arapcami mahallesinin Kürkçükapıdaki Karkol meydanmda mevcud haritası mucibince Belediye mah olan yerin heyeti fenniyece gösterilecek altısar metro uzunluk ve üçer metro genifliğindeki iki parçası odun ve kömür ve kereste koymağa ve daire dilediği zaman kaldırmak şartile bir sene için açık müzayede ile kiraya verilecektir. İstiyenlerin teklif edecekleri senelik kiranın % 7 i nisbetinde banka teminat makbuz veya mektubile 5 mart 935 salı günü saat on beçte Daire Encüme • nine gelmeleri ilân olunur. (678) Adapazarı Noterlîğinden: Güzel San'atlar Akademisi Müdürlüğünden: Akademimiz Yüksek Mimarî subesi için 45 lira asli maaslı inşa • at malzemesi, fizik ve kimya asistanlığı münhaldir. «Maaş derecesi barem kanununa göre tesbit edilecektir.» Haftada 16 saat devam mecburiyeti olup bunun bir saatinde iktısadî inşaat usulleri derslerini okutmak şartile Yüksek Mimarî mektebi veya Mühendis mektebi mezunlanndan talib olanlarm Akademi Müdürlüğüne müra • caatleri. (668) pısı aralandı. Bu tarafa doğru uzanan eli Cemil tanımıştı. Elin sahibi de biraz sonra meydana çıktı. Kondoktöre seslenip, almanca sordu: Telgrafımı verdiniz mi? Yavol, mayınher! Danke! Cemil, acele kendi komparti manına girdi. Türkü çağıraraktan giyinmeğe başladı. Ağzına alıp yaktığı Bulgar slgarası ona şimdi pek nefis geliyordu.. Sofya varoşlannın yeşillik ortasında öbek öbek duran kırmızı kiremidli evlerini gözden geçirir ken, kendi kendine söyleniyordu: Boşuna üzülüp durmuşum. Herif kaçıcılardan değilmiş.. «Sevgili kardeşim Adnan; Bu mektubu Belgraddan postaya verecegimi tahmin ediyorum. Nasılsın? Ne âlemdesin? Sana veda edemeden yola çıktığıma bil sen nekadar üzülüyorum. Lâkin gene kabahat sendedir. Bu işi benim basıma saran sen değil misin? İşte böyle, birdenbire seyahate çık mak zarureti hasıl oldu. Nerelere gideceğimi ve nekadar kalacağımı şimdiden kestirmek mümkün değil. Galiba Avrupanın şimaline ka» dar yolum var. Her gittiğim yerden, tabiatile sana mektub göndereceğim. Lâkin tafsilâta girişmiyecek olursam, elbet sen de beni mazur görürsün. Tuhaf değil mi? Benim seyahate çıktığımı ( o ) da bilmiyor. Sana rasgelip sorarsa, kendisine hiçbirşey söylemezsin. Zira, onun uğruna katlandığım bunca zahmetleri, o, heder edeeek kadar zayıf iradelidir. Yoluma, çok güzel bir hava ile devam ediyorum...» Cemil gözlerini kaldırdı, pencereden baktı, yazısına devam et ti: «Sana bu satırlan yazarken, yemyeşil, zümrüd gibi bir ovadan geçiyoruz. Lokanta vagonumm penceresinden dışarısmı seyredi yorum. [Arkan var) Yardım Cemiyeti içtimaı Belediye memurlarmm ailelerine yardım cemiyeti senelik toplantı • n dfin saat 11 de Şehir Meclisi sa .lonunda yapılmıştır. Kongred* cemiyetİB senelik isleri hakkmda görüsülmüstür. **Cumhuriyetn in tefrikası: 14 Adapazari Türk Ticaret Bankasl Anonim Şirketi Umum Mudürlügu tarafından verilip dairemin 27/5/1934 tarih ve 1117/234 mımarasile tasdikli vekâletna • raesile mezkur bankanm Kütahyada Dere Çarsamba ormani satif müdürii ve ve. küi bulunan Bay Salihin gene bu bankanm talebi üzerine dairemin 30/1/935 tarih ve 213/14 numarasim taşiyan ve tarafimizdan ayni tarihte kendisine teblig olunan azüname ile vekâleti mezkureden azü ve haiz oldugu salâhiyeti refe • dilmiş ve bundan sonra o banka nam ve besabma o vekâletname Qe iş yapmaga salâhiyeti kalmamis oldugu herkese malum olmak üzere flân olunur. caba nerede idi? Ne obnuçtu? Birdenbire Cemil kendi kendine kızdı. Uykusuna nasıl olmuç ta hâkim olamamıstı. Eğer su dakikada giyimli olmus olsaydı, gidip Yanuşu arayacak, bulacak, ne yaptığını görecekti. Doğrusu, artık içe yaramaz bir hale gelmişti. Ayağma pantalonunu çekti; vagonunun basamağma kadar gitti. Ve nihayet, merakınm şiddetine dayanamıyarak, aşağıya bile indi. Herkes ona bakıyordu. Oradan geçmekte olan bir memur, adeta kulağına haykırdı: Yerlerinize. efendilert Tren kalkıyor.. Bu kadarcık bulgarcayı kolayca anlamıştı. Herifin sesi uzaklarda bir daha çınladı: Beograd.. Budapeşte.. Li vov.. Varçova!.. Vagon pencerelerinden sarkmış birçok kafalar, uzanmış birçok eller görünüyordu. Bitişik vagon da, buradan binmiş üç gene kızla anneleri, istasyonda kendilerini uğurluyan babalanna öpücük yol luyorlardı. Lokomotifin hizasmda, istasyon memuru, ellerile işaret veriyordu. Can çaldı. Tren, ağır ağır yürümeğe başlarken, Cemil de ancak vagonun basamağma atlıyabildi. Yanıbaçında dikilen kondoktör sordu: Kahvaltı etmiyecek misiniz? Edeceğim. Daha giyinmemişsiniz de.. Isterseniz, kompartimana getirteyim. Hayır; restorana giderim. Siz bilirsiniz, efendim. Cemil, üçüncü vagonun kapısından gözlerini ayırmıyordu. Orada hiçbir hareket yoktu. Bundan birşey anlamıyordu. Kendi kompartimanında, san saçlı, spor kıyafetli gözlüklü bir Macar a$ağı yukarı dolaşıyordu. Bu adam kondoktöre sordu: Pesteye ne zaman varıyo ruz? Tam geceyarıaı. Mersiî Bu esnada üçüncü vagonun ka Kompartımanlarn hepsi de bom bo«tu. Yalnız bir tanesinde, tim «ah derisinden bir bavul ile, çen gele takıh bir pardesü gördü. Bu kesif yüreğine su serpti. Gerisingeriye, kendi kompartımanı na döndü, saçını, başını taradı, biraz serin hava almak için pen geçîyordu.

Bu sayıdan diğer sayfalar: