20 Eylül 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

20 Eylül 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET 20 Eylul 1936 Kıbrıs adasındaki Türk Boğazlarda memnu ler nasıl yaşıyorlar? rnıntaka hududu Kıbrıs Türkleri, Türkiyede yapılan bütün inkılâbları derhal benimsiyorlar Karaname Vekiller Heyetince tasdik edildi KIBRIS MEKTUBLARI: f Şehir ve Memleket HaberlerTj Doğru değil mi? Sokaklarda yürümek meselesi Belediyenin yayakaldınmlann gidilen istikamete göre daima sağ tarafından yürünmesi hakkında evvelden aldığı bir karar vardır. Zaman zaman Belediye zabıta memurlan bu faydasız olmıyan kararm tatbikı için emir alırlar, bir gün iki gün büyük caddelerde halkı bu surçtle yürümek hususunda ikaz ederler. Fakat onların bu kontrolü kesildikten sonra bu karar da derhal unutulur ve herkes gene caddelerde bildiği gibi yürümeğe başlar. Bir aralık Belediyenin, bu karan tatbik için bazı cezrî tedbirler a lacağı, hatta yayakaldmmlardan ters gidenlerden ceza almacağı söylenmişti. Fakat bu şayia, tahakkuk etmedi. Dün, bu kararm yeniden tatbikı na teşebbüs edildiği görüldü. Belediye zabıtası memurları, bilhassa Köprü, Eminönü, Galata tarafla rında caddeleri tutarak halka daima sağ tarafı takib etmeleri hususunda tavsiyelerde bulunmağa başlamış lardır. Bu.vaziyete göre Belediye nin artık halkı bu suretle yürümeğe alıştırmak hususunda ciddî karar verdiği anlaşılıyor. Temenni edelim ki, bu seferki teşebbüs te diğerleri gibi bir iki gün devam etmese de herkes te sağdan mı soldan mı yürüyeceğini bilse, Belediye verdiği bazı kararlann tatbikı aczinden kurtulsa diyoruz. Siyasî icmal Roma bloku uhtelif devletlerden kil bir devleti muazzama gibi hareket eden Küçük Itilâf blor kunun Bratislavada toplanan konferaı» sına İtalya ile Macaristan ve Avusturya» dan müteşekkil diğer Üçler bloku derhal mukabelede bulundu. Avusturya Dı§ Bakanı Şmitin Küçük Itilâf konferansî akabinde Italyaya giderek Musolini vç damadı Kont Ciano ile yaptığı müzake» relerin neticesi olarak bu üç devletin Ha* riciye Nazırlannm yakm bir zamandâ Viyanada bir konferans akdetmeleri ka« rarlaştmldı. Artık Küçük Itilâf blokunun Roma Üçler blokunun azalanna taalluk edea meselelere dair müştereken aldığı vaziyete ve verdiği kararlara karşı müştereE vaziyet ve kararlarile mukabelede buluni mak usulü ihdas edilmiş oluyor. Bratislava konferansmda verilen kararlardan başlıcası Avusturyanın sulh muahedesini hiçe sayarak silâhlanmış olmasını takbih" ten sonra Almanyanın önayak olduğu ve Avusturyanın takib ettiği bu yolu Macaristanın örnek tutman ihtimaline karşı tedabir ahndığına dairdir. Viyana konferansî, Bratislava konfe • ransı gibi zâhirde aza devleti er arasındaki münasebet ve teşriki mesaiyi muhtelif sahalarda kuvvetlendirmek ve artırmak maksadım güdecek ve lâkin hakikatte aza devletlerden herhangisinin hayatî menfaatlerine karşı komşu devletlerden gelebilecek zarar ve tehdidlere karşı ko* runmak üzere kararlar alacaktır. Binaenaleyh Viyana konferansmda başlıca görüşülecek ve üzerinde durulacak mesele Macaristanın silâhlanması, millî hududlannm sulhan değiştirilmesi ve Macar ekalliyetlerinin hukukunun müdafaası meseleleri olacaktır. İtalya bu yeni usulü icad etmek sureti* e zecrî tedbirlerin sarsmış olduğu Streza mukarreratını ve bunlan tatbik için Fransa, Ingiltere ve İtalya arasında kararlaştırılan cepheyi tamamen yıkmış oluyor. Bu mukarrerat ve birlik Avusturyanın istiklâlini Almanyaya karşı müdafaa etmek maksadile alınmıştı. Şimdi ise böyle bir mesele yoktur. Küçük bir Alman hükumeti olan Avusturya temmuzun altısında Almanya ile yaptığı siyasî anlaşma ve sonra Berlinde iki arada alınan iktısadî tedbirlerle iki Alman devleti tamamile uzlaşmışlardır. Bunlann uzlaşmalan ise Almanya ile İtalya arasında münazaah bir mesele bırakmamıştır. Bu suretle Roma misakile vücude gelen yeni Üçler bloku esas itibarile Al" manya ile de birleşmiş bulunuyor. Nasıl ki Küçük Itilâf Fransaya muhtelif muahedelerle bağlanmıştır. Şu farkla ki Fransa denizlerin ve Alplerin arkasında ve uzaktadır. Almanya ile yeni Oçler bloku karadan hudud sahibidirler. Al » manya ile siyasî ve iktısadî cihetten anlaşmış, Macaristanla hakikî dost ve İtalya ile samimî olan Lehistan, Çekoslovakya .e zıddiyeti bütün şiddetile devam et • mekte bulunmasından yeni Üçler bloku» na eskisinden daha yakm bulunuyor. Maahaza Küçük Itilâf yeni bloka k a r şı tamamile hasım bir tavır almış sayıla» maz. Bratislava konferansmda Çekoslovakyanın Sovyetlerle ittifak ettiği gibî Küçük Itilâfın diğer azalannın da baş» ka devletlerle yakınlaşabilecekleri esasî kabul edildi. Bunun içindir ki Romaıryâ" Hariciye Nazm M. Antonesko Roman yanin Almanya ile münasebatı iyi ve faal olduğunu, Sovyetlerle münasebatmda dâ mevcud ademi tecavüz misakından ve mevcud dostluktan ileri gidilmiyeceğinî ^öyledi. Viyana konferansî kararile iki Üçler grupu ve arkalarındaki devletlef karşı karşıya gelmiş bulunuyorlar. Düş • man olmaları kadar uzlaşmalan ihtimalî de vardır. Belediyenin yaptığı istatistiğe göre Mal pahalı değil, iştira kabiliyeti düşük... Belediye tarafından çıkanlan iktısadî istatistikler bülteninin son sayısında «Ucuzluk nedir?» başlığile bir yazı çıkmıştır. İktısad Müdürlüğü tarafından yapılan tetkikat neticesinde yazılan bu yazıda, İstanbulda bir hayat pahalıhğı olup olmadığı, gıda fiatlannın ve geçinme vasıtalarının 925 senesinden bugüne kadar geçirdikleri temevvüçleri uzunuzadıya tahlil edilmekte ve ucuzluğun ne demek olduğu tebarüz ettirilmektedir. Hayat pahalılığının mevcud olmadığı ve İstanbulun emsali şehirler arasmda en ucuz ve kolay geçinilebilecek bir şehir olduğu ileri sürülen bu yazıda gıda maddelerinden ekmek fiatları bir esas olarak ele alınmaktadır. Filhakika 1925 senesinde her nekadar ekmek fiatlan 8 kuruş ise de müteakıb senelerde 18,5 kuruşa kadar çıktıktan sonra 1935 te vasatî fiatin 10,34 e düştüğü görülmektedir. Bundan sonra 1929 senesinden 1935 senesine kadar et fiatlan gözden geçirilmektedir. Ekmekte olduğu gibi et fiatlannın da bir çok temevvüçler gösterdikten sonra kıyas kabul etmiyecek derecede düşmüş olduğu isbat edilmektedir. Diğer gıda maddele rinden kuru sebzeler, şeker, kahve, yağ, peynir ve sabun gibi şeylerin de ayni müddet zarfında mütemadiyen düşmüş olduğu görülmektedir. Bu yazıya göre mal düne nazaran pahalılaşmamıştır. Fakat müstehlikte alma kudreti azalmıştır. Bundan ise Belediye, İstanbulda hayat pahalılığının mevcud olmadığını, Istanbulun en ucuz, en kolay, en rahat yaşanılabilecek bir şehir olduğu neticesini çıkarmaktadır. Kıbrıstan bir manzara: Lefkoşada Türk Evkaf daireri Kıbrıs (Hususî muhabirimizden) Son mektubumda, Kıbrıs Türk lisesi nin ada halkı üzerindeki harsî ve içtimaî tesirlerinden bahsederek bu biri cik irfan müessesemizin bugünkü ök süz vaziyetini anlatmıştım. Filhakika, bura Türklerinin bu mü esseseden başka doğru dürüst bir kül tür membaı yoktur ve maalesef iki se nedenberi müdürsüzlükten mustarib olan lisemizin derdine çare bulunama maktadır. tçtimaî hayatınuzın lâzımı gayrimü fariki mesabesinde bulunan lisemizin çalışkan mezunları, ne pahasma olursa olsun, kendilerini aziz Türkiyenin müşfik sinesine atmakta, orada tefeyyüz etmek için elden gelen her fedakârlığı geri koymamaktadırlar. Eskidenberi bütün Akdeniz adaları içinde ve ana vatandan bir takım arizî sebeblerle ayrılmış bulunan diğer ül kelerin hepsinden ziyade burada görülen milliyetperverlik tezahürlerinin tabiî bir neticesi olmak lâzım gelen bu göçlerin elbette ki bir millî şeref hissesi vardır. Rum vatandaşlarımızın 1930 daki siyasî kıyamlarma gelinciye kadar mat buat hürriyetinin azamî şeklile intişar eden gazetelerimiz, ellerinden geldiği kadar, bugün görülen milliyetperverlik heyecanlarını tahrik ettiler; zaten halkımızm fıtrî istidadı da burada bir Türk içtimaî hayatı yaratılmasına müsaid olunca mesele kendiliğinden halledilmiş bulundu. Filhakika bugün burada, her mana sile modern Türkiye Cumhuriyetinin içtimaî ve medenî yaşayışmı hatırlatan bir Türk cemiyeti vardır. Mekteblerde yeni Türk harfleri kabul edilmiştir. Türkiyeden mekteb kitabları getirtil mektedir. Sade harfler değil, Türkiyede medenî serpuş kabul edildiğindenberi burada da azim bir genclik kütlesi asrî Türk kıyafetini lâbis bulunmakta, şapka ve manto giymektedir. Diğer taraftan şimdiki Vali Sir Palmere kadar, an'aneperest İngiliz siya setinin bir neticesi olarak muhafaza edilmekte bulunan fesler, son senelerde değiştirilmiş ve bugün artık fes bir «püsküllü belâ> olmaktan çıkmıştır. Kıbns, Türk içtimaî hayatının en göze çarpan teşkilâtı kulüblerdir. Bun dan başka (Cemiyeti Hayriyei İslâmi ye) namile şümullü bir hayır müessesesi vardı. Fakat maalesef uzun müddet yaşıyamadı. îstanbuldaki Kıbrıslı Türk Talebe cemiyeti de hâlen muattal va ziyettedir. Demek ki bugün, Ada Türklerinin, yazık ki, bir sosyal yardım te şekkülleri yoktur. İçtimaî teşekkül olarak kulübleri ele almıştık. Bunlar spor kulübleri değil lerdir. Sadece birer hars ve irfan te şekkülü, birer kıraathanedirler. Ziya Gökalp merhumun açtığı Türk Ocakları çığırı da ta Kıbrısa kadar gelmiştir. Muhtelif teşekkül isimlerinden bu, kolayca anlaşılır. Ziya Gökalp merhumun diğer tesirlerine gelince, yukarıda kaydettiğimiz kulüb, kulübcülük meselesi başta gelir. Sonra Türkçülük.. Türkçülük işi, burada, tamamen içten gelme bir iştiyakla ortaya şıkmıştır. Meselâ mekteblerde, henüz Türkiyede soy adı çıkmadan çok önce, her çocuğa bir eski Türk ismi verilir ve bu isim benimsenirdi. Bundan başka Magusaya nefyedilmiş olan Namık Kemal merhuma aid işi tilmemiş fıkralar, hikâyeler, daima söylenip durmaktadır. Görülüyor ki, Türkçülük, milliyetçi lik Kıbnsta bir tarihe, bir maziye maliktir ve bu, haricî hiçbir müeyyide tesirile olmuş değildir. Bugünkü içtimaî Türk kulübcülüğü ne gelince, derhal tasrih edelim ki, bu teşekküller hiçbir merkezî idareye mensub değillerdir. Müstakıllen, hususî aidatlarile çalışıyorlar. Gayeleri bura Türklerini irfana götürmektir. Bunlar kat'iyyen siyasetle iştigal etmezler. Her kulüb, kendi hesabına birkaç Tüfkiye gazetesine abonedir, iyi kötü bi rer kütübhanesi vardır, bütçeleri mü saidse radyo makinesi dahi alırlar. îçtimaî hayatımızm diğer tezahürlerine gelelim: Eskiden buralara Türk temsil heyetleri gelirdi ve biz Türklere müstesna birkaç (Türk gecesi) yaşat tıktan sonra çekilip giderdi. Şimdi bunlar da görünmez oldu. Teslim olunur ki gürültüsüz yaşıyan bir adaya bazan böyle (bediî dağdağalar) lâzım olmu yor değil... Hele bizim gibi kalbleri ana vatan hasretile yanan bikes çocuk lar için bu ne müthiş bir ihtiyacdır, bi lir misiniz? Şimdi de Kıbrıs Türk matbuatı hakkmda şu kısacık malumatı vereyim: Kıbnsta 67 bin Türk olduğu halde bugün burada bir tek gazetemiz dahi yoktur! Ses gazetesi kefili nakdisi imtina ettiği için kapanmıştır. Söz gazetesi de tatili neşriyat etmiştir. Şimdilik Elefteriya, Gibriyakos Fi lâks gibi gündelik Rum gazeteieri, ya zıları arasma bir iki sütun da türkçe havadis koyarak Kıbrıs Türklüğünün okuma ihtiyacım tatmine çalışacaklar mış. Elhasıl îstanbul gazeteleri de ol masa bura Türklerinin hali nice olur, bilmeyiz! Bir kadirşinaslık eseri olarak kaydedelim ki, Türkiye gazeteleri, sansüre rağmen, elimize muntazaman vâsıl olmakta, hiçbir makas ameliyesine tâbi tutulmamaktadır. Son olarak buranın Türk şive ve lehçesini kaydetmek isterim. Hakikaten Asyaî türkçeyi andıran sözlerimiz ara sında öyle kelimeler vardır ki Türk Dili Tetkik Kurumu onları öz türkçe olarak kabul ve ilân etmiştir. Yalnız, yazımızın gayesi bugünkü Kıbns Türk içtimaî hayatım (tersimden) ibaret olduğu için bu mevzular üzerinde fazla tafsilât veremiyoruz. Hulâsa: Kıbrıs Türk içtimaî hayatı ihmal edilmek şöyle dursun, türkiyat çılar, lisaniyatçılar ve içtimaiyatçılar tarafmdan dikkatle tetkike değer bir mahiyettedir. *** Çanakkale ve Karadeniz Boğazlarındaki askerî mmtakayı tesbit eden ve bu mıntakalardan geçecek kara, deniz ve hava vasıtalan hakkında esaslan muhtevî bulunan kararname Vekiller Heyetince tasdik olunmuştur. Kararname §u hükümleri ihtiva etmektedir: 1 çanakkale Boğazı, Anadoluda: Karabiğa kasabası kurbundeki Karaburundan eski gayriaskerî mıntaka hududundan başlıyarak eski hududu takib ederek ve Bayramıçin on dort kilometro şimali garbisindeki Şeltik sırtından Ezıne şarkı ve Ayvacık garbi üzerinden Sıvilceburnuna kadar uzanan hattm garbi. (Bu hat dahıldir.) Rumelide: Şar koyun beş kilometro gar. bınden Ovreşe, şimalınden Yerlisu, cenubundan, Udriceburnu, garbinden Tuzla gölune kadar imtidad eden hattın (dab.il) cenubu. Marmaradaki Marmara, Paşallmanı, Ekillik, Avzar ve civarındaki küçuk adalar grupu ile Bozca ve Imroz adaları ve Küçük Tavşan adaları grupu, Saros körfezindekl Ekip adalar grupu (Çanakkale ve Gelibo. lu kasabalarındaki sahil sıhhiye teşkilâtı. na bağlı tahaııuzhanelerin kendi hususî Lskelesı ve bu tahaffuzhanelere giden yol mustesnadır.) 2 îstanbul Boğazı. Anadolu mıntakasmda: Serviburnu şl malinden yeni gaz tanklarının bulunduğu yerin hemen şimal kenarından Karakulak şimali Alibahadir köyu (dahil) Karaburun (dahil), hattın garbi. Rumeli mıntakasmda Yenimahallenin hemen şimal kenarından Zekeriyya köyü, Kısırkaya hattıdır. (Hat dahildir). (Anadolukavağında Manastır ağzındaki sahll sıhhiye teşkilâtına bağlı tahaffuzhanenin hususi iskelesi ve yolu mustesnadır.) Geçiş hususunda esaslar 1 Boğazlardan geçiş tarzı: A Yabancı harb gemileri geçiş ve haber verme istasyonları. Çanakkalede: Seddilbahir işaret Istas yonu. Karadenizde: Karadeniz Boğazı işaret istasyonudur. B Gemiler bu istasyonlara elli mil kalarak rapor verecekler ve rüyet mesafe. si dahilinde isimlerini çekeceklerdir. C Mutekabil selâmlaşma için Akdenia Boğazmda Çimenlik, Karadeniz Boğazın da Anadolukavağmda birer batarya bulundurulacaktır. Doğru değil mi? ŞEHİR İŞLERİ 40 gün 40 gece şenliklerinin Taşdelen suları bir ahırbilânçosu Menba sularının haznesi bulundu! da imal ediliyormuş! Klavuz merkezleri 1 Akdeniz Boğazmda Çanakkale, Karadeniz Boğazmda Telli tabya ve Istanbuldur. 2 Hava yolları seyir hattı. Midye, E. noz ve Enoz . Marmara Ereğlisi ve Midye hatlandır. 3 Boğazlar mukavelesi mucibinc* sulh zamanmda ihtiyarî olan ve tehdidi harb ve harb hallerinde mecburl akdedilebllen kılavuzluk için şimdilik kılavuz istasyon ları Çanakkale, îstanbul, Tellitabya faaliyetlerine devam edeceklerdir. 4 Çanakkale Truva harabeleri için ziyaret imkânmı temin edecek yol Çanakkale, Sarıkal, Truva yolu olup ziyaretler gündüzün ve bu yolda temin edilecektir. 5 Mezarlıklara gerek memurlarm gidebilmesi ve gerekse münferid ve mücteml bir halde ziyaretlerin icrası için icab eden yol ve iskele, elyevm kullanılmakta oldufu gibi Seddilbahir mezarlıkları için Seddilbahir iskelesi, Anafarta ve Arıburnu mezarlıklan için Kilya iskelesi ve Gelibohı mezarlıkları İçin Karaburun iskelesile bu iskelelerden mezarlıklara giden yollardır. ADÜYEDE Adliye tayinleri Birçok hâkimler arasında yapılacak tebeddül, tahvil ve terfilere aid kararname Tasdiki Âliye iktiran etmiştir. Bugünlerde alâkadarlara tebliğ edilecektir. 100 lira para cezası verecek Tahtakalede çorab fabrikası sahibi Alman tebeasından Vilna; teşviki sanayi kanununa muhalif olarak müessesesinde Alman tebeasından Volter isminde birini istihdam ettiğinden Adliyeye ve rilmiştir. Suçlunun dün Sultanahmed ikinci sulh ceza mahkemesinde sorgusu yapıldıktan sonra yüz lira para cezası vermesine hükmolunmuştur. Bir mecmua hakkında takibat yapılıyor r Bandırmanın kurtuluş günü kutlulandı Birkaç gün evvel ilk sayısı çıkan «Istanbulun Sesi» adlı bir mecmuada îstanbul matbuatı aleyhinde bir takım yazılar yazılmış olduğundan Müddeiumumilikçe bu mecmua hakkında takibat icrasına başlanmı«tır. tNHtSARLARDA Yenice paketlerindeki ikramiye kuponları değiştirilecek înhisarlar İdaresinin Yenice sigaralannm paketlerine koyduğu ikramiye kuponlannın kolaylıkla taklidi mümkün olacağı söylenmişti. Filhakika bu kupon lar üzerine konulan bazı işaretler herkesin görebileceği derecede basit olduğundan bunlann değiştirilmesi takarrür et miştir. İnhisar îdaresi, bu taklid tehlikesi karşısmda daha itina ile yeni kuponlar hazırlamaktadır. Şimdiden sonra piyasaya çıkarılacak paketlere bu yeni kuponlar konulacaktır. Bandırma (Hususî) Bandırmanın düşmandan kurtuluşunun on dördüncü yıldönümü bu sene de parlak tezahüratla kutlulanmıştır. Gönderdiğim resim, kurtuluş Biünasebetile yapılan merasimi göstermektedir. Belediye turizm şubesi, kırk gün kırk gece şenlikleri ve Balkan festivali hak Uzun zaman kmda bir bröşür çıkarmağa karar ver • danberi îstanbul miştir. Bu broşürde, gerek Îstanbul şenhalkına Terkos su lik mevsimî,' gerekse Balkan festivâli mü' yunu memba suyu nasebetile, Anatloludan ve yabancı menr namı altında içiren leketlerden şehrimize gelen seyyahlann, ve bu yüzden mü ziyaretçilerin, ecnebi heyetlerin miktarı him bir servet elde ve bunlann vasatî olarak şehirde bırak eden bir Rum ni tıklan para, vapur, tren, tramvay ve otohayet cürmü meş büs gibi nakil vasıtalarının, mutaddan hud halinde yaka fazla taşıdıklan yolcu miktarı, otel ve lanmıştır. Hâdise pansiyonların fazla kazancı, kırk gün udur: kırk gece şenlikleri komitesinin bu makBeyoğlunda bü Terkos suyundan ha. sadla yaptığı sarfiyat ve kazandığı para m e m b a s u l a n gösterilecektir. yük bir apartıman lis , . ,.., ı • imal eden Apostol Güreşçi Yaşara alınacak ev da oturan ve luks bir hayat geçirmekte bulunan Apostol is Başbakan Ismet Inönünün emri üze minde bir Rumun vaziyeti etrafındakile rine Cumhuriyet Halk Partisi tarafından rin nazan dikkatini celbetmiş ve bu ara Olimpiyadlarda dünya birinciliğini ka da kendisini çekemiyen bazı düşmanlan zanan Yaşara bir ev satın alınarak he da Apostolu tecessüse başlamışlardır. Ni diye edileceği yazılmıştı. Yaşara verilhayet bu adamın Gümüşsuyunda Gazha mek üzere Sultanahmedde bir ev bulunne karşısmda bir ahır kirahyarak burada muştur. Belediye fen heyetinden iki mimükemmel bir surette terkos tesisatı vü • mar dün Sultanahmede giderek evi tetcude getirdiği; ayni zamanda birçok kik etmişler ve muvafık görmüşlerdir. memba sulan etiketlerîni de taklid ede Satış ve ferağ muamelesi, bu hafta z a r rek terkostan doldurduğu damacanala fında ikmal edilecektir. ra bu etiketleri yapıştırdığı ve bunları Köpeklerle mücadele piyasaya halis memba suyu diye sevketBelediye dün bütün şubelere yeni bir mekte bulunduğu anlaşılmıştır. tamim göndermiştir. Tamimde, kapı ve Bu hal meydana çıkınca zabıta me murları Apostolu kontrol altına alarak bahçe kapılannda bağlanan süs, av ve evvelki akşam anî bir cürmümeşhud yap bekçi köpeklerinin havlamak suretile mışlardır. Bu cürmümeşhud neticesinde şehirlileri ve İstanbula gelen seyyahları Apostol gene bir takım büyük, küçük şi" rahatsız ettikleri ve sokak köpeklerine şelere terkos sulannı doldurmakla meş karşı açılan mücadelenin de bir kat daha gulken yakalanmışhr. Bu sahtekâr ev şiddetlendirilerek bir tek köpek kalma rakile birlikte Adliyeye verilmiştir. Hak yıncıya kadar çalışılması bildirilmekte ve ileride yapılacak teftişlerde mıntaka kında takibata devam edilmektedir. sında köpek görülen temizlik memurlaMuharrem Feyzi TOGAY MÜTEFERRİK nnın şiddetle cezalandınlacağı, süs, av ve bekçi köpeklerinin havlamalanna mâMülkiye teftiş heyeti reisi n; olunması için sahiblerine tenbihatta Maarif Vekili Saffet Arıkan, ÜnîMülkiye Teftiş heyeti reisliğine ta bulunulmak suretile tedabir alınması istenmektedir. versitede bazı tetkiklerde bulunmak üzeyin edilen Kastamonu valisi Tevfik Tare dün şehrimize gelmiştir. Saffet Arıkan lât yeni vazifesine başlamıştır. ECNEBt MEHAFÎLDE tstanbulda lise ve ortamekteblerin vazi10 kuruşluk otları çay diye Yunan konsolosu memleke yetleri hakkında da evvelce başlamış olduğu tetkikatına devam edecektir. 400 kuruşa satıyorlarmış tine gidiyor Vekil ancak bu tetkikatmdan sonra Îstanbul Yunan konsolosu Triyanda İktısad Vekâleti standardizasyon şu iselerin on iki seneye çıkarılıp çıkanlabesi müdürlüğü çok mühim bir meselenin filidis, Atinada Hariciye Nezaretinde mıyacağı hakkındaki noktai nazannı bu tahkikatile meşgul olmaktadır. Bu iş ayı başka bir memuriyete tayin edildiğinden işle meşgul olan komisyona bildireceküzümü denilen bir otun yapraklarile A" şehrimizden ayrılacaktır. Konsolos, bu tir. dapazan ve Sapanca civannda yetişen vesile ile dün Vali ve Belediye Reisi ve Anadolu otu denilen bir nevi otu, Muhiddin Üstündağı ziyaret ederek veRizede yetişen ve Seylân çaylarmdaki da etmiştir. hassaları haiz olan yerli çaylarımıza ka Italya konsolosu Vilâyette rıştırarak yapılan büyük sahtekârlıktır. Italya konsolosu dün öğleden evvel Nüshast S Kuruştnr Gerek ayı üzümü yapraklan gerek Belediyeye giderek Vali ve Belediye ReTurki e Anadolu otunun sıhhate muzır mevaddı isi Muhiddin Üstündağı ziyaret etmiştir. ihtiva ettiği de tesbit edilmiştir. Ayni za«Emden» in ziyareti manda kilosu 10 kuruşa îstanbulda saAlman mekteb gemisi Emden kruva Senelik 1400 Kr. 1700 Kr. tılan bu yapraklann 400 kuruşa satıl zörünün yakında limanımızdan KaradeAltı aylık ması emsali görülmemiş bir ihtikârdır. 7S0 1450 nize geçeceği yazılmıştı. Dün Alman konÜç aylık Bu rçin şehrimizde Tahtakalede bazı solosluğundan Öğrendiğimize göre filhaBir aylık 400 800 Rum çaycılar tarafından yapıldığı tesbit kika Emden gelecekse de bu ziyaretin 150 yoktur edilmiş ve vaziyet merkeze bildirilmiştir. tarihi henüz malum değildir. Maarif Vekili geldi Cumhuriyet y '& Abone ] şeraiti»

Bu sayıdan diğer sayfalar: