9 Ağustos 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

9 Ağustos 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Siyaset Âlemi — Cenubi Amerika İhtilâfının İçyüzi Cenubi Paraguvay Bolivya ye birden- Amerikanın Cümhuriyetleri, bire harbe giriştiler. Fakat son at- dın modası mucibince resmen harp ilânına lüzum görmediler, Bu iki dev- leti biribirine h çekmiye sevkeden tebep pek erkidir senelik bir mazisi vardır. Cenubi Amerika, malüm olduğu ürere büyük İspanyol İmparatorluğu- nün eczasındandı. 1553 - tarihlerinde neşrolunan bir kanun ile Paraguvay- Bolivya hudutları Paraguvay - Pilko- mayo ırmaklarının apları nazarı dikkate alınarak tesbit edilmişti. Bu mıntakada büyük Şako denilen geniş bir vadi vardır ki Bolivyaya ai Fakat Bolivya Hükümeti, bu: ile meşgul olmıya vakit bulamamış- tır. Fırsattan İstifade eden Paragı- vaylılar hicret etmişler, bu mıntı c da vâüsi mikyasta yabani öküz yetiş- tirmiye başlamışlar, burasını bir nevi koloni haline getirmişlerdir. O süretle ki, axz zaman Şako vadisi miş, — Bolivyaya parçası — olmaktan raguvayın — bir sonra manzarasını ait — bir ziyade arazi Pa- malikânesi hali- ne gelmiştir. Paraguvaylıların muha- | ceretindeki bir sebep te büyük Şako | Yvadisinin ayni zamanda petrol ve zengin — kalay madenlerini — ihtiva etmesindendir. Demek oluyor - ki, her harp gibi son Bolivya - Paragu- vay silâhh ihtilâfının sebebi de iktı. sadidir. Bundan birkaç #ene evvel de i yüzünden iki devlet yine arşı yürümek vaziyetine © zamanki — Cemiyeti isi Relsi M. Briyanın bi le müessif bir hâdisenin önü alı tarafeya — birkaç gün içinde teskin edildi. Şimdiki Cemiyeti Akvam Relsi M. Matos ta iki taraf nezdinde teşebbüslerde bulunmak- tadir. Fakat müsait cevaplar almacına rağınen muharebenin filen başlama- mâni olamamıştır. Çönki bu zat, Merkezi Amerikada küin Pana- manın mürahhasıdır. Bu memleket ise Şimalt Amerikanın himayesinde- dir. Fakat bizzat Amerikanın ken- disi Cemiyeti Akvamın azası değil- dir. Demek oluyorki Şarkt Asyada, son patlak veren Çin - Japon ihti- lâfile Bolivya - Paraguvay müsa- demelerinin menşeleri birdir, yani iktısadi meafaat, Şu halde bir daba tekrarlıyabi- kiriz: Tarih bir tekerrürden — Süreyya Belçikada Grev Umumi Bir Şekil Aldı Brüksel, 8 — Bir müddetten- beri Belçikada devam etmekte olan kömür amelesinin grevi bu sabah (Liyej) ocaklarında hemen umumi bir şekil almıştır. TEFRİKA NU ÇOCUK ibarettir. MARASI:31 Meşhur Rus Edibi Maksim Görkinin hayat romanı Rüzgâr dinmişti. Bir yerde güneş parlıyordu. Bütün avlu cam parça- ları serpilmiş gibi pırıldıyordu. Sokaktan kızak demirlerinin hışır- tısı işitiliyordu. Bacalardan yukari doğru mavi dumanlar çıkıyordu. Karların üstündeki hafif gölgeler bir şeyler anlatmak istiyor gibi idiler.. Kuru, iri vücudü ve kocaman sakalı ile Grigori — kazanların Bnünde tıpkı büyük bir sihirbaz gibi duruyordu. Fıkırdıyan boya- ve takriben elli | değiştir- | | | | Berlin 8 — Almanyanın muh- | telif yerlerinde ufak tefek — iğti- şaşlar devam etmektedir.Bu cüm- leden olarak (Hitler) taraftarları dün gece Şarki Prusyada kâin olan Polis yapmıştır. bayrağı, teşkilâtının reisi zati tüfek öldürmüşlerdir. müteaddit — tevkifat ' Muhtelif Yer (Lotzen) şehrinde “İmparatorluk | Müahtlif mahallerde kavgalar ot | muş ve ateş teati edilmiştir. Almanyayı Kim İdare Edecek? Berlin, 8 (Ağuştus) — Hitler | fırkasına mensup — gazetler ile | muarızları arasında münakaşalar | devam etmektedir. Frankfurt ga- zetesine nazaran vaziyet şuı.iur: — Bir taraftan (Hitler) i 13,5 milyon Alman vardır. Diğer tarafta ise (Hitler) i iktidar mev- küne yanaştırmamak arzusunda bulunan - (23,5 ) mevcuttur. ; Maamafih bu son müntehip- lerin oldukça mühim bir kısmı, Almanyanın en büyük fırkasına açıktan açığa mahiyeti ne oldu- gunu göstermek imkânının bah- şedilmesinin muvafık olacağı mü- taleasında bulunmaktadır. Bu neticeye — varmanın aşikâr yolu, müfrit milliyetper- | verler şefinin iktidar mevkiine davet edilmesidir, fakat tama- mile mistik bir garabet takınmış ve böyle bir hattı hareket ittihaz etmiş olan Hitlerin devlet dahi- linde bütün kuvvet ve salâhiyeli eline almadan bu kabil mes'uli- | yeti deruhde etmesi şüphbelidir. Verdün Dünyanın 'En Muazzam Âbidesidir | Paris, 8 — mubarebede Verdin istibkâmları | önünde maktul düşen (400,000) askerinin hatırasım tebcil için Douamont'ta — vücude — getirdiği #bide dünyanın en muazzam &bi- desidir. Bu âbide ve kırlarına civarın bütün köy hâkim olan yüksek bir tepenin üzerinde )':ıpıllnlştıf, (140) metre muhitinde b_ır kubbesi vardır ve bu kubbenin içinde maktul kemikleri — üzerinde gelip dua etmeleri için !8 tane mihrap vücude getirilmiştir. Kubbeanin üzerlerinde yük- annelerinin LUĞUM Muvaffak Çeviren: F bana öğüt ları karıştırıyor. Ve weriyordu: ç $ — İnsanların daima dosdoğru gözlerinin içine bak! Sana saldı- ran köpeğe bile böyle yaparsan seni bırakır |. İri kulaklı başı tüysüz ve çıp- laktı. Ağır gözlükleri burnunun çukuruna gömülmüştü. Yüzünün ucu ise büyük annemin yüzü gibi morarmıştı. Onun — yanında da ninemle beraber imişim gibi kendimi serbest hissediyordum, Fransa - büyük | tidar makamına geçmesini istiyen | milyon Alman en | düşen askerlerin | KAMZDMTR N TU CATLERÜOE 2A hte intişar g karikatürü üya insanla 1 yukarda yi yazmıştı. « Harp üyudukça biz * paragral ni Bir Suikast nlhı M yapmış ve HARİCİ TELGRAFLAR KARARAZ LN İAlıııanya'ıdı;,a i (Hitler) ciler İle Muarızları Arasında lerde Ka e VSA mutiteviyatı silâhlarını harbin şeklini aden meşhar « Seriplisialm mocmua- iltana € şa cüm- n mu alfalette brrakacağız » Fransanın Valllıdetini Ka- zandığıGünün Yıldönümü Vannes, 8 (A.A.) — Bugün “Britanya,, ismi altında yadedi- len muhtelif vilâyetlerin dükalık balinden çıkarak Fransa ile bir- leşmesinin dört yüözüncü yıldö- nümü münasebetile — şehrimizde merasim — yapılmıştır. Merasime Başvekil Müsyü Herio Ti etmiş ve bu müvasebetle söylediği nutül sek bir kule, kenarlarında iki salip ve ©n üzerinde de büyük bir fener mevcuttur ve bu fenerin ziyası bütün ufuktan löcek kadar büyük ve kuvvetlidir. Âbidenin kapısı üzerine de: — Sulh! kelimesi yazılmıştır. Âbidenin küşat resmi esna- sırıda yüz binlerce - halk bulun- muştur. Bu balkın arısında bazı Belçikalı, — İngiliz, hatta Alman .Jıliin;;b;r; “kulak ver!, de- | di; bir saniye dışarıyı — dinledi. | Ayağı ile acağın kapısını kapa- dı. Kısa sıçramalarla avluya doğ- ru yürüdü. Ben de arkasından atıldım.. Mutfağın ortasında, döşeme- nin Üstünde, yüzü yukarı gelmek | üzere çingene yavrusu yatıyordu. Pencerelerden başma, — göğsüne ve bacaklarına ziya huzmeleri düşüyordu. Alnı tuhaf bir şekilde | parlıyordu. Kaşları yukarı doğru çekilmişti. Şaşı gözleri, sabit, tavana bakıyordu. titreyen du- dakları arasından kırmızı balon- cuklar kabarıyordu. * Ağzının köşelerinden çenesi- ne, boynuna ve oradan yere kan akıyordu. Sırtından ise oluk gibi boşanıyordu. kta bu vilâyetlerin büyük mu- | harebede Fransa içi evlâdını kurban - veri | latmıştır. Dört yüz sene evvel bu kıt'- anın Fransaya — iltihakını mucip olan hâdise Dükalık ailesindon iki kadının yekdiğerini mütsakıp Fransa tahtına geçen (8 inci Şarl) ve (12 inci Lüi) ile evlenmiş ol malarıdır. aileleri de vardı, bunlar hiç şüp- hesiz. bü muazzam — mezarlıkta kendi çocuklarının kemikleri bu- lunması ibtimalini düşünmüşlerdi. — amzu Burada bitmedi. Lütfen 8 inci sayfada okuyunuz aynanın bacakları olduğu gibi yana açılmıştı. Pantalonu- nun aislak olduğu görülüyordu. Yeni kum döşenmiş olan ge- minden eşiğe doğru bir kan ırmağı yürüyordu. Çingene yavrusu — hareketsiz idi. Yalnız iki yana uzanmış olan kollarında parmakları vakit vakit kımıldıyordu. Dadı Yevğeniğa onun yanına çömelmiş, yanmış bir mumu avu- cuna vermiye uğraşıyordu. Vayna | bunu tutmıya muktedir değildi. Mum elinden kurtuluyor, yere düşüyor ve yerdeki kan, alevi söndürüyordu. Dadı mumu yerden alıyor, peştamalının — ocuyla - siliyor ve tekrar yerde yatanın avucuna s- kıştırmağa çalışıyordu. arici Haberler | Saytı PaT S T YU N | Gönül İşleri (Gönlün Ve Gözün Sevdiği Bulunduğum muhitin, zengia ailelerile ailelerin - kızlarile sosyete hayatı yaşamaktayım.. Avrupada birçok seneler tahe | silde bulunmam, nezaketim, ter- | biyem, biraz da yakışıklı olmam, | kızların arasında diğer arka- daşlarımdan en yüksek “ kredi ,, | mertebesine vâsıl ettirdi. Fa- | kat gel gelelim komşumuzda | bulunan bir, besleme mi hizmet- | çi mi bilmiyorum - ne isterse | olsun! - O kadar güzel, o kadar | gevimli, © kadar canlı ki tarifi | mümkün değil! Bir senedenberi onunla kim- senin görmiyeceği bir yerde ko- nuşmak kabil olmadı. | Dedikodudan, — görünmekten müthiş korkuyorum. Kıza içimde | bir sevgi, kuvvetli bir aşk uyan- | dığını günden güne hissetmek- teyim. | Ne yapalım, Hanımteyzeciğim | siz bu işe bir çare bulunuz. Tzmle HL K. * Bu mektup, bize sevdanın yalnız ayni seviyede bulunan in- sanlar arasında kükmünü — icra eden bir hastalık olmadığını | gösteriyor. İnsan zengin bir bahçe | içinde bazan bir gelinciğe, bir | kır. çiçeğine Aşık oluveriyor. Sevda öyle garip şeydir ki, biz | ona bir dereceye kadar hükmü- müzü geçiririz, ondan öteye o bire hâkim olur. İşte bu genç te böyle bir | sevdaya düşmüştür. Nadide çi- | çekler varken, bir kır çiçeğine tutulmuştur. Maamafih bu aşkın devamlı olabileceğine kani deği- lim. — Güzelliğine, — terbiyesine, tahsiline * mağrur — bir — genci, bir besleme, bir hizmetçi uzun müddet tutamaz. Çünki insan- lar etten ve şebhvetten iba- ret değildirler. Bir de ruhl ve manevi tarafları vardır. O taraf larını tatmin etmiyen bir kadına ve Geçici bir hevesten ibaret olan bu aşka, hakik! bir sevda naza- rile bakmak hatadır. HANIMTEYZE ae -— TAKVİM —— SALI 31 Gün- 9 Ağustos « | Arabi 5- Rebiillı 932 Rum! - 831 | 7.Temmur» ae Düğ | bapır 96 || aet (Exant jvasanı) Vakir (Ezant İvasatt |9 45/ 5. oslakşam li — | 18 17 | & O21L 19 Yata |i 4 | zi 04 | &. 55|lâ, ıılbıııuyı.u 3 05 mecbur eden korkünç bir fısıltı vardı. Kapının tokmağını sikıca yakaladım ve vurdum. Yakof amca ne yatığını bilmiyordu. * Ayağı takıldı! ,, diye anlatıyor- du. Başını iki yana çeviriyor, renksiz gözleri sarı — yüzünde parlıyordu. “ Yere — yuvarlandı, salipte onun — üstüne — düştü. Tam sırtına tesadüf etti. Eğer vaktinde sıyrılmasaydık, biz de | ezilecektik!,, Grigori: “ Siz de işi tamamladınız!,, dedi. — Ne gibi? — Bunu kendiniz. daha iyi bilirsiniz !.. Kan akıyor, akıyordu. Eşikte küçük bir göl hâsıl olmuştu. ( Arkası var ) a 5 <—— kıymet vermeleri mümkün değildir” 1

Bu sayıdan diğer sayfalar: