25 Mayıs 1933 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 7

25 Mayıs 1933 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No.1919-—234 Kalemin Ucundan Divanlar Maarif Vekdleti bülçesinin Büyük Millet Meclisinde müzakeresi esnasındu Üstat Fazıl Ah- mai Beyefendi memlekelin kitap ihtiyacı etra- fanda birkaç söz söylediler. Muhlerem Mizah üstadımız eski eserlerin yeni harflerle tekrar ya- zılmasını istiyorlar, Bunün sebebi olarak ta es- ki şairlerin bugünkü nesle modern telâkkileri veremiyeceklerini ileri sürmektedir. Fazıl Ahmet Bey'e göre eski şairler Cümhuriyetçi, içtimai- yatçı olmadıkları için, onların eserlerini bugü. nün çocuğuna, bugünün nesline okutmak mazar- rat doğurur. Eski divanları karışlırmağa başlarken dini yanları evvelâ görürüz. Bunları Padişah, Sul. tan, Vezir medhiyeleri takibeder. Hiç şüphe yok bugünün genç ve Cümhuriyelçi dimağına bun- ları okutmak saruri olması da faydalı birşey de değildir. Fakat fikrimce san'at eseri her şeyden evvel san'at eseri olarak tetkik idilir. İçindeki fikirleri sonra tahlile başlarız. Mazide içtimai fikirlerin bir zaptı ve rapit altında olmadığını, şairlerin daha ziyade bedii heyecanları gelişi güzel kâğıt üzerine aksettirmeğe çalıştıklarını düşünürsek, divanlardan zarar geleceğine inan- mamak lâzım gelir. Ben kendi hesabıma, bil. hassa kalbur üstünde kalmış birkaç divan şairi. nin büsbütün unutulmasına gönlüm rıza gösler. Her şeyden evvel gunu bilmeliyiz ki, kuvvelli bir demokrat terbiye içinde büyüyen bugünün genci, bilmem hangi divandaki birkaç satırlık Sulan kdsidesi tesiri altında kalarak, Cümhuri- yelçi görüşlerini zafa uğratmaz. Sonra, bugü- nün genci, eski eserleri hiç bir vakit tekrar tek- rar okuyıp ezberliyecek bir tehammülde değildir. Bugünün artık eski eserler edebiyat tarihi, ede- biyatımızın tiekâmülü noktasından ietkik edile- cektir, Fazıl Ahmet Beyefendi eski divanları, eski edebiyatımız uzun zaman zevkle okumus, ddela ezberlemiş, onları takliden birçok kaside, gazel ve medhiyeler yazmış bir mizah üstadımızdır. kendileri bugünün nasıl milliyetçi, Cümhuriyetçi teeler, hiç bir vakit Fazıl Ahmet Bey kadar 68- ki divanları uzunuzadıya okumıyacak olan bu günkü nesil de Cümhuriyetçiliğinden, bir damla feda etmiyecektir. R. F' SERVETİFÜNUN 411 İl DÜŞÜNÜŞLER | En güç ve en kolay kazanılan şey kadın kalbidir. Her hareketin mnti&k bir enerji mahsulü olduğuna şüphe edilmemelidir, Fikri, bedeni, hangi sahada olursa olsun, kuvvet almamış bir maddenin yürümek değil, kımıldamasına bile imkân yoktur. Tarifi içinde kaybolan mezua felsefe ve tarifi içinde coşarak kaybolan mevzua da aşk derler. İbtiraslar neticesi meydana gelmiş izdivaçların saadet hüccetleri, nihayet, pek az bir zaman ve pek feci bir harabiyet ve gözyaşından sonra mahkemelerin sefih bir erkeğin kazancından dul ve çocuklu bir kadının ihtiyaçları için tefrik ettireceği bir nafaka ilâmından ibarettir, Şöhret, bir resulmalin istikbaldeki faizi demektir. Cebeci Zade Mehmet Rauf Kama aman Ni —— Maksim Gorki İtalya'dan dönüşte şehrimize uğrayarak “ doğruca Rusya'ya gitti. da, bir nutuk Büyük Rus san'atkârı Maksim Gorki İtalya'dan dönüşte şehrimizde, Türkiye'ye olan muhabbetinden bahsetmiş ve hastalığı dolayısile çok kalamıyacağını teessütle bildirerek hemen Rusya'ya gitmiştir. Meşhur San'atkfr, yakında tekrar İtalya'ya gide- ceğini ve o zamanki avdette memleketimizde bir müddet kalarak Ankarayı da ziyaret edeceğini vadet- meği de unutmamıştır. Resmimiz Gorki'nin vaktile Rusya'da bir kalabalık muvacehesinde irat ettiği nutuk esnasındaki Yöziyetini gösteriyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: