7 Nisan 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8

7 Nisan 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

(Baştarafı 1 inci sahtîedO tifak muahedenamesinin takviye edilmesi teklifinde bulunmuş olduğu cevabını vermiştir. Bu husus hakkında Roma iie Tiran arasında müzakereler cereyan etmi.ştir, fakat bu müzakereler esnasında bır takım müşkülât çıkmıştır. Bu müşkülâtm mahiyeti hakkında sarih malumat yoktur. Italya Hariciye Nazınna göre, İtalyan menafii tehlikeye düşmüştür. Biraz evvel bu sabah Draç'a bir İtalyan kruvazörile daha küçük iki İtalyan harb gemisinin gelmiş olduğunu öğrendim. Arnavudluk hükumetinin noktaı nazarı hakkında henüz etraflı bir rapor almadım. Yalnız Tiran hükumetinden tnillî hükümranlık ve tamamiyetle telifi kabil olmıyan şartlan kabul etmıs olduğuna daır olan şayiaları tekzib eden bir haber aldım. Draç'daki İngiliz sefiri bu sabah saat 8,25 e kadar bu şehirde tamamile sükun hüküm sür mekte olduğunu bildırmiştir. Tabiî, hükumeti kraliye vaziyetin inkişafını büyük bir dikkatle takib etmektedir.» Bunun üzerine Henderson, Lo'd Perth'in Akdeniz statüsünde vukua ge lecek hertürlü değişikliğin İngiliz İtal yan itilâfuıa münafi olacağı hususuna İtalya hükumetinin nazan dikkatini celbedip etmemiş olduğunu sormuştur. Başvekilin vermiş olduğu cevab, iyice işitilmemiştir, fakat İtalya hükumetine bu babda ihtaratta bulunulmuş olduğunu söylediği zannolunmaktadır. Diğer bir suale cevab veren Çember layn, şöyle demiştir: « İngiltere hükumetinin Arnavud lukta doğrudan doğruya hiçbir menfaati yoktur. Fakat bizim cihan sulhunda umutnî bir alâkamız vardır.» Başvekil, İngiltere hükumetinin bu mesele hakkında Belgradla temasa girmemiş olduğunu ilâve etmiştir. kında Lord Perth'e teminat vercniştir. Diploraasi mehafili, Lord Perth'in Italyanın Arnavudiukta bir müdahalede bulunacağı hakkındaki şayialar dolayısil \Baştara1ı 1 inci sahıtede] bir istizahta bulunmuş olduğunu beyan nevi mukabele teşkil etmekte ve Roma etmektedir. Kont Ciano, İngiliz sefirine Berlin mihverinin tesanüdünü ispat ey İtalyanın iki memlekel arasmdakı müna lemekte olduğunu beyan etmektedirler. sebatı takviye etmekten başka bir emeh Miişterek Başkumandanlık olmadısını söylemistir. Roma 6 (a.a.) İtalyan mehafili, Yugoslavyanın vaziyeti General Keitel ile General Pariani'nin Belgrad 6 (a.a.) Polonya ricalin halihazırda İnsbrück askerî esasına müsden bır zat, şöyle demiştir: tenid İtalyan Alman mesai birliğini tak« Yugoslavva, İtalya Arnavudlnk viye etmek ve harb halınde müttehid Almünasebatı meselesini Roma ile Tiran'ı man İtalyan kuvvetlerinin müşterek bir alâkadar eden dahilî bir mesele addet askerî kumandanhğını tesis eylemek memektedir. selelerini tnüzakere etmekte olduklam! Bari ve Brindizi'de italyan kıtaatının beyan etmektedirler. tahaşşüd etmiş olduğuna ve hatta bu kıAyni mehafil, iki general arasmdaki taatın Arnavudluk sahillerinde karaya görüşmelerin Almanya ve İtalyanın çemçıkarılmış olduğuna dair olan şayiaîar te ber içine alınmasmı istihdaf eden İngiüzeyyüd etmemiştir. Fransız askerî görüşmelerine ve İngiliz Bazı mehafil, iki memleket arasmdaki siyasetine bir mukabele olduğunu ilâve muallâk meselelerin Arnavudluğun mü eylemektedırler. dafaası ve Arnavudluğun İtalyaya olan Görüşmelere veriJen büyük borcları meselelerine müteallik olduğunu ehemmiyet beyan etmektedirler. Bu mehafil, bu gibi Roma, 6 (a.a.) Alman ajansı bilmeselelerin üçüncü devletlerin müdahalesi dırıyor: Matbuat, A'man Generali Fon olmaksızm halledilebileceği mütaleasmKeitel ile İtalya Genelkurmay Başkanı dadırlar. Pariani arasmdaki görüşmelere büyük Arnavud Veliahdi şerefine bir ehemmiyet atfetmekte ve batı demokTirana 6 (a.a.) Başvekil, fevkalâ rasilerinin harb psikolojisini körüklemek de bir toplantı akdeden parlamentoda, için yaptıkları mücadeleyi takbih eylemek şiddetli alkışlar arasında, bir veliahdin tedir. doğduğunu resmen bildirmiş ve bunu müTevere gazetesi ezcümle diyor ki: teakıb parlamento ikinci reisi de gene al«İngilterenin Avrupayı iki muhasım kışlarla karşılanan bir nutuk söylemistir. bloka ayırmak tasavvuru tahakkuk ettiği 5 nisan tarihi, millî bayram ilân edilmiş takdirde, totaliter devletlerin sarsılmaz tir. bloku hiç şüphesiz demokrat bolşevik Tirana garnizonu kıt'aları, Skanderbey bloktan üstün olacaktır. Zira mihver blotneydanından hareket ederek, halkın şid ku kültürü ve nizamı müdafaa ettiği haldetli alkışları arasında, saray avlusunda de muhalif blokta menfaat ve rekabetleKral Zogo'nun ve Kral ailesi azasmm öKont Ciano teminat verdi ri, itimadsızlık, cesaret kırma ve korku hâLondra 6 (a.a.) Oğrenildiğine nünde bir geçid resmi yapmıştır. Halk te kim bulunmaktadır.» göre Ciano, İtalyanın bu yakınlarda İs zahürleri, her tarafta millî şarkılar söy panyaya asker göndermemiş olduğu lenerek devam etmektedir. Arnavudluöun akıbeti CUMHURÎYET 7 Nisan 1939 Berlinle Roma arasında gizli askerî görüşmeler Londra görüşmeleri bitti İngiltere ile Lehistan arasında tam bir anlâşma Büyük mimar Sinanın 351 inci yıldönümü Mimar büyük Sinanm 351 inci yıl dönümü münasebetile önümüzdeki pa zar günü, Süleymaniye camii yanındaki türbesi önünde büyük bir ihtifal yapila caktır. Saat 16 da başlıyacak olan merasimde, her sene olduğu gibi hatibler tarafından Sinanın hayat ve san'atı hakkında sözler söylenecek ve bu büyük dâhinin hatırası anılacaktır. f Hâdisenin ahlâkî cephesi IBaşmakaleden devam] önüne düşüyorlar, güzel sözlerle ona döşenıyorlar: Sen büyük adamdın, muazzam hizmetlerin de vardı, bunlar gizlikapaklı kaldı, mıllet ve memleketi bunlardan haberdar etmenin sırası gelmiştir, nasıl o'.duydu da bu büyük işler hasıraltı edildi de filân gibi riyakârane diller döküyorlar, ac?.mın hislerini gıcıklıyorlar. însan zayıf: Bu sözlere kapılıyor, ihtiyata riayet etmek gayretlerile beraber birşeyler söylüyor. Bunlan neşrediyorlar. Ve kızılca kıyamet kopunca karşısma geçip kahkahalarla gülüyor, ve: İşte adamın içyüzünü dışma vurdurduk, zaten bütün bu hezeyanı bu maksadla yaptıydık, ve bu hizmetimizle iftihar ederiz! Diyorlar. Bir an için bunun böyle olduğunu kabul etsek gene dehşetlî bir ahlâksızlık uçurumu karşısında gözlerimizin kararması lâzım gelir, Vaktile Abdülhamid hafiyelerinin en marifetlileri böyle hareket ederlerdi. Safdil bir vatandaşı avlamak için devrin fenalığı hakkında hak suretinde görünen binbir söz söylerler ve ezkaza adamın ağzmdan bu sözlere kapılan bir kelime çıktı mı, lıerifi yakalatırlar. imanını gevrettirirlerdi. Gazeteye beyanat alınmak için kendisine müracaat olunan adam, rasgele bir vatandaş değildir. Bu zat, memlekete azçok hizmeti dokunmuş eski bir generaldir. Dünkü siyaset cilveleri içinde bizzanıre biraz ikinci plânda kalması lâzım gelmişti. Memlekette bütün kabiliyetlerden azamî fayda çıkarmak istiyen yeni Cumhur Reisimiz, diğer bazı emsali gibi bu eski arkadaşına da elini uzatmıştır. Bu eski silâh arkadaşı, Cumhur Reisimizde gördüğü saffet ve fazilet önünde yeniden hizmet sahasına girmeği kabul etmiş ve Cumhuriyet Halk Partisine intisab ederek ıneb'us da seçilmiştir. Memlekette en güzel niyetlerle ta bu derecelerg kadar ikrnal edilmek istenilen millî birlik ve beraberlik aşkına..hürmet yok mu? N.ç. diye bu adamı gafil avlıyarak ona bazı sözler söyletmek gayretile bu mülâkat tertib ve o kadar ısrarla takib olunmuştur? Bu şerefli bir hizmet mi, bu faziletli bir hareket mi?.. Hareketin mahiyeti ve muhtemel neticeleri sonradan ortaya çıktı: İyi yola girmiş bir vatandaşa yeniden yolu şaşırtıldı. Lüzumsuz yere adam küçük düşürüldü. Parti içinde ve memleket ölçüsünde kıyamet koptu. Gencliğin heyecanı ayaklandınldı. Bu münasebetle söylenilen ileri geri bir sürü sözlerin de tabiî ayrıca tesirleri oldu ve olacak... îstanbul meb'usu Kâzrm Karabekirin içyüzünü meydana çıkarmak ve onu memleket efkârı umumiyesi önünde bir kere daha mehenktaşına vurdurmak için böyle yaptık demelerine gelince gazetecilik mesleğinin şerefli ahlâkı adına bu modern casusluğu olanca şiddetimizle reddederiz. Hükumetin, milletin birlik ve beraberlik ahengi üzerinde oynanmak istenen, bu faciaya lâyık olduğu dikkatle ve titizlikle bakmağa vakti olmamış olduğunu görüyoruz. Gazetecilik mesleği dahi bu çirkin hâdisede kendi haysiyetine sürülen lekeyi temizlemelidir. YUNUS NAD1 (Baştarafı 1 inci sahifede) verilmiş olan muvakkat teminalta derpiş edilmiş olan ayni şartlar dahüinde kendisini İngiltere hükumetine yardım etmek mecburiyetinde addetmekte olduğu hakkında İngiltere hükumetine teminat vermiştir. Devamlı itilâfname, muvak kat teminat gibi hiçbir devlet aleyhine müteveccih olmıyacaktır. İtilâfname, büEminönü Halkevinde yük Brıtanya ile Lehistana bu iki mem0 gün için Eminönü Halkevi de zenleketten herhangi birinin doğrudan doğ gin bir ihtifal programı hazırlamıştır. Bu ruya veya dolayısile muhataraya maruz programı bildiriyoruz: kalmaları halinde Lehistanla İngilterenin 1 İhtifal şu sıra ile yapılacaktır: mütekabilen yardımda bulunmalarını isA ) İstiklâl marşı. tihdaf etmektedir. B) Yüksek Müendis mektebi son sınıf Umumî bir anlaşma niçin talebesinden Fakıh Özlen tarafından söyyapılamıyor ? lev. Londra, 6 (a.a.) Salâhiyettar C) Universite Edebiyat fakültesi Tamembalar, İngiltere ile Polonya arasın rih bölümünden Ekrem Uçyiğid tarada bir karşılıklı yardım anlaşmasının pek fından söylev. yakında imza edileceğini bildirmektedir. Ç) Mimarlar ve mühendislerle Tekİngiliz mahfillerinin söylediğine göre, Ponik okulu mezunları namına Belediye lonya, Romanya ve Sovyetler Birliğinin İmar şubesi mühendisi Salim Derin tade iştirakile umumî bir anla?ma yapılmarafından söylev. sı, bugün için çok güçtür. Zira Polonya, D) İstiklâl marşile ihtifale son veriSovyetler Birliğile bağlanmak istemelecektir. , mekte ve ayni zamanda, Polonya Ma2 İhtifalden evvel saat (13,30) da caristan dostluk münasebetleri dolayısile Romanyaya da garantisini vermek arzu civar orta okullar, liseler, Yüksek Mü etmemektedir. hendis mektebi, Güzel San'atlar AkadeBazı İngiliz mahfilleri, İngiltere ile misi ve Teknik okulundan gelecek tale Polonya arasmdaki karşılıklı garanti an he ile sair istiyenlere, Evkaf mimarlann laşmasına müşabih bir esas üzerinden, dan Mustafa Rona Süleymaniye camiİngiltere ile Sovyetler Birliği, İngiltere ile sinde yüce mimann hayat ve eserleri hakkında izahat verecek ve oradan toplu Romanya ve nihayet İngiltere ile Balkan olarak ihtifal yerine gelinecektir. bloku yani Türkiye, Yunanistan ve Yu3 Yıldönümü pazara rasladığı için goslavya arasında iki taraflı anlaşmalar Kültür Direktörlüğü bir gün evvel ilk akdine taraftardır. okullarda talebeye Mimar Sinan ve eserİngiltere Polonya ittifakt leri hakkında malumat verdirecektir. Londra, 6 (a.a.) Reuter'in diplo4 Gece saat (20,30) da Evimizin matik muhabirinin Londradaki Polonya Cağaloğlundaki salonunda müze ve sermahfiüerinden öğrendiğine göre, İngiltegiler şubemiz üyelerinden ve Eski eserler re Polonya ittifak: daha şimdiden bir müzesi mimarı Kemal Altan tarafından tBastaraiı 1 tncı %aht1ede\ emrivâkidir. İki memleket arasmdaki si (Mimar Sinan ve eserleri) hakkında bir mekteb hademesi Salih oğlu Hasanı ta yasî ve diplomatik işbirliği, geniş hututile konferans verilecektir. banca kurşunile üç yerinden yaralayarak tespit olunmuş ve Polonya Yahudileri 5 Belediye, C. H. Partisi, îstanbul meselesi üzerinde de bir prensip anlaşma Halkevleri adına Eminönü Halkevi, öldürmüştür. Kemalin tedavi geçirmiş olmasma rağ sı vukua gelmiştir. Vakıf İsleri Direktörlüğü, Universite, men gene rahatsız olduğu, on dört ynşınBek'in dünkü ziyaretleri Güzel San'atlar Akademisi, Yüksek daki oğlu Vâhidi, tramvay, otomobil kaJ ^ j j p j ^ a ) Beck, bu sabah Mühendis mektebi, Teknik okulu. Mi zasma uğrar diye bir evham yüzünden Portsmouth'a giderek Arc Royal tayya marlar Birliği, Mühendisler Birliği, Tekmektebclen alıkoyduğu ve nihayet kom re gemisile Glasgovv kruvazörünü ziyaret nik okulu mezunları cemiyetile sair arzu şuTanh ısran üzerine çocuğu mektebe ha etmiştîr. Beck, öğle yemeğini anavatan edenlej birer çelenk koyacaklardır. deme vasıtasile gönderdiği anlaşılmıştır. filosunun Amiral kumandanmın misafiri Konferans Oğrendiğime göre, Kemal bugün de olarak yemiştir. Bakırköy Halkevi başkanlığmdan: şiddetli bir kriz geçirmiş, çocuğile birlikte Beck, öğleden sonra Manş denizinde 9 '4/1939 tarihine raslıyan pazar şünü mektebden eve dönen hademeye tabanca yapılacak manevralarda hazır bulunacaksaat 17 de Evimiz salonunda Dr. İbrahim sını çıkararak üç kurşun sıkmıştır. tır. Zati Öğet tarafından (Çocuk cürümlerinln Hademe yaralandıktan sonra polisler menşeleri) mevzuu hakkında bir konferans Polonya mehafilinin kanaati yetişmiş, fakat Kemaî evin içinden polisVarşova 6 (a.a.) Dobry Vieczor, ve bunu takiben Halkevi bandosu tarafınleri tehdide başlamıştır. Bunun üzerine kadrosu pek ziyade geniş olan Londra gö dan bir konser verileceği ilân olunur. başka kuvvetler gelmiş, civar evler tah rüşmeleri hakkında tam bir ketumıyet iye olunmuş, polisler bu evlere geçrniş gösterilmesi lüzumuna işaret etmektedir. ve bu netice Çemberlayn tarafından Atir. Bu arada Kemalin evine gözyaşı aki Maamafih bu gazete, mütekabil anlaşma vam kamarasına tebliğ edilmiştir. tan bombalar kullanmak, itfaiye vasıtasi ile meşbu bir samimiyet ve doslluk hava Varşova mehafilinde memnuniyet le su sıkılmak, bacadan klorform dökmek sı içinde cereyan etmekte olan şimdik; Varşova 6 (a.a.) Polonya Hari müzakerelerin isal edeceği İngiliz Leh ciye Nazırile İngiliz hükumeti arasında şekilleri düşünülmüş ve icab ederse silâha müracaat ederek yakalamak için Müd tilâfınm esas hatlarının şimdiden tayin L.ondrada ımzalanan anlaşma Varşova deiumumilikten müsaade istenmiştir. Fa îdileblieceği mütaleasını serdetmektedir. siyasî mahfillerijıde memnuniyetle karşıBu itilâfın iki taraflı mahiyeti, bu iti lan^^tır. kat Müddeiumumilik bu talebi reddet miştir. Beş saat sonra fedakâr beş polis lâfm esaslı vasfıdır. Müzakereler, PolonBu mahfiller, anlaşmayı İngilterenin memuru kapıyı kırarak içeri girmişler ve ya ile Macaristan münasebatına müteal barışın batıda ve doğuda ayni usullerle tajbanca ile karşılarma çıkan Kemale: ik olup herhangi bir kollektif emniyet sis organize edilmesi lüzumunu nazarı dikka«Teslim ol, yoksa öldürürüz!» ihtannı emi değildir. İngiltere, Polonyamn tecrü te aldığına bir delil olarak telâkki etmekbe edilmiş olan müstakil siyasetini takib tedirler. yaptnışlardır. :tmeğe karşı diğer bir komşusile birieşmek Gene Varşova'da bilhassa kayd ve Kemal tabancayı bırakmakla beraber arzusunda olmadığını iyice anlamıştır. işaret ediliyor ki anlaşma iki tarafhdır ve yanıbaşmda duran satırı yakalamış, poİtilâfname imzalandı tedafüî mahiyettedir ki bu da 1939 ta lislere hücum etmek istemiştir. Fakat namluların tehdidi karşısında onu da bıLondra 6 (a.a.) İngiliz Leh gö rihli Alman Leh anlaşması gibi daha •akıp teslim olmuştur. Tahkikat devam rüşmeleri bugün iki taraflı ve tedafüî bir evvel akdedilmiş muahedelerle bir taa etmektedir. ı prensip anlaşmasının akdıle neticelenmış ruz teşkil etmektedir. Izmirde bir delinin işlediği cinayet Fatih Askerlik şubesinden: 1 316 334 (dahil) doğumlulardan ve bunlarla muameleye tâbi yoklama kaçağı bakaya ve saklılarla hiç askerlik etmemiş olan (deniz) smıfına mensub erat askere sevkedilecektir. 2 Şubede içtima günü 15 nisan 939 cumartesi sabahıdır. 3 Bedel vermek istiyenl«rin bedeli 14 nisan 939 cuma aksamına kadar kabul edilir. 4 Gelmiyenler hakkında kanunî takibat yapılacağı ilân olunur. * * * Eminönü Yerli Askerlik şubesinden: Askerî durumu tespit edilmek üzere 38296 kayıd numaralı yedek hekim teğmen M. Esad oğlu Mahmud Muzafferin acele olarak şubeye müracaati ilân olunur. * * * Eminönü Askerlik şubesinden: Bu kere askerlik yapmamış erattan 316 334 deniz, 316 333 dahil gümrük ve harb sanyii, 316 331 dahil gayrimüslim erat sevkedileceklerdir. Deniz eratnın bedelleri 14 nisan 939 akşarntna kadar alınacak ve 15 nisan 939 günü saat 8 de şubede toplanacaklardır. Gümrük, hrb sanayii ve gayrilslâm eratın bedelleri 25 nlsan 939 akşamma kadar alınacak, bunlar da 26 nisan 939 saat 8 de şubede toplanacaklardır. Tayin edilen günler zarfında şubeye gelmiyen mükellefler hakkında askerlik kanununun 89 uncu maddesi tatbik edileceğinden bu vatandaşların cezaya çarpmamaları için muayyen günlerde şubede t&planmaları ilân olunur. * * * Beyoğlu Yerli Askerlik şubesinden: 1 Deniz eratından 334 doğumlular da dahil olduğu halde henüz askerliğini yapmamış olanlar, derhal askere sevkedileceklerdir. Bunlardan nakdi bedel vermek istiyenlerin bedelleri 14 nisan 939 akşamma kadar kabul edilecektir. Bu eratın 15 nisan 939 sabahı askere sevkedilmek üzere hüviyet cüzdanlarile birlikte şubemize müra caatleri. 2 Harb sanayii ve gümrük koruma sınıflan eratından (333) doğumlular da dahil olduğu halde henüz askerliğini yapmamış olanlarla gayriislâm piyade erattan keza henüz askerliğini yapmamış 316 331 (dahil) doğumlular 26 nisan 939 günü askere sevkedileceklerdir, bunlardan nakdi bedel vermek istiyenlerin bedelleri 26 ni san 939 akşamma kadar kabul edilecektir. Bunların da 26 nLsan 939 sabahı hüviyet cüzdanlarile birlikte şubtde bulunmaları. 3 Deniz aratından nakdî bedel vere cek oîanlar 15 nisan 939 da ve harb sanayi:, gümrük koruma ve gayriislâm piyade err tından nakdî bedel verecek olanlar da 26 nisan 939 da sevkedileceklerinden, bunlar.n da vaktinde şubeye müracaatleri ilân olunur. * * * Bakırköy Askerlik şubesinden: 1 Şubede kayıdlı ve şimdiye kadar sevkolunmıyan 334 (dahil) doğumuna kadar deniz eratı celb ve sevkolunacaktır. Bu eratın toplanma günü 15 nisan 939 günüdür. Bunlardan bedel vereceklerin bedeli nakdileri 14 nisan 939 akşamma kadar ka ' bui edilecektir. 2 Gümrük ve harb sanayii eratından şimdiye kadar sevkolunmıyan 333 (dahil) doğumlu ve gayriislâm 316 331 (dahil) dğumlu erat celb ve sevkolunacaktır. Bu eratın içtina günü 26 nisan 939 aur. Ve bunlardan bedel verec?klerin bedelleri c'e 25 nLsan 939 akşamma kadar kabul dilir 3 Alâkadaranın muayyen günlerde şubeye müracaatleri. ASKERLİK ÎŞLERİ Şubeye davet ") ( YENİ ESERLER ^ Çingeneler Osman Cemal Kaygılınm en nefis eserlerinden olan (Çingeneler) romanı kitno halinde çıktı. Osman Cemalin bundan önce hikâye ve romanlarını okuyanlar, mu harririn bize neler ve nasıl sahneler, manzaralar canlandırarak okuyanları hayretler içinde bıraktığını bilirler. (Çingeneler) ise onun büsbütün bambaşka türlü bir rom?.nıdır ki bunu okuyanlar muharririn kendine mahsus ve eşsiz kaleminin nelere muktedir olduğunu görecek ve bir Çingene aşkının renk renk safhaları karşısında kâh kahkahalar savnrarak, kâh gözyaşları dökerek romanı bir türlü eiinden bırakmıyacaktır. Tevzi yeri: Etiman kitabevidir. Mes'ude Kongarla Hasan Bedreddin Ülgenin yazdıkları mekteb şiirleri, müzik muallimi K. Ksanto taraf'ndan beste'enmiş ve müzik parçaları notalarile birlikte tabettirilmiştir. Muallimlere tavsiye ederiz. Mebrure Sami tarafından tercüme edilen Napolyon'un suşk romam Mari Valevska Ikbal kütübhanesi tarafından neşredilmistir. Fiatı 50 kuruştur. Mekteb şarkıları Mari Valevska KADIN SEVERSE ... Yazan; ESAD MAHMUD KARAKURD 33 Bilsen ne kadar seviniyorum, tasavvur edemezsin Ferid!... Sevincimden çocuk gibi çırpınıp duruyorum olduğum yerde... Belli belli, söylemeğe hacet yok... Tevekkeli gözüm seyiriyordu bu akşam. Fena bir haber alacağımı biliyordum. Fena bir haber mi? Tabiî fena bir haber, fena değil, hatta felâket .. Neler söylüyorsun Ferid; kızımın gelmesi niçin felâket olsun?... Elbette... Yarından itibaren sevgime bir ortak kazanıyorum. Bundan büyük felâket olur mu? Ferid insafsızlık etme... Ne insafsızlığı, doğru söylüyorum. Şimdiye kadar yalnız benim için sakladığın, harcadığın sevgini bundan sonra kızınla aramda paylaşacaksm. • : m dıyor. • Desene sesin onun için böyle ke Ben taksime uğramış sevgilerden hoşlanr k kesik, heyecanh heyecanlı geliyor ku j mam!... lağıma!.« 1 Zalimane hareket ediyorsun Kü^ük, dört köşe, sesin dışarı çıkmaması için duvarları ve kapısı halılarla örtülmüş bir oda... Ferid ayni heyecan ve telâşîa makineyi alıyor: Alo alo kimsiniz?... Leylâ!... Sen misin Leylâ?... Hayırola, nınn arad:n beni?. . Sesi o kadar vazıh ve kuvvetli geliyor ki, bütün konuşulanları kolaylıkla isiîebiliyoruz. Bu gece çıkamıyacağım Ferid Esy... Niçin ? Kızım geliyor yarın. Ne, kızın mı geliyor yarın? Evet. Sürpriz olsun diye daha ev' 'den haber vermemiş. Sofyadan bir ' ' zraf aldık. Yarın öğle üzeri Sirkecide ...ol başka, sen başka... Çıldırdın mı Ferid? Nasıl gelebi Ne demek o başka, sen başka? lirsin? Şimdi çok kuvvetli hissediyorum Bayağı gelirim... Parmaklıklarkendimi Ferid... Eskisi gibi değilim ar dan atlar, balkonu aşar, odana girerım... tık. Sana ve ona yetişecek kadar sevgi, Gene bu akşam çocukluğun, neşheyecan var içı'mde... en üzerinde senin!... Sana paylaşılmış sevgi ve heye Peki, öyle ise, şimdi ben ne yapacanlardan hoşlanmadığımı söyledim. cağım, söyle bakahm!... Sensiz nasıl ge Korkma Ferid; ortada paylaşıla çireceğim geceyi?.., Uyursun... cak birşey yok. Sana aşkımı, ona sevgimi Uyuyamam ben. vereceğim, bunlar birbirinden o kadar ay Oku o halde n şeyler ki... Okuyamam da. Peki, yarın kızın gelecekmiş diye bu gece niçin buluşamıyoruz? Sen bi.'irsin, ne yaparsan yap!... Yarın erkenden şehre ineceğiz. Sen ne yapacaksın? Sonra o, «bu gece çocuğun odasmın tan Kızımm odasını hazırlıyacağım zimile meşgul ol» dedi. dedim ya!... Kocan evde mi? Kızın kızın!. Görüyorsun ya, da Canım evde olsa sana telefon ede ha gelmeden aramıza girdi bu kızın!.,. bilir miyim hiç? Tura çıktı. Gelirse ne olacak bilmem?... Yalnız mısm şimdi sen? Ferid... Ferid!... Peki, ne vakit görecegîm seni tek Yalmzım. Amma niçin soruyorrar? sun? Telefon ettiğin odada kimse yok Bilmiyorum daha, telefon edemu? rinu Tabiî yok. '' Ne demek bilmiyorum daha?... ; Öyle ise bekle, geliyorum. , Yarm akşam gene ajni saatte geleceksin!. Nereye geliyorsun? i Yarın akşam nasıl olur Ferid?... Sizin eve. 1 Kızımm evde ilk gecesi..:. Çıkabilir mi yim hiç?... Evet. Onun için bu gece ç.ıkamı Niçin ç'kamıyormuşsun? yacakrrnş... Canım insaf etsene biraz; bu ka Ne diyorsunuz?... dar zamandır görmediğim kızımı daha Ne diyeceğim canım işte, kızı geilk gece nasıl evde bırakarak sokağa çıkaliyormuş diyorum, anlamıyor musun? bilirim. Hem sonra babasınm da nazarı Ferhad, dudaklarını kıvırarak kıs kıs dikkatini celbetmez mi? gülüyor... Ben tanımıyorum. Yarm akşam, Bunda kızacak ne var üstad; daseni ayni yerde bekliyeceğim. ha iyi ya!. BiJâkis memnun olmanız lâ Ferid!... Ferid merid yok. Bekliyorum. zım. Zahmetsizce bir çocuk sahibi oluyorsunuz. Boyunuz kadar bir kız maşalGelmezsen gücenirim, işte o kadar... Kadınm cevab vermesine meydan lah... İftiharla alır yanınıza dolaştırırsıbırakmadan hiddetle telefonu kapıyor ve nız!... Ferid hiddetle ayağa kalkıyor: hızlı adımlar'a gelip masaya otunıyor... Zaten canım sıkılıyor. Şakanm Macar orkestrası şimdi eski bir Viyana valsine başlamıştır. Orkestraya refa sırası mı şimdi!... kat eden sarı saçlı, mavi gözlü gene bir kıKapıya doğru yürüyor... zın, perde perde yükselen sesi, salonların Haydi gel benimle; biraz yürüyetavanlarında rüzgâr gibi uçuyor... lim. Işık... Dans ve müzik!... Nereye gideceğiz? Ferid Bey; hiddetli görünüyorsu N e bileyim nereye, yürürüz işte. . nuz, canmızı sıkacak birşey oldu galiba?. Peki. Ferhad bağa gözlüklerini düzelterek, Doktor önde, Ferhad arkada hızh açitlenbik gibi iki siyah nokta halinde par dımlarla otelin mermer merdivenlermlıyan çipil gözlerini, kırpıştıra kırpıştıra den inerek, asfaltın üstünü dolduran nalhocasına bakıyor... kın arasına karışıyor, gözden kaybolup Bizimkinin kızı geliyormuş yarın! gidiyorlar... Kızı mı geliyormuş ? 1 var).

Bu sayıdan diğer sayfalar: