18 Ekim 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

TARİHİ TEFRİKA: (165 İttihat ve İLLİYET PERŞEMBE 18 TEŞRINLEVVEL 1934 HARİCİ HABERLER| Terakki! (BAHAEDDIN ŞAKIR BEYİN BIRAKTIĞI VESİKALARA GÖRE) Her hakkı mahfazdar. i Yazan: A.C. Rumlar işio kadar azıttılar ki hemen her gün bir Bulgar öldürüyorlar Arkadaşlardan aldığımız haber- lere bakılacak olursa Abdülhamit te Uçamçıraya bir casus gönede- recekmiş. Bunun kim olduğunu he- nüz bilmiyoruz. (o Gelecek casus gönderdiğiniz gazetelerin kimin namına geldiğini tahkik edecek ga- zeteler hangi adamlar vasıtasile Türkiye hududundan içeriye soku- luyorsa onları anlayacak ve Türki- yeye girer girmez yakalatacakmış. Biz bu adam kim olduğunu öğ- veneceğiz ve öğrendiğimiz andan itibaren yirmi dört & saat zarfında onun vücudunu ortadan kaldıraca- ğız. Bizim öyle adamlarımız var. dır ki bu işi mükemmel surette bas | şarmağa (o muktedirdirler. Bizim korktuğumuz adam Abdülhamidin | göndereceği casus değil, o casusun buraya gelmesine sebebiyet vere- | cek derece ihbaratta bulunan $a- hastır. Bu şahıs aramızda olanlar. dan si ise onu da yaşatmıyaca- ğımıza Emin olabilirsiniz. Siz şim- dilik herhalde bizden yeni haber | almadan gazete vesaire irsalâtını kesiniz., Görülüyor ki Abdülhamit mem- | leket haricinde kalan Türkleri ve İslâmları korumak veyahut körü. | mak için teşebbüste bulunmak şöy. le dursun, onların dertlerini arttır- mak maksadile kendi hafiyelerini | göndermekten bil ri durmıyor- du. Bu esnada ise memleketin her- | tarafı inim inim inliyor, Hıristiyan unsurların Türklere yaptık- ları fenalıklar ve haysiyetşiken ha: | reketler gittikçe (atıyordu. Bun- | ların ne derecelere kadar ileri git- tikleri Kavaladan Pariste Terakki- ve İttihat cemiyetine gönderilen | mektuplardan pek acıklı bir suret- te anlaşılmaktadır. Bu mektuplar- da deniliyordu ki : “Buraya (ve her yere) polis na- mile gönderilen “affedin,, fahişe- lerin menfur derkelerini kabil de- ğil görmeden takdir edemezsiniz. Zira hiç bir namuslu adam yoktur | ki bu kadar rezillik tasavvur ede- bilmeğe tenezzül etsin ve muktedir olsun. Öyle ilerilenmeki. Burada Rumlar hevgün bir Bul. | gar öldürüyorlar. Alenen tabanca ile vuruyorlar. Aralarında ittihat o kadar taammü metmiş ki şimdiye | kadar iki sene zarfında Kavalada, | Yunanistandan bilhassa cellâtlık | etmek üzere celbolunmuş ve çoğu | bu maksatla hapislerden kaçırıl. | mış haydutlar | tarafından otuzu mütecaviz günahsız E ekseriya yirmi, otuz yerinden vu- rularak yahsiyane idam da katilleri bulunamıyor. Vakiâ bu hususta hi hainane müsamahası en bi bep olduğu malüm ise de bir kaç | yüz kişi huzurunda pervasızca ta- | banca ile vukubulan bir katlin fa- ili hattâ tâyin bile olunamazsa ve katili kimse görmemiş olursa on- ları himaye eden heriflerin biribir- lerine ne derece merbut oldukları anlaşılır. 1 Arada hiç teklif tekellüf yok! | Vuran katil pervasız adımlarla u- | | gar alenen, olunuyor zaklaşıyor ve kalabalığa katılıyor. Hiç müşkülât © görmeden kiliseye sığınıyor. O Mevai fezail ve hattâ | kübei melekütte dünyevi adaletten | değil uhrevi azaptan obileaman | vardır. Papasın bütün günahlarını | üçer dakikada izale ile insaniyete, masumiyete değil (o mülkiyete irca | ve âlâ eylediği bir (oadama hükü. met ne ceza verebilir? Herif müc. rim değil ki... Melel Rumlara ecnebi postaları serbest Kimsenin söz söylemek haddi - Bir Türk üç defa ecnebi pos-| tahanesine gitti mi derhal tarassut | altına alınır. Rumlar muzır deni- | len gazeteleri apaşikâre sokaklar: da okurlar. Bir Türk artık eskimiş bir havadisi ağzıma alıpta işitildi mi derhal kimden işittiği sorulur. Bir Rum bir Müslümanı yaralarsa fa- ili sadece yakalanır, bir Türk bir Ruma ağır söz söylerse o Türk tü. fek dipçikleri vurularak hapse atı. | lir, Rumlar © tarafından rilen son sistem binlerce harp tüfeği serbestçe tevzi edilir; Müslümanla- rm çifte av tüfekleri ise müsadere olunur. Bu paskalye kol gezen polis ve jandarmaların ve hatti kay makamın gözleri önünde Rum - lar nöbet ateşi talimleri yaptılar. Yunan (o konsoloshanesinde bin a- ğrzdan — birden “Zito Kostatino,, | İ Avrupanın yeni bir ta: İ nadrams ile başlamıştır. diye bağırdılar. Devriye neferleri- nin ve polis efradının ayakları bine o altı kere patlayan kâğıt şeklerinden attılar. Hükümetin hay siyetini her suretle ( terzil ettiler. Mahkeme erkânı sayci şahanede a- sayişin kemali muhafazasına mu- vaffakıyetinden dolayı İngiliz za- bitlerini alkışlamağa, tabasbus ile onlara yaranmağa uğraşıyor. Bu paskalyada Rumlar tarafından atılan silâhm haddi, hesabı yok. Yunanistandan sur mabsusada gönderilmiş ve kânharp miralayınm nezareti al. tında Doksat, Drama, Pravişte, Ka: vala rum mektepleri şakirtleri geçit resmi yaparlarken gelmiş olan 50 numaralı bir posta paketinin hangi Türk tarafından almacağını öğrenmek üzere Dra - ma mutasarrıfı saadetlü Paşa Ka- valaya kadar ihtiyarı sefer ediyor ve bu parlak geçit resminde bul narak Rum eşkiya reislerine ilti fatlarmı esirgemiyor. Yemin ede- rim ki müslümanların katliâm edil mesi Rumlarm bir nevi rüçhana müşamahalarındandır.,, Türk olmayan unsurlar bu su - | retle çalışırlarken Türkler arasın- daki birleşme ve teyakkuz hareke ti Terakki ve lttihat mensup olan bir kaç yüz veyahut birkaç bin kişiye münhasır kalıyor du. Bu uyuşukluğu gidermek ve u- yandırmak için cemiyetin şubeleri tarafından yapılan teşebbüsler ek» seriya akim kalıyordu. Ordudaki mektepli zabitler hariç olmak üze cemiyetine re cemiyetin takviyesine çalışan - | lar, aza adedini arttırmağa gay - | ret edenler pek azdı. Bir mektupta | bu halden şikâyet ediliyor ve deni | liyordu ki: “Dervişlerin bir sözü vardır: “Dertli dermanını bulur, dertsize kim çare bulsun?,, müteessir ola - na, hak isteyene, hakikat arayana teselli, ümit, nur gelir. Fakat ti&me lâzım diyenlere, kaygusuzlara kar şı içimden kan gidiyor. Cahil ve gafil olan marifetle u- yandırılır. Bilen ve fakat görmek istemeyenlere tehlikeyi kim gös - tersin?. Onlar göz yumarlar, ku - lak tıkarlar. Yazık, çok yazık! Bun larm indinde ibtet gaflettir, gay- ret hamakattir, vazifekârlik mes- kenettir. Onlarda hi zrmdır, ilerin sefaleti- dir, gayret sefahettir, izzeti hakka inkiyattan beri bulunmaktır. kadar lâzım et neme lâ ibret me: mdiye neme güttük - le tariki küfra o küfrüden rücu onlar ca öyle bir meskenettir ki böyle bir tenezzülü (!) ihtiyar etmemek için hak ve hakikate düşman olu- yorlar. İçlerinden en naziki: (Hak- lısın beyim, fakat herkes bir bil - kalte değildir. Siz sizsiniz, biz de biz) diyor. — Bitmedi — Mısır tahvilatı KAHİRE, 17 (A.A.) (Gecikemiştir) Yüzde üç faizli ve ikramiyeli Fransız Mısır kredi Fonsiye tahvillerinin dünkü çekilişinde: 1886 senesi tahvillerinden 263,464 numara 100.000, 1903 senesi tahville - rinden 597,331 numara 100,000, 1911 senesi tahvillerinden 45447 numara 50,000 frank ikramiye kazanmışlardır. ECNEBi MATBUATINDA OKUDUKLARIMIZ getirtilmiş olan | Mavromat namında bir Yunan er- | postahaneye | Deniz görüşmeleri | | Londra müzakerelerinin bir çok müş- | küllerle karşılaşacağı muhakkaktır Japon ve Amerika murahhasları evvelâ aralarında hususi surette görüşeceklerdir LONDRA, 17 (A.A.) — İki taraf. görüşmeleri şekline dökülmesi için ri sürülen fikirler tahakkuk etmiyeceğe benzemektedir. Bununla beraber, bir bu meselenin Fransız ve İtalyanlarm | da iştirâkini icap ettirmesine rağmen | böyle bir şeyin olmasına hiç bir mani | yoktur. Bu hafta hiç bir görüşme yapılma- mıştır. Çünkü Japon ve Amerika mu- rahhasları aralarında iptidai münakaşa- lar yapmak istemektedirler. Zarmedildiğime göre, Amerikalılar bir Yuvarlak Masa münakaşası tardır'şr, Japonlar ise, pek © | değildirler. LONDRA, 17 (A.A.) — Deniz kon- feransının ortaya çıkardığı meselelerin heyeti umumiyesi bugün İngiliz kabine- sinde müzakere edilecektir. Bu münasebetle, matluat, müzake - İ velerin karşılaşacağı eüşkâllerin büyük- lüğünü kaydetmektedir. Bununla beraber, bu mütalealardan Londra ile Vaşington arasnda doğru - dan doğruya bir ibtilâfın çıkmasına faz- la dikkat edilmesi gibi bir takan östid- lâller çıkarılmaktadır . Meselâ, (Daily Mail) gazetesi tek- İ vik birçok meselelerde ve ezcümle harp fırsat olursa, taraf aflı Katalonyada 12 kişi ölmüş ve 64 kişi de yaralanmıştır BARSELON, 17 (A.A.) — Vazi- yet şimdi hali tabüsine gelmiştir. Mad- ne, idama mahküm edilen Hım o stida eden yığınla | r geliyor Katalonya ihtilâlinde ölenlerin mik tarı 12, yaralananların da 64 tür. Icilerden müsadere edilen 8000 lığında silâh ve cephane açık ze döktürülmüştür. Umumü grev tekrar başladı mı? PERPİGNAN, 17 (A.A.) — İspan- yadam gelen seyyahların verdikleri ma- İümata göre, Valansiyada umumi grev tekrar başlamıştır. Büyük caddelerin tekrar denhalaş- | mış olduğu ve sokaklarda devriyele - rin gezmekte bulunduğu söylenmekte ür. Çin demiryolu meselesi TOKYO, 17 (A.A.) — İyi haber | alan mahafilden bildirildiğine göre | Sovyet Rusya Çin şark “demiryolları bedelinin bir kısmını nakit olarak ve diğer bir kısmını da eşya olarak alma ir. Sovyet Rusya ma- ine ve elektrik âletleri alacaktır Tayfun faciası MANİLA, 17 (A.A.) — Şehri tah - rip eden müthiş tayfun yüzünden şim- diye kadar tesbit edilen ölülerin mikta- m 10 dur. | Telsizle ez ic İ iLondradan Avusturalyaya İ bir fotoğraf çekildi İ MELBURM, 17 (A.A.) — Bir fo- İ toğraf bugün ilk defa olarak telsizle | Londradan Avusturalyaya çekilmiş ve bu fotoğraf Melburnda çıkan Er « güs gazetesinde intişar etmiştir. Bu fotoğrafm çekilmesi 25 dakika sürmüş tür. Yeni bir tayyare rekoru MOSKOVA, 17 (A.A.) — Kur. da iki mevkili sotörsüz tayyareler i - çin yeni bir müddet rekoru tesis edil- miştir. M. Garviç bir yolcu ile birlikte 17 saat 9 dakika havada kalmıştır. | gemilerinin azami hacimleri meselesin - de uzlaşmalar yapılarak İngiltere ile Ainerika ürasmda bir anlaşmanın ka- bil olduğunu yazmaktadır. Niyas Kronikle, Londra kabinesinin Amerika ile bir deniz silâhları yarışma girmemesini ileri sürüyor ve diyor ki: «Amerikalılar, Japonlar tarafından Yapdan hakiki veya hayali tehditlere mukabele olarak tezgâhlarda harp ge- mileni inşaatına başladılarsa, bu onlara ait bir iştir . Bize gelince, deniz kuvvetlerini he- sap ederken, ve kasten, bize kar- şı tevcih edilmeyen ve edilmeyecek olan Amerika filosunu hesaba katmamalır yazın Muhafazakâr o dkâri umumiyenin bir İısmı, sadece iptidai müzakerele - rin değil, bizzat konferansın bile ehem- miyetini azaltmağa mütemayildir. Zira memleketin emniyeti için tehlikeli imti- yazlar verilmesinden korkmaktadır. Hattâ, Morning Post gazetesi, ka- bine azalarmdan bazılarınm, M. Mac Donald'in dikkatini, Amerikan - Japon yaklaşması üzerinde fazla temerküz et- Grmesinden korkmakta olduklarını yaz- makta, kendisine, İngilterenin daha w- zum müddet muahedelerin yüklettiği mis- bi zayıflığa tahammül edemiyeceğinin bildirildiğini ilâve etmektedir. Yanân vapur Bu işte kaptanın büyük mesuliyeti görülüyor NEVYORK, 17. (A.A.) — Seyrise- raporunda | esnasında kit edilmekte ve yangın çıkar | çıkmaz vapur durdurulmuş ve imdat is- tenilmiş olsaydı bu kadar çok insanın ölmiyeceği mütaleası ileri sürülmekte - dir. Kaptan Varms ile muavini 26 teş » rinievvelde meclise davet olunmakta - dır. Kendilerine ne için kaptanlıktan me nedilmiyecekleri bildirilecektir. Tramvay grevi MELBURN, 17. (A.A.) — Tramvay | işçileri, arzuları tatmin edildiği takdir - de, işlerine başlamağa karar vermişler. dir. Bununla beraber, yardımcı ekipler, tramvay münakalâtnı temin etmekte » dirler, kaçırılan kadın NAŞVİL, (Tennesta Amerikada) 17, (A.A.) — Bir hafta evvel kaçırılan Madam Stoll, evine dönmüştür. Madam Mac donald LONDRA, 17 (A.A.) — döndüğü tarihtenberi bi tedavi edilmekte olan M. Mak * Donald, evine dönmüştü Sıhhi vaziyeti memnuniyet vericidir. Fakat ha bir müddet istir edecektir. Alman yemini M. Hitler sadakat için bir kanun çıkardı BERLİN, 17 (A.A.) — Rayh nazır. İarile Alman hükümetleri azasmın ya- pacakları yemine sit yeni kanun bugün kabine meclisinde kabul edilmiştir. Bundan böyle nazırlar şu yemini yar pacaklardırı Nİ “Almanyanm ve Alman milletinin şe- fi olan Hitlere sadık kalacağıma ve ita- at edeceğime ve keza bütün kuvvetimi Alman milletinin iyiğine, kanunların muhafazasma ve vazifemi vicdanen ya- pacağıma ve dairemi herkes için bitara- fane ve adilâme idare edeceğime yemin. ederim.,, . ( ECNEBi MATBUATINDA OKU İtalyan milletinin teessürü Beynelmilel hayatı sarsan bu muz- lim hareketi derin bir elem ile karşı- lamaktayız. Avrupanın ufuklarında uçuşan son gölgeler, Yuyoslavya mat- buatının son tecavüzleri kalbimizi kır muş idi. Maamafih, bunlar, bu büyük haile karşısında hissettiğimiz daygu- | lara mâni olamaz. Ölen Kral Alek - sandr'ın hatırasını tevkir ederiz. Kral Aleksandr Balkan muharebesinde ve hassaten cihan harbinde Orta Avru- pa - Balkan mukadderatında büyük bir âmil olmuştur. Yirmi sene evvel i, Saray - Bos Avusturya imperatorluğu cenup komşusu aleyhi- ne kan davası haygusu ile hareket et miş ve umumi harp ilân edilmiştir. Yir. mi senelik bir fasıla ile yeni bir Slâv İ dramı karşısında bulunuyoruz. Ba İ dram içine Fransız Hariciye Naziri da düşmüştür. Her ne kadar bugünkü nesiller her türlü hâdiselere alışmış - lar ise de Marsilya faciası bütün İtal. | ya milletini büyük bir teessür içinde bırakmıştır. Yugoslavya ile münase - betlerimizi, Mussolininin Milânoda söy lediği sözler ile tesbit edebiliriz. Mus solini Yugoslavya hakkında demiştir ki: “Yalnız diplomasi protokollarında donmuş bir halde kalmıyacak ve Fa - kat ahalinin kalbine kadar işleyecek bir dostluk siyaseti için ilk şart İtal- yan ordusunun kıymeti hakkında en küçük bir şüphe bile gösterilmemesi- dir. Bu ordu, bütün müttefikler İ harbetmiş, evlatlarının en kuvvetli, rini Carso'da, Makedonyada ve Bligin de feda eylemiş ve yalnız 1918 Hazi - ranında Piave sahillerinde başlıyan müşterek zafer için altı yöz bin ölü vermiştir. Bununla beraber Yugoslav» larla anlaşmıya taraftarız., “İL Giornale &'ltatin” | Maltada İtalyanca Malâm olduğu üzere İngiliz hükâ- in 18 Ağustos tarihli bir emü namesile mahkemelerde İtalyancanın kullanılması menedilmişti. Ve bu lisa- nın yerine Maltız veya İngiliz lisanla- rının istimali kararlaştırılmıştı. Bu e- mirnameden sohra İngiltere hüküme- tinin yeni bir emri çıkmıştır. Hakuk, hendese ve mimar dersleri bögünden itibaren İtalyan lisanı ile tedris edil - miyecektir. Üniversitede dersler Mal- tiz ve yahut İngiliz lisanları ile verile- cektir. “1 Giornale italia” Yugoslav kralının ölümü Kral Aleksandrın ölümü münasebe tile Sofyada münteşir “Narodna Ot - hrana,, ismindeki askeri gazete 12-10- 1934 tarihli nüshasında şunları yazı» yor: “Onun ölümünün tevlit edeceği âkıbet ve netice tahmin edilemez. Her şeyden evvel bunu Yu; sıl karşılayacakları bilinemez. âşikâr olan bir şey varsa o da Balkan larda kıymetli faydalı bir mücahi. din yokluğu hissedilecektir. Çünkü Kral Aleksandr alelâde yaratılışta bir şahsiyet değildi. Onun şayanı şükran Londraya | hastahanede | İ misyon r Heyetimiz çelenk koydu Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Bey üç hariciye nazırı ile görüştü BELGRAT, 17 (A.A.) — Anadolu Ajansının hususi muhabiri bü diriyor: Hariciye Vekilimizin riya seti altındaki heyetimiz Belgrada mi vasalatında istasyonda Yuğöslav Hariciye nazıriyle Hariciye erkânı ta rafından istikbat olunmuş ve büyük merasimi askeriye yapılmıştır. Ba gün heyetimiz saraya giderek Kral Hazretlerinin ve Prens Pol'un deftet lerine yazılmışlardır. Tevfik Rüştü Beyefendi öğleden evvel Yugoslai Hariciye nazırını ziyaret ederek m üdaelci efkâr eylemiştir. Saat birde heyetimiz müteveffa Kral Hazretlerinin naışlarının bulunduğu saraya giderek ihtiram merasimini ifa etmiş ve Tevfik Rüştü Beyefendi Reisi: cumhur Hazretleriyle hükümet ve kendi namlarına ve İzzettin Paşa Hazretleri de kara, deniz ve hava kuvvetleri namına birer çelenk koy * muşlardır. Heyetimiz öğle yemeğini Romanya ve Yunanistan Hariciye nazırlariyle beraber elçiliğimizde y emiştir. Yemeği müteakıp üç Bal « kan Hariciye nazırı vaziyet hakkında uzun uzadıya görüşmüşlerdir. Mebuslar Ankaraya toplanıyorlar ANKARA, 17 (Telefonla) — Büyük Millet Meclisi Reisi Kâzem Paya bugün Meclisteki makamında geç vakte kadar kalmıştır. Başvekil öğleden sonra Meclise gelerek Kâzım Paşayı ziyaret etmiştir. Meclis umumi kâtipliği önümüzdeki hafta sonunda Meclisin toplanacağını aza- lari birer mektupla bilifirmiştir. Mobelar yalağu buşlanaşlardır: Fifi kümet, mecliste görüşülmesini teklif edeceği müstacel işler için hazır « lıklarda bulunmaktadır. Ankara sergisini Başvekil açacak ve mühim bir nutuk söyleyecek ANKARA, 17 (Telefonla) — Büyük sergi binasinın açılma mera- simi Cumhuriyet bayramı günü Başvekil İsmet Paşa tarafından yapıla - caktır, Hazırlıkların ikmali geceli gündüzlü çalışılmaktadır. Ismet Paşanın bu münasebetle Cumhuriy etin iktisadi politikasına dair mü - | him bir nutuk söyleyeceği haber verilmektedir. Tabii ilimler ve ziraat doktorları ANKARA, 17 (Telefonla) — Ankara Ziraat enstitülerini teşkil & den Ziraat, Baytar, Tabü ilimler ve Ziraat sınıfları doktoru ünuanın almak isteyenler için hazırlanan doktora talimatnamesi İcra Vekille - ri Heyetince kabul edilmiştir. Elde bulunan stok üzüm ve incir ANKARA, 17 (Telefonla) — Zirai kredi kooperatiflerinin ellerin- de bulunan stok üzüm ve incirlerden 250 bin liralığının, buğday hakkın daki kararname hükümleri dairesinde şirketlerin faiz ve hissei temettü olarak harice gönderemedikleri dövizleri yerine ihraç edilebilmesi için bir kararname projesi hazırlanmış ve Icra vekilleri heyetine verilmiştir. Maaş veücret farkları kaldırılmıyor ANKARA, 17 (Telefonla) — Başvehâlet müsteşarı Kemal Beyin riyaseti altında toplanmakta olan müsteşarlar komisyonu bu sabah sa- at 10 da toplanarak, 2 saat kadar vekâletlerin teşkilât kanunlarile ba - rem kanununun bazı maddelerinin ihlâl edilmiş olup olmadığı etrafın - da tetkikatta bulunmuştur. Komisyon vekâletler ve diğer devlet daire ve müesseselerinden istenilen ücretli memurların adedi ve ücretleri hak- kında gelen cevapları ilerde yapacağı içtimalarda tetkik edecektir. Ko i, devlet memurları kan un projesi hazırlandığı, maaş ve üc- ret farklarının kaldırılmakta olduğu etrafında gazetelerde çıkmış olan haberleri sureti katiyede tekzip etmekte ve komisyonun henüz hiç bir hususta karar vermiş olmadığını beyan etmektedir. Romanyadan gelen muhacirler TEKIRDAĞI, 17 (A.A.) — Dün Romanyanın Silistre ve Pazarcık havalisinden 593 muhacir gelmiştir. Bunlara kış gelmeden evvel birer sv yaplırılarak' Börindrulmaları içini çalışılmaktadır. Törk olen va tini; çe konuşan bu muhacirler bugün Çorluya gönderilmişlerdir. Bazıları - nin hayvanlari ox srelalayı vardır. Bu ayın 28 sinde bir oapur mnlisir. daha gelecektir. Rusyadan alınacak türbinler MOSKOVA, 17 (A.A.) Türkiye mensucat fabrikaları için imal edilmiş olan ilk türbinin Leningral ta Staline fabrikasında yapıdan umu mi tecrübeleri hitam bulmuştur. Türbinin Türkiyeye sevki muamelesine başlanılmıştır. Maarif Vekili Manisada IZMIR, 17 (A.A.) — Aydın ve Denizli vilâyet merkezlerile mülha- kattaki mektepleri ve Maarif işleri ni teftiş eden Maarif Vekili Abidin Bey Kızılcıoğlu durağında trenden inerek otomobile Bucaya gitmiş ve Buca orta mektebini teftiş etmiştir. Teftişten sonra otomobille şehri- mize gelen Vekil Bey, bugün saat dokuzda Afyon treni ile Manisaya gitmişlerdir. Manisadan Balıkesire geçeceklerdir. | G. Adolf Hz. ve kıymetli faaliyeti, yirminci asırda Memleketimizden Ayrılıyorlar bizim etrafımızda cereyan eden ve bi- xi alâkadar eden hâdisatın lehimize in kişafında mühim ve kuvvetli bir âmil z olmuş, Sırp ordusunun Başkumandanı |, KONYA 17 (AA) < İreç vel ve hayatını milletine vakfetmiş bir hü | gbi ile refikas ve kızı buzün anat 13 kümdar sfatile ve kuvvetli iradesile | te Konvsya geldiler. İstasyon İsveç ve bizim talisizliğimizi gidermişti. Millet | Türk bayraklarila sünlenmini. İstaa © lerne' tarihine istihemet vermyen dn | ;yovn veli, belediye: “ile SeJyiE Kain hsiveler Bini dölşeümm de dönk göz jandarma tarafından istikbal edildiler yana getirdi. Biz Bulgarlar artık Belediye tarafından hazırlanmış olun çok zarif iki buket refikasiyle kiz - na takdim edildi. Misafirler şehri ge zerken her tarafta halk alkışlarla se yatta ve &ran İeksandr'ı çok ığumızı iddia lâmladı. Giderken istasyonda beledi - ye reisi tarafından Konya asarı atika edebiliriz. Kral Aleksandr 17 könunu evvel 1888 de doğmuştur. Tahsilini Cenevre ve Belgratta yapmış ve bir müddet Petrograt'ta bulunmuştur. Hu | sına ait fotoğrafları ihtiva eden zarif sasi hayatı tetkike şayandır. Çünkü | bir albüm hediye Veleki Haz ba hayat hakiki bir asker hayatıdır. | yetleri beyan ni yit elisek 5 En büyük imtihanlarda ateşten geçe- rek muvaffak olmuştur Kıral Aleksan- dran açılan mezarı önünde komşumu zan ordusunu duyduğu, telâfisi gayri | kabil elem ve kedere, Bulgar ordusu da tamamile iştirak ettiğini ve ayni e- lemi duyduğunu ifade ederek taziyet lerini beyan eder, at 15 te ayrıldılar Pr. Yansen dönüyor ANKARA, 17 (Telefonla) — Am kara şehri imar plânımı hazırlamış © lan profesör Yansen yarın akşam men deketine svdet edecektir.