17 Eylül 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

17 Eylül 1934 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

17 E llll 1934 — ... HABER — Akşem Postası —— Hariciye Vekilimizin beyanatı : Türkiyenin gizli hiçbir taahhüdü yoktur Hariciye Vekilimiz beyanatında akajliyetler meselesine de temas etti Galatasarayla Fenerbahç Cenevre, 16 (A.A.) — Anado- la Ajansının husust muhabiri bil- diriyor: Asamblenin umumi müzakere- leri esnasmda Tevfik Rüştü Bey aşağıdaki nutku söylemiştir: “— Reis efendi, geçen asam- bledenberi mürur eden devrenin vasfı mümeyyizi, Türkiye için bü- tün memleketlerle teşriki mesai - Nin devamı, ve sulh ve müsalemet faaliyetinin tazifi olmuştur. Bu hususta yalnız Balkan komşuları ile olan yeni muahedelerle şarki Akdeniz komşularımızla aktedi - len muahedeleri ve orta Asya dev- letleriyle sıkı bir mukarenet için tezahür eden fasılasız faaliyeti zikredeceğim. Bu münasebetle, Türkiyenin neşredilmiyen, herkese malüm ol- Mryan ve milletler cemiyeti tara- fmdan usulü veçhile kaydedilme- Miş veya edilmek üzere bulunma- Memiş olduğunu söylemekliğime Müsaadenizi rica ederim. Herkesin muteaddit vesilelerle tihan matbuatımda okuyabildiği bir şeyi burada tekrarr suretiyle vaktinizi kaybettirmekten içtinap #etmek isterim. Yalnız, dünyada — hiç bir memleketle hayatt veya hiç bir ihtilâf olmadığıı teyitle iktifa edeceğim. Bilâkis herkesle Mukarenet yolunda azimle ilerli - Yoruz. Bir memleketin siyast ic - Taatı, komşuları ile olan münase - batma göre takdir edilebilirse, bi- ze taalluk eden kısımda, gerek Avrupa ve gerek Asya komşula - Tmnızın hükmünü kabul ve bu hu- Susta izhar edecekleri noktai na - Zara memnuniyetle mutavaat ede- teğimizi söyliyebiliriz. Bize ge- Hnce, onlara karşı en halisane ve 'en dostane hissiyatla muttasıfız. Her devletin, en ziyade hassas bulunduğu meseleleren biri hu - dutlarma taalluk eden mesele de- ğil midir? İşte o kadar nazik olan bu hudut tahdidi meselesi hakkm- da İran ve Afganistan, Türkiye - deki dostlarının hıhmlıln;ı mü- Tacaat etmiştir. Onlara, bu itimatlarından do- layı, burada derin minnettarlığı - Muzı bildirmeği bir vazife addede- Tim. Bundan başka, milletler ce- Miyetine girmeden evvel ve o za- Mandanberi daima bu milletler a- Taşmda anlaşma ve teşriki mesai Yolunda azimle yürümeği bir şe- Tef addediyoruz. Bu cemiyetin temeli olan fikrin en iyi tatbika- kndan biri de bu olduğundan bü- "— kalbimizle emin bulunuyo - Sılhıuı mütevazi amillerinden biri olarak, buraya halli icap eden Müşkülleri tevdi için değil, fakat L—iıı kuvvetimizle, bizim gibi Seynelmilele ahenk ve müsaleme- 'H artık müphem bir emel değil, T reailte olmasını istiyenlerin Mij hadim olmak için geldik. pilletler cemiyeti ülküsünün ta - ve elimizden geldiği ka- dar ona hadim olmak için olan kati arzumuzu ifade ederken, mil- letlerin mukareneti — hususunda şimdiye kadar yaptığımızla gurur- lanmayı düşünmüyoruz. Sadece teveccühünüze lâyık olabilmek iddiasmı izhar etmeği düşünüyo- ruz. Çünkü daha da yapmak iz- tiyoruz. Milletler cemiyetinin, tecrübelerinden istifade ederek, kaide ve usullerinin islahr yolun - da inkişafr zarurt ve asamblede bu salâha matuf muhtelif teklif - leri müzakereye koymak suretiyle bu inkişafı tesride büyük menfaat | | mevcut bulunmakla beraber, bu inkişafı anarşiye doğru inkişaf ettirebilecek ve bizzat müeseseyi vahim surette zayıflatabilecek hu- susif ve bir an için olan mülâhaza- larm tesiri altında kalmamaklığın da büyük bir ehemmiyeti haiz olduğunu zannetmekteyim. Müsbet gayeler takip etmek ve onlara yapıcı usuller ianesiyle va- sıl olmak arzusu hemen hemen umumi olduğunu zannetmek iste- rim. Ş Bu itibarla, bazı azanım millet- ler cemiyetinden çıkmasma esef etmekte berdevam olduğumuz bir sırada, memleketimin her zaman iyi dostluk münasebatı idame et - miş olduğu sosyalist Sovyet cüm - huriyetlerinin teşriki mesaisi te - min edilerek müessesemizin cihan şümulleşmesi yolunda şayanı kayıt bir adım atılmış olduğunu görmek benim için bahtiyarlıktır. Bu bü - yük memleketin, dostlarımız Le - histan, Romanya ve diğer komşu- larımızın teşriki mesaisiyle, Lond- ra muahedelerinin — tahakkukunu mümkün kılan mütecavizin tarifi suretiyle vaki müessir hizmetini hatırlatmaktan kendimi menede - mem, Muhterem meslektaşım M. Beck tarafından ortaya sürülen ve en- teressan müzakerelere — yol açan ekalliyetler meselesine — gelince, Türk heyeti murahhasası bu mese- leyi daha ziyade beşeriyet zaviye- sinden mütalea etmektedir. Ahti hükümlerin tesirlerini bazı mem - leketlere tahdit etmek suretiyle bunlara hassasiyetler tevlit etme - ğe müsait vecibeler manzarası ve- rilecek yerde, bunları bütün mil - letlere teşmil etmekte hakikt ve âcil menfaat mevcut olduğu fik - rindeyiz.,, Vekil beyin nutku sürekli alkış- larla bitti. M. Bartu, Jon Saymen ve birçok zevat vekil beyin yanr- na gelerek hararetli surette tebrik ettiler. Nutuk Asamble üzerinde fev- kalâde iyi tesir ve intiba bırakmış- tır. Türkiyenin yakınm ve uzak bil- fmum hükümetlerle dostane mü - nasebatta bulunduğu ve milletler cemiyetine bir ihtilâfını hallettir- mek için değil, fakat cihan sulhu- nu böyle dostane siyasetiyle kuv - vetlendirmek arzusu ile geldiğini söyleyişi gayet büyük alâka ve bu cuma günü karşılaşıyorlar kavga yüzünden yarıda kalan Şilt maçı nihayet bu hafta yapılıyor Birazda yacenlik! Ankara Gücü ile Fener- Meyhaneler gittikçe azalıyor! Yeşilaycıların kulakları, tıpkt KüaEE arı .ı mı lm bü— el a . çok yerlerinde meybaneler asahı -| OLTLE SÖİ bEe DRRA — Ne malüm?. çen cuma Beşiktaş — Fenerbahçe bu senenin bir çok teahhürlerle oynanamıyan şilt finalini yapmış- lardı. Önümüzdeki cuma da bir şilt maçı finali daha seyredeceği- miz anlaşılmaktadır. Geçen sene kavga yüzünden parıda kalan Ga- latasarayla Fenerbahçe arasında- ki geçen seneye ait şilt finalinin bu cuma oynanması futbol heye- tince karar altma Ankara gücü - Feııerbıhço maçı da yapıldı Mu diyeceksiniz, işte size mos- trası: Eskiden, yani birkaç yıl ön- ce Sultanahmet — Divanyolu — Çemberlitaş arasında — sekiz on meyhane vardı; şimdi bu mesafe içinde ya bir, ya iki meyhane vardır. Eskiden Beyazıtla Koska ara - sında, yani bir iki yüz metrelik mesafe dahilinde dört beş meyha- ne vardı; şimdi burada ilâçlık bir meyhane yoktur, Eskiden Direk - lerarası — Şehzadebaşında beş a A_h,_.ü talamı, f;_hı :.ıo; altı meyhane vardı, şimdi burada şampiyonu Fenerbahçe ile dün Kadıköy bir ufak meyhane kalmıştır. Eskiden Saraçhane ile Fatih -arasında altr meyhane vardı, şim- di burada iki küçük meyhane gö- rünüyor. Eskiden Karagümrükte üç meyhane vardı; şimdi burada hiçbir meyhane bulamazımız. Eskiden, yani bir iki yıl önce Edirnekapısında tam altı meyha- ne vardı, şimdi ise burada bir tek meyhane vardır. Birkaç yıl evvel Topkapıda dört meyhane vardı, şimdi orada da bir meyhane kal - mıştır. Eskiden Eyüp ve Defter- darda dört meyhane vardı, Şimdi burada yalnız Defterdar iskele - sinde bir meyhane bulunuyor. Geçen yıllarda Kasrmpaşadan Perapalasa çıkan yokuşun alt ba- şındaki küçücük Koltukçular so - kağında dört meyhane vardı. Şim- di bu sokakta iki meyhane vardır, Eskiden Halıcroğlunda üç meyha- ne vardı, şimdi burada bir mey- hanecik kalmıştır. Birkaç yıl önce yalnız Haliç Fener iskelesinde tam yedi mey - hane vardı, şimdi burada yarı ah- çı, yarı meyhane olarak bir mey- hane vardır. Eskiden Cibali ile Unkapanı arasında üç meyhane vardı, şimdi sade Cibalide bir meyhane kal- mıştır, İki yıl önce Beyoğlunda Asmalımesçitte beş meyhane var- dr, şimdi burada küçük bir. mey- hane kalmıştır. Fakat eski deyince aklmız çok es- ki, yani bundan on on beş yıl ön- cesine gitmesin! Bu dediğimiz es- kiden maksat hep birkaç yıl ön - celeridir. Daha eski yani on, on beş yıl öncelere gelince, 6 zaman- lar nerelerde ne kadar meyhane olduğunu rahmetli Ahmet Rasim hocamız vaktiyle mükemmelen yazmıştı. Şhıdı bizim şu yukarki, küçük istatistik taslağından da anlaşılı - stadında bir maç yaptı. Bu maç bir - denbire kararlaştırıldığı için Fener « bahçe stadında pek az kalabalık var - dı. 'Tam sant 16 da iki takım sahaya çıktılar. Fenerbahçeliler, Ankaragü - #cünün firması da kendi formalarınır ayni olduğu için, misafirlerine bir ce- milekârlık olmak üzere Kırmızı - Be- yaz formalar giymişlerdi. Takımları birinci tim kadrosundan bir hayli ek- sikle, şöyle teşekkül etmişti: Hüsamettin. — Nocdet, Fazıl — Necdet, Ali Riza, Şaban — Süleyman, Niyazi, Namık, Muzatfer, Fikrot. ları kaybetmekte birbirine taş çıkaran Ankara ve İstanbul — şilt şampiyonları zevksiz bir oyun çıkarıyorlar. Netice Onun heyeti umumiyesi itibariyle zevksiz cumuştur. (A.A.) Sonbahar deniz müsabakaları (İstanbul Su sporları klübü) — sonba- har spor haftası dün başlamıştır. Öğleden evvel kürek ve öğledan son- ra yüzme müsabakaları Modada ya - pılmıştır. Kürek teknik neticeleri: — (Birlik yor ki İstanbulun birçok semtle- rinde meyhaneler adamakıllı azal- maktadır. Lâkin buna mukabil i- çenler de azalıyor mu?. Onu ayrı bir yazımızda göstereceğiz. Şim- dilik meyhanecilerin bu azalışı karşısmda Yeşilaycıların kulakla- rı İyi sucuların zemberekli zilleri gibi çın çn cmlıım' bahçe berabere kaldılar Dün Modada sonbahar kürek ve yüzme müsabakaları da yapıldı kiklerle) Yü Mesafo: 1200, Hava: Kısmen açik. Rüzgâr: sert. Tekaütler: Ekrem Rüştü (kürekte 1 inci). Zaman. 4:56. Şinasi (dümen- de). Müptedi: Kemal (kürekte) 1 inci. Zaman 4:594. Ömer Hamit (dümen- de.) Suat Memduh — (kürekte) 2 inci, Zaman. 5:01.9 Şinasi (dümende.). Moda yüzme havuzunda — kız ve erkek kalabalık bir yüzücü kütlesinin iştirakiyle ve büyük bir intizamla ya- pılan yüzmelerin teknik neticeleri: 1.50 M. Krovl 10 — 12 erkek. 1 in Bahaettin İhsan 1,25. 2. 50 M. Krovl 12 — 14 erkek 1 inci Rolf Heuser 0,37.1. i 2 inci Şinasi 0,56.2, 3 üncü Muzaf. fer Nâzım 57.2, —4 üncü Gültekin 1,02,2. 3. 100 M. serbest. erkek, 14'—16 1 inci Mahmut. 1,20,8 2 inci - Fikret, Hüsnü 1,22.— — 3 üncü Rolf Heuser. | 1:30. 4 üncü Necdet Cemil 1,37,2. 4. 100 M. serbest. 16 — 18 erkek. tinci Tskender Şevki — 1,23,1. 2 inci Willy Mamboury 1,47,1. 5. 100 M. serbest. 16 — 18 kızlar. 1 inci Jale Hacı Bekir 1,52,3. 2 inci Jale Hüsnü 1,83,3. 6. 100 m. serbest. 18 — 35 erkek. 1 inci Geork Birükoff 1,19,1. Şefik terk Feridun terk. 7. S0 m. Kurbalama 10 — 12 erkek 1 inci Fehiman İhsan 0,59,0. 8. 50 m. kurbağalama, 10 — 12 kız- lar. 1 inci Jutta Reichenberg 1,13,3, 2 jinci Sevim Esat, 1,17,4. . 9. 50 m. kurbağalama. 12 — 14 er- kek. 1 inci Rolf Heuser 0,52,9 diska - Hife. 2 inci Hans Reichenbach 1,01.0. diskalife. 3 üncü iŞnasi 1,01,2. Dis « kalife. 4 üncü Muzaffer Nâzım, Dis - kalife. 10, 50 m., kurbağalama — 12 — 14 kızlar. 1 inci Hale Hüsnü 1,05,4. 11. 100 m. kurbağalama 14 — 16 erkek 1 inci Necdet Cemil. 2,40,0. 12. 100 m. kurbağalama, 14 — 16 kızlar 1. Ursula Dohausen 2,11,0. 13. 100 m. kurbağalama. 16 — 18 erkek 1 indi Willy Mamboury 2,03,3. 14. 100 m. serbest 18 — 30 Hanım- lar 1 inci Leylâ A. Turgut 1,51,0 15. 100 m. serbest 35 ten yukarı erkek. 1 inci Ekrem M. Rüştü. 0:88.0. 16. 200 m. serbest. Erkek. —1 inci Sıtkı. 30L5. 2 inci Şefik Hâzmm. 3.064. ! 17. 200 m. serbest. Hanımlar. 1 in- € İale Hüsnü 4:13.3. 2 inci Jale Ha- c Bekir, 4:39.3, 18. 100 m. sırt üstü erkek. 1 insi Sıtkı 148.2 2 inci Rene — Mamboury 1,49,3. 3 üncü Willy Mamboury. 10. 400 m. serbest erkek. —1 inci Fikret Hüsnü 6,12,2. 2 inci Mahmut. 20. 50 m. serbest müptediler. 1 in- « Vedat Murat 1,01.0 21. 400 m. serbest hanımlar. 1 inci Leylâ Turgut 6,59,2 2 inci Jale Hür- nu. 22. 10 X BO bayrak erkek. 1 indi Mahmut Talrmı 5,43,6 23. 4 X BO bayrak hanım, 1 inci Leylâ takımı 3,27.09. — b

Bu sayıdan diğer sayfalar: