18 Ağustos 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

18 Ağustos 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— inliler öldükten sonra da isim alırlar Heykelde bir define ! Fırtına sayesinde yüz bin lira bulundu | Prag civarındaki Brunau kasabasn- M7 1 — TP ÜŞTT KUŞN Hayatlarının muhtelif devreile- rinde de sekiz ayrı isim seçerler Çin medeniyetinde bir çok şeylerin Avrupalılara ne kadar karmakarışık düğü malümdur. Bunlarda i Çin alfabesidir denebilecek kadar karışık ve güç olduğunu herkes bi Bu alfabenli Gli enilmes Fakat bizim varsa, o da Çin isimler'nin, bizim 'çin içinden çıkılmaz bir “Arapsaçı,, olduğu dur. Dorüal şut'u söyliyelim- ki, Çinliler hayatlarının mühtelif — zamanlarında müuhtelif sekiz isim alabilirler. Her wsim siyasi, ilmi | — faaliyetlerine veya ha- onların — mesetâ edebi, ve saire gil yatlarının mühim hâdiselerine uygun evvelâ Çin tarihinin en eski devirlerir.den kalma bir kabile ismi vardır, ki buna “Sing,, derler. Çinliler çök kal, den ancak k olmalarına rağmen es 438 kabileye ayrıldıki için, bu kabile İsimleri, yani “Sing., leri de 438 i geçmemektedir Bu isirm (Pe— Scia — Söng) adlr bir ştr Çi € gider gitmez bunlar Ve küçlik ekti mektedir. ezberle- Çinliler (Sing)lerini çok ender maralrada ve ancak hayatları bağlı olduğu zaman değiştirirler. (Sing) ler daima diğer ferdi ve şeref isimlerinden evvel gelir. Çinlilerin, bu iptidaj kahile isminden maada, bayatları esnasında sekiz 'sim daha alabildiklerini söylemiştik. Do - ğuşundan sonra zengin elbiseler giyen ve kalası tıraş edilen yavru Çinli büyük bir merasimle (Siazo — Ming) yinişyani küçük ismini alır ve bu iemi 'mektebe gittiği ana kadat muhafara e- za- buna der. Umumiyet itibariyle, babanm âk - | Tabalarından veya yakın dostlarından biri tarafından seçilen (Siao — Ming) ismi güzel bir fikri ifade eder; meselâ: Yu — Çen — (lerymetli taş), Teming (parlak (azilet), Tsin — Sin (sakin kalb) ve yahut ta, kız isimleri? Lae — Pao (müstakbel papatya), Sin — Llen) (yeni Nilöfer) ve saire... Küçük Çinli mektebe gitmeğe başla. Iyınca muallimi ona yeni isim verir ve bu ismi talebesinin doğduğu güne - Ve saate uydurur. Yirmi bir yaşına gelince, genç Çinli, tam bir mânayı ifade eden iki kelime - den müteşekkil yeni bir isim alır. Bu üçüncü isim bir nevi kat'l müfus sicili olarak kalır. Gazete ve kitaplarımızda gördüğümüz ve ekseriya iki kelimcden müteşekkil olan Çin isimleri işte bu ü- çüncü isimlerd Fakat heps! bu kadar değil. Elli ya- şından itibaren, her Çinli, ölümüne ka- dar muhafaza ettiği “yeref ismi,, ni dlır. Bundan baçka, yuakrıda da dediğimiz veçhile, edebi, siyasi, ilmi ve saire kıy meti varsa, kendisine bir de beşine! isim verilir. €et öküm de, Çinlilere yeni bir k fırsatı verir, Müteveffa, evim kon en gilzel odasına n sotra. kile si tabutu etralına tc>'anır ve ona yeni bir isim tak. yün başlıca husuşi - 3ni hatırlıtır; meselâ; (Faziler ay - ). (İh'tabet çeçmesi) ve saire a ve dostlar e ve bunu başkalarından da alçıncı miyle hitap edorseniz, en büyük haya - liğr ve alçaklığı işlemiş olursunuz. Bitirmeden 'evvel, şunu da söy Em ki, bilhassa halk tabakaları arasın da alay için takılan Jâkap ve isimler pek Tazladır ve — böyl. büsbütün çatallaşır. 'Ticaret alâmetlerine gelince bhunla- Tn İntihabr çoksıkı kaidelere ât' Hiç bir tülecar, diğer bir ailenin alâme- ükle işler GA bilmediğimiz bir şey | Fiz tini alamaz, hattâ bahs ailenia yaptığı ticaretle hiç bir âkası olmasa bile.. — Bu isimlerden daha şairane töylemeğe kacet yoktür. İçle le mânalara gelenler çoktur: istirahat kumaşları. li,, ve yahut aT alâmel oldukla saadet ve “mükemmel üyük refah ev * * icarette açık kapı siyaseti “Dükkânınızın kapısı- nı daima açık bırakınız !,, Bir İngiliz gazetesi, dükkâncılara şu nasihatte bulunmaktadır : Kapalı bir kapı ile açık bir kapı ara- gındaki fark çok büyüktür. Bu fark b hassa ticarette kendisini derhal hisset- r, kışın, dükkâncı, iki vaziyet karşı- sında bulunur: Ya mağazada soğuktan donmak ve yahut da müşterileri hetmek! insan kapalı bir kapının tokmağını kay- çevirmektense, caddenin karşı tarafına | geçmeği ve hatta 200 adımlık bir mesa feyi katederek açık bir kapıdan içeri gir meği tercih eder. Niçin? Çünkü, belki kapalı bir kapı bizim tahteşşuurumuzda, kapalı bir. mağaza hissi verir ve çünkü taliimizi denemek- te çok tenbellik ederiz. Onun için, hava cereyanma rağ- men kapısını kapamak istemiyen bir berbere hayret etmemeli; o, tecrülbe sa- yesinde pek âlâ bilir ki, kapısını kapar- *3 belki iyi'Bir milşteri zaykeder. a Vakıa, müşteriler soğuk bir mağa- zaya girince şikâyet ederler ama, ayni müşteriler hiç bir zaman kapalı bir ka- pıya el uzatmak zahmetine katlanmaz- lar. Berber, kapının kapalı veya açık o- luşunun işlerine yüzde 30 tesir yaptı- Kanı hesap etmiştir Diğer dükkânlar için de vaziyet ay- nidir. Bazıları, kapılarının — üzerine: “açıktır,. Tevhası asmakla meseleyi hal- lettiklerini zannederler. Halbuki nun hiç bir tesiri yoktur. Ticarette açık kapı siyaseti her za- man elzemdir! bü- İÇERİDE: * Dün gehrimize ikı vapurlar Polonyalr Ve İtalyan seyyahlar gelmiştir. * Bazı memleketlere olaz altı aylık mun. Zam ihracat müddetine alt: ay daha jlâve e. dilmiştir. * Elekterik şirketinin satın — alınmaar işi üzerinde istişari temaalara eylüi ortasında tekrar başlanacaklır. * Adliye vekâleti gördüğü itzum Üzerine İstanbul ikinci noterliğini lâğvederek bütün m<uamelklemi altencı noterliğe devretmiştir. | * Üsküdar Adülyesinin bütün teşkilAtığı Hatlah edecek kâgir bir bina aranmaktadır. * Festivale iştirak edecek Rümen — beyati dün gelmiştir. * Büyükçekmöce nahiyesi müdürü — Vas finin Ordu, Eminönü merkez nahiye müdürü Abdul'ah Vekbinin Sicob, Alaçatı nahiyesi müdürü Osman Salihin Girasun Seferberlik memurluklarına tayin edildikleri — Dahiliye vekâletinden Tatanbul vilâyetine bildirilmiş. tür. * Ana cnddelerde bulunan terkos' ve ha, midiye çeşmeleri arka eaddelere nakledilecex ür. * Kabukları soyülmadan genen meyveler camekanlarda satılacaktır. * Hudut ve anhiller, tahlisiye ve nakliya hisarlar, ormab, posta ve telyraf ve Devlet Demiryollart idarelerinde ücretle — çalışan müteksit doktor, baytar, eczacı ve mühen. Cistare tekalt maaşlarının tam olarak ve- rütmesi takarrür etmiştir. * Merkez bankasınca 29 İlralık — evrakı nakdiyenin bazılmasına baslarnmıntır. 100, 500 ve 1000 Hralıkların da mevkli tedavüle Çi karılması için emir verilmiştir. mevsuu | nde, şöy- da bundan bir müddet evve| şildedtli bir fırtına olmuş ve on altıncı asıridan kal- ma çok eski bir heykele yıldırım düş- müştür. —Heykel parça parça ol - muş ve ayni zamanda etra- fa birçok altın ve gümüş paralar ve zin- cirler, kıymetli taşlar, bilezikler, yüzük- ler ve daha bir sürü müvecherat dağı- mıştır. Bu eşyanın ve paraların ekserisi on altıncı asır sonlarına ve ön yedinci asır başlangıcına aittir. Şüphesiz bunlar 30 sene harpleri esnasında heykı içine saklanmıştı. Bileziklerden birisinin üze rindeki armalar, bu mücevberatın astl | bir protestaâna ait olduğunu göstermek- | tedir, | Bunların değeri 2.300.000 Çek koro- nu, yani takriben'yüz bin liradır. $ Ayancık hususi muhabirimiz yazı- yor: Bilhassa bu — sene Ayancıkta Halk Ünetimi #scnlışdan savıleğebuğa funim e hemmiyet verilmiş, fazla miktar yumur ta istihsal edilmiş, civciv yetiştirilmiş- tir. Şimdiye kadar köylülerde bulun- mıyan “ligoren,, ve “rodelant,, yumurta ları Pafti tarafından parasız dağıtılmış. tır. Köylü bu yumurtaları kuluçka ya- tırarak üretmektedir. Köylü bu vaziyet ten çok memnundur. Resimde Ayancı- ğa yalnız başına bu iki cins tavukları ge tiren, çoğaltan ve köylülere yalnız bu sene bin iki yüzden fazla cin$ yumur- tayı meccanen dağıtan Emin Borayı ta- vuk ve civcivleriyle görüyoruz. M. Arif Gökpmar * İktisat vekâletince bazırlanan Çekirdek siz kuru Üzüm ihracatığın — Mürakabesine Güir olan nizamname Vekiller heyetince taz, dik edilmiştir. * Merkez bankası müdürü Sait, İş han. kasr umum müdürü Muammer Eriş dün 1z, mirden şehrimize gelmişlerdir. * Bu sena ilkmektep Kamplarmda bulu. nan 2000 çocuk kampların bitmemi münaav, betile bugün Fener stadında şenlik yapacak lardır. . « Posta, telgraf ve telefom üumum müdürü Nazif Ankaradan şehrimize gelmiştir. * Gazeteci ve saylar Filih Rifki Çortu da bhir otomsobil kazası gecirmiştir. Falif Rer, kı Atayın otomabili bir hendeğ'e yuvarlanmız fakat kendisine bir şey OlMAMıştır. DISARIDA : * Yunan torpido mühriplerinden mürek, kep bir €lo dün Girit sularına hareket et, miştir. Bu füo bir buçuk AY gürecek manev, MA ÇARŞAMBA AĞUSTOS — 1637 Hierli 1356 — Cemaziyelâhır 11 Güneşin döğuşa Güntşim bategı BA2 1900 Vakit Sahah Öğle İkinti “kram Varu Tmayl gaz ızıs 1006 1003 2047 S1 Festival münasebetile tertip edilen | güreş müsabakalarına iştirak edecek olan Finlandiyalı güreşçiler dün şehr> Mize gelmişlerdir. Bunlar üç kişidir. Bu geneki Balkan olimpiyadında ilk defa olarak, maraton yarışına girece-| Bimizi yazmıştık. Şimdiye kadar bizde yapılmayan bu hevi uzun mesafeli yarıslarda, memle- ketimizi temsil edecek koşucuları ta- yin için; federasyon bir müsabaka ter- tip etmiş ve, bu müsabaka, dün Fener- bahçe $tadile Maltepe arasında gidiş geliş olarak yapılmıştır. Koşuya 10 atlet iştirak etmiş ve bunlardan 8 | yarışı muvaffakiyetle bitirmiştir. Bilhasan Galatasaraylı Anbereie genii, HLUm ca çekişmişler ve bütün gayretlerine rağmen, birbirlerini geçemiyerek, ar- riveye göğüs göğse gelmişledir. Bu, şüphesiz, maraton yarışmda, görülme- miş bir hadisedir. İbrahim ve Şevki 35 kilometrelik mesafeyi 2 saat, 23 dakika, 12 saniye- de katetmişler ve bu derece Türkiye rekoru olarak kabul edilmiştir. Üçüncü olarak - ikinci yoktur . 2 saat 29 dakikada Ankaralı Ali gelmiş- tir. Dün bu ilk maraton yarışını muvaf- ralar yapkıcaktır. Yunan vetimhdi Prens Pol da manevraları takip etmek — Üzere Öo Jle birlikte gilmiştir. . * Almanyanın Lafthansa tayyare şirkati Almünya ile Çin arasında bir tayyare beryi, Si kurmaya karar vermiştir. Yunan — hükü, heti bu Tayyarelerin Atinadan — geçmesike müsnade etmriştir. * Başvekil Stoyadinoyic. Adriyatik sahi. linde kısa bir seyahattan sonra dün Belgra, da dönmllş ve İstasyanda merasimle karşı. lanmıştır. * Remanya damiryollarının — profesyonel cemiyetleri federaayonunun kamitlasine men sup altı aza Henel kolordumun astkert mah, kemenince tevkif edilmişlerdir. — Nesredi'en hir tahti€de simendifer memurları arasınıln tanriA? vavriMANA tecakkile edilAreLi Naari, ne bu tedbirin almdığı bi'dirilmektedir. *« Alman hükümeti, 600 milyor mark kıv, metinde yeni bir konşolldasyon istikrasın! tahvilterini piyasaya çıkarmaktadır. Tahv ler nihayet 15 sene İcinde üderecektir. * Kral, veliaht ve ilk defa olarak Muso. Hni, büyük Sicilye manevralarının son kıs, minde hazır bulunmuşlardır. * Lah hükümeti, Sovyet hükümetile mü. zakerelardan sonra, 1 kânummevveklin itiha ren Harkaftaki Lah konsalosindu Na Tifllsle Yi bestengoloasluğunun ka'dırılmmrına karar vermiştir. * Viyananın en meşhur — baktreriyoloğu profesör Gerlachirn 18 yitirk — tecrühelerden #rmra kanser mikrobunu ke-fettiği — bildiri". mekte, fakat profesörün Ihtiyatlı davrana, rak, keşlini Beynelmilel bir kamlayona tak. dim edeceği söylenmektedir. 61 kilsdan Kerkeinin, 7 ; lin ve ağır sikletten Nistolf A gi Macar ve Estonya gür 'ı rdir- yarın veya öbür gün ge HTLA Dünkü Maratol koşusu " Görülmemiş bir netice: 35 kilomel! mesafeyi iki koşucu göğüs göğüse bitli ol;' üi çiddef fak' yetle bitiren 8 koşucü ni Sovyet ısp()l'i’“ı geliyor y B Ankara, 17 (Hususi) — y gi liği spor takımı 5 eylülde gov! gelerek, Halkevi takımile bi bakalar yapacaktır. Ralf Necdeti - ka he!llk__?f Go uacer Meerzayarmn Öi W şehrimize gelmiş Bulu M £ Si İrfan hayatımızm mart öi p dan olan muharrir ve müğ *: Necdet Kestellinin ı.mıarıı”b'f ö tiğini büyük bir teessürle h; ,,ı:' Raif Necdet, aon otuZ )_11“ Va tarihinde daima inmini gÖÜ gglr” sarüdl » * Yi bir göhret kazanmışt. iyi bir göhret kaza! imak Içf olduğu hastalıktan kurt! a yet BĞ yar diyar gezerken nihâ kasını kurtaramadan Md”':.ıf Arkadaşımıza Allahtaf ir bafta * riz. Merhumun cenazesi bi Seeli F m Ahretten babt vvi Vaşington 17 KAÇA I — ::’;y:,gıi’ setiri, Moskovadan bir telg' telgrafta Moskoya ve Lrkoul! nin kaytolan tayyareci LovA0” dan gönderilmiş olması ıııım': yadit takım işaretler almış olduklif aaf tedir. Alaska ve Kanada i8 eBİ Ayni işmretleri alrp almamıli tırılnıktadır. şehrimize getirilecektir- semanecinkeyikÜ Ğ f Seyit Rıizan!” OĞİU — ver Avenesite DE imha ed"d;.,. i Firar eden Seyit ! takip cdılı)'(:, Klâsiz 17 ÇHususi) — Şi gel Egtlen malümata göre Dersli Tanmanın elebaşışı Seyit REFİ Tineri oğlu Şeyh Hasan avenesilt sını bulmüştur. * Ovacık jandarma mü"":,od takip sd'on Seyit Rrza vE Ü Sarroğlanı mevkiinde bir M gılaşarak müsademe eti sonunda Seyit Rızanın va otuz avenesi kâmileh Firar eden Seyit Mrza F* dümektedir. Yakında YAW mühtemeldir. vesereerarerereencARErEERBARAEAT T y

Bu sayıdan diğer sayfalar: