17 Temmuz 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

17 Temmuz 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ROMA, MOSKOVA..| ,.. Yazan: lih Rıfkı Şef ve arkadaşları vE Biz Türkler göslerişçilikten, tiyat rorauluktan boşlanmayız. Kendi şe fimizde en çek sevdiğimiz şey, ki 'nin büyük hususiyetidir, hiç nsenin yapamıyacağı şeyi, herke- sin yapabileceğini zannettiği sade- likte yapmasıdı Bize Moskova'da; — Bugün Devlet reisi Kalenin'i | ve İstalin'i göstereceksiniz, dedikle ri zaman iç şef hocresini nasil bula- cağımı hakikat merak ediyordum. İstalin yabancılarla görüş . nun için isminin etrafı rim” | donanmıştır. Kimi, Lenin'in çırağı nen şimdiye kadar hiç hir burjuva | eli sıkımamış olmakla övündüğünü söyler. Kimine göre kendini gizle. | mesinden maksat hastalığını ve dü- yüncesinin basitliğini — saklamaktır. Kimi ise şahsımın bu esrarlığını bir kıymet olarak işlettiğini ileri sürer. Acaba niçin hiç kimse | İstalin'in, ibtilâlin hudutsuz özleri arasında, | boş sohbetlere yer ayırmak isteme diğinden bahsetmiyor? O, bir sani- | ye avara edilmesi mümkün olmıyan, baştan başa ve toptan bir inşa me kanizmasının düğmeleri başındadır. Emil Ladik büyük şöliret kazan | miş bir muharrir olduğundan, onu | kabul ettiği zaman: Biz resminiri ağzınızda pipo i le görmeğe alıştık. Hani piponuz? sualina, Evde unuttum, Cevabım vermek için bir iki saat feda etmesine ne ihtiyacı var? İsmet Paşa, bir ihtilâl memleketi nin böyük reisinin en yakın arkada şadır. İlki ihtilâl adamınm karşılaş masında, bakışmasında, el sıkışma sında teşrifat ve sohbet unsuru hiç | hükmündedir. İki ikülâleinin birer kelime ile aplaştıklarını, iki klâsik | diplomat dosyalar tutan müzakere. | lerle elde edemez ) Devlet reisi ihtiyar bir köylü ol- duğu için Kalenin baba diye anılır. Hakikaten onda bir babalığın mad- di, mânevi bütün temiz çizgileri vardır. Bizi Kremlin'in kendisine a- yırılmış — apartmanında karşıladı Kremlin apartmanları basit, temiz ve bir adam için Mizan olduğu ka- dardırlar. Kalenin yoldaş yemek 0- | dasında on on iki kişiyi | sofrası nasıl sığdıracağı için epey sıkıntı Şekmiş olmalıdır. Harbiye komiseri ve başkuman- dan Varasilof, daha ilk görüldüğü | zaman sevilmemesine imkân olmi- | yan bir ihtilâler askerdir. Umumi kâtip sıfat ile ehemmiyeti ölçülmez bir sahsiyetter. Rusya'da Sovyetler Şurası bütün cümkhuriyetler için bir reis, fakat hepsi için bir umumi kâ- | tip seçer. Yoldaş odur. Uzun boylu. beyaz bayıklı, askerimsi csvaplı, © da | kendini insana hemen sevdiren bir e fendidi Moskova'da ikinci ve üçüncü a nıf idare ve fırka adamlarının lügat | leri çok dardır; onlar yalnız paro- lalarla konuşurlar. Şeflerle bulundu- | 4umuz zaman en çetin ve karışt ve şüpheli münakaşalara | düpedüz gi- rebilirsiniz. Bir disiplin ve tek fırka resinde başka türlü olmak ta güç tür İstalin, çizmesi ve kapanık yakası | avcı esvabı ile, sol eli cebinde, ara- | mza giriverdi. Solgun yüzü, Mosko | vada ax olan güneşten faydalanma. | ğm pek az firsat bulduğunu göste- rir, Hiç bir maniyeri olmuyan İstali- | nin yüzünde; duruşunda bir irade ve karar manası vardı. Zekâ ve kalp gibi şef te göründen belli olur. Şek, bir ayrı cina insan zümresindendir. anlamak i- tatuk kinde onun hissini yerinden oynata- bilir bir sempati unsuru varsa, İsta lin'in durgunluğu bir sahne üstüm- deki perde, bir yıldız üstündeki bu lut gibi sıyrılır. Şefler beli adamlardır. başka yol Klâsik devlet adamı, tavırlarını yüzünü, dudaklarının hareketini, her. yeyini bu fotoğrafçı karşısında öğre nip ezberlemiştir. Sahtelik ve mas. | milyonluk yığınların gönlüne Büyü ığın denizine atılabilmek içir: iyi soyunmuş olmak, vücüdü batırabilecek £ bütün sahte” lik sikletlerinden kurtulmak gerek tir. Zarif giyinmek gibi, yüzü şekil den şekle sokmak ta öğrenilebilir. Şeflik öğrenilemer. İnkılâplar oyun olmadığı için, şefler de aktör değil. ler, aya oturduğumuz zaman, baş masada Kalenin, İstalin, Başvekil Molanof, Hariciye Komiseri Litvi- mol, Başkumandan Varaşilef, Umu mi kâtip, ve daha © bir iki şahsiyet ) vardı. İlk alınan his şudur: Hep ar- kadaştılar. Daha ilk konuşmalarda bu his şöyle tamamlanır: Fakat İs. talin şeftir. İstalinin cümleleri okunmuş bellenmiş değil, kimbilir ne pahası na, hayat denen korkunç * realitenin bağrından sökülmüş fikirlerin kalı İ budır. Sofrada bize birçok seyler arası arkadaşlarını da anlattı Fırkanın. bir tabakası, vardır ki ülâlin oen kiymetli unsurudur. Molonof yaldaş onlardandır. — Molonof, diyor; memleket için de çalışmak vazifesi almış olanlar. dandı. Hapiste olduğu zaman hür- riyeti, hürriyet © içinde mahpusluğu tadarak yaşardı. Emil İudvik soruyor — Lenin mülteci olarak memle ket dışında uzun seneler geçirdi. Siz dışmrıda pek az kaldınız. İhtilâle en çok hizmet edenler | kimlerdir? Dr. sarıda bulunup Avrupayı yakından tanıyan ve ayni zamanda halk ile temasmı kaybetmiyen | mülteciler mi? yoksa içerde kalıp halkı çok ve Avrupayı ez tanımış olanlar ıı? — Bu mukayeseyi yaparken nini bir tarafa bırakınız. İçeride bu- Tunapların pek azı, dışarıda olan Le- | nin kadar köylü ve amele harek ne ski bir bağlılık gösterebilmiştir. Bugün fırkamızın iki milyon a zası arasında ancak yüz, iki yüz mül teci vardır. Merkezi komitenin yet miş azası arasında ise bunların ade. di 3 veya 4 kadardır. Sofrayı anlatırken, arkadaş ve yet kelimelerini kullandım. | İstalin Al | man muharririni kabul ettiği zaman İ yalnız olarak oturduğu masada on altı iskemle varmaş. Şumu sormuş: — Bulunduğumuz masanın etra fında on altı iskemle var. Drsarda bir taraftan Sovyet | Rusyanın her şey kollej yolu ile â zam gelen bir memleket kat diğer taraftan da her şeyi san kararlaştığı bilinmektedir. Ka rar veren kimdir? Hay Şahsi karnı men her vakit hsan karar verilemez. her vakit veya he. birtaraflı kararlardır. Her kollejde, her kollektifte fikirle- | ri nazarı dikkate alınmak lizim ge len adamlar vardır. Yine hepsinde doğru olmıyan fikirli sdamlar da bu- bunur. Üç ihtilâlin tecrübesi bize gösterdi ki beraberce kontrol edil. memiş ve tadil edilmemiş şahsi ka rarlardan bemen hemen yüzde dok- sanı birtaraflı kararlar. olmuştur. Merkezi komite, ki bizim idare or- İ ganırmızdır ve bütün devlet ve fırka örganizasyonlarını idare eder yet miş azadan mürekkeptir. Bu yet- miş aza arasmda en iyi sanayicileri miz, en İyi kooperatifçi iyi propagandacılarımız, en iyi tah rikçilerimiz, Sofhos ve kolhos. ve ferdi ziraat işlerinden — en: iyi anlı | yanlarımız. Sovyet birliği milletleri İni ve milli ekalliyetler yoktan: &n iyi tanıyanlarımız Ta için her şahsi fikri ve teklifi tadil et mek imkânı vardır. Eğer başka tür. lü olsaydı, eğer kararlar şahann a | lınsaydı pek ağır yanlışlara uğrar. Şef ve arkadaşlarınm en hoşlandı diği gibi konuşmasıdır. ık bir konuşma kadar 6 bebunir: ME ŞAM be “DUŞ pıldığından farla, yapılana karar ve- renlerin veya yapılanı benimsiyenle- çim kafalarının — iç tarafı renmelidir Emil Ludvik'in: ve| İ » / İktısat | Konferansı meseleler tesbit ediliyor CENEVRE, 18. A. A— Cemiyeti | Akvam meclisi müstakbel iktisat konferansına tevdi edilecek mesele lerin evvelce mutahassıslar komis yonu tarafından tetkik edilmek üzre | mezkür komisyona tevdi edilmesi inde Lausanne konferansı tara- | | fından ittihaz edilen kararı resmen tasdik etmiştir. CENEVRE, 16 A. A. — Cem ti akvam meclisi, cuma günü öğle- den sonra aktetmiş olduğu celsede bir nakit ve iktisat konferansının iç- | man rini müteallik olan proje bik mürekkep bir yon, bu konleranam tevdi olu. seleleri" bidayeten tetkike | Memur edilecektir. Komisyon, Law. sanne protokoluna devletler mümessilleri ile Amerikan mümessillerinden mürekkep olacak tar Üçü nakit ve üçü iktisat mesele- | leri için, bu meselelerdeki ihtisasla- va) rına göre Üçerden 6 zat daha komisyona memur edilecektir. Amerika ve Fransa - İngiltere itilâfı VAŞINGTON, 16. A. A.— Fran | sız - İngiliz itilâfnamesinin mahiye- | ti hakkında İngiliz, hükümetinin Vaşingtondaki sefiri vasılasile yapı. lan tasrihat ve Fransız hükümeti ta rafından verilen resmi izahat ve ay- | ni mesele hakkında M, Hoover'in M. Borach'a göndermiş olduğu son | mektubu Amerikada o selâmetbahş bir tesir icra etmiştir. | Bir vapurda infilâk LLOYDS “Yeni Orleanda” 16 | (A.A.) — Louisineda Gosdhope- | deAmerikalı bandırı Rawleigh | Warner vı ir infilak ol muştur. Tam benzin hamulesile yüklü bulunan bu gemide infilâk netice | sinde 4 kişi kaybolmuş ve 5 ki; de ağır surette yanmıştır. benzerlik yek mudur? Sualine İstalin şu cevabi vermiş- öi — Hiç bir benzerlik yoktur Ben sadece Leninin çırağıyım ve i ona lâyık bir çırak olmaktan ibaret- tir. Lenin'le Büyük Potro'ya gelin ce, Büyük Petro denize dökülmüş ie damla sudur; Lenin ise bir um- mandır. Usta ve çirak, Rusya'nın her tara İs, sokakta, büroda, evde, ku: | lüpte yanyana veya karşı karşıya dırlar. İnsan bütün bu resim, hey: kel ve kabartmalar arasından geçti i zaman, Lenin'in ölmüş olmasın- şüphe eder. Kızıl meydandaki büyük yapının karşısında, Kremlin duvarlarına da yanmış, renkli mermerden mezarın i çine girdikten, ve bir cam sanduka- nin içinde şefin elektrikle aydınla. lmış, kumral sakallı solgun yüzü nü gördüğü vakit, bu şüphe duru ur, Fakat bütün Sovyet fenni, öi- | üş olanın cesedini çürütmemek | çin nasıl çalışiyorsa bütün Sovyet san'atı Lepin'ciliği ruhlarda her za: man o kadar diri, heyecanlı ve titiz | tutmağa uğraşıyor. İtastz hıristiyan | İ lk gibi, Lenin'siz Bolşevizm tasav- | vur edilemez dı mayın günü Türk misafirlerine ayrılan tribün bu mezarın yanında | | kurulmuştu. Yüz binlerce halk, kızıl meydana gelmek için caddeler bo- İ yunen hazırlanmıştır. Bütün duvar- . İlar sokağa verilen raporlarla dolu- dur. Bu afişler toplanıp küçültüldü- ğü zaman, Sovyet Rusyasınm 1932 | vaziyetini gösterir bir cilt meydana gelebilir. Her şeyi sokağa bildirmek, | sokakla konuşulmak, sokağa hesap | verilmek orada iyi bir inkilâp âde idir, İstalin ve arkadaşları Kremlin'dem | yayn gelerek arka mozarın yanın. geldiler ve üstüne çıkıp karşılı ke ile bir adam kandırılabilir; fakat | — Rüyük Petro ile aranızda bir | daki seker saflarını selâmladı Haftalık Edebi Musahabe Fikirler ve insanlar 1 - Küfürbazlık ve tenkit Elif Naci'ye kirde olmam pek nadirdir; fakat geçen pazar günü okuduğumuz: “Edebiyatta münekkidin rolü ne- dir?” isimli yazımında benim de memnuniyetle imzamı atamıyaca- idi. Görü- na hitaben yazdığın ve yine o gün çıkân fıkradaki ar- sulara iştirak edemiyeceğim. “Etrafımızda bir hercü merç” bulunduğundan, -“küfürbaz bir tufeylilerin vaveylâların dan” bahsediyor ve bu hâle niha- bir tenkidin vücudu Tası” olduğuna kanaat getirdiğini söylüyorsun. Bir hercü merç varam sen de, bende © ona karışmış değil miyiz? San'at âle- zaman tayin e- Vakrâ bazı arkadaşların biri- | irlerine sevarlakdayır -iililrize | benim de sinirime dokunuyor. Fa- kat, sana bir şey yel ben küfürbazlığm. mutlak bir surette -J dci | düşmanı değilim. Tarihe bak:: en büyük şairler, muharrirler de on- dan istifade etmişlerdir. Küfür. bazlığm, bir budalaya hitap eder ken: “Sen bir bud ” diye sö- ze girişmenin tanzim ve tasnif e- ir kuvveti vardır. Asıl filci leri karıştıran şey, onlarla bir münakaşaya girişmektir. Fakat senin şikâyetini olan küfürbazlıklar o ci ğil. Dikkat et: onlarda asıl sinir- İendiren şey hiç bir fikirle karış- $ olmamalarıdır. “Küfür için Halbuki velât | küfür mucip iz arkadaşlar hiç bir hakika- | e bağlı değiller mi? Elbette on ların da bağlı olduğu bir haki var: kendi şahıslarının ehemmi yeti, eserlerinin gördüğü veya gör mesini bekledikleri rağbetin pek haklı olduğu... Bu gibi şeylere fi- | İ muş v İ mina baş müddei irak etmiş olam | “” | det görüşmüştür | Hcalelerum İ nm atları bile, yeleleri ürpermiş ve İ rar, İ ihtilâlinin telkin, propaganda, yığın | Mim “HARİCİ HABERLE De Vâlerâ , İsrar ediyor Müzakere edilecek |(Londraya geldi mü-| Parlamento Cenev- zakere başladı ve akim kaldı.. — M de| am buraya vasıl ol yonda baş müddeiumu- | mi tarafından karşılanmıştır. | LONDRA, 16. A.A. — M. de| Valera ile M. Mac Donald ve diğer | İngiliz nazırları arasmda cereyan müzakereler dün gece saat 22 de daha devam etmekte bulunuyordu. LONDRA, 16. A.A Başveki- lette yapılan müzakereler akim kal. maştar LONDRA, 16. A.A M Valara, Dublen'e gitmek üzre Lond | radan hareket etmiştir. İstasyonda kendi LONDRA, 16. A. A. Valera, dün hükümet na umi ile, başveki | diğer hükümet erkâ, ri teşyi etmişlerdir. M. de Valera hareketinden biraz svvel baş müddeiumumi ile bir Wüd GUEBEC, 16. A. A— “İrlanda, serbest olmak istiyor ve serbest ola | caktır”. Ollava konferansındaki landa heyetine riyaset edecek olan | M. O'Callaigh'in Guebec'e vasıl 0- tur olmaz söylemiş olduğu söz bu- dur Serbest Irlanda hükümeti icra mec ikinci reisi, serbest İrlanda hü. metinin imperatorluk cezası ara- sındaki ticarete mümkün kadar ge- | niş bir mikyasta iştirak etmek ar- zusunda bulunduğunu ve konferans ta mütekabil menafi prensipini mü- dafaa tasavvurunda olduğunu ilâve etmiştir İtalya Kralı M. Mar- coni'nin yatını ziyaret etti | ROMA, 16. A, A. — İtalya krs 1, M. Marconi'nin yatmı ziyaret et miş ve yapılan telsiz telefon tecrü- belerinde hazır bulmuştur. İdân evvel, hapiste ve inde giymiş oldukları esvapları değiştirmemişler © gibidir. Kızıl meydunmeö#msalsiz insan ve hareket Hekoru içinde, hepsini yara tan ve bütün dünya; bir insanlık davası tırkatının reislerinin bu sadi kikaten heyecan verir. Önce yaya söker, atlı asker, sün- İ gü, top, tank, pi bütün yeni cihazlar geçti. En ağır top arabaları Hepsi hiç bir şey çekmiyorlar gibi, ser best ve dört mala koşuyor. Bir Ro- men yarışını andıran dört nal geçi leri, Ruslara mahsus bir şeydir. Bu harp şeridi, Varaşilo'in — bir sulh nutku ile başlamıştır. Bu sull duygusu Moskovada, bizde yen kadar samimidir Fakat her il lâben da sulh timsali, Mm kanatlı topuğu kadar yalan olan et | göğüslü sulh orospusuna benzemez; bizimki göğüs kemikleri inip çıkan, | halkın yürüdüğü katı toprakta aya | &: nanırlaşan bir ana ve bir kız kar- deştir, Askerlerin arkasından geçen silâh hı ve inzibat çemberi içine alınmış sivillerin bir mânası vardır, Rasya' da bütün ameleler ve talebeler silâh lıdır. Bu yığın öyle terbiye ediliyor ki ondan muntazam bir ordu çıkar- | mak artik bir terzilik işidir. 1 mayıs güneşi, yüz binlerce hal: kın Leninin mezar: önünden geçen dalgaları üstünde söndü. Burada halk yığınlarının yeknasaklığı o ka dar azaltılmıştır ki baştan başa sey redebilmekten bıkilmaz. Her küme- nin musikası vardır. Her grupun © linde bayraklar, levhalar, karikatür- ler, raporlar, renk renk üçuştup du- 1 mayısta kızıl meydan, Moskova san'atlarındaki hususiyetlerini gös- iyi sahnedir. Falih RIFKI kir demezsek xamanımız muhar- rirlörinin çoğunun fikirsiz söyle- meğe mecbur kalırız. Sözünü herkese geçirecek ve edebiyat âlemimizin nâzmı ola- cak bir münekki yeller alsın, kard kie lâyik görecek olan, emin ol ki vaveylâ kopardıklarıı il iri olacaktır. Münekkit, İbrahim Necmi Be- yin söylediği gibi, okuduğu eser- nı, duyduğunu ya ölçüleri, kendi temayülleri, pe- şin hükümleri ile ölçer. Böyle bi adamın sözüne her muharririn i- taat etmesi nasl olur? Ben, ken- di hesabıma, bunu kabul etmem. Bu mevkii bana teklif ediyor. sun. Var um. Fakat kuni— İ iştirak edecekler ve Belçika an YO, Mayer R Fransızların Teveccühü reye davetimiz mü- nasebetile meclisi- mizi tebrik etti. PARİS, 16 A.A, — Birçok me- buslar, Türkiyenin Cemiyeti Ak- vama kabulü meselesinin acilen müzakeresi talebini mutazamın İ bir takrir sureti tevdi etmişlerdir. Karar suretinin gsbabı mucibe- si, fevkalâde müsaittir. Mebusan meclisi, Ankara Bü- yük Millet Meclisine bir telgraf çekilerek meclisin o Türk milleti ya müttefikan izhar eyle- muhab- | in binli miştir. Bunun üzerine riyaset vanı, atideki karar suretinin bulünü teklif eyl “Franaız mill kas in Türk mille tine karşı beslemekte olduğu ana- | nevi dostluğa tercüman olan Fran | mebusan meclisi, Türkiyenin IZMİR, 16 (Milliyet) BELGRAT, 16 (A.A.) torpitosu Yuğoslavyanın Kotor üssübahrisin, Türkiyenin Cemiyeti aku kabulü ve Fransız mecli$ di. | PARİS, 16 (A.A.) — Hükümet meb'usan Sakız takımı Izmire idü İZMİR, 16 (Milliyet) — Sakızadası futbol şampiyon j takımı ağustosta şehrimize gelecek ve üç maç yapaca nanlılar Çeşme tarikile geleceklerdir. Yunanlı seyyahlara kola Çeşmeye gelecek Yunanlı lara kolaylık olmak ve pasaport muamelesi teskil Gt Çeşme plâjlarında bir polis karakolu ihdas edilmiştir. Yugoslavyanın yeni torpit - Yeni inşa edilmiş olan Dt iltihak ey meclisin yar hazine bonosu ihracına ait kanun lâyihasile Cezayi | pılacak nafia işlerine tahsis edilecek 3,300 milyon . mast Meclis ret: karar sureti | tiyarına mezuniyet veren lâyihayı tevdi etmiştir, Türkiyenin cemiyeti akvama kabulüne ( ihası almış olduğunu söylemiştir. Meclii 'emiyeti Akvama kabulü münase | yihayt hariciye encümenine göndermiştir. sebetile Türkiye parlâmentosuna en hararetli ve samimi tebrikleri- ni arzeder ve Türkiyenin Cemiye- te dühulünü sulhun atisi İ ut bir hâdise telâkki eyler, semer Avusturya istikrazı protokolu CENEVRE, 16. A. A Sir John Simon, konseyde bulunan rü- İ #ökası tarafından beynel, is. İ di konferanst hazırlamağa * memur komitenin riyasetini deruhte etmesi hususunda vaki olan teklifi kabul ey lemiştir Konsey, müstenkif Almanya müs- | tesna olmak üzre Avusturya istikra- zı protokolünü müttefikan kabal et miştir Bu protokol ezcümle Cemiye ti Akvamın Avusturyaya bir mümes sil tayin eylemesini ve Avusturya milli bankası nezdinde bir müşavir bulundurmasını derpiş © eylemekte- | dir. Bu istikrazm menafii her iki mü messilin mutabakatile istimal oluna- caktır. tere, Fransa, İtalya ve Belçi ka hülcümetleri dün bu protokolu ini za etmişlerdir. Fransa ile İngiltere bu istikraza | onla ” “e koslovakya da iştirakleri imkânm: bilâhare derpiş eyliyeceklerdir. Cemiyeti akvam mu rahhası Bükreş'ten hareket etti BUKREŞ, 16'A. A— Cemiyeti akvam kâtibi umumiliği murahhası M. Avenol, dün saat 20 de hareket etmiştir. Mülmaileyh, Romanyayı iyi intibalarla terketmekte olduğunu ve Cemiyeti akvamın Romanyanın ma. kalkınması için zaruri olan yar. damda bulunacağından ümitvar bu. lunduğumu söylemiştir. 100 milyon şiling, İtalya 30 Amerikaya göre Avrupa kabul etmiyeceğim bir şeye baş- kalarının razı olmasını beklemek bir safdillik değil midir? Böyle bir safdillik gösteren adamın ve- de bulunmak üzere >ehrimizi Beşvekili karşılayacaktır. İZMİR, 16 (Milliyet) ve Sefrihisar almışlardır. kaymakamları geçmişlerdir. Talebe Ve siyaset l Berlin darülfünunu | | hası nasıl bitece tekrar kapatıldı BERLİN, 16 A A.— Dün açıl mış olan darülfünun, talebe arasında büküm sürmekte olan siyasi ihtiras lar ve galeyanlar dolaymile inziba tin ve normal bir surette tedrisa- tn tesis ve icrasına imkân bulun- madıfını gören darültümun emininin emrile yeniden kapadılmaştır. Almanya'da yeni kanlı hadiseler BERLİN, 16 A A— Evvelki ge- bae bir kler er Main dn golle, İsem uhafaza için işsizler tarafım dan tertip edilmiş bir nümayişten gelen bir takım gruplara ateş açıma- ğe mecbur olmuştur. İki ağır yara. İk vardır. Birçok polis memuru yara- lanmıştır. Komünistlerle | Naziler rasında da Alman « Felemenk hududu civa- rında kâin Nordhorn'da müthiş ra bedeler olmuştur. Birçok yarak var. der Empress of Britain gemisinde EMPRESS OF BRİTAİN, yaz misinden; 16. A -A. — İngiliz Hint murahhasları bu sabah ke 10,30 dan 12,20 ye kadar bir konfe- vans aktetmişlerdir. Bütün Hint na zarları bu içlimada hazır bulunmuş lardır. Hint heyeti de tamamile ba- zar bulunuyordu Hint heyetinin oOmilk pamuk ve madeni sanayi mabsülâtımın himaye edilmesi lüzumunda israr etmiş oldu ku zanmolunuyor. yapamıyanları susturayım — der- ken yep yeni olduğu için | senin münekkidinin de anlıyamıyacağı eserin çıkmasa receği hükümler aman ne garip | mâni olursun. şeyler olur! /ensure” istiyorsun. Josephe rin cezas mahkeme tasavvur edermiş. Fa- da görülmemiştir. Katoliklerin İnden ibi dini, ah- olabilir. Bunun bile is- hizmetten ru söylemi. yer. Bedil hüsesstin ise ber mr harririn tabiati, hâdisatı hep bir adese arkasından görm nasaklığa, samimiyetsizliğe, lı san'adın ölmesine sebep olur. Bütün bunlar, doğrusu, sözden ibarettir. Etrafımızda değil, içi- bulunduğu redmere vermeğe memur bir | doğrudur. Buna bir çare bulmak lâzımdır. Fakat bunu (Owünekkit söyle- | kat şimdiye kadar felsefi ve bedil | değil, muharrir bizmat düzeltir: censure dünyanın hiç bir tarafın. | okur; kendinden başka Censure ancak | rın neler düşünüp neler yaptığını insanla- öğrenir. Okudukça içine bir te- vazu gelir. Romalı bir hatibin ber mutku- nu: “Kartaca'nın incirleri çok gü- eldir” diye bitirdiği sözlenir. Be. mp casız ve lâtincesiz olmaz. O dille- ri öğrenmedikçe dünyanm bu, üm Bilâkis mizaçların tenevvuüuna | kü gürel eserlerini de anlıyamıya ln çalışmalıyız. Birtakım boş küfü, cağız, anlamadım. ce de memleketin birçok mahallerin / takım arbede. | | kiinde bir çobanın gördüğü meçhul iki İ yandırmıştır. Bu iki silâhlının yakalanması Çeşmede İ Ismet Pş.yıistikbal hazırlık İZMİR, 16 (Milliyet) — Ga teşrif edecek olan Başvekil | Pş. ya istikbal Hazırlıklarına devam edilmektedir. İsmet Pş. yı Fırka reisi Hacım Muhittin B. Afyonda, V Menemende karşılayacaklardır. Burada da büyük bir kal eykelinin küşat meri Silâhlı meçhul iki şaki — İki gün evvel Çeşmenin İldn silâhir gahis şüj için Çeşme içtima edere te Üç kazanın jandarma kumandanları derhal takip faali) Cenevrede Son hafta Konferansın ilk CEENEEVRE, 16 (AA Havas ajansı muhabirinden: Hafta, tahdidi teslihat ranamın ilk safhasına bir si vermesi lâzım gelen karar su metni hakknda bir itilâf elde| den, geçmi, Konferansın salı veya ç günü dağılmasma ihti “ Bikbinliği, bazı heyetlerin. itir çenlerde bir tebliğ ile bildi lunan Rus heyetinden bahset lim, fnkat itilâf, bugüne kadar rikanın bazı itirazlarına uğ Bilhassa Amerikan heyetini) hai suretle reye vazedilecek © sikann Hoover teklifinin e nı ihtiva etmesini istemiş ve is te berdevamdır. M. Herriot Cenevre gidiyor PARIS, 16. A. A.— M. Mi yarın sast 21,80 de Cen teveccihen Paris'ten hareket tir. Katolan münase ta rağmen VAŞINGTON, 16. A. A.— isntin ile Ürüge arasındaki dipli si münasebetlerin son inkeitaşm men Ürüge meb'usan © mecli hükümet tarafından ittihaz ve meclisi tarafından kabul edil lan ve Montevideo'da Arjantin huriyeti şerefine bir abide ne müteallik bulunan tedbiri etmiştir. kabe etmiyeceğiz, en mânasız lerimizi güzel, en köhnelerin ni sandığımız için de günden ne daha fena şeyler yazacal Belki okuyacağız; amma leri? Ya bizim eski şairl yani lâfza birtakım ivicaçlar mekten başka bir kıymeti yan eserleri veyahut bugünkü rupa romancılarının derhal betle karşılanan, yani moda: yarak yazıldıkları için anes bun köpüğü kuvvetindeki ki rine... Allah seni de, beni de, m rirlerimizin hepsi kundan korusun, kardeşçiğin 14 temmuz 1933 2 -Bir mektup Burhan Cahit Beyf

Bu sayıdan diğer sayfalar: