26 Mart 1931 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 9

26 Mart 1931 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

206 UYANIŞ No. 1806— 121 N DI. Dünya atlı kara şehrin içinden Belirerek. geldik, debrin içinden Geçtik, gittik; ulu nehrin içinden Şimdi çıktık sirsiklam bir kenara, Vücüt yara, gönül yara, can yara ! O Bu kenardan sar'a gibi titreyen Düşkün, ölgün bir varlıkla bilmeden, Anlamadan ulu nehre bakarken er meveoden biz bir tabut sezeriz, “Ölü ölü akar gider bu deniz... O Ölü ölü akar gider; ufuklar Toplar bütün tabutları ufalar, Herbirinden bir küçücük göz kadar Siyalı bir ben kalır durur bir zaman, Sonirii o da bir yokluğa verir can | o Bir yokluğun, ucu, sonu olmayan Bir yokluğun içindeyiz, varlıktan Dem vururuz. Behey gözü kör vicdan, Ölü ölü skip giden suya bak, İşte varlık, işte dünya avanak ! o Nerelere bakıyorsun kenardan * Yuvarlanmak için tekrar şu yardan Ne böklersin 1 Maydi kuru mezardan İğil yine yaş mezara, bir tabut OL da varlık, yokluk nedir hep unut! la Hayır, suya atamazsın kendini, Çözemezsin ayağımı bendini, Sanki bilip yaşamanın fendini, Mıhlanmışsın bir granit taşına, Gelmiş gibi «<Ebediyet bâşis Dü a «Bdebiyet başır öyle bir meydan Ki her katiş toprağında bin insan Gömülüdür; kör mü gözün be hayvan * Sen göğinle mahvederek ademi, Bü meydanda kalacaksın öyle mi ? O Şu saral vücndunn muttasıl Yükselmeğe çalış, haydi çık, asıl Kâinatın kenarına; gen nasil UÜlü nehre tekrar sukut edersin ? Diri geldin, nasl ölü gidetsin 7 TT ES EE EE? Ulü nehrin ne yamandır sefası, Bir kevserdir her zehirli damlası, Doymadım m daha sen kahrolası, İğil, biraz, iğil doldur kabını, Çek bir kere yine hayat âbımı ! O Titriyorsun, korkuyorsun; ne varmış * «Ebediyeti başı» işte mezarmış İ Deyiver de : nasibim bukadarmış. Atıl yine ulu nehrin ka'rına, Geber de gir onun kara bağrına ! U Hayır, sence gebermek yok, yaşamak Vardır ancak, senin için bu bir hak. Bir cennettir bu âlemde her bucak... Fakat işte ulu nehir taşıyor, Sular artık omuzundan aşıyor. o İşte çıktı ta çenene, bir nefes Kaldı canın; ümidini artık koş; Hayır, yine çırpımırsın... Şu nakes, Şu edepsiz ölümden öc almalı, Bdebiyet meydanında kalmalı ! o İşte sular boğdu seni... Yine bir Ejder gibi fırlayarak, en kahir Hamlen ile yeri, göğü devirir, Ben kalırım dersin ! Kolun, kanadın Kırıldı da yine varsin : var adın. CI Evet, kendin gebersen de adın vür; Adın mutlak Allah kadar çok yaşar ! Ebediyet büdur. Behey canavar, Milyarlarca ad içinde bir zerre Bile olmaz adın ! Bbedilere, O Karışan da ne çıkacak * Teselli Buluyorsun bununla ha ? Besbelli Bin yılda bir yadolunmak emeli Ebediyet verir sana; hoş amma, Rin asır bir nefes ancak budala | CI Heni farzet ki nüh kubbei asiiman Adın ile çinlıyacak her zaman; Bu sen misin ! Düşün behey kaltaban, Lütenihi İezasında bir sinek Vazıltası ebediyet mi demek 11! Namık Kemal zade Ali Ekrem

Bu sayıdan diğer sayfalar: