24 Ocak 1941 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

24 Ocak 1941 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Çocıık Rotnanlan Yeni Mecmua tarafından neşredilen terMyevî, ahlâkî ve istifadeli çocuk romanlarının yeni serisi hazırlanmıştır. EROL'UN RONÂNI Bu gün çıktı. 20 büyük sahife, 3 renkli kapak, 5 kuruştur. Mutlaka ahnız. 17 nci yıl sayı: 5911 umhuri ISTANBUt CAĞALOĞLU Telgraı ve mektub adresb Cumhuriyet, İstanbul Posta kutusu: tstanbuL No. 246 Telefon: Bagmuhanir: 22366. Tahrir heyeti: 24298. İdare ve znatbaa in«mı« 24299 • 24290 M. TÜRHAN TÂN1N Müessesemiz tarafından çıkanlan en son eserleri Hurrem Sultan Kadın Avcıa Tarihî Musahabeler». ^ ^ ^ k Tarihte Turkler iç büyük sözler ^^Jmf' 1Ş0 Kr. 100 * 75 * ^ * Cuma 24 ikincikânun 1941 Mecburen yurdumuza italyan tayyareleri Filonun tayyareleri ve mürettebatı nezaret altına alındı Bardia mıntakasmda esir edilen tta lyan bindirilmiş kıt'alarından biri... Balkanhlar Arasında ükumctlcri, hâdiselerin zoru ve tehlikelerin tazjikı altında üçüzlü pakta iltihak etmiş olan Macar ve Rumen milletlerinin için için ne ıstırabh düşüncelerc zebun olduklarını biliyoruz. Macaristan luilli emellerine kavuşmuş olmanın memnuniyetini hürriyet ve istiklâlini kaybctmek tehlikesinin acısile karşılaşhrmak mecburiyeti karşısında kendisini iyi günlerin gelmesini bekleyen bir nevi tevekküle teslim etmiştir. Filhakika Macaristan etrafım çevreleyen büyük kuvvetlere karşı kendi teşebbüs ve kuvvelile bir şey y a p a b i l e c e k mevkide değildir. O mihvcrcilere karşı minnettarlığım izhar etmckten baska birşey japaınıyor, ve böyleükle hürriyet ve istiklâiine biraz daha fazla veda etmekte olduğunu da elbette hazin hazin farkediyor. Bu memleket için için bütün unıudunu tnilletlerin hürriyet ve istiklâllerine hürmet edecek ve hurmet ettirecek bir s u 1 h u n gelmesine bağlaınıştır. Kuınanyaya gelince mütevali darbeler sonunda vaziyeti nihayet yabancı bir isgalle kat kat katmerli bir felâkete ı;ğra>an bu memleket, ne halde buluııdıığunu ve ne olacağmı bilmiyon bir sersemlik içindedir. En fenası bu şaskınlık arasmda bütün memleketin şiddetli bir kasırga önüne düşmüş âvare hazan yaprağına benzeyişidir. Bir tarafta yeni nizam lehîne ısmarlama tezahürler yapılırken diğer tarafta mevcud vaziyet aleybıne isyan hareketleri vuku buluyor. Millet kütlesi memleketi bu feiâkettcn kurtaracak i l â h î bir kuvvet beklejerek boynu bükiik, mustarib ve perişan, serseri ve serkerdan, âciz ve çaresiz sağa sola orsaboca yürüyüp gidiyor. Talihin garib bir cilvesile üçüzlü pakta ve onun yeni nizamına guya iltihnk eden bu iki memleketin halindeki hakiki fecaat, bugün azçok mukavemetlerden sonra duştnan işgali altında inleyen Polonya, Norveç, Holanda, Belçika ve Fransa gibi memleketlerinkinden daha az değildir. Onlarda hiç olmazsa hürriyet ve istiklâllerini korumak pahasına ddvüçmüş olmanın tesellisi vardır. Tamamcn haksız ve hiç sebebsiz bir taarruza uğrayarak kurbanlar kafilesine katılmak istenilcn Yunanistanın varlığını ve istiklâlini korumak için bütün milIelin tekvücud birliğile ayaklanarak giriştiği mukaddes cidali muvaffakiyetle yıirütmesi, hayat ve hürriyetleri tehlikcye maruz küçük ve orta bütün milletlerin başında esen şeamet yeline artık sükun ve sükut emreden ulvî bir isaret gibi yükseldi. Ve işte şimdi Balkanhlar yarunadayı tehdid edebilecek yeni tehlikeleri, vaziyetin bu umumî çerçevesi içinde kat'î kararlara müntehi olmak mecburiyetinde böyle bir s o ğ u kk a n l ı l ı k l a mütalea ediyorlar. Bu yolda düşünmekle karar vermek arasında hiç bir mcsafe yoktur. Kararm verilmiş olacağını kabul edebiliriz: Balkanhlardan her birinin hepsini ve hepsinin her birini müdafaa etmek kararı. Hulâsa bundan sonra Balkanlarda vuku bulabilecek yeni bir tecavüze karşı bütün Balkanhların el ve işbirliği etmeleri için k a t ' î b i r t e s a n ü d karan .. Bojle bir kararı tamamile haksız olarak hoş gormiyecek büyük devletler bulunabilir. Fakat Balkanlılarin münferid ve ınüşterek menfaatlerinin en zarurî bir icabı olarak yekdiğerini tutma kararları tecavüzî hiçbir maksadı istihdaf etmediği için onlara karsı hiç kimse tarafından hatta en küçük derece^in'le ki7t>jnhk göbterilmesine yer yoktur. Balkanlara t e c a v ü z î bir hareket vuku bulmadıkça Balkanhların bundan sonra dahi bu harb haricinde kalmağa îtina etmekten başka yapacakları hiç hirsey yoktur. Fakat teca,vüz vukıı bulıırsa bunu karsılamakta elbirliğ i 1 e yürümek bütün Balkanhların ii'erine düsen en ha\atî bir vazifedir Bulgaristanın daha tatmin olunacak Cevdet Kerim İncedayının beyanatı Ankara 23 (Telefonla) Eskişehir İstanbul Bandırma Izmir ve Aydında, bu aradaki yollarda ve bilhassa su taşmalarının yaptığı tahribat sahalarındaki tetkiklerinden şehrimize avdet eden Münakalât Vekilimiz Cevdet Kerim İncedayı son seyahatinin intıbalarını anlatmış ve beyanatında ezcümle demiştir ki: « Vekâlete geçtikten sonra günün icab ettirdiği ihtiyaclar noktasından verdığim emirlerin bu mıntakalardaki tatbik tarzma baktım. İşlerin memnuniyeti mucib olacak merhaleye doğru varmakta olduğunu ve" vazifedarların bu ihtiyacları telâfiye matuf tareda gayretle çalışmakta bulunduklarını gördüm. Daha üerisi için lâzımgelen yeni talimatı mahallerinde verdim. Şunu bilhassa kaydederim ki esasen iyi kurulmuş olan atölyelerimiz yeni tedbirlerle gerek hafif ve gerekse yeniden imal denecek derecede ağır tamiıbri yapmakta hayli hızlanmışlardır. Az zaman sonra atölyelerimiz normal tamir Şimdiye kadar 11 ttalyan fırkası imha olundu yeniden alıVekil; «İşçilerimiz; mühendislerimiz üstün nan harb malzemesi bir vatanseverlik şuuru içinde gözyaşartıcı pek çoktur bir gayretle çalışmaktadır» diyor Eritre cephesinde Münakalât Vekili tetkik seyahatinden iyi intıbalarla döndü TOBRUKTA 4 generalle 20 bin asker esir edildi Ankara 23 (Telefonla) Son günleiiJe mecburî iniş yapmış olan bazı İtalyan tayyarelerinin miirettebatı şehrimize gelmiş bulunmaktadır. Daha evvelce de gene bir iki ttalyan tayyaresi sahillerimize mec \ burî iniş yapmışlardu Gerek bu tayyareler, gerek mürettebatı beynel\ milel şartlar dairesinde enterne edilmişlerdir. bir muharebe başlamak üzere [Arkası sahife 3, sütun 1 de] Münakalât Vekili Cevdet Kerim İncedayı Kahire 23 (a.a.) Dün gece neşredilen hususî tebliğ: Dün öğleden az sonra Avustralya kıtaatı Tobnıka girmişlerdir. İtalyan müdafaa hattımn garb kısmının temizlenmesine devam edilmektedir. Sair istihkâmlar elimizdedir. Alınan esir ve mühimmat Kahire 23 (a.a.) İngiliz umumî karargâhmın tebliği: Trablusta Tobrukun zaptı dün gece tamamlanmıştır. Şimdiye kadar aralarında bir kolordu ve bir fırka komutanı üe diğer iki general,. bir amiral,. ordu ve deniz kurmaylarına mensub bir miktar yüksek rütbeli subay bulunrnak üzere 14 000 den fazla esir alınmıştır. Muhtelif çapta 200 e yakın top ve diğer harb malzemesi iğtinam edilmislir. Zayiatımız beş yüz kişiden ibarettır. Düşman zayiatı henüz tamamen tespit edilememişse de iki bin yaralı İtalyan hastaneye kaldırılmıştır. [Arkası sahife 5 sütun 4 te] Mühim bir kısnu asilere iltihak eden Rumen ordusundan bir alay geçen sene bir törende, şimdiki Kral Mişel'in kumandasında geçerken.» Sicilya fisleri Lejyonerler Ruzveltitı şahsî mütemadiyen RUMANYAYI mütnessili tahrib ediliyor ELLERtNE bize de gelecek Duseldorf gene bomKral Boris'le görüşen balandı; Manş sahil ALIYORLAR! M. Donavan'ın Bellerine gündüz hü Bütün garnizonlar cumları yapıldı asilere iltihak îtalyada bir mahal 23 (a.a.) Tebliğ: Egede duşman tayyareleri hava üslerimizden birine taarruz etmeğe çalışmışlardır. Hava defi bataryalarımızın ateşi ile karşılanan duşman tayyareleri, hiçbir hasar ikaına muvaffak olamadan uzaklaşmışlardır. Bir tayyare, bataryalanmız taraf'.ndan alevler içinde düşürülmüştür. Mancımkla havalandırılan tipteki diğer bir duşman tayyaresi, bir duşman üssü civarında avcılarımız tarafndan düşürülmüştür. 22'23 sonkânun gecesi İngiliz tayyareleri Katanaya ve Sicilya adasındaki diğer bir mevkie taarruz etmişler, fakat hasar ika edememişlerdir. Alman üslerinin bombardunanı Londra 23 (a.a.) Hava Nezaretmin tebliği: Dıın gece hava şartlarmın fena ol nıasma rağmen, ingiliz bombardıman tayyarelerinden mürekkeb küçük kuvvetler Ruhr'un diğer taraflarında he deflere taarruzda bulunmuşlardır. Duşman işgali altında bulunan topraklarda iki tayyare meydanı da bombalanmıştır. Dun gündüzün keşif uçuşları esna sında duşman gemileri üzerine bir çok taarruzlar yapılmıştır. Son 24 saat içinde tayyarelerimizden bırınir eksık olduğu bildirilmiştir. Düsseldorf da tahribat Londra 23 (a.a ) Bu gece Ehin havzasmda Düsseldorfa karşı İngiliz tayyareleri tarafından yapıîan akın havanın fenahğına rağmen kesif bir tafArkası sahife 5 sütun 3 te] Tobruk önünde HARB VAZİYETİ 30 saat boğaz boğaza! Libyadan sonra Heyecanlı bir röportaj Şafakla beraber tanklar hedeflerine atılmışlardı Avustralya alayı 4 saatte alınması lâzım bir yeri 2 saatte zaptedip geçiyordu! Akdenizde Hareket serbestisi tamamen İngilizlerin elindedir grad treninde çantasını aşırdılar! Şarkî Afrika tngilizler bütün Bingazi mıntakasını temizlerler' ken, Eritre ve Habeşistanda da muvaffakiyetle ilerilemektedirler. VUNUS NADİ fArkası sahife 5 sütun 6 dal Kahire 23 (a.a.) Reuter ajansının Tobruk civarında iki muhasım arasındaki sahada bulunan muhabıri bildıriyor: General Wavel ordusu Tobruka karşı büyuk bir taarruza geçmıştir. Imparatorluk ordusunun ileri kuvvetleri Ingiliz tankiarından, İngilterenin şarkında kâin bir kontluk alayından, Avustralyah piyade kuvvetlerinden ve motörlü kıtaatt&n mürekkebdi. Başlıca hücum dış müdafaa hattile Tobruk kalesi arasındaki sahada Italyanlar tarafından inşa edilen ve çok kuvvetli bir surette tahkım edılmiş olan mevzilere karış tevcih edilmiştir. Avustralyalılar telorgülerıni kestikten sonra şafakla beraber tankları mız hedef üzerine atılmışlardır. Açılan gedıkten dalga halinde giren bir Avustralya livası askerî mevzilere hücum etmişlerdir. Diğer kuvvetler de sağdan soldan dış müdafaa hattını aşarak topçu mevzilerini temizlemeğe başîamış lardır. Kıtaat gıttikçe şiddetlenen topçu barajmın arkasmdan yavaş yavaş ilerlemiştir. İlk hatta bulunan İtalyan topİngilizler, bu darülharekâtta, uzun çusu bir müddet sonra susturulmuştur. müddet müdafaa vaziyetinde kalmıslarTaarruz başladıktan yarun saat sonra [Arkası sahife 5 sütun 5 te] [Arkası sahife 5 sütun 1 de] Londra 23 (a.a.) Meşhur Amerikalı askeri eksper binbası Fielding Eliot, Akdenizde Alman pike bombardıman tayyarelerinin gorulmesindenberi vaziyetteki inkişafı tetkik etmek üzere News Chronicle gazetesinde nesrettiği makalede Akdenizde teşebbüs kabiliyetinin İngiltereye geçtiğini yazmakta ve AlŞarkî Afrikada: manlarm burada takib ettikleri gaİngilterenin Nil ordusu, Iibyada Tob yeleri münakasa ederek aşağıdaki ruğu duşürecek hareketlere girişirken neticeye varmaktadır: Sudan ordusu da Eritreye, Kenya oıdusu «Şimdilik Almanların Sicilyaya da Habeşistana karşı faaliyete başladı. Bu darülharekât, birbirinden çok ıızak tamamile ttdafüî sebebler yüzünden gelmiş olmaları ihtimali galibve müstakil cephelere ayrılmıştır. İtalyan şarkî Afrika imparatorluğu dir.» Eliot, Sicilyanm birinci derecede denilen Eritre Habeşistan, Somaliden mürekkeb ve geçen yazdanberi İngiliz ehemmiyeti haiz sevkulceyşi bir Somalisini de ihtiva eden bu İtalyan mevkide bulunduğunu ve bugun Nil mıistcmlekesinin İtalya ile alâkası ta ordusunun büyük bir hareket sermamen kesihniştir. Bütün bu topraklar, bestisinden istifade ettığini ve SifArkası sahife 5 sütun 6 da] bir taraftan İngilizlerin hakimiyeti altında bulunan Kızıldeniz, Aden körfezi ve Hind Okyanusu gibi denizlerle, diğeı taraftan, karadan da Sudan, Uganda ve Kenya müstemlekelerile sarılmıstır. Eritre ile İngiliz Somalisi ve Habeşistan arasında sıkısmış olarak yalnız Fransıılarm Cibuti limanı ve etrafındaki mahdud arazi parçası vardır. Bu vaziyette İtalyan şarkî Afrika imparatorluğu iki milyon murabba kilometre genişliğinde muazzam, fakat mahsur bir kale halindedir. İtalyanlar harbden cvvel, buralara asker, silâh, malzeme ve petrol olarak ne yığdılarsa onlarla harbe devam etmek mecburiyetindedirler. Musademeler dahilî harb halini aldı, Başvekâlet topa tutuldu, Genl. Antonesco'nun vaziyeti malum değil c Sofya 23 (a.a.) Ruzvelt'in hususî mümessili Albay Donavan'ın Kral Boris'le yaptığı mülâkatın 20 dakıka sürdüğü öğrenilmiştir. Bu mülâkat esna ». sında Albay Donavan Ruzvelt'in mesajl* nı Krala vermiştir. Mümessilin çantasını aşırdılar Belgrad 23 (a.a.) Havas: Bulgar Yugoslav hududunda Ça ribrod'dan haber verildiğine gore Bel grada gitmekte olan Albay Donavan Yugoslav topraklarına girdl§i zaman içinde mühim siyasî sevaik bulunan çantasmın trende çalmdığmı gdrmüş tur. Tren Çaribrod da durdurulmuş ve tahkikata başlanmıştır. Albay Dona ANKARA RADYO GAZETESİ van'ın dün saat 22 de Belgrada muvasalatı bekleniyordu. Albay Donavan'ın Kumpnyadakı isyan hareketinm ma Ruzvelt'ten Prens Paul'a bir mesaj gehiyeti henüz tamamile malum diğüdır. tirdiği söylenmektedir. Anlaşılıyor Ei isyanı idare edenler General Antonesko'yu devirmek maksa M. Donavan Türkiyeye de geliyor Budapeste 23 (a a.) Kükumet orga« dını güdüyorlardı. Bükreş radyosu dün akşam lejyoner nı olan Esti Usjag gazetesi Albay Dolerin elmde bulunuyordu. Bu yüzden navan'ın Belgraddan sonra Budapeşteye öğleye kadar neşriyat yapamamıştır. gececeğini, Budapeşteden de doğrudan Bükreş radyo merkezi öğleden sonra doğruya Türkiyeye gideceğini bildir General Antonesko'nun eline ge"t:sln mektedir. bir be ediyor 30 bin kişi Bükreşe yürüyor den, saat birde Başvekilin yannamesini neşretmiştir. Başvekil, halkı kazanmağa çalışıyor General Antonesko'nun bu bevannamesinde Başvekâletin dün ansızın top. tüfek ve mitralyöz ateşine tutalduŞu, yedi yüz kişilik bir kuvvetin civar kıslaları zaptederek Başvekâlet binasma f Arkası sahife 5, sütun 2 de] Fransız komiseri Halepte Haleb 23 (a.a.) Havas: Suriye yuksek komiseri General Dentz. Ha. lebe gelmiş ve sivil ve askerî memurlarla gazetecileri, yerli halk mümessillerini ve bilha'^sa Fransız kolonisini kabul etmiş, müteakıben Be\Tuta dönmüstür. HİNDENBURG Birkac söx Dilimize çekidüzen verelim Renkli Haritamız Bugün & n c ı sahifemizde .. . . . . . .. M«I.»,:,4»J<. K;;,;;L„!„« hn Jo^;ıv.oıolr^Hn nmfassal renkli bir haritası Şarkî Afrika ^ vaziyeti, • ,n bilhassa Habeşistanda büyük . olan bu darülharekâün nmfassal renldi bir haritasmı bu gün 6 ncı sahifemizde nesrediyoruz. sürprizler vukuunu farzettirccek hareketlere sahne olmaMuhterem karilerimiz haritayı kesip muhafaza etmek 2a baslamıstır. surctile harbin oradaki inkisaflarını kolaylıkla takibe imGittikçe büyüyeceği anlaşılan hâdiseleri her gün «Harb kân bulmuş olacaklardır. vaziyeti» sütunumuzda dikkatle teşrih ve izah edibnekte Arab harflerile yazılan türkçe, muhtelif yabancı kaidelere dajandığı için vaktile dilimizle okur yazar ohnak güçtü, uzun zamana muhtacdı, adeta yalnız hali ve vakti iyi olanlara mahsus bir imtiyazdı. Yeni harflerin kabulü, bilhassa bu bakundan halkçı, sosyal bir inkılâb sayılır. Fakat Arab harflerinin kusuru, güçlüğünden ibaret değildi. Bu harfler tüıkçenin fonetik bünyesine de uymuyor, dîlimizi kâğıd üzerinde ifadeje kâfi geîmiyordu. Arabca ve far« kelimelerin eski harflerle ancak bir yazılış şekli olduğu halde öz türkçe kelimelerin iki, üç, hatta beş türlü imlâ çerçevesi içine girebilmeleri sevgili dilimizi çoktan hakkettiği kıyafet disiplinine bir türlü kavuşturamıyordu. Üstün. esre gibi bir takım işaretlerle seslendikleri için Arab harflerile yazılan türkce kelimeleri muayyen bir kaideye bağMeşhur Alman Başkumandanma lamak hemen de imkânsızdı. Lâtin harflerini bu bakımdan da bir kurtancı gibi karşıladık. Hakikaten kısa bir zaman dair makalesini bugün, 2 nci zarfında dilinıizin yazılış şekli nisbî bir istikrara kavuşmuş sahifemizde demoktir. Artık türkçe kelimelerimiz çatlak ayınlann, pat Churchiirin lak hemzelerin tahakkümünden ebediyyen kurtulmuştur. Ancak kaidesiz hiç bir disiplin tenıin edilemediği için dilimizde hâlâ bir takım yazış ayrıh na raştlamıyor değih'z. Bazı muharririerimiz, keyifle imlâ usulii beğenerek onu herkese kabul etti^ : çalakalem yazıp duruyorlar. Türkçenin yazılı^ id umumî biı kaide mevcud olmadığma göre. bu leri kabahatli bulmaya da hakkımız yoktur. Mademki' ve ilmî biı sekil, resmî ve ilmî bir tesekkül* limize bir çekidüzen vemıemistir, o halde bu işi ferdh hstfcditleri gibi başarmalanndan daha da iyi ne ol Fakat Balzac'a ve Merime'ye ,türlü F r a n s u imlâsını nasıl tasavvur edemiyorsa •Ahmede ve edib Mehmede göre iki çeşid Türk dh öylece kabul etmemeliyiz. İnönü Ansiklopedisine hazn la .su sıralarda bu 1 meseleyi ciddî olarak mütaleaya ıruz . Okuyunuz!

Bu sayıdan diğer sayfalar: