28 Aralık 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

28 Aralık 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHUKtYET 28 Birincikânun 1938 TARİHDE EUyuK DENİZ Tefrika No. 47 MUHAREBELERi! Nakleden: ABIÜtN DAVİR ( Şehir ve Memleket Haberlerl ) İngilizler kadın çorabı istiyorlaı* Hileli yağ işi tetkik olunuyor Valinin Belediye subelerine tamimi Siyasî icmal Litvanya • Almanya lmanya, garbdaki Almanlardan ve emellerinden vazgeçtiğini İıigiltereye ve Fransaya karşı Münih ve Paris beyannamelerile manen taahhüd ettikten sonra, şarktaki millî hu~ dudîan haricindeki Almanların vaziyetini düzeltmek ve kendi siyasî nüfuzunu genişletaek için hiç durmaksızın çalışıyor. ttalya Hariciye Nazırmın, Macaristanla Almanyanın arasını bulmak ve tanı manasile orta Avrupanm merkezinde bulunan Macaristanı tamamile Berlin'Roma mihverine bağlamak maksadile Peşteye yapbğı seyahatin filî neticeleri derhal kendisini göstermişn'r. Şöyle ki Macaristan Başvekili îmredi, Kont Ciano" nun Romaya avdetinden sonra yaptığı beyanatta, Macaristandaki 600,000 kişilik Alman ekalliyetine mühim imtiyazar verildiğini bildirmiştir. Meselâ Ahnanlar, Macar mektebîerine devama mecbur olmayıp kendilerine mahsus mektebler tesis edeceklerdir. Alman ekalliyetile muamelede almanca kullanılacakbr. Almanya; Macaristam Alman ltalyan blokunun içine üçüncü bir azası olarak almış ve büyük bir Alman ekalliyetinin harsî istiklâlini temin etmiş demektir. Fakat Macarlar bin senedenberi o'duğu gibi Almanlardan hiçbir zaman ayrıl" mıyacaklarmdan bu son netice beklenmiyen birşey değildir. Almanya şu zamanda en ziyade Lirvanyayı yeni Çekoslovakya gibi her suretle gerek haricî gerek dahilî siyasette kendi nüfuzu altına al " mağa uğraşıyor. Litvanya, eski Rusyadan ayrılarak te< essüs eden dört Baltık devletinden biridir. Mesahası 55,670 kilometre murabbaı ve nüfusu 2 buçuk milyondur. Ahali" si şark komşusu Letonyanın halkı gibi Avrupada Slâv ve Cermanlardan evvel yaşıyan Kelt ve Bask'lar gibi bu kıt'anın en eski sakinlerinin bir bakiyyesidir. Versay muahedesile Almanyadan tefrik edilip sonradan bir baskm neticesinde Litvanyalılar tarafmdan işgal olunan, lâkin idarî muhtariyeti haiz olmasi şartile de ilhakma muvafakat edilen Memel mıntakası da Litvanyaya dahildir. Bunun mesahası 2848 kilometre murab" baıdır. 150,000 kişi tutan halkı Alman olduğu gibi asıl Litvanyada dahi 40,000 kişilik eski Rus idaresinden intikal etmiş bir Alman ekalliyeti vardır. Almanya, Avusturyayı işgal ve ilhak ettiği ayni günde, Lehistan dahi Litvan « yaya bir ültimatom verip Vilna mesele " sinden dolayı on beş senedenberi kapali olan hududlannm Lehistanın ticaret ve nakliyatına derhal açılmasını taleb etmiş ve bu talebi Lirvanyayı istilâ için hududa yığmış olduğu 60,000 kişilik bir ordu ile teyid etmişti. Sovyet Rusya, müdahale ve muavenet göstermediğinden Litvanya bu ültimato; mu kabul etmiş ve ahkâmını yerine getir * miş, fakat Litvanyalılar, Lehlilere bir ka! daha düşman olmuşlardı. Daha sonra Çekoslovakya, Fransa ile Sovyetlerid müttefiki olduğu halde, parçalanıp AU manyamn siyasî ve iktısadî nüfuzu altına girdikten sonra Litvanya Memel mmta" kasmdaki Almanlann muhtariyet hakla^ nnı daha ziyade gasb ve ketmedemiyeceğini anlamış ve ilk defa mahallî parlamento ve hükumet için tam serbesti içinde intihab yapılmasına müsaade etmişti. Intihabın neticesinde Memel halkmıö yüzde 87 si Alman birliği partisi lehine rey vermişti. Bu mmtaka şimdi, Danzig gibi Hitler'in dileklerine ve siyaseline uygun bir surette idare ediliyor. Almanya dahi, Memel arazisi muhta" riyetine tamamile riayet edilmesi şartile bu mıntakanm vaziyetini değiştirmiyeceğini temin etmiş olduğundan Litvanya ile Almanya arasında bir ihtilâf kalmam.ştır. Litvanya Almanyanın düşmanla * rile hiç bir zaman beraber olmıya m cağını Berline bildirmiştir. Memel muhtariyeti ana yasasınm yanlış tefsir edilmesine meydan kalmaması için Litvanya hükumeti erkânından birinin Berline iza* mı kararlaştmlmıştır. Diğer taraftan Litvanya hükumetî eskiden Sovyet Birliğile dostluk yapan hükumetlerin erkânı ve son partiler hak" kında şiddetli takibat yapmaktadır. Eskî nazırlardan bir çoğu tevkif edilmiştir. Litvanya dahilî rejimini Almanyanın dileklerine uydurmuştur. Litvanyada Alman nüfuzunun tamamile yerleşmekte olması bugün Lehistanı, Sovyetler Birliginî ve bütün Avrupayı en ziyade işgal eden bir mesele teşkil ediyor. Bazı ithalât firmaları Fakat Belediye bu işte Lutfi Kırdar, kontröllesanayi müesseselerimizle geç harekete geçmiştir rin daha ciddî bir şekilde Dördüncü Haçlı seferi, Türkleri ve Müslümanları temasa j?iriştiler yapılmasını istiyor Piyasada geniş mikyasta zeytinyağı bırakıp hıristiyan Bizans üzerîne yürüdü hilekârlığı yaprldığı hakkındaki ihbann Salibe karşı Hilâl « Dandolo, bunu ispata çalıştı ise de harb , Melik Adil yıldınra sür'atile ilerledi ve Sur ile Sayda arasında Haçlılara hücum etti. Haçlı ordusunu deniz kıyısından ayırıp donamnanm yardnnmdan mahrura bırakmak maksadile yaptığı manevra da boşa gitti. Kendisi de yaralanmşn. Mih harebeyi kaybetti. Bu yüzden deniz kenarında Türklerin elinde yalnız Surun yanıbaşmdaki Durun kalesi kaldı. Haçhlar Durun kalesini kuşatülar. Muhasara kısa sürdü. Birkaç bin Türk yüz bine yakm Haçlıyı mağlub etti. Düşman tünel kazarak kalenin temellerini yıktığı zaman Tiirklcr, ayni tünellerden gelerek Salib ordugâhmı havaya uçurdular. Haçhlar, kale önünden çekildiler. Yafaya giden Almanlan, Melik Adil bir baskınla kâmilen kılıcdan geçirdi. SUT üz«rin<e yürüyünce Monfor Kontu Seymon bir mütareke imzalayıp Fransızlarla beraber Avrupaya dörrdü. Dördüncü Haçhlar seferinin Almanlara düşen kısmı üç ayda, küçücük bir Türk kalesi önünde aciz içinde bitmişti (1197). Fransızlar tarafmdan hazırlanan 25 30 bin kişilik ordu, doğruca Filistine gideceğine Mısır kıyılarına çıkıp Melik Adili imhaya ve sonra Kudiise gitmeğe karar vermişti. Haçlı ordusu getni bul mak için Venediklilerle bir nvukavele imzaladı. Bu mukavele imzalandıktan sonra, Haçlı murahhası Venedikte San Marko meydanmda diz çöküp halka şöyle yalvardı: «Fransa, Türklerin elinde bulunan Kudiisün kurtanlması için size yalvarıyor. Biliyor ki milletlerin hiçbiri demzde sizin kadar kuvvetli değildir.» Fransa, bir müddet sonra da, Birinci Fransova'yı Almanların elindcn kurtarmak için, 1537 de Türklere böyle yalvaracktı. Fransızlar Venediklilere 4500 şövalye, 9000 seyis, 20.000 yaya asker ve 4500 beygir için 85,000 gümüş mark, yani 4,250,000 altın frank nakliye ücreti vermeği taahhüd ettiler* Venedik rak'ire gemileri bu orduyu, bir harb filosu himayesinde istenilen yere götüre cekti. Venedik donanması da harbe iştirak edecek ve ahnan araziden, ganimetlerden hisse alacaktı. Haçlı ordusu, nakliye ücretinin taksitlerini veremediği gibi tecemmüünü de ikmal edememişn*. Bu sırada Dalmaçya kıyısındaki Zara kalesi Venediğe isyan ederek Macaristana teslim olmuştu. Venediğin Macarlarla h^rbedscek kadar ordusu yoktu. Ven«dik Cumhur Reisi Dandolo, taksiti veremiven Haçlıları Zara'ya götürdü. 1202 eylulü sonlannda Venedik donanması yola çıktı. Venedik şehri, şimdiye kadar böyle bir donanma çıkarmamıştı. Asırhk Dandolo, 20 mavna, 64 kadırga, 86 kalita ve fırkata, 310 nakliyeden mürekikeb 480 parça gemiyi sevk ve idare ediyordu. Venediğin elimie iken Macaristana kaptmlmış olan bellibaşh limanları al dıktan sonra, 10 ikinciteşrin 1202 de Zara'ya vardı. Aldığı yardım kuvvetine güvenen bu sarp kale beş günlük muhasaradan sonra teslim oldu. Uzun bir Akdeniz seferi içm mevsim geçmişti. Zara'da kışlanmağa karar verildi. Haçlıların Istanbula hücumu Babasile beraber Bizans tahtından indirilen genc Aleksios Angelos zindandan kaçarak Avrupa payitahtlarım dolaşmış Dandolo'nun hareketi sırasmda Venediğe gelmiştı. Bunun tahrikâtı neticesinde Zara'da yapılan müzakerelerde Haçlı ordusunun, doğruca İstanbula giderek ihtiyaı Aieksios Angelos'u tahhndan indirip kardeşi sabık imparator İsaak Angelos'u, oğlu genc Aleksios'la beraber, tahta çıkarmasına karar verildi. Buna mukabil genc Aleksios Venediğe ve Haçlılara 200 bin gümüş mark verecek ve 10,000 kişilik bir ordunun başında Mısır seferine gidecekti. Ayni zamanda Bizansın kara ve deniz kuvvetleri Haçlı ordusu başkumandanlığının emri altına girecekti ve Bizans Haçlı orduyu bir yıl besliyecekti. İşte 4 üncü Haçlı seferi» böylece, Türkleri ve müslümanları bırakıp hıristiyan Bizans üzerine yürüdü. Ali Haydar Alpagot, Denizde Turkiye adlı eserinde Haçhlar tarafmdan îstanbulun zaptını şöyle anlatıyor: «Haçlı armadası Çanakkale boğazmda Abidos limamnda 8 gün kaldı; 23 haziran 1203 te Yeşilköy önüne geldi ve akıntıyı sökemiyerek demirledi. «Kızıl adalar takımı ile Maltepe kıyılan arasındaki liman, İstanbula karşı hareket edecek büyük bir deniz ve kara Uvveti için en elverijli üsşüîharekedir. meclisini kandıramadı. Ertesi gün ar mada Halkidon (Kadıköy Moda) 5nüne geldi ve askerle eşyayı dort günde karaya çıkardı. Harb filosu Kızkulesini dolaşıp Üsküdar Kuzguncuk sulanna demirledi. Öncü kuvvet 29 haziranda 500 kişilik Yunan müfrezesini kaçınp Usküdan tuttu ve Haçlı ordu onun ardınca bu kasabaya ve çevresine kondu. «împarator henüz uykude idi. Ne Bogaziçini heybetli bir koruya çeviren donanmaya, ne de Çamlıca korularında deniz gibi dalgalanan orduya kıymet veriyordu. Proto Sevastos, Proto Stratos ve Proto Novarhos.tan ibaret olan uç baş da beyinsizlikte kendisine uygundu. Haçlı ordunun karaya çıkmasından on gün sonra (4 temmuz 1203) Üsküdar kampına Bizans elçisi olarak gelen Nikolaros şu sorguyu sordu: «Niçin geldiniz?» Ertesi gün genc Aleksios îstanbul halkına takdrm edildi. Kapitana'mn (amiral gemisinin) kıç kasarası üstünde bir tahta oturmuş ki; başında tac, sırtında erguvan renkli kaftan ve elinde istavrozlu asa vardı. Venediğin baştardası (1) kale önünden geçerken asıker onu hararetle ve ahali sükunetle karşıladı. Zaten, Bizansm daima kuvvet havasına uyan yelkovan karakterli halkı jçin bu tedbir çok lüzumsuzdu. Ingiliz tthalâtçı firmalan, Ingilterenin muhtac olduğu kadın çorablannı memleketimizden almak için sanayi müessesel<"rimizle temasa girişmişlerdir. îngilterede, otedenberi, çorab sanayii üzerinde meşgul olunmamıştrr. Bunun için îngiliz ithalâtçılan umumiyetle kadm çorablannı Almanyadan almakta dırlar. lngilterenin son zamanlarda Almanya ile ticarî münasebatınm uygun gitmemesi, diger taraftan îngiltere ile aramizdaki ticarî münasebatm mkişafı, şimdi Ingiliz ithalatçılannı, çorab sanayri bir hayli ilerlemiş olan Türkiyeye müracaate sevketmiştir. Sanayicilerimiz, îngiltereden kabulu muvakıkat suretile iplik getirterek çorab ihracım muvafık gormektedirîer. Yalnız bu kabulu ımıvakkat muamelesi Vçin Vekiller Heyetinin karar vermesi llnmdır. Memleketimiz, en ince kadın çorabı kullamlan memleketler arasmdadır. Halbuki îngilterede kaim kadm çorablan givilmektedir. ADÜYEDE 15 ay hapse mahkum oldu Sultanahmedde Emin ve Ayşe kadınların evlerinden hrrazlık ettiği iddia sile yakalanan Asaf, Sultanahraed bi rinci sulh ceza mahkemesince 15 ay hapse mahkum edilmiştir. Asaf, Emi nenin evinden çaldığını itiraf, Ayşe Diger taraftan Virol yağım geriren «6 temmuz sabahı Üsküdar karnpın nin evinden çaldığını inkâr etmiştir. firmalarm gümrükteki kayıdlarla mey da harb meclisi kuruldu; vaziyet konuHata kimde? dana çıkanlması, bu firmaların ithal şuldu. Bizans, kendi kendisini korumak Saraçhanebaşında Hüsambey mahal edilen yağlan nerelere sattıklanmn tahkiiçin hazırlıklar yapıyordu. Surlarm tica lesinde oturan Yaşar Rezzaki isminde ki de işin mahiyetini ögrenmek bakımmret kapılan örülmüştü; müdafaa ordusu, bir zat, romatizmadan muztaribmiş. dan faydalı görülmektedir. Esasen alâgönüllülerle kuvvetlendirilmişti. Kâğıd Musevi bir hekimden bir ilâc, bir de kadar makamlarm bu ciheti ihmal etmihane deresinden bir köprübaşı mevzii ya şırınga alrruş. llâcı içmiş, şınngayı da yecekleri de rnuhakkakhr. pılmıştı. Halicin ağzına Akropolis'ten bir sıhhat memuruna müracaatle yap Mayoğlu malıdumu Avram ve Gr. Galata köyüne kadar eski gemilerle sal tırmış. Şırınga yapıldıktan birkaç da Kostanrinides firmaları, bu işle alâkalakika sonra da düşüp ölmüş. lardan ve zincirlerden bir mania geril Adliye doktoru En\'»er Karan, cesedi n olmadığını ve Virol yağını müessesemişti. Arması ve eşyası evvelce tersane muayene etmiş, Morga kaldırılmasına lerine almadıklannı bize yazmış olduV memurlan tarafmdan sahlmış olan 20 lüzum gostermiştir. MüddeiuTnumilik de lan mektublarla bildirmektedirler. kadırga Megaduks (2) makammda bu tahkikatla meşguldür. ölüme sebebi lunan kimsenin nezareti altında yeniden yette hatamn ilâc ve şınngayı veren donatıhyordu. Dolmabahçe «ahiline e hekimde mi, yoksa şınngayı tatbik epeyce asker yığılmıştı; çadırlann birinde den sıhhat memurunda mı olduğu araşimparatorun bayrağı görünüyordu. Her tınlmaktadır. geçen gün Haçlı ordunun aleyhine idi. Fahiş faiz isteme davasî Onun için hemen taarruza karar verildi. Sultanahmed birind sulh ceza mah Herşey hazırdı. Çektirilere (3) ikişer ükemesinde, bir fahiş faizcilik davasına çer nakliye bağlanarak ordu karşı yaka bakılmaktadır. Muhakeme edilen, Ali Çırçırda gece sokak ortasında oldiîruya taşmdı. imparator, kadırgalaraı ilk Ekberzade Rahimdir. len Sanayi mektebi talebesinden Hasan ok yaylımı üzerine sarayına çıkmış, BiFaizcilikle meşgul olan bu adamın, zans kuvveti dağılmıştı. Gece, Galata et odünç para verdiği kimselerin bazıla Osmanın öldürülmesi tahkikatına Müdrafını saran ve îstanor denilen Yahudi nndan nizamî faiz, bazılanndan da bi deKımumilikçe ve polisçe devam edili mahallesinden geçildi. Ertesi gün (7 lâkis fahiş faiz aldığı ileri sürülmekte yor. Adliye cephesinden tahkikatla Müdtemmuz 1203) pek zayıf bir dırvarla dir. Bu hususta mahkemede okunan bir deiumumî muavmlerinden Necati meştetkik ve tahkik raponında, meselâ çevrilmiş olan Galata köyüne girildi. gul olmaktadır. borclulanndan birine 25 lira verdiği Tahkikatm devam eden safhasında, «Haçlı ordu üç gün Galatada ve ci halde feendisinden 35 lira üzerine sened varında kaldı, dinlendi. Bu günlerde îs almış bulunduğu yanlıdır. Hasanı öldürenin bahriyeli Rifat olduğu tanbul halkı, şehirdeki îtalyanlara elinHâkim Reşid, bu raporu okuduktan hususundaki kanaat kat'ileşmiştir. Ve bu sonra, kendisine ne diyeceğini sordu. arada bahriyeli Rifatm bundan 6 sene den geleni yapıyordu; Venedik pazarı yağma edilmiş; evlere, dükkânlara ateş Ali Ekberzade Rahim, şu cevabı verdi: önce de başka birini öldürdüğü, askerî « Ben, kanun dairesinde para ikraz verilmiş; yakalananlar öldürülmüştü. ediyorum. Bütün borclularımdan iste mahkemece on seneye mahkum edildi«Dandolo ise Bizansa yıkıcı darbeyi diğim faiz, kanunla müsaade edilen ği, 1934 senesinde rahatsızlaoması üzevurmak için iki cephede çalışmakta idi. miktardadır. Mademki fazla faiz isti rine askerî tevkifaneden Gümüşsuyu hasKumandan gemisi Akilyanm. kıç kasa yordum, bordulanm ne diye, ben arasından Halic maniasına hücum eden leyhlerine müracaat etmeden benden tanesine götürüldüğü, bir aralık kaçtığı ve kadırgalan sevk ve idare ediyordu. Mü şikâyetçi olmadılar da icraya müracaat 4 senedir firar halinde bulunduğu öğreverrih Mişo, kapitanamn pruvasındaki edinciye kadar beklediler? Kabul et nilmiştir. makasla zincirin kesildiğini söyler. Bu, mem!» Gene tamamlayıa tahkikata göre, eskiden yazılmış bir edebî cümlenin anHâkim Reşid, karannı bildirmek ü vak'a günü bahriyeli Rifat «Ferah» ticak hakikî manasıdır. Makas altındır ve zere muhakemeyi başka güne bıraktı. yatrosuna grttiği zaman orada Niyazi, Bizans Amiralinin şahsında, Halic maRaporda sahtekârlık Hamza, Ibrahim adlı tanıdıklanna rasniasmın geçid zincirini, ve yalnız onu deMuzaffer Bayraktar isimli bir genc, laymca onlarla beraber oturmuş ve biraz ğil, filoyu hükumete bağlıyan bağları da bundan bir müddet evvel askeri mektesonra Hasanla Makbule oraya gelince, kesmiştir. Bu. ihtiyar Venedik Cumhur be girmek üzere İstanbula gelmiş. HayNiyazi: «Ben bu çocuğu eskiden tanıReisinin ikinci cephede kazandığı muvaf darpaşa Askeri hastanesinde muayenefakiyeti ifade eder. Bir Bizans tarihçisi si yapılmış, gözlerinden muayenesi için nm. Benim kızkardeşimle nişanlanmıştı. de Gümüşsuyu hastanesine gönderil Kjzkardeşim öldü, evlenemediler. Bu çonin strifnos yani serseri dediği ismi meçmiş. Bu genc, Gümüşsuyuna hiç uğra hul Bizans Amirali ki birçok garb ta mamış, o hastane göz mütehassısı dok cuk çok paralıdır, şimdi de herhalde yarihçileri bu yüzden amiralin ismini Stnf tor Vusaleddinin imzasîm atarak, «sağ nmda yüz lirası vardır» demiş, Bunun nos (4) sanmışlardır parayı aldı ve bir lamdır» diye hazırladığı raporla Hay üzerine sinemadan çıkınca tenha bir yergece geçidi açtı, Halici ve filoyu Dando darpaşaya dönmüş. Oranın Başhekimi, de gencin yolunun kesilmesi, parasmın lo'ya teslim etti. Şimdi, Bizansın Halic şüphelenmiş, tahkikatla iş meydana cık alınması, sonra iki tokatla korkutulup ucephesi, Venedik harb donanmasınm u mıs. Müddeiumumilik tahkikatında Mu zaklaşhrılması, kızın da beraber götürüzun hatları önünde hücum gününü bek zaffer Bayraktar. «ben taklid etmedim. lerek bir eğlenti yapılması konuşulmuş, Havdarpaşadan Köprüye gelirken, valiyordu. purda yanımda oturan şişmanca bir kararlaştırılmış. (Arhast var) zatla görüştüm, kendisi, göz hekiminin Sinemadan çıkıhnca, ilk önleyişte yer 1] Büyük kadırgalara blzde, cba^tarda» ahbabı olduğunu, ona raporu imzalata kalabahk olduğundan, plânın tatbikı idenilirdi. Venediküler bu gemilcre <Gal6raa Batardes> derlerdi. Baştarda tablrinin bu bileceğini söyledi, ben de inandım. Şiş kinci önleyişe bırakilmış. ikinci önleyişBatardes kelimesinden galat olarak kul manca zat, bu işi yaph» demiştir. Hallandığı Şükrü Beyin tarihinde yazüıdır. buki istiktab yaptınlmca, rapordaki im te Niyazi, Hamza, Ibrahim, Makbuleyi 2] Grandük keUmesinln mukabili olan zamn bu gencin el yazısile olduğu an bir kenara çekmiş, bahriyeli Rifat, Ha«megaduks> sözü, Blzansta donanma başsanı daha tenha bir yere doğru yürümelasılmıştır. kumandaruna verllen unvandı. ğe zorlamış. O, «kolumu bırak» diyerek Muzaffer. Ağırcezaya verilmiştir. 3] Kürekll gemilere blzim donanmamızda umumiyetle çektiri denilirdi. imtina edince de, «vay, sen bana kafa Mahkemede barıştılar 4] Yunan Ansiklopedisi, bu adamın adı mı tutuyorsun?» diye bıçağını çektiği Çemberlitaşta oturan Memnune ile Mihail Strifnos olduğunu yazıyor; Strifnos fena bir sıfat olmakla beraber bu aml kiracısı Tenasüp arasında, kiracınm gibi gencin dokuz yerine saplamış ve rale alem olmuştur, dlyor. İmparator Üçüncü kedi sevmesinden, 50 kedi beslemesin kaçmış. Aleksios'un bacanağı olan Strifnos amiral den kavga çıkmış, aralannda sevme daNiyazi, Hamza, Ibrahim, vak'ayı bu ken para kazanmak için Bizans donanma vası açılmıştı. Sultanahmed birinci sulh Binı pek zayıf bir hale getirmiç, gemilerin suretle anlatmışlar, kendilerinin öldür lyelkenlerini ve muhtelif levaamuu sat ceza mahkemesinde, dün bu dava netimek suçunda hiçbiı alâkalan bulunmacelenmiştir. Tenasüple ev sahıbl Memtaıs.tır. A. D. Yedek Subay okulundan B. Tokere nune banşmışlar, bunun üzerine hâkim dığını söylemişlerdir. Bahriyeli Rifat, her Istediğiniz tafsilâtı sırası gelince, bu Reşid, davanın dü§mesine karar ver tarafta aranmaktadır. Çok geçmeden ele J mi§tir, ~ U». sütunlarda yazacağım. A. ft «eçeceği tahkikat safhalan, merakla takib edil mekte ve vereceği netice alâka ile beklenmektedir. Aldığımız malumata göre, Belediye tahlilhanesine tevdi edilen muhtelif ve müteaddid nümunelerden bir tanesi şüpheli görülmüştür. Diğerlerine aid tahlil neticesi henüz belli olmamakla beraber pryasada bu nümunelerin de bozuk olduğu hakkındaki hakikatin sübut bula miyacağı yolunda vrmumî bir kanaat vardır. Geoe ısrarla söylendiğine göre, nümune olmırken tutulan yol, hilekârlığı yapanlan ikaz edecek mahiyettedir, bu sebeble, bazı firmalar elde bulunan Virol yağlannı derhal imha etmişlerdir. Esasen ilk nümunelerin sayıa beştir. Bunlar cuma günü almmışhr. Keyfiyet piyasada iyice duyulduktan sonra cumartesi ve pazartesi günleri de nümune almmasma devam edilmiştir. Bu suretle piyasada mahlut yağlann ve karışnrılacak maddelerin imhası için geniş geniş zaman kalmışttr. tşte bu sebeble alman nümunelerden bir netice çıkacağı ümid edilmiyor. Her halde Belediye teşkilâtının bu gibi hallerde sür'atle hareket etmesi, lüzumhı ve kat'î bir zaruret halmdedir. Vali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdar, dün kaymakam ve belediye şube reislerine yeni bir tamim daiıa göndererek vezaifi belediyeye ve belediye zabıtası talimatnamesine riayet etmiyenlerin süratle tecziyeleri hususunda kanunun kaymakamlara vâsi salâhiyet vermiş olduğuna nazarı dikkati celbetmiş ve her tarafta sık sık kontroller yapılarak şikâyeti mucib hallerin kısa bir zamanda önüne geçilmeskıi istemiştir. Lutfi Kırdar, şimdiye kadar bizzat yapmış olduğu kontroller sırasmda şehirde pek çok dilenci bulunduğunu, üst ve bşalan pis olan bu kimsekrin polisi görünce iş adamı tavn takınarak kaçmak istediklerini, halbuki bunlan yakalamamn pek kolay olduğunu, pazar yerlerinde satılan maddelerin açık ve toza maruz bulunduğunu, seyyar satıc}lann yaya kaldınmlanm işgal eyledikleri g ü bir kısmının sıhhat cüzdanlannın da bulunmadığını, mahalle aralarnın köpeklerden geçilmez hale geldiğini, bazı mahallelerde tavuklann sürii hainde gezdiklerini, gözönündeki arsaarda koyun ve keçilerin otladığmı, bakkallarm kontrolsuz bırakıldıklan için t«mizliğe riayet etmediklerini, kasablarda etlerin açık satıldığı gibi bazılannda da cinsleri gösteren eüketlerin bulunmadığmı, balıkçı dükkânlannın çok pis olup manav ve sebzecilerin de onlerinin çöplük haline geldiğini, mahalle kahvelerinde çalışanlann üstlerinin pis olduğunu ve buralarda kınk bardak ve fincanlann kullanılmakta bulunduğunu, bir takım aşçı ve işkembeci dükkânlannın kendilerini kontrolden beri addettikleri için halka gayrisıhhî mevad yedirmet ten çekinmedkklerini izah etmtktedir. Verilen emr« göre, bundan sonra kaymakamlar muntazam ve muttarid bir şekilde teftişler yaparak mıntakalannda n« gibi sebeblerd«n nekadar esnaf tecziye edildiğim, haftada iki defa raporla, Belediye Riyaseti makamına bildireceklerdir. Pangc&tt pazar yeri Tanzimi ta^arnrr eden Pangalti pazar yeri için Belediye Fen heyeti tarafından bir proje hazırlanmaktadır. Eminönünde de birinci kısım plâna dahil adalann istimlâki tamamlanmış olduğu için şehircilik mütehassm Prost tarafmdan meydanm tanzimine aid bir proje hazırlanarak Belediye Riyasetine verilmiştir. Çırçır cinayeti Firarî katil, her tarafta aranmaktadır Vali Ankaraya gitti Vali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdar, ziraat kongresine iştirak etmek, Belediye ve Vilâyet işleri halkkında da alâkadar Vekâletlerle temas etmek üzere dün ak«am Ankaraya gitmiştir. Dört, beş güne kadar tekrar n*"Vırimize dönecektir. MÜTEFERRÎK Balo verecek müesseselerin şikâyeti Balo verecek müesseseler, geçen sene neşredilen iki kanunun birbirini nakzeden maddelerinin fazla damga resmi tahsiline sebebiyet verdiği iddiasile Vilâyete sikâyet etmektedirler. Türk Yuflroslav afyon müzakereleri Türk Yugoslav afyon anlaşmasınm yeniden akdi için şehrimizde yapılmakta olan müzakereler her iki taraf mu rahhas heyetleri arasında müsaid bir hava içinde devam etmektedir. Elde edilen neticelere göre, önumüzdeki bir iki gün zarfında bir karara va^i ümidi vardır. Yılbası piyangosu Ankara Î 1 ^ nesrednecek Yılbaşmda Tayyare piyangosunun Ankara radyosile verilebilmesi icin tertibat almmıstır. Bunun için Asrî sinema. tstanbul Radvosuna baŞlanacak ve bir tel?raf telile de Ankara radvosuna raptedilecektir. Bu suretle memleketin her tarafmda Tayyare Piyangosunun vılbaşı numaralarını ögrenmek imkânı ^asıl olacaktır. Nevyork serprî«i koroîaerliği Nevyork sergisi Türk sitesi komiserliği doktor Vedad Nedimin uhdesine verilmistir. Bir Musevi ihracatçısı Müddeiumumiliğe veriliyor İhrac eşyamız üzerinde bazı firmalann uygunsuz hareketlerde bulunduk lan yapılan bazı şikâyetlerden anlaşılmıştır. Alâkadar makamlar bu hususta hassas davranarak süratle Harekete geçmişlerdir. Mevzuubahs firmalann şikâyete sebeb olan muameleleri tetkik edilmektedir. Bir Musevi, ihracat firmasının suçu sabit olduğundan CumSurîyet Müddiumumiliğine yerüecekS* Muharrem Feyzi TOGAY C um h u r i y e t Abone şeraiti: Nfisbası 5 knrnştnr. Harie Tiirkiye icin Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. Alb ayük 750 • 1456 Oç aybk 400 • 800 150 a

Bu sayıdan diğer sayfalar: