30 Ağustos 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

30 Ağustos 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İspanyada Tevkifat Devam Ediyor Madrit, 29 — Krallık taraf- tarlarının soa — kıyamlarile alâ- kadar olarak tevkifataa devam edilmektedir. Zabıta elinde bir bavul taş yan ve şehirdeki ma- nastırdan birine giren bir şah- sın vaziyetini şüpheli görmüştür. Yapılan tabarriyat neticesinde ma- nastırda kurşun ve cephane bu- lunmuştur. 3 rahip tevkif edil- miştir. Maürit 29 — Kıyam hareketi- nin reisi olan ve son defa kürek cezasına mahküm olan Jeneral San Jürjo'nun vekili M. Bergamm Jeneralın idam kararını dinlerken gösterdiği soğukkanlılıktan hay- retle — bahsetmektedir. -Avukat Jeneralın kıraliyet taraftarı bir fesada iştirak etmiyeceğini izah etmektedir. Fransanın Zirat Vaziyeti Verdun, 29 (A, A.) — Ziraat Nazırı M. Gardoy, bir nutuk irat ederek buğdayın Fransaya senevi on iki milyar varidat temin et- mekte olduğunu söylemiştir. Buğday beş milyon hektardan fazla arazide ekilmekte olup bü- tün Fransız çiftçilerini alâkadar etmektedir. Buğdayın iştira kuv- veti, ziral faaliyet sahasınde bir istikrar amilidir. Bu itibarla harptenberi buğ- day meselesi, hükümet makama- tını işgal etmekten hali kalma- mıştır. Buğday fiyatının tenzili harp- ten sonra zirai — ıslahatımızın hemen hemen ikmal edilmiş bu- hunduğunu göstermektedir . Şimdi mesleğt Fransız ziraat- çiliğini tensik etmek lâzım gel- mektedir. Dahilt piyasanın nâz- m: mahiyetinde bulunan harici buğdayın yüzde nisbeti yüzde elliden yüzde üçe tenzil edilmiştir. Nazır, netice olarak şöyle demiştir: Gerek buğday ve ge- Tek sair topraktan yetişen mah- tuller için hükümetin rehberi Çifçinin nısfet dairesinde para nması ve ayni zamanda pi- Yasada istikrar husulü kaygu- Sudur. İspanya Su Altında Sen Sabastiyen, 29 — Şim- diye kadar misli görülmemiş de- tecede şiddetli bir fırtına bu valiyi harap etmiştir. Birçok Yolları su kaplamış ve yollar Zeçilemiyecek bir hal almıştır. 'aiye cfradı çalışmaktadır. Bir- Sok yaralılar vardır. x ea TEFRIKA NUMARASI:52 ON POSTA Almanyada Fırkacılık Başvekil, Hitlercilere Ve Komünistlere Karşı İlânı Harp Ediyor Berlin, 29 — Başvekil Fon Papen bir nutuk söliyerek, Hit- lercilerin ve komünistlerin son zamanlardaki mahkümiyetlerinden bahsetmiş ve her iki tarafın da | rekabet ve mücadeleyi kanun harici yapmak istediklerini söy« lemiştir. Başvekil, komünizm aley- hinde bulunmuş, Hitlerin son beyannamesindeki — küfürlü — ve şiddetli lisanını tenkit etmiş ve demiştir. ki: — Hitlerle mücadele ederken senelerdenberi, tek bir fırkanın keyfi tahakkümüne karşı müca- dele eden milyonlarca Almanın takip ettiği gayeyi takip ediyo- rum, İdarem altındaki hükümet Almanyayı milll halâsa götüre- | cektir. Hitlercilerle Merkexzciler ara- sında bir temerküz kabinesi ide getirileceğinden bahsedi- ıyor. Müfrit milliyetperverlerin par- | lâmento aleyhtarı olan haraketleri ve tavırları dölayısile buna inaw- mam. Böyle bir temerküze ait gizli bir fikir varsa, bu müttefik fırkaların mütekabilen imhası de- mektir. Halbuki Şimdi * içinde bulunduğu müzayeka dolayısile böyle parlamento oyunlarına ta- hammül edemiyecek vaziyettedir. Fon Papen, iktısadi meselele- re temas ederek, Alman parası- nın himaye ve muhafazası lüzu- mundan bahsetmiş ve devletin husust iktısadiyat müdahalesinin doğru olmadığını, şahsi teşebbüs lere itimat edilmesi lâzım - oldu- unu söylemiştir. Mecburi bir ise tikraz akti fikrinden vezgeçildiğini Lozan kanferansının hayırkâr neti- celerine intizar edilmesi lâzım olduğunu işsizlikle mücadele edil- diğini ilâve etmiştir. Nutuk Nasıl Karşılandı ? Berlin 29 — Gazet dö Kologn Başvekilin — nutkunu, — fırkalara karşı bir ilân harp mabhiyetinde telâkki etmektedir. Folkişe Beobahter isminde müfcit milliyetperver gazete, baş- vekilin iktısadi programını şid- detle tenkit etmektedir. Hitler Meb'usları İdare Ediyor Munih, 29 — Hitler, 230 müfrit — milliyetperver — meb'usa parlâmentoda — alacakları vaziyeti ve takip edecekleri siyaseti izah etmek Üüzere Berline gitmiştir. Hitlerin riyasetinde bir içtima yapılacaktır. ÇOCUKLUĞUM Meşhur Rus Edibi Maksim Görkinin hayat romani Onun bütün gün bahçede ve avluda etrafında dolaşiırdım. Komşuya da beraber giderdim. Orada saatlerce çay içer, hiç yorulmadan bir sürü hikâyeler anlatırdı. e — Ben sanki ninemin bir cüz'ü Idim. Hayatımın bu devresinde hatıramda hiçbir şahsiyet, bu fe- dakâr, iyi kalpli ihtiyar kadın kadar canlı kalmamıştır. Bazan, muvakkat bir zaman için annem çıkagelirdi. Kurşuni, Türkçeye Çeviren: Muvaffak sert ve mağrur gözlerini herşey üzerinde gezdirir ve tekrar acele ile hatırada hiçbir derin iz bırak- madan kaybolurdu. Bir defa nineme sormuştum: — Sen sihirbaz mısın ?, Gülerek dedi ki: — Senin de hatırına geliyor yavrucuğum | Va ilâve etti: — Hayır, hayır! Sihirbazlık çok güç bir ilimdir? Benim oku- mam bile yok! Büyük baban bak neler Tepanyadaki askert kıyam, Jeneral San Jürjon'nun İdamı ve öbür maz: nunların müebbeden kulebentlikleri ile neticelendi. Relalcümhur M, Alkala Zamora, Joneral Sanjürjo'nuu idam cezasını müebbet kürek cezasına tahvil etti. Resinimizde solda, kıyamı bastıran genç cümhuriyotçi zabitlerin İstira- hat genasında alınmış resimleri görülmektedir. Sağda kıyam haroketinin tonkilinden sonra cilmhuriyet ordusunun yaptığı biüyük resmigeçitte Relisi- cümhur M. Alkalaâ Zamora'nın erkâni güstarınektedir. Çin - jâpgn İhtilâf hükümet tarafından tobrik edilişini Çin, Bir Karış 'İ'oprağmı Feda Et- miyecek Ve Boyun Eğmiyecektir. Nankin 29 — Çin hariciye | | nazırı M. Lovukan bir nutuk söy- | liyerek birkaç gün evvel Japon hariciye nazırının nutkuna cevap vermiştir. Çin hariciye — nazırı | demiştir ki: Bütün Japon kuvvetleri çekil- medikçe Mançuride de — sulh ve inkişaf mümkün olmıyacaktır. Çin Hariciye Nazırı, Japonya- nın yeni Mançuri devletini tasdik etmek ve Japon nüfuzunu Man- çuride ipka etmek husundaki ka- | İngilterede Grev Ve İstirap Londra 29 — Lankşayirde grev ihtimali gittikçe artmakta- dir. Umumi bir greve iztırapla intizar edilmektedir. Bütün mü- zakerelere rağmen — patronlarla amelenin anlaşamıyacağı görü- mektedir.Birçok fabrikalarda mesai kat'i surette tatil edilmiştir. Mü- | tehassıslar zararları haftada bir buçuk milyok ingiliz lirası olarak | tahmin etmekledir. — Graf Zeplin | Lö Burje 29 — Cenubi Ame- rikaya gitmekte olan Graf Zep- lin saat 8 de Fransız hududun- dan geçmiştir. © çok okumuştur! Fakat bana | Allah nedense nasip etmemişi.. —| Ve gözümün önüne hayatını | kapayan — perdenin bir ucunu | daha açtı: | — Bende senin gibi bir öksüz | olarak yüyüdüm. Annem fakir | bir esire |i)idi. Ayni zamanda | sakattı. Daha henüz genç bir kız | iken efendisi onu bir kere öyle korkutmuştu ki o, gece yarısı pen- cereden atılmış sağ omuzu yara- lanmış ve bu süretle sağ kolü, kötürüm kalmıştı. Annem çok meharetli bir tentene İşçisi idi, Fakat şimdi, efendiler ondan istifade edemezlerdi. Ve bu yüz- den azat ettiler: “ İstediğin yere git ve istediğin gibi yaşal! ,, dedi- () Rusyada daha köylü esareti olduğu devirde. | | A 1a. | ettirmek, rarı hakkında da demiştir ki: — Çin - Japon münasebatının iyileşmesi Japonyanın hareketine bağlıdır. Çin hükümeti hiçbir zaman bir parmak arazi feda etmiyecek ve silâh — kuvvetile tesis edilecek bir kuvvet önünde kat'iyyen eğilmiyecektir Böyle bir harekete bütün kudretile muka- vemet edecektir. Vaziyet dolayı- sile hesaba bir Mançuri devleti meselesi — karıştırıldığından — Çin hükümeti herhangi bir sureti halli kat'i2yen kabul etmiyecektir, Sulhü Muhafaza - Lö Havr, 29 — Başvekil M. Heriyo buraya gelmiştir. Karşı- lıklı nutuklar söylenmiş ve Başve- kil hükümetin siyasetini şöyle izah etmiştir: Sulbü muhafaza ve inkişaf ecnebi memleketlerile mütesanit olarak Fransayı iktısadi , buhrandan kurtarmak. Götenin Yıldönümü Berlin 29 — Büyük Alman şairi Götenin yıldönümü merasimi dün yapılmıştır. ler. Sağ elini kullanamazsa hangi bir işe başlıyabilirdi. Dilenmek- ten başka çare kalmıyordu. O zaman insanlar bugünlerden daha zengin ve iyi idiler, Meselâ ( Ba- lahna) nın marangozları, dülgerleri ve tentene işçileri ne miülkemmel insanlardı. Sonbaharda ve kışın annemle şehre dilenmiye giderdik. Fakat baş melâike Gabriyel kılıncı ile kışı koyup ta yere bahar inince kırlara, gözü- müzün alabildiği yerlere giderdik. (Yurjev) de (Muram)da Volganın yukarı kısmında ve sakin Oka nehri — sahillerinde — dolaşırdık. Bahar vakti ve yazın dünyada böyle gezmek çok hoştu. Toprak ne sevimlidir. Çayır ipek gibi yumşak ve güzeldir. (Arkanı var) | Gönül İşleri Kadın Bir Esir Değildir “Ben yirmi dokuz, refikam on yedi yaşındadır. Dört sene evvel evlendik. Evlenmema ta- vassut edenler refikamı kendi ailesinden —uzak bulundurmamı söylemişlerdi. Baba ve anasına çok düşkün olması hasebile ma- atteessüf uzak bulundurmak müm kün olmadı. Evlendiğimizin ikinci haftasını müteakıp — geçimsizlik bütün mevcudiyetile başgösterdi. Çok anut ve aksi tabiati vars dır. Üstelik karşılık veriyor. Bu hali beni öldürüyordu, ıstırap ve buhran içinde kıvranıyordum. Bu geçen zaman içinde çek- tiğim yeis ve ısttirap bana öyle dakikalar gösterdi ki saçlarımı yoldum, buhran içinde ezildim. Ayrılmak düşüncesi bir gün ha- tıma gelmedi.. Ve gelemezdi, Çünkü hayat arkadaşımla sonuna kadar yaşamak arzu ve hislerini besliyordum. Geçimsizliğimiz et- raftan duyulmasın diye herşeyi yüreğimde boğdum. Halbuki refikam ilk haftalarda imsizliğimizden — ayrılmamızı tı:lîlif ı':ll:i:e yine bu d:hıkı.lırdı tekrarladım. “ Mes'ul ve bahtiyar olmamıza engel ortada hiçbir şey yok, yalnız sen söz dinle, karşılık verme. Dünyada bizden bahtiyar ve mesut kimse yok buna böyle iman ediyorum,, dediğim halde anlamak istemiyordu. “Ben ahlâk ve huyumdan vazgeçemem ister- sen, diyor. Geçinemiyeceğiz &« halde ayrılalım diyorum ve böy« lece kalıyor. Mahkemeye gitmek benim için imkân karicinde oldu- ğunu görüyor nevmit oluyorum. Temadi ettirmek - istediğim muhabbet ve şefkatimi bütün neşelerimi kırdı, ayaklar altında ezdi. Ve mukabil ben de bir nef- ret hissi uyandırdı. Elinin elime dokunması bana bir azap veri- yordu. Bu hallerden vazgeçtiğini ve ruhunda bir tahavvül husule leceğini görmek isterdim.. Ati için mesut ve bahtiyor olmaklı- ğımız ancak buna vabeste idi Heyhat, ki bu hayatı idame etmek imkânını kaybettim. Haya- tım bu süretle zebirlenerek gün- den güne eridiğimi hissetmiye başladım. Kurtulmak için diyarı t.j(elmiyo. ecnebi — memlekete kaçmıya karar verdim. Bu düşün- ce ile mümkün olduğu kadar bü- yük bir teselli buldum. Çok i- tirham ederim hanımteyze bana bir selâmet yolu göster. A. Baki Oğlum, bütün kabahatin sen- de olduğu anlaşılıyor. Sen kadını bir esiri mutlak tanıyorsun. İsti- yorsun ki köle gibi her emrine | bilâ kaydü şart itaat etsin, ses çıkarmasın. Bu devir geçti oğlum. Kadının da kendi şahsiyeti var- dır. Ona da hürmet etmek lâzım. Onun da bir hakkı olduğunu kabul eder, harekâtınızı biraz tahfif — ederseniz, — geçinmenin anahtarını keşfetmiş olursunuz. HANIMTEYZE -— TAKVİM — 20- Rebililaharı 191 | Vakit 1 Jvasali| Vakit |Euıl vası

Bu sayıdan diğer sayfalar: