20 Nisan 1939 Tarihli Her Ay Dergisi Sayfa 140

20 Nisan 1939 tarihli Her Ay Dergisi Sayfa 140
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

147 Her Ay Bu beytin mânasını beyan etmek lâzım değil, ehline mâ- Tümdur. Balık kavağa çıkmış gift turşusu yemeğe Leylek koduk doğurmuş bak a şunun sözünü «Balık» ilham tarıkı ile gönüle vârid olan marifetullahtır ki deryayı tevhid de olur. O derya dahi fezayi dili ârifte olur. Gâhi temevvüc edüp mâhi vâr derya arasından taşra gelenle- rin ârif sahilde olanlara bezlü nisar eder, Lezzetinden canü dil bıdayi ruhaniler bulur. «Kavak» bir meyvesiz güzel şecerdir. Murad, da'vayi ma'- rifet eden zâhidi huşkdır ki esiri riyasettir. Ehlüllahı izâmın ibarât ve ıstılâhatından bâzı kelimat ezberleyüp yanına gelen gözü bağlulara ol maarifi kendi hali olmak üzere satar, mak- sudu dünyayı eklü bel” etmektir. «Zift turşusu» dediği oldur ki ne Kendi haz eder ve ne din- leyenler haz ederler. Kendi haz etmez, zira bilür ki kendi hali değildir. Ve dinleyenler dahi haz etmezler, zira candan gelme- yen mârifet lezzetsizdir. Bunun misillileri, kâmillerden birisi böyle vasfü beyan et- miştir: Emmel hıyâmil jeinneha kehıyamihim Ve erâ nisâel hayyi gayre nisâiha 1*) Yani marifet sözün cahil diline alur dünyayı yemek içün. Ârif anı görür, tecahül eder, maarif sözlerin kor, turşu sözlere âğaz eder ki tesettür ettüğin kâmiller bilürler. Zira leylek ko- duk doğurmuş gibi olur. «Leylek» den murad ehlüllahı izâmdır. Zira leylek zâhirde eklü şürb ve tenasül yüzünden olan hâlini halka gösterir, Em- ma bir seferi vardır, anı kimse bilmez ki ol seferi neredir. Ke- zalik ârif billâh olan kâmilin de zâhir hali halkladır. Emma bâtıni ahvalini kimse bilmez ki nedir? Ve ârifin gönlü ne me- kamda ve ne haldedir? Yedi kat gökleri, Arşı ve Kürsi arada- lar ârif billâh nerede idüğin bilmezler. (*1 Çadırlar, o benim dostlarımın çadırları gibidir, fakat obanın kadınlarına bakıyorum eski bildiğim kadınlar değil, başka kadınlar- dır. an

Bu sayıdan diğer sayfalar: