25 Ekim 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

25 Ekim 1937 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cumhuriyet Almanağı 1938 nüshası için ilân kabulüne başlanmıştır yil umhuriy .' 4832 Telgraf ve mektub adıed: cumhurlyet, fstanbul Posta katusu: tstanbul No 246 Telefon: Bagmunarrlı ve evl: 22368. Tahrtr heyetl: 24298. tdare ve matbaa tosmı 24299 24290 Kocataş Memba Suyu Kocataş su ve gazoz şişeleri 70 derecede kaynar suda yıkanır. ve gazozlarını içiniz y Memleketimizde başka hiçbir Bu ve gazoz şişeleri kaynar su"Mİa yıkanmaz. Sıhhatinizi tehlikeli tesadüften koruyunuz. Her yerde ısrarla Kocataş suyunu ve gazozlarım arayınız. 25 BîfİnCİfeŞ Kirli işlerle mücadele etmekten yılmadığını ifade eden kabadayıca bir başhkla dün neşrettiğin dört sütunluk yazım okuduktan sonra seni Don Kişot'a dahi benzetemedim. Çünkü büciir boyun ve ondan daha mendebur olan hüviyetin buna mâni oldu. Koca dört sütunda daha çok kendi tercümeihalini yazmış ve solucan gibi hep yerde sürünen mülevves hayatın için bir kahramanlık destanı uydurmağa çalışmışsın. Bu vesile ile bence Millî Mücadele mevzuu olan geçmisini bana hatırlatmakla kendi hesabma çok fena hareket ettiğinin farkında bile değilsin. iran Hariciye Nazırı Celâl Bayar hükumeti pek Ahmed Emin Yalman'a Ekselâns Samiî dün meni kaçakçılığı meselesi olmuş da ben sana bunu örtbas etmek liğini teklif etmişim ve sen bu tekli fimi kabul edememişsin de arkadaşlığımız oradan bozulmuş öyle mi? Yazmın şeklile hâlâ öyle bir mesele ihtimalini canlandırmaktan utanmıyacak kadar alçak bir herifsin. O za manki vaziyet gözlerimin önünde gene canlandı. Ankaramn genc ve taze idaresini baltalamak için sen ve em Ankaraya vâsıl oldu Muhterem misafirimiz Atatürk tarafmdan kabul edildi gakında teşekkül ediyor tsmet Inönünün istifasile Celâl Bayar tarafmdan yeni hükumetin teşkili bugün veya yarm tahakkuk edecek Hasan Soyakhn Ziraat Vekâletine gelmesi Muhtemeldir Ankara 2 4 geceyansı (Telefonla) Başbakan îsmet Inönü istirahate olan ihtiyacının devamma binaen hükumetinin istifasmı Cumhurreisimiz Atatürke arzetmek karannı almıştır. lsmet înönünün istifası üzerine Reisicumhur tarafmdan Başvekilliğe ve bu sıfatla yeni hükumetin teşkUine şimdiki kabinede İktısad Vekili ve Başvekâlet vekili Celâl Bayann memur buyurulacağı kat'î surette taayyün etmekte bulunuyor. Herhalde yeni hükumetin şu birkaç gün zarfmda teşekkülü muhakkak «ayılmaktadır. Yeni hükumete dahil olacak erkân hakkında şimdiden kat'î birşey söylemeğe imkân yoksa da Celâl Bayann Başbakanlığı deruhde eylemesinden dolayı inhilâli tabiî olan tktısad Vekâletine şimdiki hükumette Ziraat' Vekili olan Şakir Kesebirin geleceğl anlaşılıyor. Ziraat Vekâleti için Cumhur Riya« seti Umumî Kâtibi Hasan Soyakıni ismi ileri sürülüyor. Ancak Hasaft Soyak hâlen meb'us olmadığmdan e> ğer bu rivayet tahakkuk ederse M e o lisin açılmasını müteakıb Halk Fır* kasınca kendisinin münhal meb'us* luklardan birine namzed gösterilerelc evvelâ meb'us seçllmesi lâzun gele* cektir. Ben bu memleketteki bütün gazetecılik hayatımda hep millî gayelerimiz aleyhine çalışan muzır unsurlarla mücadele ettim. Bilhassa Hürriyet ve İtilâfçılarla ve Ali Kemalle başhyarak Halifelere ve Halife ordulanna varıncıva kadar her çeşid düşmana karşı koyan bu mücadelelerim arasında hasım olarak sen de varsın. İstiklâl Cidalini müteakıb kurduğumuz milliyetçi Cumhuriyet idaresini yıkmak için uğraşanlar arasındasın. Istiklâl mahkemesi beni beraet ettirdi diyorsun. Hayır, mahkum oldun, ve millet nazarında hâlâ manen ve ebediyet için mahkumsun. İstiklâl mahkemesinde beraet ettin ve gazeteciliğe bu kadar bağlı idin de neden sekiz on yıldanberi gazetecilik edemedin? Alicenab mahk«me senin gibi ciğeri beş para etmez bir mahlukla fazla meşgul olmağa lüzum görmiyerek sadece çetrefil kalemini kırmakla iktifa etmişti de onun için değıl mi? Birinci yazında bana iş adamı diyordun, kuyruğuna basıldıktan sonra dün kopardığın feryadda kirli işlerle uğraştığını söylüyorsun. Ve fakat bunlardan bir tanesini ortaya koyamıyorsun. Benim için ne büyük şereftir ki çetin mücadele hayat;mda hangi mel'un vatan hainile karşılaşmışsam bana söylenilebilen delilsiz ispatsız sefil sözler yalnız ve yalnız bunlardan ibaret olmuştur. Ali Kemal öyle demişti, Arif Oruc öyle demişti, ve işte sen öyle diyorsun. Ali Kemalin akıbeti malumdur, Arif Orucu bilmiyen kalmadı ve pek, amma pek lâyık bir iş olarak işte sen de onlann zümresinde mevki almış bulunuyorsun. İş ve kirli iş, yani suiistimal, yani derebeylikle şunun bunun hukukunu gasb, yani nüfuzla menfaat istihsali... Bunlan anlatmak istiyorsun değil mi? Peki, bir tek misal söyle • mez misin behey utanmaz arlanmaz alçak herif! Sen bugün Kayserili Mıhran'ın sabık Sabah matbaasında ve orada da Ali Kemalin oturduğu sandalyada oturuyorsun, O mel'un arsızlığı açığa vurmaktan utanmıyan bir hayâsızdı. İkidebir bir Fransız darbımeselini tekrar ederek: İftira ediniz, iftira ediniz, el bette bir iz kalır. Der dururdu. Sen iftira ettiğini itiraf edecek cesaretten de mahrum bir pespayesin, ve herhalde Arif Orucdan da çok aşağıhksm. Çünkü o bari iş a damı diye bol keseden Bomonti fabrikasını, Karlman mağazalarını, çimento müesseselerini bana mal ederek işte bütün bunlar Yunus Nadinin demişti. Böyle derken bütün bunların baştanaşağı yalan olduğunu bilmiyor değildi. Fakat kim tahkik edecek diyerek sayıp dökmüş bulunuyordu. Bari onun gibi yap da hareketinde azıcık akıl ve mantıktan eser bulunsun. Benim alâkadar olduğum bir Er saliniz, içinde guya benim, Kılıc Alinin ve merhum Mithat Maraşın bulunduğu bir kaçakçı güruhuna memlekete Ermeni getirmek cünnünü isnad etmek istediniz. O zaman gü rültümüzle dünyayı başmıza yıktığımız esnada beyinlerinizde boza pişiren yazılanmla iktifa edemiyerek bir gün telefonu açtım, ve sana: Böyle birşeyin vukuuna vicdanen ihtimal veremiyeceğin muhakkak olduğu halde nasıl olup da bu alçakIıklan yapabiliyorsun behey çıfıt? Diye bağırdım. Sekiz on şahidi oIan bu sahneyi nasıl tahrif ediyorsun? Sen gazetecilikten ayn düşünce ben sana gel benim gazetemde yazı yaz demişim, öyle mi? Bu kadar açık yalan söylemek için vicdanından bari utanmıyorsun diyecektim amma sende vicdandan eser olmadığını hatırlıyarak derhal vazgeçtim. Sana şahsan şaka niyetile bile böyle şey söylemedkn. Seni de beni de tanıyan biri bir gün bana: Ahmed Emine arasıra, haftada bir yazdırsan Diye teklif etmişti. Kendisine verdiğim cevab şudur: Onun ne selikası, ne mantalitesi bize uymaz. Yazılanna kıymet de vermem. Onun için olamaz. Bu teklifi yapan ve bu cevabı alan arkadaş burada, îstanbuldadır. İcabında bu hakikati aynen söylemesi içb ismini açık yazabilirim. Londrada Ankara murahhas heyeti azasından olarak Malta mevkuflarını kurtarmak için çalıştım. Bir kısını için istihsal ettiğimiz mtisbet neticeyi telgrafla Maltada sana tebşir etmiş olmaklığımı bugün adeta bir suç gibi başıma kakmak istiyorsun. Maltada yabancı bir kuvvetin esiri olan Türk tâbiiyetli adamı Çingene de olsa elbette kurtarmağa çalışır ve muvaffakiyet neticesini elbette bir zafer gibi ona iblâğ ederdim. Bunda vatandaşlan kurtarmak zevki vardır. Fakat kazandığımız muvaffakiyet o zamanın Loid Corc tarafmdan temsil olunan Ingiliz ceberutuna karşı bir zaferdi. Bu türlü hareketlerin manasını anhyamamakta senin gibi bir bed tıynet elbette ve tamamen mazurdur. Nitekim vatana döndüğünüzde içlerinde bizzat sen de olarak bazılarınız Ankaraya karşı minnetlerinizi ve nimetşinaslıklannızı Ankarayı yıkmağa çalışmakla isbat ettiniz, ve hâlâ da isbat etmeğe çahşmakta devam ediyorsunuz. Ellerinizden gelse bizim gibileri bir kaşık suda boğacaksınız. Son Başvekâlet tebeddülünde ayni marifetleri başka bir üslubla ortaya koymak istiyen bizzat sen değil misin? Haberin olsun ki kafan daima kayaya çarpacaktır. Senin gibilerin pek çoğunu mat etmeğe yalnız benim kalemim kâfidir. Unutmayın ki benim kalemimden sonra koca Türk milletinin öz kuvveti en büyük husumetleri yakıp yıkmağa daima hazır ve kadirdir. Dost İran Hariciye Nazın Ekselâns Samiî Ankara 24 (A.A.) İran Hariciye Nazırı Ekselâns Samiî, beraberlerin de İranın Ankara büyük elçisile Tahran büyük elçimiz, İranm Bükreş elçisi ve maiyetleri ve mihmandarları olduğu halde eksprese bağlanan hususî vagonla bu sabah Ankaraya gelmiştir. Muhterem misafirimiz, İran ve Türk bayraklarile donaltılmış olan istasyon da, Hariciye Vekili doktor Tevfik Rüştü Aras, Hariciye Vekâleti Siyasî Müsteşan Numan Menemencioğlu, Ankara Valisi ve Belediye reisi Tandoğan, gar nizon kumandanı General Gökçe, Protokol şefi Keçeci, Ankara Merkez Ku mandam albay Demir, Emniyet direk törü Sadri Aka, ve Efgari büyük elçisile îran ve Efgan elçilikleri ileri gelenleri tarafmdan karşılanmıştır. Askerî bir kıt'a selâm resmini yapmış, mızıka İran ve İstiklâl marşlarım çalmıştır. Yenî kabineyi teşkil edecek olan Başbakan Celâl Bayar Yugoslav Genel Kurmay heyeti de dün geldi Heyet merasimle karşılandı, akşam Yunan heyetile beraber Ankaraya gitti Atatürkün kabulü Ankara 24 (A.A) Reisicumhur Atatürk bugün İran Hariciye Nazırı Ekselâns Samiî'yi kabul ederek kendisile uzun müddet görüşmüşlerdir. Bu mülâkatta Hariciye Vekili Dr. Rüştü Aras da hazır bulunmuştur. Ankara 24 (A.A.) Bu sabah Ankaraya gelmiş olan muhterem misafirimiz İran Hariciye Nazırı Ekselâns Samiî, refakatinde İran büyük elçisi olduğu halde saat 11 de Riyaseticumhur köşküne giderek defteri mahsusu imza ve öğleden evvel Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Arası, Başvekil vekili Celâl Baya rı ve B. M. Meclisi Reisi Abdülhalik Rendayı ziyaret etmişlerdir. Bu ziyaretler iade edilmiştir. Ekselâns Samiî ve maiyeti öğle ye meğini Ankarapalasta hususî surette yemişlerdir. Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Aras bu akşam saat 20.30 da Hariciye köşkünde muhterem misafırimizin şerefine bir ziyafet vermiş ve saat 22,30.da bu ziyafeti bir suvare takib evlemistir. PEK YAKINDA : Yugoslavya Genel Kurmay Başkam abideye çelenk koyduktan Balkan Genelkurmay başkanlan top hareket dairesi müdürü General YankoIantısma iştirak edecek olan dost ve müt viç, istihbarat şefi albay Yesimaviç, haretefik Yugoslav Genelkurmay başkanı Ge kât şubesi şefi albay Stayceviç, emir su neral Nediç'in riyasetindeki askerî heyet bayı yüzbaşı Knejditğiç'ten mürekkeb odün konvansiyonel trenile saat onu yirmi lan heyet trenden indikten sonra kendi geçe şehrimize gelmiştir. lerini karşılıyan Vali Muhiddin Üstün General Nediç, ikinci başkan Berasiç dağ ile İstanbul Kumandan vekili Ge 11111 sonra avdet ediyor "• ıiiiıııllıı mi ıımıı ıııı lııııııııııııııııııııııı tlııııiMlll ıııııııııılllliMi ıııııııınıııııııı ııı neral Osman Tufan, Merkez Kumanda* nı General İhsanla kendilerine mihman* dar tayin edilen subaylann ellerini sık • mışlardır. Bir ihtiram kıt'ası resmi selâmî ifa etmiş ve mızıkanın çaldığı Yugoslav ve İstiklâl marşları hürmetle dinlendikten [Arkast Sa. 6 sütun 1 del ııııııın IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIMIIIIUIIIIIIIIIIIIIIIHIllllilllH MODEL Rumen Başvekili M. Tataresko büyük merasimle karşılanacak Cumhuriyet bayramımızda Ankarada bulunacak olan dost Rumen Başvekili M. Tataresco'nun memleketimizde karşılanması için bir merasım programı hazırlanmaktadır. Yarından sonra bir Rumen harb gemisile limanımıza gelecek olan muhterem misafirimiz, Boğaz açıklarında karşılanacak ve Denizyolları İdaresi rıhtımında karaya çıktıktan sonra Perapalas otelinde bir müddet istirahat edecek, sonra Haydarpaşaya geçerek hususî trenle Ankaraya hareket edecektir. Vali ile bir heyet muhterem misafirin râkib bulunduğu harb gemisine Sarıyer açıklarmda binerek kendisine hoş geldin diyeceklerdir. Filistinde tedhiş tahrikâh ve suikasdler genişliyor Bir köyde 7 ev dinamitle berhava edildi, Nablusta birçok evler basıldı YUNUS NAD1 Büyük Şefin «nutuk unda dönmenin mahiyeti Mahud Yalman Atatürkün kurduğu sistemi «Kahredici bir cehennem ve meş'um gidiş» olarak tavsif ve telkin ediyordu (Yazısı 3 üncü sahifemizde) Yazan : VİCKİ BAUM Büyük ve bütün dünyada meşhur romancının fevkalâde cazib bir romanı Çekoslovakyada siyasî toplantılar memnu Prag 24 (A.A.) Dahiliye Nezareti, hükumetin kararı üzerme, her türlü siyasî toplantıları yasak etmiş ve nahiye ıntıhablarını tehir eylemiştir. Filistinde kanh hâdiselere sahne olan şehirlerden TelAviv (Yazısı 3 üncü sahifemizde^

Bu sayıdan diğer sayfalar: