31 Aralık 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

31 Aralık 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

On beş yaşında bir kızın mariletleri | Yetmiş kişiye şantaj yapan bu kız bir seneye Viyanadan yazılıyor: On beş yaşında bir mektep kızı o- İan güzel Helga bütün kötü kızların gönderildikleri sslahhaneye, bir sene kalmak cezasiyle tıkılmıştır. Suçu da sevgilisinin yardımiyle tam yetmiş tane zengin kocaya şantaj yapması dır. Helga iki yüzlü bir hayat sürmek- teidi. Akrabası ve tanıdıkları henüz yetişmekte olan obu küçük mektep kızının hakikatte iğrenç ve korkunç bir takım işler başarabilecek tıynette bir kadın olduğundan katiyen şüphe- lenmemislerdir. Helga anne ve ba basınm verdikleri cep (o harçlığiyle memnun olacak bir kız olmadığı için kötü yollardan para kazanmanm yol- İarmı aradı. Ailesinin kendisine vermekte ol- duğu para hiç birişe yetmiyordu. Halbuki o güzel roplar için can atıyor we fazla para istiyordu. Güzelliğinin para getirebilecek bir #ermaye olduğunu biliyordu ve bunu akıllıca kullanmağa kalkıştı. Gazetelere ilân vererek boş va” kitlerini tercihân orta yaşlı olmak ü- zere yalnızlık hisseden adamlarla ge- çirmek istediğini bildirdi. Düzüne lerle cevap aldı ve bunlarm arasm- den en elverişlilerini seçti. Kurbanlarında aradığı şeyler zen- ginlik, mümtaz bir içtimai mevki ve hepsinin fevkinde de evli olmaları idi. Helga evli adamların adlarmı bir takım skandallara karıştmrarak içti” mai vaziyetlerini tehlikeye sokmak İstemiyeceklerini biliyordu. Seçtiği kurbanlariyle pastacı dük- Kânlarmda, tenha olarak ar i © kaklarda, varklarda ve ki 14 Viyanada ahlâk sukutu mahküm oldu vehanelerde buluştu. Firari birkaç &| pücükten başka hiç bir şey vermek istemiyen Helga, suç ortağınm fo. toğrafla daima birkaç resim çekebi” leceği şeklinde vaziyetler yarattı. Suç ortağı kendisinden iki yaş büyük olan âşıkı idi. Helga her ran- devusundan bu delikanlıya haber ve- riyordu. Çocuk da ayni yere gidi yor, eğer mülâkat bir kahvehane ise wzak bir masaya oturuyor, sokakta ise arkadan takip ediyordu. Kız kollarını aile erkeğinin omuz- larma doladığı, yahut yüzüne karşı manalı manalı gülümsediği zaman, delikanlı fotoğraf makinesiyle hadi- seyi hemen tesbit ediyordu. İkinci randevüde ise Helganın va” ziyeti birdenbire değişiveriyordu. Cebinden fotoğraf: çıkararak, para vermediği takdirde bunu karısına göstereceğini söyliyerek tehdit edi. yordu. Bütün erkekler de rezaletten kork tukları için istenilen parayı veriyor” lardı. Yalnız geçenlerde bir erkek: — Güzelim beni şantajla korku- tamazsın. Sana beş para bile verecek değilim. Deyince Helga büyük bir sükü- netle: | — Peki öyle ise bu fotoğrafları karınıza göstereceğim, cevabını ver" miş, fakat erkek kahkahayi basmış ve: — Karım yok ki.. Daha geçen hafta boşadım. Demişve meseleyi polise haber vermiştir. Helga mahke- me karariyle şimdi çocuk ıslahhane- sinde bir seneye mahkümdur. Viyana gazeteleri de kız babâla” rma dikkat tavsiye etmektedir. İKİSİ YALNIZ 31 Birincikânun — 1438 Malüllerin tütün ikramiyeleri Üsküdar askerlik şubesinden; Şubemizde kayıtlı ve Üsküdar emvalinden maaş (oâlmakta — bulun) | muş ölan derece ürerinden mütekait| harp malllerile şehit yetimlerinin 937| yılı tütün ikramiyesinin kayıt lesi 2/ kânunusani/937 den başlanacaktır. Bu yoklama muamelesi kânunusani 937 nihayetine kadar devam edeceğin- den bu bir ay müddet zarfında alâkatlır- ların gelip yoklama muzmelelerici yap- tırması lâzımdır. Bu yoklamaya gelecek olan malüllerin maaş resmi senedi ve muayene raporlarını, maaş almakta olan şehit yetimlerinin maaş retmi senct ve hüviyet cüzdanlar ve on seneliklerini alarak alâkası kesilmiş olan şehit yetim lerinin de nüfus hü cüzdanlarile yetlerinde mevcut wesaiki birlikte ge tirmeleri izap eder. Vakti muayyeninde gelip yoklamasnı yaptırmayanlar 937 yılı ikramiye defterine dahil edilemiye-| z Bu gibilerin bilâhare vaki olas tak müracatlarının da mesmu olmas! yacağı ilân olunur. “SEKSÜLİN Ademi iktidar, Bel gevşekliği, Dermansizlık;, Vücut e Dimağın vorgunluğunda pek müessir .. emin. ili Tedi Kutusu. ZOO: kurus" ANL İİ pa Eczanesi - Sirketi Diş Doktoru Ubeyt Giçer Cumartesinden maada hergün bastalarnı kabul eder, Eâirnekapı, Karagümrük Durağı No. 95 Tramvay Tenvirat veçelesi No. 7 Çifte ispirallı Osram ampullerinin gazlı tiplerini kullananlar 9.20 nisbetinde daha fazla aydınlık elde ederler, Dekalumenii Osranı ampullarini alırken üzerin- de Vat ile gösterilen sarfiyat teminatına dikkat ediniz. .d li bir ampula ihtiyaç vadır. SRAM b ampulleri ucuz aydınlık temin ederler! Mühim ilân Tesisatı Elektrikiye Türk Anonim Şirketinden: Tesisatı Elektrikiye Türk Anonim Şirketi, memurinin 1936 senesine ait “pembe” renkte ve “'mustatil” şekilde hüviyet kartları nın 1 İkincikânun 1937 den itibaren iptal edilerek 1937 senesi için muteber olmak üzere “mavi” renkte ve “mustatil şekilde kartlarla tebdil edileceğini muhterem müsterilerine arzeder. Mezkür kartlarm baş tarafında şirketin ünvanı yani “TESİ. SATI ELEKTRİKİYE TÜRK ANONİM ŞİRKETİ” ve eğri olarak 1937 ibaresi yazılıdır. Bu evsafı muhtevi olmıyan kartlar usulüne gayri muvafık ad- dedilerek hâmilleri hemen polise ihbar olunmalıdır. Şirket, müşterile- rin işbu ihbarnameye riayet etmemelerinden tevellüt edebilecek olap neticeler için her mes'uliyeti şimdiden reddeyler. DİREKTÖRLÜK İKİSİ YALNIZ mma ML la Adama doğru ilerledi; bütün gücünü | bir araya toplayarak çocuğunu çenesine müthiş bir yumruk indirdi. Allam doğruldu ve çiftçi Maziyi tar; taklarken çılgın gibi atıldr. İki erkek ij) rasındâ çok yabanice bir kavga başladı. , Yumruklar, göğüslerin üstünde patlır! yordu. Her yumruktan sonra (ağır bir inleme işitiliyordu.. Alt alta üstüste dö ğüşüyorlardı. Uzun ayların biritirdiği bir nefretle biribirinin üstüne enldım- yorlardı. Aşağıda gürültüyü işiten OMadam Slagla kızı merdivenin ayağma gelmiş. yukarıya çıkmağa cesaret (etmeksizin orada bekleşiyorlardı. Kori evle koca. sile kavga etmiş olduğundan çiftliğe gel mişti. Anbarın kapım ardına kadar açık- vw. Birdenbire Mazi çığlığı bastı, ancak çok geç kalmıştı. Kendinden daha güçlü olan Adamın demir gibi yumruğundan sakınmak için çiftçi kapıya kadar gerile miş, burada ayağı eşiğe takılmış ve mer divende ağırlığı altında kırıldığından a aşğryaş düşmüştü. Büyük bir gürültü ile yerlere serilen çiftçinin kalçası kr rılmıştı. Kapıda ise, Adam ile Mazi e- Zilmişler, aşağıya korka korka (obakı. yorlardı. İhtiyar: bir köşeye sürükledi- ler. İhtiyar çocukları kaçırmamak için tüfeğini istedi. Madam Slagla kızı muhtara o habar vermek için koşup gitmişlerdi. Adam da buradan kaçmak için çılgınca (o plânlar ,tasariryordu. Mazi hiçbir vakit pencereden aşağı- ya atıyamazdı. Aşağıda ise acı ve Siz içinde inlemekte olan çifte tüfeğinin namlusunu onlara doğru çevirmiş bekli yordu. Bir türlü sonu gelmiyen dakikalar ge çiyordu.. Sonra Slag yavaşçacık Mazi» yi yanına çağırdı. Adam gitmesine mani olmak istedi. Fakat kız yarakya acımış- tr. İtaat etmekle onu yümüşatabileceği. ni umuyordu. N Aşağıya indi. Gelip yanımda diz çök- tü; Saçlarının bu dağınık © haliyle kır büsbütün güzelleşmişti. Slag sorduğu suallerle kızı (o itirafa meçbur etti, Kır sırrın: O söyledikten sonra da; — Ne olur Mister Slag; onu ele ver- meseniz!, Hiç olmarsa şimdi bunu yap masanız!.. Pakat ihtiyarm böyle bir işe yanaş. meyacağını, kendisini cadece tuzağa düşürmek için yanma çağırmış olduğu. nu anlayınca, zehirli bir yılandan kaçar gibi onun yanından uzaklaştı. Çiftçi yüksek sesle, bağırırcasına #öy- leniyordu: — Hapishaneye.. Hapse (gidecek... Senelerce orada çürüyecek.. Hem onu sen dava edeceksin. Sen... Mahkemede görünür görünmez iş anlaşılicak çünkü işlediğin günah: daha uzun (müddet saklıyamazsın ki.. Mazinin başı dönüyordu. Gece kor. kung rüyalarda görülen ürkütücü şekil- ler gibi karaltıların çevresinde oynaştı- ğını sarıyordu. Adam beyhude yere onu çağırmağa uğraştı; Slag boş yere onu âlakoymak istedi.. O kaçıyorlu. Açık kapı onu dışarıya, çılgın fırtaranın içine attı; bardaktan boşarurcasına yağmakta olan yağmurlar onu İliklerine kadar is. lattı, Mazi kaçıyordu. Bahçe fırrmadan çâ- trrdıyordu. Akan sellerin vjultulu gü. rültüleri işitiliyordu, Saçları alnına ya. pışmı; olduğu helde o, hep kaçıyordu. Ve birdenbire bu çılgın kaçışının s0- nuna vardı. Kuyunun karanlık ağzı a- çılmış onu bekliyordu. Beyaz gölge bir an için, olduğu yerde sallarıır gibi oldu! İki genç çabuk ahbap olmuşlardı. sonra da uçurumun içinde gözden uzak Taştı... Gık demeden düşmüştü. Ancak, bu düşmeyi, patlayan bir tüfek sesi bildir. di, Tehlikeyi görmüş olan Adam, her ne olursa olsun fmlayıp Ookoşmak iste- mişti. Slag da tetiği çekti.. Ve şimdi bu mel'un gecenin, kiremitleri fırlatıp atan kizgm kasırgasından başka bir gürültü sü kalmamış yunun . başıma! bakıyordu. | meyhanelerden dyyi bulmuştu. o Yogi sar.) hoş biran için aklın; başına alarak al Mazi ve Adamdan bahsetmişti. Marşal onu yakasından yakaladığı gib (ayağa kaldırmış ve çiftliğe kadar beraberirkie sürüklemişti. Korinin muhtara giderken açık bırak mış olduğu kapıdan içeriye (girerken, Me-inin kuyu ağzından aşağıya atıldığı nt gördüler. ” Onbeş dakikalık uğraşmadan © sonra Marşal kızı kuyudan çıkarmağa muvaf- fak oldu ve İrollarında tuttuğu bu islak ve donmuş gövdeyi çiftliğe doğru gö türdü. Kimseyi görmeksizin yürüyordu; yü. zünde ölümün verdiği sc izleri (vardı, Slag ve Adam kucağındaki kızla geçen Marşala ses çıkarmadılar. Her ikisi de uyuşuk bir apteliık içinde idiler. Bireş gibi beyazlaşmış oolan Mazi, yatağına yatırıldı. Dışarıda bir otomo- bilin durduğu işitildi. Muhtar arkasında irden konuşmakta olan kadmlar- i, Büyük bir gürültü ile oda. Fakat Marşa! bir tek işaretle | ona gürültü yapmamasını ve oturması nı emretti. Mazi gözlerini açıyordu. BİRİNCİKANUN Beyaz bir entari... çiçekler. çan #€$- leri.. Mazinin düğünü, Korinin ki ka. dar güzel olmuştu. Orkestra yoktu; pa- zarl:k elbiselerini giymiş davetliler yok- tu, ama bunun ne ehemmiyeti olabilir. di? Bütün sevdikleri yanı başlarımday- dı. Papazm nihayet kerdilerini birleş- tirmiş olduğu Adam... Hiç umulmadık bir zamanda ortaya çıkıvermiş olan ba, bası Marşal,. ve yüreğinin yufkalığın- dan boyuna ağlamış olan Slag bile.. Kaçak bir adama üzün zaman yatak- Ek yapmış olduğundan dolayı suçunu bilen Slag, dava ve şikâyetinden vazgeç

Bu sayıdan diğer sayfalar: