12 Eylül 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yakacığın güzel sırtlarında Otuz Türk güresçisi Cennet gibi bir yerde kurdukları kampta bazan bir o?:uruşta üç tavuk, yarım küfe üzüm yiyerek önümüzdeki mühim güreş temasları için hazırlanıyorlar Bir haftadır, güreşçiler Yakacıkta bir kampa çekildiler. Ünümüzdeki büyük güreş maaliyetleri için orada muntazam bir rejim dahilinde hazırla nıyorlar. Evvelki gün çok mühim seçme müsaba kaları yapılacağı için, öğle üzeri gü - reş federâsyonunun kıymetli üyeleri genel sekreter Seyfi, Sadullah ve İstanbul güreş heyeti başkanı İsmail 'Hakkı ile Yakacığın güzel sırtların . daki kampa gittik. Ben — birköyo- telinde beş on güreşçi: bulacağımızı sanıyordum, Halbuki, otomobilimiz Yakacığın kocaman ve en güzel beyaz evinin önünde durdu. Biz muntazam bir. bahçenin kapısından içeri girince, büyük çınar ağacının altına serilmiş güreş minderleriyle karşılaştık.20.25 güreşçi, kimisi eşofman elbiseleri giy miş, kimisi asker elbisesile, kimisi de parlak güneşin altında yarı çıplak ma yoları ile oturmuşlar; bizi, daha doğ. rusu, Balkan -takımını — belli edecek seçmelerin başlamasını heyecanla bekliyorlardı. Öteldeki başka - aileler ve dıişardan gelenler — güreşleri — seyrediyorlar. | F Ötele girince artan hayretim, oda -|' ları ve diğer kısımları gezdikçe ar - tıyordu.Yakacığın Nimet ismindeki bu otelinde, bir insanın istirahat etmesi İçin ne isterseniz var. Güreşçiler 3 . 4 kişilik odalarda kar gibi çarşaflı, kırmızı, mavi — tertemiz yorganlı karyolalarda yatıyorlar.. Ü- telin aşağı katında, güreşçilerin kilo- düşmek için en mühim ihtiyaçları o - lan bir hamam mütemadiyen yanıyor. Büyük binaya — sığışamıyanlar, biraz arkadaki binada yatıyorlar. — Otelin büyük yemek salonu da burada ... Ev. velce salonun ortasından tavana yük- selen üç direk, otelin güreşliçeri çok seven ve eski bir asker olan sahibi Hacı Bey! (bu, kendisinin isminden Hyade kullanılan lâkabıdır)tarafından kestirilmiş ve büyük salon havalar bozarsa güreş minderinin mükemmel kurulabileceği bir hale getirilmiş. Beni gaşırtan ve hayrette bırakan bütün bu şeyleri 7 . 8 dadikaka gör- müştüm. Hepimizin karnı — çok acık - mıştı. Saat ikiye yaklaşıyordu. Kam . pmn kıymetli müdürü Necmi bunu, bil- hassa arkadaşlardan — birisinin ismi lâzım değil belki kızar) yüzünün sa . Yarmasından! anlamış olacak ki, bizi derhal yemek salonuna soktu. Kampa geldiğimiz geleli çobanı gör. memiştik. Meğer Türk takımının as - lanı hakikaten meşgulmüş! Kapıdan girer girmez,sağ tarafta çobanı otu . rur bulduk. Karşısında kampın ma - sörü Danyal ve boksör Melihi almış, önünde kocaman kızarmış bütün bir tavuk, bacaklarından yakalamış ayı - Yıyor. Bizi görünce, tavuğun — bacak . larmı bir an bırakıp, hafif bir tebes - :im ile hepimizi ayrı ayrı selâmladı. &: — Bugün yemeğe biraz geç kaldım, âiyerek faaliyetine devam et - L, Salonda kadınlı erkekli başka aile . ler de vardı. Bunlar otelin bizimki - lerden başka müşterileri imiş... Ben kamp müdürü Necmiden izahat alırken çok acıkan arkadaşlar da sa. | lata tabaklarını süpürüyorlar. Kampta (27) güreşçi bir müdür, bir masör varmış. İstanbulun — tanınmış pehlivanlarından başka, askerler, Es. kişehirli Bursalı güreşçiler de var. isimlerini sayıyorlar: Nuri (kaptan) Çoban, Mustafa, Mer sinli Ahmet, Saim; kücük — Hüseyin, Kenan, Koç Ömer, Çolak Ömer, İrfan, Yusuf Aslan, Yaşar, Ankaralı Hüse - yin. ve Bursalılardan: Muzaffer, Hüs nü, Ahmet (küçük), Salâhaddin, Ce . vat, e Eskişehirlilerden: İhsan, Seyfi.. Askerlerden: Uzun Ömer, İbrahim, Necati, Emir, Sadık, Süleyman, Os - man, Kamp, güreşçilerimizin önümüz deki mühim maçlara tamarnliyle ha - zaırlanabilmeleri için 15 birinciteşrine kadar devam edecekmiş. Daha fazla izahat alamadım. Gar - sonlar, yemekleri taşımağa başlamış. lardı. Hepimizin önüne kocamam bir kızarmış tavuk getirip koydular. Güreşçiler burada böyle âdet edin- mişler. Tavukları falan bütün bütün yiyorlarmış. Öyle acıkmışız ki tavukları tamamla mamız çok sürmedi. Bir taraftan, salondaki radyo, Bük. reşin Romen müziğini, parazitsiz gü - zel bir şekilde bizlere dinletirken, Bay İsmail Hakkı kolları sıvamış, atıştırıyor ve bir tane daha yiyebile - ceğini söylüyordu. Sadullah ve ben tıka basa doymuş. tuk. Fakat Seyfi ile İsmail Hakkrı, tavuklardan sonra bir — türlü ve bir makarna yediler. Ondan sonra hep be- Kampın havuz başında güreşlerden evvel alınmış bir resim raber yarım küfeye yakın üzüm ye - dik!.. Buradaher şey doyuncaya kadar, Ve yemekler, İstanbulun deyme lo . kantalarından çok daha iyi yapılmış. Güreşçilerin her şeyi tam manasiy- le mükemmel ve gıpta edilecek bir kamp hayatı geçirdiklerini gösteri - yordu. Sorup öğreniyorduk ki: iştihaları açılmış, — maşallah 30 tane aslan, yiyebildikçe — yiyorlarmış. İç- lerinde bir oturuşta üç tavuk, —yarım küfe üzüm yuvarlıyanlar da — varmış. Otel sahibi hiç ses çıkarmadan, her . kesin doyacağı kadar, istediği kadar yemek getiriyormuş, Yalnız bazılarının; meselâ Nurinin kiloları fazla artması zararlı oldu - ğundan, bütün bu bolluğa — rağmen hesaplı hareket ediyorlar, ve biçareler ancak bir tek tavuk, — arkasından bir iki tabak yemek, beş on salkım üzüm den fazla yemiyorlar! — Zavallılar! Sofradan şöyle böyle doyarak kalkı. yorlarmış!?.. Kampta hayat programı aşağıda - ki program dahilinde tanzim edilmiş: Sabahleyin saat 7 de kalkış, 7,15 den itibaren sabah — idmanları ve son ra kahvaltı.. Kahvaltıdan sonra isti - rahat ve tekrar minder üstünde köp. rüler vesaire için idman, daha sonra, sıkı bir dağ yürüyüşü, saat 12,380 da öğle yemeği, yemekten sonra saat 14, 30 a kadar yatmak ve istirahat, 14,30 dan 16 ya kadar kamp muhitinde ha- fif gezme, 16 dan 19 kadar akşam id- / Amanları ve 19,380 da, akşam — yemeği, sonra, kamp civarında 21,380 kadar bir gezme ve 21,30 da yatma.. Güreşçilerin en büyük — eğlenceleri radyo dinlemek ve gezmek oluyor... muş, Akşam gezmeleri, hava burada gece . leri fevkalâde serin olmasma rağmen, şimdi mehtap da çok güzel geçiyor. Velhasıl çocukların — her şeyi mü - kemmel,, Otelde oturan yabaneı müşteriler - den birisine güreşçilerden rahatsız o. lup olmadıklarmı sorduüm, Bana şu cevabı verdi. TF Atlüğggyggy İT YMYOMKayyyyayaİİİTİNygameanKTMMAAN y eşggaolÜFTMMRR çaç Çoban Mehmedin Kampta çekilmiş çok güzel bir resmini yarın gazetemizde bulacaksınız. TÜT AMi di daniim eee L Çocukların burada temiz havada| £ Seçmeler başlamadan bir kaç dakika — Dünyada bu kadar iyi insanlar bulunmaz, biz sıkılmak şöyle dursun bilâkis gayet iyi vakit — geçiriyoruz. Yemek salonundan müsabakaların Müsabakalardan evvel, hakemlerden İsmail Hakkı, Seyfi, kamp — müdürü Necmi, otel sahibi (Hacı Bey) hakem Sadullah, ve güreşçi Saim otelin ye - mekhanesinde . Balkan festivali hazırlıkları bitti hazırlıklar tamamiyle bitmiş, İl - bay Muhittin Üstündağ festival ve yapılan hazırlıklar etrafında gazetecilere — şu diyevde bulun - muştur: “—. Şimdiye kadar yurdumuza tarihi krymetlerinden ve tabit gü- zelliklerinden istifade ediyorduk. Bu sene insanların eğlence tema- yüllerinden de istifade etmeyi dü- şündük. Ve Balkan festivalini bu gaye İle tertip ettik. “Bu sene bu Ffestival bir hafta sürecektir. Fakat gelecek sene i- çin daha büyük bir program ha - zıriryacağız. Buna yalnız Balkan hükümetlerini değil, bütün Avru- pa hükümetlerini davet edceeğiz. Ve festival bir hafta değil bir ay Yunan güreşçileri de geldi. Balkan güreş şampiyonasına iş- tirâk eden takrmlar biribiri arka- sına gelmektedirler. Dün gelen Romenlerden sonra, bu sabah da Yunanlı sporcular Romanya ban- drralrı Daçya vapuru ile İstanbula gelmişler, Kontinantal öteline mi- safir edilmişlerdir. Yunan kafilesinde 3 idareci, 7 güre$çi vardır. Gelenlerin ismileri şunlardır: Teodoros Matsokis Yeorgiyos Lefakis Biris Likolaos Panayoti Staino Vatalidis Sotiriyos Piros Gala Zahariya Dimitriyos Dimitriyos Salis Zanmiyonos Yelken teşvik yarışları İstanbul mıntakası denizcilik he - yeti başkanlığından: 15 Eylül 935 pazar günü bütün ama- törlere açık olarak yapılacak yelken teşvik müsabakası sabah saat 10 da Moda koyunda yapılacaktır. Kayıt müddeti 14 — 9 — 935 akşamı. na kadar uzatılmıştır. Bu yarışa gi - receklerin bu müddet içerisinde heyet üyesinden doktor Demir Turguda müracaat eylemeleri bildirilir. Süleymahiye kulübü kongresi Süleymaniye Terbiyei bedeniye Yurdundan: Yıllık kongremiz 15 — 9 — 935 pazar günü saat 11 de topla- nacağından yurtta yazıl: üyelerir. Şehzadebaşı Letafet apartımanın. daki yurt merkezine gelmeleri say. gılarla özlenir. evbvel minderin kenarında toplanarılar hemen başlıyacağı bahçeye — çık- tık, Biraz evvel bizim — çocuklardan başka kimsenin bulunmadığı bu ten- ha yer, şimdi kadın, çoluk — çocukla dolmuş. Kalabalığın bahçeye giremi . yen, yabancı kısmı da etraftaki du - var ve setlerin üstünü doldurmuşlar, Burada bile, Yakacığın yerlilerinden, sayfiyeye gelenlere kadar herkes gü - reşe meraklı., , Yapılacak güreşin ehemmiyetini an. İryan bazı meraklılar — ötomobillerle Kadıköyünden İstanbuldan kalkıp gel mişler.. İlk güreş hbaşlamak üzere, minderin etrafıma dizilmiş olan çocuklara, bil- hassa bunların içinde yeni yetişmekte olanlara dikkat ediyorum. Hepsi he - yecan içinde, sapsarı, kendi srralarımı bekliyorlar. Hakları da var. Galip gelen Balkan takrmına seçilecek ve hem de yüzde doksan Balkan şampiyonu olacak. - Müsabakalar, koca çmarm —dibin . deki minderde, çmarın — dalgalrı göl - gesi altında, dün — yazdığımız gibi saat 14,20 de başlayıp, gece saat 20,80 za kadar devam ediyor, b Ben bu yirmiden farla müsabaka |- çinde, öyle kargşılaşmalar gördüm ki, daha çok zaman bu kadar sıkı bir gli. reş seyredemiyeceğimi zannetmiyorum,. Çünkü şimdiye —kadür -dâ'böylesini !oku“M.—hn Tav Perı bwyetr V Eskişehir ve Bursa mumtakasına mensup yeni güreşçilerin gösterdikle- ri istidat, asker güreşçilerin — iftihar edilecek varlıkları İnsanın — göğsünü sevinçle dolduruyordu. Bilhassa, yeni yetişen güreşçilerin, mağlübiyetiyle galibiyeti ayni tarıda tam bir sportmen olarak kübul etme - Jerini takdir etmiyen kalmadı. Akşam işimiz bitip de geri düneceği. miz zaman, güreşçilerin bu cennetten | farksız kampında, vakit bulup ben de hiç olmazsa bir kaç gün kalamadığım için, mübalâğasız söylüyorum içimde büyük bir hüzün duydum. j İnanmazsanız, bir gün siz de Ya - kacığa kadar zahmet edip, bu aslan - lar yuvasının ziyaret edin. Bakm, akşam — dönerken — içinizde ayni hissi duymıyacak mısmız? İzzet Muhiddin APAK Kampı fevkalâde güzel idare eden kıymetli kamp müdürü Necmi » nn üü

Bu sayıdan diğer sayfalar: