19 Ağustos 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

19 Ağustos 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazan: Soğuman Tehliryan — Çevlreni 8. Itiraflarımı tercüme eden şahit şimdi de büyük bir soğukkanlılıkla bunları hastalığıma ! söylediklerimi hatırlamı « Reis (şahide hitaben) — Şüphesiz maznuna muayyen sualleri sordunur.. Bu işte taammüt olup olmadığın:, Ta- lât Paşayı takip ettiğine dair sarih su- aller de sordunuz mu?. Şahit — Hayır, bidayette ben sual sormadım. Mazaün her şeyi kendiliğin- den itiraf ederek Talât Paşayı yakmn - dan tâkip edebilmek için evinin tam karşısında oda tuttuğunu anlatmıştı . Reis — Maznun bunu bugün d: ti - raf ediyor, fakat senelerdenberi bunu taşarladığını kabul etmiyor. — İmzalı ifadedinde yazılı olduğu veçhile, maznun hem tahsiline devam hem de intikamını almak için Berline geldiğini sarahaten söylemiştir. Bu ttanada vekillerimden doktor Ni- mayer müdâhale öderek şu itirazdı bu Tundu: — İsticvap tercüman vasıtasiyle ya. pılmıştır. Bu gibi istievaplar muhtelif şekillerde yapılır.. Bazan Mmaznun kâ - diseyi anlatır. tercüman da bilâhare tercüme eder, Bazan da tercüman vası- tasiyle maznına kısa sualler sorulur ve cevaplar yine tercüman vasıtasiyle der- hal alırır. Bu itibarla ilk isticvabın ne şekilde yapıldığını öğrenmek — istiyo - rüm. z Şahit — Hatırımda kaldığına göre, evvelâ maznuna hâdiseyi olduğu çibi anlatmasını söyledim. Bilâhare belki ba zı sualler sormmuş olabilirim. Her halde hâdiseyi anlatmalkr hususunda kendisini tamâmiyle sarböst'bıraktım: Tercüman maznunun ifadesini tedricen tercüme ediyordu. Avukat Fon Kordon — Terelmanın heyecanlı olup olmadığını hatırlar mr » gınız?, j Şah't — Tercüman vazifesini İyi ya- pan bir adam tesiri bıraktı. Doktor Kordon — Maznundan bah- sederken heyecan duyuyor mu idi, bu hususta bizi tenvir etmenizi bilhassa rica ederiz. 4 Şahit — terçüman çok sakindi, f kat maznuna şeker ve pastagetirmisti. Bunu görünce “katile şeker ve pasta da mi veriyorsunuz?,, diye sordum. Doktor Kordon — Buna ne cevap verdi?. Şahit — “Ne katili, bu adam hepimi- zin hayranlığını kazanmış büyük bir a- damdır.,, dedi. Doktor Kordon — Bu söz çok tmü - himdir. V “* gecikmiş olduğundan, muha - keme *”eden sonraya tehir edildi. Ikinci celse Öğleden sonra saat 15 te ikinci cel- se açıldı. Bu sefer jlk şahit olarak mu- hakemede tercümanlık eden Vahan Za- karyan isticvap edildi ve reisin sual « Jerine şu eevapları verdi: Reis — Maznunu nerede tanıdınız?. Zakaryan — Alman - Ermeni Cemi - yeti idare heyeti azasından bulun!lu - ğumu biliyorsunuz. Ayni zamanda Er- ve nasil meni konsolosluğunda da çalışıyorum, | Daha evvel İran konsoloshanesinde ter- cümandım. Bir gün Tehliryan İr — konsoloshanesine müracaat — etmişti, Lisan bilmediği için bana gönderdiler. Almanyada ikamet etmek müsaadesi is- teçiğini söyledi. Pasaportunu *çik ederek Ermeni olduğunu öğrendim Bunun fizerine polise müracaat etme - sini tavsiye ettim. Konsoloshane haş - kâtibi polise telefon ederek mes-slcyi yoruyordu — Kendisini hiç ziyaret etmediğim ' için nerede ikamet ettiğini bilmiyorum. | Hasta olduğunu, bir doktora gittiğini, | fakat memnun kalmadığı için bir sinir mütehasstsına muhtaç olduğunu söy - lüyordu. — Bundan dolayı mı kendisini pro - fesör Gassirsre götürdünüz?, — Evet., — Profesörü ilk ziyaretinizin tarihi- ni hatırlar mısınız?. — Hatırlamıyorüm. Fakat profesör bilmelidir. — Hastayı muayene ettikten sonra profesör ne dedi?, — Tehliryanm sar'alı olduğunu, fas kât bundan kendisine bahsedilmem?sini söyledi?. — Muayenesinde hazır bulundunuz mu?, — Eveta — Müteakip muzyenelerinde de bu- lundunuz mu? — İki defasında hazır bulundum. — Maznun bir defa da sokakta vere düşti i size anlattı mı ? — Evet.. — Size söylediklerini tekrâr eder mi- siniz?, — Bankadan dönerken Jerusale - mer sokağında birdenbire yere düştü- ğünü, oradan geçenlerin kendisine yar dım ederek, yeraltı treniyle evine nak- ledildiğini anlatmıştı. — Marnun size ailesinden de Lah - setmiş midir?. — Hayıir, fakat ilk buhranı ikinci-de- fa Erzincana dönüşünde, harap olmuş evini görünce geçirdiğini profesör Caj sirere anlattığı zaman ben de İşittim. — Bu münasebetle bittabi bilâbare aranızda bu meseleden bahsettiniz ? — Felâke: geçirmiş adamları heye - cana düşürmemek — üzete felâketlerini hatırlatmak istemem. Bu itibarla Teh- liryanla könüşurken mümkün olduğu kadar geçmis hâdiselere temas etmemr- ğe gayret ederdim. — Eftyan'ı ve Terzibaşyanı tanıyor mu idiniz? — Terzibaşyanı çoktenberi tanıyo « Tum, — Talât Paşanın Berlinde olduğu - nu biliyor mu idiniz?. — Şahsan bilmiyorudum, fakat ga- zeteler onun Berlinde bulunduğunu Yazıyordu. — Hangi gazeteler yazıyordu?. — Bu dakikada — hatırlamıyotum, çünkü ben bir çok gazete okurum. Er- menice, Almanca, Fransızca, Rusça ve | Acemce gazeteleri hep okurum. Talât İ Paşanın Berlinde olduğunu bu gazete- lerde okudum. — Maznun, Talât P: tiğini size söylemedi — Hayır.. — Maznunun sıhhi vaziyeti haktan- da şahsi mütaleanız nedir? — Doktorluktan anlamam, fakat Tehlirvan daima meyus ve mükecder dururdu. va tesadü” et- Geçen hafta Fransanın Bordo şehri — İktibas ve terelime hakkı mahfuzdur — — Maznunla beraber gezintilere git- mediniz mi?, — Hayır. Bana şeker ve pasta getiren terecümanın ifadesi Zakaryandan sonra, sorgu hâkimi tarafından ilk isticvabrmda tetcüman « hk yapan ve bu vesileyle bana şeker ve pasta getiren Kevork Kalustyan dinlen di. Reis — Hüâdise ve maznun hakkında ne biliyorsunuz?, Şahit — Maznun dükknımdan'alış veriş ederdi, kendisini bu vesileyle ta- nıdim. —İlk isticvabında siz yaptınız değil mi? — Evet.. — Müstantik doktor Sohultze mâz - nuna şeker ve pasta götürdüğünüzü ve *“o çok büyük adamdır,, dediğinizi söy- ledi. Doğru mu2?, — Benim nazarrmda büyük adamdır. tercümanlığını — Demek siz bu cinayetten bir mem nuniyet duydunuz? — Gayet tabildir, çünkeü ben de aşa- ğr yukarı maznunun bulunduğu vazi - yette bulunuyorum. müstantike verdiği ifadesini doğru addetmiyor musunuz? — Doğru addetmiyorum, zira başı yaralı ve sargılı bulunan maznun © va ziyette isticvap edildiğinden — müşteki İdi. Şunü yaptım, bünu yaptım diyerek işi kısa keşmek bir dakika evvel latle - vaptan kurtulmak istiyordu. Cinayeti taammllden ni yaptığına dair sorulan suale (evet, taammüden) — cevabını vermişti. — Şu halde 16 mart tarihli zabıt muhteviyatın. teyit ediyorsunuz. Bu - nunla beraber, şahsi kanaatinize - göre maznun ne söylediğinin farkında clna- yıp ağzına geleni söylüyordu. Bu dü- şüncenizi izhar etmediniz mi?. — Maznunun — Etmez olur muyum? Hattâ bu se- beple zaptı dahi imzalamadım. Reis (zaptı tetkik ederek) — Ter - €üman bunu imza etmemiştir. (Devamı var) HABER AKŞAM POSTASI İDARE Evİ: Istanbul Ankara Caddesi Vusla kutunu sobul 4 Telgrat adresi: istanbul HABER Yazı işleri tetetonu; ZSEBİE 10d8re, ilân : 24370 ABONE ŞARTLARI Türkige Henebi 1400 K, 2700 Ka, 780 » V oayhk M0 » Sahibi ve Neşriyat' Müdürü: Hasan Rasim Us Basıldığı yer ÇVAKIT) Matbaası civarında kırlara atılan bir cegaradan bir Bize Joran z,Jiza (avapVarı ”. Tahsil aşıkı zavallı yavru Okumak için mektep arıyor, fakt! bulabilecek mi ? Aksarayda Horhor caddesinde, 83 | numarada oturan küçük — okuyucularır mızdan Celâl Coşkun yazıyor ? ”On üç yaşındayım. Annem beni bin bir sıkmtı içinde ilk mektebin - beşinci sınıfıma kadar okutabildi. Fakat son zamanlarda annemin beni artık okuta- mMmıyacağmmı anladığım için her türlü ça reye başvurmağa başladım. Şimdiye ka- dar hiç bir netice elde edemedim. Hal- buki tahsilime İdevam etmek en büyük emelimdir. Büyüdüğüm zaman yurdu- ma çok faydalı olacağımı övünmeden söyliyebilirim. Acaba okuyabilmek için Be yapayım?,, ' CEVABIMIZ: İlk mektebin beşinci sınıfına kadar okudum, diyarsunuz, Acaba bu beşinci #mnıfı bitirip şahadetname aldım demek midir, yoksa dördüncü sınıfı bitirip be- şinciyesgeçtim mi demek istiY Eğer ilk mektebi bitirmemiştt ha halde bir sene'daha gayret =d'f’_ Dize levam etmeniş doğra ONT Çlane için mektebinizin başm! lil'fm” siyle her mektepte talebt v teşkil olunan “fakir çocuklari ©L eç heyeti,, ne müracaatla % yüf niz. Umarız ii size lâyık OlĞUĞ gkmet dımı esirgemiyeceklerdir. ER€T tebi bitirmişseniz leyti nh'lk.b:ıdı.,. be alımmak için a'lenizin fakir ağüne bif dan bahisle kültür direktörlüğ . bek istida veriniz. Hiç değilse bir e tebinc leyli olarak girmeğt '::ınf çe diniz. Diğer taraftan Türk çat tdt miyeti İstanbul şubesine MM' gort rek vaziyetinizi anlatırı Ve :;B!"M isteyiniz. Umarız ki bu tet€ hayırlı bir netice ııı_':“_’*/ Şikâyetler temenniler Artık bu iş kapanmalıdır Pazar günleri dükkân açıp çalışan berberler varmış Berberlerin pazar günleri çalışmala- rı bir kanunla yasak edilmiştir. Bu ka- numun tatbilenı takip eden haftalar için de bir takım şikâyetler yapıldı. Bir kı- sım berberlerin ellerine birer çanta â- larak tanıdıkları müşterilerinin evleri- ne gidip traş yaptıklar: İleri sürüdü ve hatta, hatırladığımıza göre, berberler temiyeti de bu iddialar etrafında tetki- kat yaptı. Fakat bu vaziyetin kontrol ve tesbiti hayli güç bir iş olduğu için h iyi netice alınmış olduğunu — sanmıyo- ruz. O zamandanbı ir kısım berberler kontrolün gevşediğini sanmış olacaklar ki, şimdi de dükkânlarında pazar günle- ri gizlice çalışmağa başlamışlardır. Bu- nu bize H. Hüsnü adlı bir okuyucumuz yolladığı mektupla haber veriyor ve göyle diyor: vt e“ığ *“İstanbukdaki bütün berberlerin pa- zar günleri çalışmaları kanunla menedil miştir, Buna rağmen birçok muhitlerde bazı berberlerin gizli ve bazı mahallerde aleni bir surette çalıştıkları görülmekte dir, Bu hal, kanun hükümlerine riayet ederek dükkânlarını kapryan — esnaliın zararını mucip oluyor. Kanun her yer- de ve tamamen tatbik edilmeli değil. midir?,, * * * Okuyucumuz dileğinde haklıdır. Ka nunun tatbikatını kontrole memur olan ların dikkatlerini arttırmağa vesile olur timidiyle mektubunu yukarıya derçet- tik, Ancak İstanbul o kadar geniş bir şehirdir ki bu memurların bin bir çeşit vazifeleri arasında bu işi de her pazar şehrin her köşe bucağında muntazaman kantrol etmeleri belki aksıyabilir. Ka- nunla yasak edilen hareketleri yapmak bir vatandaş terbiyesine ve şerefine hiç yakışmaz ; o vataridaşı diğer vatandaşla- t nazarımda küçültür. Buna tağmen dükkânlarını açanlar görülünce hemen en yakın polis merkerine veya noktası- na haber verilmelidir. Ancak böyle yapı hrsa şuürlü vatandaşların — sinirlerine dokunmıya başlıyan bu halin önüne ge- Çilir, sanıyoruz. çıkmış, az samanda Vüyüye. rek müthiş tahribat yapmış te tam altı gün sürerek çok geniş Mikyasta tahribat ve sanar yapmıştır. Resimleri. miz bu büyük yangından iki safhayı gösteriyor, t bir kayç dile Bu “Münir,, imzalı bir "_m'g&_ mektupta İstanbul radi edilerek deniliyor ki: v geşii *İstanbul radyosunun günl geşi” yat programma bakınız. Alatu .. gü yatın çok âz olduğunu görelt ,ıBİ" nun hiç değilse bir saat dahâ V çgectk radyo dinliyenleri ancak tatıf' tir. "' Sonra, hafta içinde bir "'!"rj ce dinliyebildiğimiz alaturkâ€! yuttl sanatkârlar ayrı ayrı biref şarkt muşlar, güya başka şarkı Y hep ayni şarkıları bize dl“_l'm' tip duruyorlar. Her sanatkâr "ı sında başka bir şarkı ıöyliyd"vn Hiç değilse birkaç şarkıyı sırayâ tenevvü temin edemez mi? diy Bir nokta daha var: chvğıî'x iki kapalı gazinodan alafrangt P gök güzel alıyoruz. Fakat ı!ıl“”/ bulunan bahçelere de birer ahift f? da bundan da istifade etsek © "p Radyonun öğle neşriyatı da B yahut üç plâğa inhisar edivun;';» arttırılmalıdır. Radyo istasyofü D e umümi cihazında ötedenberi dEY den bir bozukluk var, sanıyorü T ge kü dinlediğimiz makinelerde ':îâ,_,f za yökken sesin birdenbire k:&ug:’ si hemen her zaman tekerrür disedir. Bu arızanın bertaraf € caba pek mi külfetli ve masfi dir? Bu vaziyet insana İ yon dinlediği hissini veriyof an evvel giderilmesi pek sanıyorum.,, . ... İstanbul radyosu ıım'_'_ sonra, şüphe yok ki ıekin"_* miş; programları bir hayli miştir. Fakat bunun dabâ hale konması —ayni zaman' meseleridir, Tatbikına cağı cibetle radyomuzun Gü di p'*' bir hale getirileceği şüphesi” ı:»f'/ sa Ankarada ve İstanbulda Ful” kararlaşan iki büyük istasyof #fiyeleif sonra programlar bütün f'd’;“ ” cilerini tatmin edecek bir ':af air zim edilecektir. Ö zamana yeri idaresinin ufak tefek — Gilek! ç nisbetinde yerine getirmekte” yeceği de muhakkaktır. İc: den bir kaçını okuyucum! i membu?:. ıınlııî: bulunuy ?" ... e irketi Hasköy Şark Anonim Sifk' ,.ı*" men fabrikası amelesi y gönderen okuyucumuza gl Siç - iresit? İstanbul mıntakaaı iş daire$” WM a HÜ elf Şikâyetlerinizi bu işlerle menizi tavsiye ederiz. Bun' yapacağınız herhi bir ;:;’4“’ müşbet netice vîî/ İstanbulun en çok "l'””.. II'.'I akşam — gazetesidir: ” HABER'eyyerenler ) |

Bu sayıdan diğer sayfalar: