June 2, 1932 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10

June 2, 1932 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ö SERVETİFÜNUN Neler Dediler No.1888—183 Nurullah Ata bey Diyorki « Yeni üslup ğetirmiş adam, yeni hassasiyet getirmiş adam de- mektir. Bunun içindirki Süleyman Nazifin veya Cenabın üslu- bundan bahsedildiği zaman ne demek istenildiğini bir türlü anlayamam. ) Vâlâ Nurettin mi ? Aman, aman onu bırakın... ervetifünuu matbaasında, köğit kaplı masam Ss 6 nın başında idik,. Ve, çok kalabalık vardı. Ahmet İhsan, Necip Fazıl, Halit Fahri beyler bizi dinliyor ve arasıra konuşmamıza iştirak ediyorlardı. Nurullah Ata bey bnrnunun üstüne taktığı göz- lüğünün üstünden bakıyor, anlatıyor; ellerile bir takım hareketler yapıyor, anlatıyor; gülüyor anlatı- yor, duruyor anlatıyor, anlatıyor ve anlatıyordu.. — Sanat hayatınızda ne yapmak istiyordunuz ve istiyorsunuz? — Sanat hayatında bir romancı olmak isterdim. Şair olmaya da hevesettim, Fakat maatteessüf iki- sini de olamadım.. Romancılıktan ümidimi kesmiş değilim. Bugünkü sanat hayatıma gelince; hiçbir vakit halkı irşada, muayyen bir zümreyi tenvire kalkma- dım. Ben fener değilim. Bir eser hakkında ne düşündüğümü anlamak için yazarım.. Bazan da o eser hakkındaki hissimin sebeplerini araştırırım. Makalemi yazarken ne düşündüğümü bana yazım gösterir. kr ar anlamak için yazarım... ki edebi mektepler hakkında fikrini? ? — — vadi hiçbir zaman eğebiyat olmamıştır, yalnız birkaç şair gelmiştir. Fakat bu birkaç çairin gelmesi edebiyat teşkiline kâfi değildir. Bu mevzuu Mukavva mâbet isimli bir yazımda anlatmıştım Bizde Tanzimate kadar gelen mektep, mektep değildir. Zira hepsi birbirinin örneğidir. Birisi sâki şarabı getir, ötekisi şarabı getir sâki demiş. Fakat bu sözlerim Füzuli gibi, Baki gibi bazı şairleri sevmeme mani değildir. 'Tanzimatı hayriyeden Ahmet Haşime gelinceye kadar şair denebilecek üç dört isim hatıra geliyor; Avni, Muallim Naci, Tevfik Fikret,. Cenap beye gelince,. Cenap bey bence edebiyatın ve san'atın ne kadar zıddı olmak kabilse o kadar Ma Fikri — üslubu, haasasiyeti yoktur.. e bugün maateessüf az okunan Halit Ziya beyle Hihai Rami bey var. Türkçülük cereyanının lisanda yaptığı değişiklikler Halit Ziya beyin adi gençler tarafından anla» şılmamasına sebep O Mamafi Halit in ea üslubu, o güzel yazmak hevesi —öeriture artiste benimde sinirime dokun- mayor değil. Fakat bu, mesela Aşk memnu'ın bu güne kader yazılmış romanlarımızın en güzeli olmasına mâni değildir. Hüseyin Rahmi beyde bugün az okunuyor. Fakat eserleri iyi bir tetkikten geçirilecek olursa zannede- rim bu gün bir Hüseyin Rahmi bey modası çikar- mak kabildir. Deminde söyledim, edebiyatı cedidesiler içinde Halit Ziya beyden ve bazan Fikretten başka okun- maya değer kimse bilmiyorum. — Cenap beyin nesri beyefendi? — Yeni m; getirmiş adam, yeni hassasiyet getir- miş adam demektir. Bunun içindirki OSüleman Nazifin veya Cenabın üşlubundan, nesrinin güzelliğinden bahsedildiği za- man ne demek istenildiğini bir türlü anlayamam, «Üslup insanın ta kendisi ise» bu iki muharririn hiçbir şahsiyet ifade etmeyen yazıları üslupsızlığın ta kendisidir. Edebiyatı cedideden sonra bana bugün eskilerin hepsinden kuvvetli gelen dört şair var: Haşim, Necip Fazıl, Nazım, Yahya Kemal. Nesir yazanlar içindede Yakup Kadrinin ve bilbassa Falih Rıfkının yazıla- rını seve seve okuyorum. Necibin burada olmasına rağmen şunuda söyle- yeyim ki birçok kişilerin sinirine dokunan Burhan Asaf bana bu günün ve bilhassa yarının en kuvvetli muharrirlerinden biri gözüküyor.. Peyami Safa bey diye bir muharrir var, bazan da böbürlene, böbürlene... Nurullah Ata bey devam etmedi. — Evet beyefendi. — Çok sevdiğim bir arkadaş.. Ve sözüne devam etti: — Bfendim, ğün yirmi dört saat, insan berkesi okumaya vakit; bulamayorki..

Bu sayıdan diğer sayfalar: