20 Nisan 1939 Tarihli Her Ay Dergisi Sayfa 10

20 Nisan 1939 tarihli Her Ay Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Siyaset ve İktisadiyat z 9 idi. Yahudilerin koğulması ile beraber İspanyanın ticareti ve sanayii de mahv edilmiş oldu, Bu sanayiin ve bu ticaretin ih- yasına imkân yoktu; zira, en mühim mahreçler Afrikada ve şarkta, yani, hiristiyan dünyasile alışveriş etmiyen islâm diyar- larında idi. Katalonya ve Bask vilâyetleri hariç olmak üzere, İspanya, bu mahreçlerden mahrum kalınca, sanayi ve ticaret bakımlarından pek cüz'i bir inkişaf elde edebildi.. Bunun neticesi olarak, İspanya yarımadasının büyük bir kısmında, kuvvetli, kendi vaziyeti ve mevkiini müdrik, men- faatini hakkiyle bilen bir burjuvazi hiç bir zaman teşekkül e- dememiştir. İspanyol burjuvazisi denilen şey, küçük kasaba- larda, bir nevi tenbel tufeyli hayatı yaşamıştır. İradile geçindi- ği için, menfaatleri idareci sınıfın başlıca unsurunu teşkil eden asilzadelerle müşterekti. Halbuki, Avrupada, siyaset sahasında ve iktisadi sahada karar vermek ve harekete geçmek salâhiyetinin, on sekizinci asır nihayetinden sonra burjuvazinin eline geçtiğini unutma- malıyız. İspanya, kendisini sürükliyebilecek, şuurlu bir burjuvaziye sahip olmadığından, on dokuzuncu asırda, Avrupada görülen o azametli hürriyet ve zenginleşme hareketlerinin dışında kal- mış, cihanşümul bir refah devresini fakru zaruret içinde geçir- miştir. Çünkü, burjuvazinin başka taraflarda tahakkuk ettir- diği işi, orada başaracak insan yoktu. Bu güne gelinciye kadar, İspanyada, emir, karar ve hareket salâhiyeti, faal, müteşeb- bis ve kabiliyetli şahısların elinde değildi. Bu hakkı elinde tutan, ona iktidar ve kabiliyetinden dolayı de- gil, mensup olduğu ailenin asaleti dolayısile tesahup eden bir ekalliyetti. İdareci sınıf, teşebbüs azmini ve cesaretini kaybet- miş, ve ancak kendi menfaatlerini korumak mevzuu bahsoldu- gu zaman harekete geçen imtiyazlı kimselerden mürekkep o- larak kalmıştır. Kudretli şeflerden ve şahsiyetlerden mahrum olmakla tanınan bu sınıf, rolü ve vazifesi, memleket hayatına istikamet vermek olduğu halde, bunu yapmaktan âciz kalmış- tır. Kütlelerin hayat seviyesini maddeten ve manen yükselte- İdareci sınıfla- rın ataleti

Bu sayıdan diğer sayfalar: