8 Kasım 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

8 Kasım 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i j ) j N my MİM a Musiki Jşine Dair Birkaç Söz * Gazi Hz. Milet Meclisinin kış devresi toplantısını açarken söyle“ dikleri büyük nutukta yüzel sanat- lara da dokundular, Türk musiki- sine, inkılâp kaynaşmasına yaraşır bir biçim ve hiz verilmesi lâzım geldiğini bildirdiler. Gazi Hz. nin bu işaretlerinden sonra, İstanbul ve Ankara radyoları “Alaturka,, denilen eski musikiyi neşretme- meye başladılar. Musiki, güzel san'atlerin başın- da gelir. Bugün musikinin güzel Ban'at olabilmesi için garp tekni- ğine uyması zaruretini kabul et- meliyiz. “ Alaturka musiki ,, veya “ Şark musikisi,, Türk milletinin benliğinden o doğmuş olmamakla beraber Türk üstatları bu musi- kiyi en yüksek derecesine çıkar- mışlardır. Arap ve Acem kültürü- nün eseri olan şarkmusikisi, Türk musiki statlarımın ellerinde şah- eserler kazanmıştır. Vaktile Sadullah ( Ağaların, Dede Efendilerin kompoze ettik- leri peşrevler, semailer, kârlar, besteler ve ağır şarkılar, bugün bile garp musiki üstatlarının yük- sek takdirlerini kazanan şaheser- lerdir. İnanmalıyız ki Türkler mu- sikide çok değerli varlıklar termişlerdir. Fakat şunu da Pp detmeliyiz ki, şark musikisi, Tür- kün O benliğinden Oveya Türk ruhundan doğmuş bir musiki değildir. Türk östatları Arap ve Acemlerden aldıkları bu musikiyi yeni motiflerle, yeni melodi ve makamlarla süslemişler, tekniğine kuvvet vermişler, hulâsa Türkler, kendilerine ait olmayan alaturka muşikiyi tekemmül ettirmişlerdir. Halbuki bu eski üstadlar öz Türk nağmelerini Garp tekniğine uydurmak suretile zenginleştire- bilirler, bu suretlede çok özlü bir Türk musikisine can verebi- Helerdi. Fakat eki bilgileri çok yüksek, kabiliyetleri çok de- rin olan o eski östadlar butfkinci yoldan gitmediler. Çünkü o za- man saray, din tesirile doğmuş bir musikiden başkasını kabul etmeyor ve hele milli olan her şeyi tekmeleyordu. Türk Milli edebiyatının, divan edebiyatı karşısında boğulması da aynı sebebin tesiriledir. Bugün Türk milli edebiyatının nesir ve nazım halindeki eserleri İResimli Makale Dedelerimiz, bugünün işini yarma bırakma, demişler. Fakat içimizde öyleleri vardır ki yapacakları işi hep arkaya atarlar. Böylelikle günler ve haftalar boş boş SON POSTA İG) Bugünün işi bugünündür | Kr İİ Ya) - ka İ uma geçer. SON TELGRAF HABERLERİ Her iş vaktinde ve saatinde yapılmalıdır. Bugün olmadı, yarın yaparım, derseniz, hiçbir şey Bugünün işini yarına bırakmey AMA ZAAMİZ. | Fransada Buhran Başladı Kabinedeki Radikal Sosyalist Nazırlar k Kararını Verdiler Ayrılma Paris, 7 (Hususi) — Dumerg tarafından Kanunu Esaside yapılmak istenen tadilât hakkında Radikal Sosyalist fırkası ile anlaşmak mümkün olmadığı için Fransada bugün bir kabine buhranının başlaması çok muhte- meldir. Bu anlaşma temin edile- mediği için kabineye dahil bulu- nan Radikal Sosyalist fırkasma mensup mazırlar, başta M. Heryo dahil olmak üzere istifalarını ver- Mali Teşkilâtımızda |/ Islahat Ankara, 7 — Maliye Vekâleti mali işlerimizin her sahasında ıslahat yapmak karar ve arzusun- | dadır. Bir sene müddetle celbe- dilen Fransız mütehassısı tetki- katını bitirmek üzeredir. Fransadan Şubatta gelecek olan diğer iki mütehassıs da Maliye tetkik bürosunda çalışa- caktır. Vekiller Heyeti Toplantısı a z 2 yaşıyorsa, Ankara, 7 — İcra Vekilleri i Türk musikisinin nağmelerile bestelenmiş şarkı ve türküler de A EE ee halk arasında öyle revaçtadır. Fakat gerek bu edebiyat, rek bu musiki otamamile (tel siz, iptidai ve anadan a vaziyettedir. Çünkü hiçbir bilgili el Türk milli musikisine teknik 'ermiye, mağmelerini ve motif- lerini zenginleştirmiye yanaşma- mıştır. Ancak şunu da inkâr ede- meyiz ki bu üstatlar Şark musk kisine öz türk nağmelerini de koymuşlardır. Bu bahse tekrar devam ederek, musikinin iki şeklini göstermiye galışacağız. Romanyadan Gelen Muhacırlar Tekirdağ 7 (A.A.) — Bugün Romanyadan 1500 Türk mühaciri gelmiş ve Hayrabolu köylerine yerleşiirilmişlerdir. Tütün Piyasası İzmir (Hüsusi) — Geçen haf- ta açılan İzmir tütün piyasası, çok iyi ve normal fiatlerle devam etmektedir. İmtihanda Kazananlar Yatı Mekteplerinde okumak için meccanilik müsabakasını kaza- Dan talebelerin İsimleri Maarif Vekâleti tarafından ilân edilmiştir. M. Maksimos Şehrimizde (bulunan Yunan Hariciye Nazırı M. Maksimos dün de şehrimizde bazı ziyaretler yap- mıştır. Bugün Atinaya hareket edecektir. toplantı geç vakte kadar devam etmiştir. Mıntaka İlkmektepleri Ankara, 7 — Maarif Vekâleti bu #ene mıntaka İlkmektepleri ihdas ( edecektir. e Önümüzdeki senede mıntaka San'at Mektep- lerinin daba geniş miktarda tesisi için bir kanun lâyihası hazırlana- caktır. Atinalıların M. Musoliniye Hediyeleri Atina 7 (Hususi) — Atina Belediyesi namına M. Musoliniye hediyesi tekarrür eden kıymettar mahfazah albüm bizzat belediye reisi M. Kociyos tarafından Re maya götürülecektir. Salih Paşa Geldi Tedavi için Parise gitmiş olan Salih Paşa dün şehrimize gek miştir. Geçenlerde. Kocamustafapaşa'da radyolu bir ev geceleri taşlınmakta v& bu taşlarfn da periler tarafın» dan atildığı masslı uydurulmakta idi, Şimdi de Cihangirde eski bir tahta ev taşa tutulu. yor ve yine peri masalları uyduruluyor. İki ayaklı insa: periler tarafından atıldığına hiç şüphe olmayan bu taşlar için cin hikâyesi uydurulmaktaki sebep gayet İSTER İNAN İSTER İNANMA! mişlerdir. Reisicumhar M. Lebrun bu istifaların berşembe itibaren muteber olmasını rica et- miş ve a kimi Başvekil ergin zy vermesi eklenebilir. Vaziyetin o nezaketi | karşısında Dumergin o çekilmesi çok ehemmiyetli telâkki ediliyorsa da fırkalar arası mütarekesinin bo- zulmıyacağı zannolunuyor. M. Dumerg'e halef olarak bu- #ransız | Ordusu Almanya, Sar'a Karşı Yapr- lan Hareketi Protesto E Londra, 8 (AA) — Fransız kıtaatının Sar hududuna doğru hare- ketini protesto için Londra'daki Al İman sefaretine Berlin'den talimat gel miştir. Alman sefiri bugün İagiliz Hariciye Nazırile bu hususta görüşe- cektir. Berlin, 8 (A, A.) — Fransa Hari siya Nazırı M. Laval ile Alman Sefiri M, Köster arasında yapılan mülâkata dair İntişar eden son Fransız tebliği Sar meselesini aydım- latmaktan çok uzaktır. Fransanın Sar'da asayişi ve inti- hap bürriyetini asker göndererek te- mine salâhiyelisr ve hatta mecbur olduğu noktai nazannı Almanya kai- iyyen kabul edemez, İtalya Sefiri Atinada Balkan Konseyi Hakkında İzahat Almamış Atina, 7 — Başvekil tarafın. dan kabul edilen İtalya Sefirinin kabulü esnasında Balkan misakı konseyinin Ankarada Jttihaz ettiği kararlara dair hiç bir şey konu- şulmadığı matbuata tebliğ edik miştir. İSTER İNAN İSTER İNANMA! açıktır. Birincisinde ein korkusile mdyo çalınmamnın önünü geçmek ikinelsinde tahta evin ein korkusile tekinsizliğine herkesi inandırarak bu evi yıktırmak ve açık görler tarafından koca bir apartıman yerine şıkmaktır. Fakat bu devirde hâlâ cin ve peri masallarına ina- nacak safdiller bulunabildeeğine, artıkı günkü Hariciye Nazırı M. Lavalin İcabmda Meclis Reisi M. Buis- son'ün, mazırlardan Flanden'in, Harbiye Nazırı Mareşal Peten'in isimleri zikrolunmaktadır. Maamafih tekrar kabine teş- kilinin ilk evvel M. Dumerg'e teklif edileceği de muhakkaktır. Onun kabul etmemesi halindedir ki diğer şekiller mevzuubahs olmaktadır. M. Laval'in ismi başta kay- dedilenler arasındadır. | Adapazarı Bankasının) Sermayesi Ankara, 7 — Adapazarı Türk Ticaret Bankasının sermâyesinin hazine ve milli bankaların da iş tirakile bir milyon liraya çıkarık ması kararlaştırılmıştır. Hazinenin 250 bin lira ile sarmayeye iştire- ki için hükümet Meclise bir lâyi- ha vermiştir. Yunanistanda Arnavutluk Hakkında Nümayişler etmek Üzere Kolo ile Serez ve Dramada İl nümayişler Sözün Kısası ? Kuvvetli Hafızaya Da Güvenmemelidir / ”» Son Postanın geçen günkü sayi- sında resmini de gördüğünüz Bulgar Kara Dimitrof Etendi, önünde okunan bir kitabın bir sayfasını hemen aynile tekrar edermiş. Arapçada “ aklıevvel ,, dediklöri bu kadar kuvvetli hafıza pek seyrek görülmekle beraber bir tanesini ben de tanımıştım. Bu “akhevvel,, benimle birlikte, Avrupanın bir Üniversitesinde tahsil eden Anadolulu “bir hömşeri- mizdi. Bu arkadaş Üniversitede he- kimlik öğrenirdi. Dört kocaman cilt- ten mürekkep teşrih ilmi kitabını bir defa okuyunca baştan aşağı ez- berlemişti. Onun için (arkadaşları imtihanların geç olmasını istedikleri haldâ o “ aklı evvel,, biran önce İmtihandan kurtulmak isterdi. Bizim arkadaş, bu kuvvetli hafıza ile imtihanlerda tebif herkesten daha iyi not alırd. Sonra kendisi de hoca oldu, Geçenlerde bir aralık kendisine sordum, hafızasının yine öyle kuvvetli olup olmadığını anlamak istedim: — Nerde? Hemgörim, dâdi, ben şimdi yarım asırlık adamım, onun için her şeyi birkaç defa okumağa Yüzüm görüyorum. Kara Dimlitrof efendi de şimdi gençliğinde hafızasının kuvvetli olma» wna pek güvenmemelidir. O da yarım asırlık adam olunca. Kim bilir? » Hafızanın kuvvetine gençlikte bile böbürlenmemek lâzımdır. Bazan adamı faka bastıriverirler. Arap halifesi Mansur'un meşhur “kasidei vakvakiye,, hikâyesini bilirsiniz. Mansur kendisi “aklı evvel, denilen cinsten bir hafıza sahibi imiş. Yanın- da her ne okunsa derhal ezberler- miş. Kölelerinden biri de yanında iki defa, bir cariyesi ise üç defa oku nan şeyleri ezber ederlermiş. Bu fevkalâde hafızalıra güvenerek Mansur bir arslik ilân eder, kendi huzurunda hangi şair o vakite kadar hiç kimsenin O İşitmedişi yeni bir gir okursa, bu şir hangi kâğıt öze- rine yazılmışsa onun ağırlığınca para vereceğini vadeder. Birkaç şair ilâna aldanarak hali- fenin buzurunda mahcup oldukton sonra, bir gün bedevi kılığında, başı sarı bir şair gelir, bir kaside okur. Kaside birçok (hayvanların çıkardıkları sesleri taklit (o ederek, halifenin büyük adam olduğunu anla- tan bir medhiye, Fakat öyle bir defada ezber edilebilecek bir şir değil. Mansur kendisinin tekrar ede miyeceğini anlayınca, kölesine, cari. yesine işaret eder. Onlar zatön İki , bin kadar ahali | “© üç defa dinlemeye muhtaç olduk- birtakım uygunsuzluklara taşebbüs etmişlerse de zabıtanın aldığı tedbirler sayesinde bir hâdiseye meydan verilmemiştir. Bu Sabahki Sis Bugün saat yediden İtibar ren şebrimizde bir sis başla mış, saat sekize kadar kesafet peyda ettikten sonra zall olmuştur. Sis, vapur seferlerine mâni olmamış, fakat bazı seferler müşkülâtla yap:labilmiştir. Denizyolları Tekaüt Sandığı Ankara, 7 — Denizyolları, Akay, fabrika ve havuzlar, kıla- vuzluk idareleri memur ve müş- | Kendini tahdemlerin Tekaüt Sandığı Kas nunu (OLâyihası hazırlanmış ve Meclise gönderilmiştir. larından onlardan da bir imdat bula» ranz. Nihayet - “ Kasidei vakvakiye ,, diye Arap edebiyatında tanınmış olan » bu kaside me üzerine yazılmış İse, onun ağırlığınca parayı vermeye tası olun. Bedevi şalrı — Bizim çölde deri bulamadı Hım için, kasldeyi taş Üzerine yazmaya mecbur oldum, der, saraf kapısının önündâ duruyor!, ab Bedevi ağırlığınca par alıp Ari iz ay Tut bir bedevinia akil erdiremiyeceği bir hiyle olduğunu farkeder. Şairi çevirire ler, zorla bedevi kılığından çıkarırlar. Ve zaten Halifenin © sevdiği (Asmai) olduğu anlaşılır. » Bumun gibi, Kara Dimitrof Efendi korusun, hafızasına pek gü. venmesin.. Şimdi lr a Şair hırvatlardan takma adını bir araya getirerek kar- tisında bir yazı okuyup dar — Haci bakalım, tekrar âtl. Der- lerse, bilmem, bali nice olur? Kadınhanında Cumhuriyet Abidesi Kadınhanı, (Hususi) — Bele diye reisi Enver ve jandarma kumandanı Kerim Beylerin him- meti ile vücuda getirilen Cüm- huriyet abidesinin şiar yi mıştır, o Abide ye ve Kadınhanı parkına rek- zedilmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: