12 Eylül 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

12 Eylül 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Pa. Muş Halkevi Çalışıyor Muş, (Hususi) — Halkevinin; busene ancak - içtimat — yardım, kütüphane ve meşriyat mürze, spor ve köycülük şubeleri teşkil olunabilmiştir. Kurulduğu — gün- denberi vali Mithat Beyin İrşat- ları altında ve reis Kâmil Beyin rehberliğile ev; kucağına almış olduğu değerli gençlerin ateşli çalışmalarile gayeye doğru bir varlık — yaratmaya — başlamıştır. Memleket — gençlerinin — inklişafı hususunda yüksek bir alâka gös- terilmektedir. Bu maksatla «Al- tınova» spor kulübünü himayesi altma almış bülunan Halkevi, onlara bir köşesinde bir kısım tahtis etmiş, aza miktarını çoğalt- miş ve kulübün faaliyetini tesbil ile civar vilâyetle temas yapı- ması hususunu temin eylemiştir. Bu sahada spor şube reisi ve belediye memurlarından Sait Be- yin yüksek — hizmetleri görül- mektedir. Geçenlerde Bitlisin «Güzeldere» kulübünü davet etmek suretile bir teşebbüste bulunulmuş fakat bu teşebbüs neticelenmemiştir. Gençler her akşam sahala- rında muntazam ekzersizler yap- maktadırlar. Şimdi de Sit ve Van vilâyetlerile muhabere etmekte- dirler. Evin kütüphane ve neşriyat işlerini Maarif müdürü Hüsnü B. idare etmektedir. Düne kadar çok fakir bir hale Bulunan evin kütüphanesini zenginleştirmek içia tanıdığı birçok kimselere mü- racaat eden mumaileyh, bugün Halkevine (500)den fazla eser tedarikine muvaffak — olmuştur. Yüksek bir gayret neticesinde berrü suretile temin edilen bu L'uplıı' arasında çok kıymetli eserlerde bulunmaktadır. Mem- leket halkı; eve emsalsiz bir eser kazandırmaya muvaffak olan Hüsnü Beyin bu meşkür mesaisin- de son derece memnundurlar. Evin köycülük şubesini de, halk arasında «köylü»r namile göbret alan mütekait memurlar- dan Celâl Bey idare, etmekte- dir. Halkla çok yakından alâka- dar olan mumaileyh; şehirde res- mi işleri olan birçok köylülerin meccanen İstidalarını yazmak ve kısmen işlerini takip etmek su- retile büyük hizmetler yapmak- tadır. Şimdiye kadar yazılan is- tidaların yekünu (1500)ü aşmıştır. Temsil komitesinin teşekkül etmemesine rağmen geldiği gün- denberi meslektaşları ve memle- ket gençleri arasında derin bir sevgi uyandıran ilk tedrisat mü- fetlişi — Nurettin —Siret Beyin rehberliğile muallimler ve spor- cular tarafından da halka ten- siller verilmektedir. Geçenlerde, hamlatı. Himeyei Etfal cemiyeti menfaatine olmak Üzere verilen büyük müsamerede gerek Siret Beyin ve gerekse arkadaşlarının büyük muvaflfakiyetleri görülmüş ve çok alkışlanmışlardı. Halka çok iyi bir gece yaşatan bu başarıcı gençlerin pek yakinda Akinci bir müsamere daha vermek için >hazırlandıkları haber alın- mışlır. Muş Mücadele Müdürlüğü Muş (Hususi) — Vilâyetimiz- de busene mücadele müdürlüğü ihdas edilmiş ve buna da Naci B. tayin edilmiştir. Mumaileyh işe başlamıstın Ta S b a G SAA T RE ge Te el ee G çi MEMLEKET HABERLERİ Sıvasta Yaz Hayatı | Yaylaya Çıkamayanlarîlîde Muhtelif Bahçelere Ve Mesirelere Dağılarak Serinlerler Sıvas, (Hu- susi) — Burada yaz başlar baş- lamaz balk so- | ğguük sıcak kap- p hcalara ve paşa fabrikasına doğ- ru göç etmiye başlar. Oralarda uzun süren kışın yorgunlukları ye« | şil ağaçların ko- | yu gölgelerinde | veyahut kaplıca- | ların insana ha- yat veren zevk- lerinden istifade dilerek Sonba- hara kadar kalınır. Bu müddet zarfında ardı arası kesilmiyen heyecanlı dakikalarile bambaşka bir âlem yaşanır. Şehirlerde kalanlar da yaz ha- yatlarını istasyon caddesinin etrafın- daki ağaçların gölgelediği yerde ge- çirirler. Istasyona kadar hükümet önünden uzanan bu cadde ak- şamları o kadar güzel oluyor ki renk, renk parlayan sönen, yanan, Ankarada Mektep Faaliyeti Ankara, (Hususi) — Ankara ötedenberi —ilkmektep — sıkıntısı içinde idi. Bunun sebebi nüfusun birdenbire artınış olması oldu. Fakat bugün bu sıkıntıdan eser kalmamış, Ankara maarif teşki- lâtı itibarile en ileri vilâyetlerimiz sırasına gi ir. ders yılı başında da şehrimizde iki büyük mektep açılacaktır. Bunlardan birl Erzurum - çeşmesinde Kurtuluş, diîleri Kabaküllükte Hakimiyeti Milliye mektepleridir. Ankarada biri Kızılcahamam kaza merke- zinde, diğerleri Etimes'ut ve Gazi orman çiftliğinde olmak üzere 3 yatı mektebi vardır. Bunlardan — birincisi — seksen, ikincisi 120, Üçüncüsü de 50 tale- belidir. Bütün vilâyetteki 205 fik mektepten 21 i vilâyet mer- kezinde 148 kaza merkezlerinde 170i de köylerdedir. Bu mektep- lerde 491 muallim çalışmakta ve 7558 çocuk okutmaktadırlar. Sıvasın tenezrüh gerlerindon: Istasyon meydanı ışıklar, arasında genç kümelerle dolup boşalıyor. Kol kola dola- şanlar içli, içli biribirlerine vefa- sız bir sevgiden dert yananlar.. Ve faytonla bir aşağı, bir yukarı gidip, gelenler. Hep burada... Bu yıl Sivasta hanımlar ara- sında müsabakalı bir — şekilde devam eden renkli el işi modası kendini bu yol üzerinde pek bariz olarak gösteriyor.. Bu renkli el işi modasına — kendilerini veren Bursada San'atler Mektebi Sergisi Açıldı Bursa, 11 (A. A.) — San'atlar mektebinin yıllık sergisi merasimle açıldı. Vali Fazlı Beyle meb'uslar ve birçok zevat bulundu. Mektep müdürünün nutkunu mütcakip davetliler sergiyi gezdiler. Ta- lebenin bir yıl içinde hazırladığı demir, tahta ve dökme İşlerini gördüler ve muhtelif imalâthane- leri gezdiler. Mektep atelyelerinde bir yılda yirmi bin kilo demir dökülmüş pek çok işler meydana çıkarıl- mıştır. İzmit - Adapazarı Berabere Adapazar, 11 (A. A.) — Mın- taka birinciliği finaline kalan Ada- pazarı ve İzmit idman yurtları takımları Adapazarı - sahasında karşılaştılar 1-1 e berabere kal- dılar. Memlekette Zafer B | İstiklâl öyle hanımlar var ki başlarını bir dakika olsun İşle- rinden kaldırmı- yorlar. Gün tama- men ölene kadar GeŞ bu cadde böyle- | ge kaynaşır durur. ğ Bir müddet sindeki havuz başı — dolar, dolar bo- şalır. Alış verişten günlük havadislerden — olandan, bitenden bahisler açılır, günün haberleri buralarda öğrenilir. Akşam Üzerleri daireden çıkan memurlar ve zabitan allelerile zabitan bahçesinde toplanırlar. Lise karşısındaki belediye par- kında da — sıralanan — kanapeler dolar. Velhasıl yaz günleri yaylaya gitmeyip şehirde kalan Sıvaslılar da böylece muhtelif bahçelerde ve mesirelerde serinlerler, Adakidede Bir. Kaza Ödemiş (Husust) — Adakide nahiyesinin Emirli köyünden Ah- met oğlu Mehmet, Mestan oğlu Arif, Ahmet oğlu Ali isminde üç çocuk — hayvanlarını — otlatırken mücadelesinden metrük bir top mermisi bulmuş- lardır. Bununla oynarlarken mermi patlamış, Mebmet ölmüş, Arif ile Ali ağır surette yaralanmışlardır. Nezipte Bir Müsamere Nezip (Hususi) — Halkevi Bando, tenis ve salr şubelerin levazımını tedarik için bir müsa- mere tertip edilmiş, Antepten celbedilen Ankara tiyatro heyeti tarafından küçük daktilo isimli eser temsil olunmuştur. Afyonda Terzilerin Gezintisi Afyon (Hususi) — Afyondaki terziler — birleşerek bir gezinti tertip etmişler, akşama kadar eğlenmişlerdir. ayramı Mubabirlerimiz Zafer ve Tayyare bayramına Git resimli etmektedirler. Münderi- catımızın çokluğu hasebile bu Intibaların yalnız resimlerini meşrile iktifa ediyoruz. Bu resimlerden üsttekiler Bolu'da yapılan merasiml ve Zafer bayramı münasebetile bir intıbalarını göndermeye devam temsil veren gençleri göstermektedir. Alttakilerden 1 numaralı vesim Devrek'te yapılan meraslmi göstermektedir. Tirken alınmıştır. 2 numaralı resim Bünyan'da 30 Ağustos münase. betile Gazi Hz, nin heykellerinin resmi küşadı lera edl- 8 Numaralı resim de Gerede geçit resmlal — seyre- denleri göstermektedir. Zafer bayramı Diyarıbekir'de, Konya'da, Çorum- da, Kadınhanıda, Taşköprü'de, Sıvasta da büyük tezahüratla tesit edilmiştir. kalmiş | İnsan ğ Faaliyetinin Esası Nurullah At6 Zamanımızı — sevdiğimi — çot defalar söyledim; fakat bu tekraf | lâzım olan şeylerdendir, | « bugün » daima hücuma k Döncüler ve yarıncılar, aralarilt daki ihtilâflar ne kadar şiddelli olursa olsun, içinde — yaşadıklafi devri kötülemekte birleşirler. Sükün ve istikrar bilmi 3 daimt bir boğazlaşma teh içinde geçen zamanımızı niçf severim? Dün, dünyada nisbi bif rahat vardı; bazı kimselerin uyki sunu kaçıran, bazılarının alan, birkaç kişiyide bahti! eden endişeler kendilerini herkesf hissetirmiyordu. Birçok — insanlaf onlardan bihaber, ve yahut onlar! alâkasız, şikâyet etmeden yaşıyi biliyotlır:ı. San'atkâr da, âlim d? bunlardandı; etrafın ıstırap karışmağa mecbur olmadan i rini görebiliyorlardı. Etra ıstırabına karışmadan... Deme& ki olstıraplar o kadar — büyülü okadar — ehemmiyetli — değildi. yoksa kendilerini san'atkâı âlimlere de — elbette hisşettirlifi. elbette onların alâkasını çekeft lerdi. Demek ki dün, dünya baht | tiyar değilse de büsbütün bedbabi da değildi. Yarın böyle bir devrit belki biraz daha saadet ta bir devrin geleceği iddia edile | bilir. Fakat ben yine bugünüe düne de, yarına da tercih edi' 'orum. & Çünkü dün ikinci dereced? | rle meşguldü, yarın da oularli =gul olgak. Bugün ise, 08 altıncı — asırda — olduğu — gibli. zihinleri — işgal eden — mesel€ | irinci derece de birmesele;”me selelerin meselesidir: İnsan. bugün insanla, içtimat ve metâ” fisik hayvanla, dünkünden d ziyade uğraşılıyor; sanatkâr nız insanı tasvir ile iktifa etmi yor, onun hakkında hüküm verk yor, oma bir hayat yolu çizme$ istiyor. Âlim bile, ocağının veyi mikroskopunun başında, içind? yalnız hasbi bir tecessüs duymu" yor, mensup olduğu cemiyete ya bütün insanlığa karşı vazife ne olduğunu düşünüyor. Dündet çok güzel sanat eserleri, çok bif ğ yük ilmi nazariyeler kaldı. Bug de © işe devam ediyor; fakat buf günün en ehemmiyetli eseri etika, bir ahlâk olacaktır. — —— Dünya, beş, asırdan beri, B* | ristiyanlık akideleri ile renaissali” ce fikirlerin çarpışmasından yi muş, yani ikisinin izlerini M bir"ışılâk le — yaşadı; h:r*f münakaşasızca kabul ettiği takım esaslar vardı. Şimdi onlâf münakaşa ediliyor, değişiyor. Yar Di yeni bir ahlâk, yeni bir W dan doğuyor. Bu ne olacaktır! Onu bilemeyiz, fakat her Iı.ıl*_'< bugünün sanatkârının da, | nin de mührünü taşıyacaktır. ğ * hayrın ve şerrin., dışında, Öf — tünde olduğunu iddia ediyor; bi gh eski tasnifi kabul etmeyif — ayrı vo şerri yeniden tarif di mek İstiyor. Niçin’ bu en :lıomnlyıl“' | olsun? Çünkü insanın bütün fafi liyeti, kendi hakkında bed"d kanaate göredir, ondan hız nlifi v kanaat, hı= bıııdinı'ıı belli e lüzum meden, d-:.iuhw de idı': eder. O mazsa insanlık bir fert % ibaret Iıîhr ve hiç bir eseri olamaz. Ahlâk bir hakikat değildi, bir. “mythe,, tir, hayata O Ün edilen manadır ve bunsuz şanamaz,. ğ D KOŞ YEşEş

Bu sayıdan diğer sayfalar: