18 Ekim 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 13

18 Ekim 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

»*Ziya Şakir SON POSTA $ inci kızım No. 91 Her hakkı mahfuzdur. 18 - 10- 934 Nasıl Doğdu?.. Nasıl Yaşadı?.. Nasıl Öldü? Ermeniler, Hükümeti Değil, Sadece Komiteyi Tanımak İstiyorlardı.. Bu vâsi isyan şebekesini İdare eden sergerdelerin başında, başlıca iki adam görünüyordu. Ikisi de Kaf- kasyalı olan bu iki adamdan birine (İşhan), diğerine de (Kara- bağlı Aram) — deniliyordu. Asıl dikkate şayan olan cihet şurası- dır ki; bu iki adam vaktile Rus- yada idama mahküm olarak Tür- kiyeye — kaçmışlar, — hayatlarını kurtarmışlardı. Şimdi, senelerden- beri barındıkları bir yurdu parça- lamaya çalışıyorlar, yaltız Türk- leri değil, Türk yurdunu öz malı gibi benimsemiş olan yerli ve Sadık ermenileri de ölüm tehdit- leri altında inim inim inletiyorlardı. Bu iki Kafkas kaçağı, Türk yurdunda canlarını kurtaran emin bir melce bulduktan sonra derhal - Rusyada yarım bıraktıkları - işe, burada da devama başlamışlardı. Bir (Ermenistan) teşkil etmek, bir hükümetin başına geçmek, kimin zararına olursa olsun, zevkusafa lle ömür geçirmek; bu adamların yegâne hayat programını teşkil ediyordu. Onun için gözleri; ken- di aziz canlarını kurtaran Türk- leri değil, kendi canlarından ve kendi kanlarından olan masum ermenileri bile görmüyordu... Bu iki adam, komitenin başına ge- çer geçmez, evvelâ (Ihtımar) daki #tmeni papas — mektebini ilga ettihmişler, buradan — tasarruf ettikleri paralarla, ( köyhocası ) namına altında — her Ermeni köyüne birer komite mümes- sili göndermişlerdi. Aynı z8- manda da komitenin heyeti fa'a- lesine, kendi - fikirlerinde olan adamlar getirmişlerdi. Bütün ha- yatını komiteciliğe vakfetmiş olan Yernik isminde bir papazla Dan- yel Vartabet, Ermeni mektepleri müfettişi Rafael, arkadaşı Sergis, Kaçkânlı Vartan, Osep, (Osmanlı meb'uslarından ) Vremyan, — Pa- pasyan, artık Van ve Bitlisteki Ermeni milletinin mukadderatına hâkim olan bir vaziyete geçmiş- lerdi. Asırlardanberi bütün Erme- nilerin din! bir merkezi olan -Van gölü içindeki- Ihtimar adası, bu adamların elinde bir komite mer- kezi haline gelmişti. Mühim mik- tarda olan varidatına vaz'ıyet olunarak komite işlerine sarfedil- mesine karar verilmişti. Aymı za- manda, Van ve Bitlis vilâyetlerine de yaşayan Ermeniler, komite namına vergilere — raptedilmişti. Her Ermeni köyünden, nüfus nis- petinde bir vergi alınıyor; Rusya- dan ucuzca tedarik olunan silâhlar, fakir köylülere - iki Üç misli fazla fiatla - cebren satılıyordu. Komi- tenin emrine itaat etmemek müm- kün olmıyordu. Çünkü —buna ce- saret edenler, köylerinden tart, nikâhızın feshi; mirastan mahr miyet, dayak, idam cezalari'e tehdit olunuyordu. Bu şerait al- tında yerli ve hükümete sadık er- menilerde ister istemez bu cere- yana sürükleniyordu. — Komite, kuvvetlendikce — kuvvetleniyordu. Son zamanlarda vaziyet o derece- ye gelmişti ki! Ermeniler hükümeti değil, sa- dece komiteyi - tanıyorlardı. Hiç şüphesiz ki bunda hükümetin de büyük bir mes'uliyet hissesi vardı. Ermenilerin ecnebi memleketlerda - teş kil edip Kafkas — gephesine gönderdikleri Ermeni intikam ordusundan bir grup Valilerin ve diğer alâkader me- murların bu vaziyeti görmesi ve bunların önüse geçmesi “cabe- derdi. Fakat büyük bir ekseriyeti, İttihat ve terakki kulüplerinin Çanak yalayıcılarından mürekkep olan bu memurlar, kendi ihtiras- larını tatmin etmek yüzünden et- raflarını göremiyorlar, işittikleri şeylere de ehemiyet vermiyorlardı. Umumi seferberliğin başladığı zaman bu cıvar Ermenileri kâmilen mavzer, verndil, musin, gra, man- liher gibi seri ateşli tüfenkler, kundaklı mavzer tabancaları ve bombalarla silâhlammışlardı. Ar- tık sadece, komitenin bir tek İşa- retine bakıyorlardı... Harbin ilâ- nını müteakıp, Kafkasyadaki Er- meni gönüllü taburlarının Osmanlı hudutlarına taarruz etmesi, bu vilâyetlerin de bir anda İsyan ede- ceği zannını vermiş.. Ve teşkilâtı mahsusa erkânı en çok bu hare- kete mani olmak istemişlerdi. Halbuki Ermeni komitecileri, in- direcekleri darbenin daha mücs- sir olabilmesi için kendi umumi plânlarını tatbikten vazgeçmemiş- ler; bütün Anadolunun müşterek bir ihtilâle hazırlanmasını bekle- mişlerdi. İşte, Ermeni çeteleri ta- rafından yer yer bü - ihtilâ- le başlanır başlanmaz, — Rus hükümetine ve Kafkas — ordu- su başkumandanlığına müracaat ve tazyıkta — bulunmuşlar.. Ve nihayet, pek kanlı ve pek kor- kunç bir şekilde harekete geç- mişlerdi. İlk kıyam — hareketi, nahiyesi merkezinde — hükümet memurlarının — koyun — sayımına itiraz etmek bahanesile başlamış.. Ve ilk silâh patlar patlamaz bini Tımar Yinirlere 5 dalihe komand. cimek ve in inirler müthiş mütecaviz silâhlı komiteci derhal nahiye — merkezine — toplanmıştı. Jandarma — kumandanı — yüzbaşı Süleyman efendi i'e maiyetindeki jandarmalar bir anda kurşundan geçirildikten sonra Banat ismin- deki büyük islâm köyüne tecavüz edilmiş, bu koca köy, yarım saat zarfında — alevlerle muhat - bir maktel — haline gelm'şti. Esir edilen kadın ve kızlar da Ermeni köylerine getirilmişti. (Arkası var) Yunanistanda Heyecan Var ( Baştaralı 1 inci yüzde ) M. Maksimosu — izahat mecbur etmişlerdir. Nihaye Ha- riciye” - Nürüri ” kürsüye'” gelerek şu sözleri söylemiştir : “—Arnavutluk hükümeti, Millet- ler Meclisinin akalliyetler hakkın- eda kabul ettiği kaideleri tatbik edeceğine dair tekrar tekrar te- minat vermiştir.,, İ Bununla beraber Üniversitede okuyan Arnavutluk Rumları Ta- lebe Cemiyeti ile Şimali Epir mültecileri tarafından Arnayut- luk aleyhinde büyük bir nümayiş tertip — edilmiştir. Nümayişçiler Diyonisya tiyatrosunda toplanarak Arnavutluk Rumlarının fena mua- melelera uğradıklarını söyliyerek protesto — etmişlerdir. Nümayişe binlerce halk, meb'uslar ve âyan azaları da iştirak etmiştir. Top- lantıda söz alan hatipler, Arna- söylemişlerdir. Ayrıca bir beyan “| name de kaleme alınarak bir su- reti Milletler Cemiyetine -gönde- rilmiştir. — A. V. — AM ee gemisini istediği hedele Şürütebt. mücadelesinde muvaflakiy amın enaleyli sisirler Bromural -Knoll- finiz, bunan m derör ei üsekkir ve mukavvi tesiri her işte görülür. Traselerde reçete d at Knoll A-C., kimyevi maddeler fabrikaları, Ludwigshalen #Rhir | komitecilerile teşrikime | Katilin vermiye | vutluk aleybinde şiddetli nutuklar | Marsi lya Faciası Katilin Hüviyeti Artık Tamamen ( Baştarafı 12 inci yüzde ) aklından geçmemiştir. O derece sakin ve mütevazı görünüyorlardı. Katilin Tercümel Hali Paris, 17 (Hususi) — Bulgar Makedonya komitesinden Gorgi- yef olduğu gerek parmak - İzinin Sofyada karşılaştırı masından, ge- rek Bulgar zabıtasının bu husus- ta kat'i malümat — vermesinden anlaşılan İştipli katil 1897 de doğ- Muştur. 14 yaşında geçmiş, 1924 te Dimof — olmak kişiyi öldürmüş, küm olmuş, meb'us iki mah- aftan biri üzere idama umumi | istifade etmiş ve 1932 de Bulga- | ristanı terkederek — güya Hirvat İ etmiştir. Katilin Müslümanlığından Şüphe Ediliyor Marsilya, 17 ( Hususi ) — cesedini — esaslı — bir surette muayene eden Yugoslav zabıtası teknik adamları, katilin sol kolunda mevcut dövmenin (7-8) sene evvel yapılmış olduğunu Bulgar Mak:don)Pı komi!eğunln işareti olduğunu, Hırvat tedhişçi- leri Ustaşilerin bu işareti kullanıp kullanmadıklarının malüm bulun- madığını beyan etmişlerdir. Katil Kalemenin sünnetli olmasından bu adamın müslüman olmasından da şüiphe ediliyor. Silnynin İfşaatı Mölon, 17 (Hususi) — Silny Ismini taşıyan Şalni veya Malni- nin ifadesine nazaran Marsilyada, o da Kalemenle suikaste iştirak edecekti, Her nedense ve bir rivayete göre başkasını öldür- mekten çekinerek iİşe girişmemiş ve cinayeti yalmız Kalemen işle- miştir. Katil bir Bulgar komlitecisi Belgret, 17 ( A. A. ) — Yu- goslavya Dahiliye Nezareti, almmış olduğu malümata — istinaden Kral Aleksandrın - katilinin hüviyetini kat'i surette tespit etmiştir. Koldaki dövmeler, göbekteki yara izi, Sofya zabıtası tarafın- dan 1931 senesinde alınmış olan parmak izleri ve eşkâline ait olan umumi tarifat, cani Kalemen'in hakikatte Makedonya tethiş ko- mitesine mensup (Valadimir Guer- giyef Stcherros Emsky) olduğunu meydana çıkarmıştır. Merkum 1932 senesinde Bul- garistanı terkederek Budapeşteye g:(mi. ve orada mezkür teşkilâtın acaristan ajanlığını yapmış ve ayni zamanda acaristan — ile diğer komşu devletlerdeki ted- hişçilere talimat yetiştirmek vazi- fesini görmüştür. Ecnebi gazetelerden biri, Mar- silya canisinin Üçüncü şeriki cür- mü ( Mio Kralunun ), Belgrat zabıtası şoförlerinden biri oldu- ğunu ortaya atmıştır. Biz, Kralu- nun Fransız memurları huzurunda kendisinin Budapeşte poliş mek- tebi şoförü olduğunu ve bu vazife- ye tedhişçilerin reisi (Pertehetz)in tavsiyesi ile kabul edilmiş bulun- duüğünu itiraf eylediğini beyana mezunuz. İngiliz Kabinesinde Bir Müzakere Londra, 17(A.A.) — bugünkü toplantısında, Simon - Marsilya - cinayetinden sonrak! günlerde olan bazı ak- sülâmellerden — kabineyi haber- dar etmiştir. Cinayetle alâkadar hükümet- lerin tedbirl. itidalleri gayet müsait birer alâmet olarak telâk- ki edilmektedir. Cenazeye Giden Heyeller Londra 17 ( A.A ) —İngiltere Kıralım, müteveffa Kıral Alek- sandr'ın cenazesinde temsil ede- cek olan Duk dö Kent i'e nişan- her Prenses Marina ve Yunan Prensi Nikola ile zevcesi, dün Belgrada varmışlardır. Bu zevat, istasyonda, Prens Pol ile Prenses | tarafından karşılanmışlar | Olga Bulgaristana | An!aşıldı Mazıunlardan Nalis ve son defa yakalanan Malni ve doğruca Kıral Piyerin sarayına gitmişlerdir. Londra, 17 (A.A.) — Ingilte- renin Akdeniz filosu kumandanı olup İngilz bahriyesini Kıral Alek- sandır'ın cenazesinde temsil ede- cek olan Amiral Fişer'in refaka- tinde (15) zabit ve (120) bahriye neferi bulunacaktır. Paris, 17 (A.A.) — Çekoslo- vakya hariciye nazırı M. Benes kıral Aleksandrın cenaze merasi- minde bulunmak Üzere dün ak- şam Belgrada hareket etmiştir. Hareketinden —evvel M. Benes Fransa hariciye nazırı M. Laval ile uzun ve samimi bir mülâkatta bulunmuştur. Bu mülâkat Fransız ve Çekoslovak — hükümetlerinin harici siyasette görüşlerinin bera- ber olduğunu müşahedeye imkân vermiştir. Sofya, 17(A.A.) — Prens Ki- ril, refakatinda kralın yaveri Ce- neral Panof ile Hariciye nazırı M. Batolof, Harbiye nazırı Cene- ral Zuatef ve yüksek rütbede | dört zabit olduğu halde Yugos- lavya Kıralı Aleksândrın cenaze merasiminde bulunmak Üzere saat 20,20 de Belgrada hareket e'miştir Kral Karol Belgratta Belgrat, 17 ( A. A. ) — Ro- manya Kıralı Karol beraberinde Prens Nikola, Mareşal Prezan, Hariciye Nazırı M. Titülesko ve diğer zevat bulunduğu halde dün saat 16 da buraya gelmiştir. Kıral, Yugoslavya saltanat niya- bet meclisi azası ve hükümat ricali tarafından karşılanmıştır. Dün saat on sekizde sarayda müteveffa kıralın tabutu önünde ruhi bir ayin ya- pılmiş ve bu ayinde bütün kıral hanedanı — ile Romanya — kıralı Karol ve Prens Nikola — hazır. bulunmuşlardır. Belgrat, 17 (A. A.) — İngi— liz prenslerinden Jorj ile prenses Marina dün şehrimize gelmişlerdir Bizim Heyet te Belgrada Vardı Belgrat, 17 (A.A.) — Kıral Aleksandr'ın cenaze merasiminde bulunacak olan ve Türkiye Ha- riye Vekili Tevfik Rüştü Beyle Yunanistan — Hariciye — Nazırı M. Maksimos'un riyasetleri al- tında bulunan resmi Türk ve Yunan heyetleri dün gece yarısı Belgrada gelmişlerdir. , Heyetler; istasyonda Hariciye Nazırı M. Yevtiç ile Türkiye ve Yunanistanın belgrat Elçileri ve diğer birçok zavat taralfından ist kbal edilmiştir. Ç7 Maruf Teksayt / kaputları daima böyle kapalı zarf derununda ectd- e gelerde Satılır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: