20 Eylül 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

20 Eylül 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SON POSTA Seyahat Anketleri Modası Dunkıı atletizm müsabakaları Müsabakalardan sonra Balkan Ohmpıyıdlarını hangi sporcuların götürülecekleri tayin edildi Halktan şikâyetler | Tramvaydan Gramofonun Büyük Avrupa ııııkehnden sonra büyük Koska anketi Vak'a bir gazete idarehanesinde ge-| < v Şer; neşriyat mhüdürü sinirlidir. Bir a - Hağı bir yukarı dolaşır.. — Avrupa, Avrupa, Avrupa.. Muharrirlerden biri sorar: — Ne o üstad, gene Avrupada ka- Tişıklık mı var? — Karışıklık Avrupada değil, benim #klımda.. — Söyleyin de belki bir çare bulu - Tuz., — Dünyada kaç kıt'a vardır. İlk mektebi yeni bitirmiş bir dir çömezi atılır: — Ben biliyorum. — Söyle bakayı — Avrupa, As: Okyanosya! Neşriyat müdürü parmaklarılı &a - Yar: — Beş etti. — Evet beğş tane.. Bir muharrir yerinden kalkar.. — Beş kıt'a birden harbe giriyor, di- Ye bir manşet mi yapacaksınız. — Hayır: Anket yaptırmak istiyo - Tum. — Nasıl bir anket.. — Hani bir gazete büyük Avrupa an- keti yaptı ya. Biz de meselâ, büyük As- Ya anketi yapalım. Muharrirlerden fazla işgüzar bir ta - hesi: — Ben bu işi iyi yaparım. — Sebep? — Sebep gayet basit. Çünkü Asyalı- Yım. — Asyalı mısın, neresinden? Çin - den? Türkistandan? — Hayır canım. Üsküdardan! Bir başka muharrir: — Bu işte ben ondan çok üstünüm.. 997977 'zı Afrika, Amerika, — Ben senelerce Anadolukavağında #turdum. Bütün Boğazı bilirim, hattâ Pendiğe bile bir kaç defa gittim. Neşriyat müdürü düşünür.. — İyi amma bu Asya anketi pek faz- la kari cezbetmiyecek gibi görünüyor. — Bir Afrika anketi yapsak nasıl o- — O daha iyi, hem bu anketi ben pek yaparım. — Afrikaya mı gideceksin? — Afrikaya gitmiye lüzum yok, Af- rika hakkında epey malümatım var, O- tada filler olduğunu, aslanlar olduğu - hu, kaplanlar olduğunu biliyorum. — Nereden öğrendin? — Ben çocukken siyahit Vardı. O anlatmıştı. Sinema resimlerini dizip sinema ma - lümatı hazırlıyan genç te söze karışır. — Bayın bu anketi yapmasını ben doğru bulmadım. Çocukken dinlediği Afrika hikâyelerinin şimdi modası geç- Miştir. Anketi ben daha iyi yaparım, bir dadım ait — Bay, bay; karınız trenden düş- tü, — Acelesi yok, akşama döneceğim, Gönüşte bakarımı. muha- Mektup 174 numaralı Fatih - yazıyor: Gn cleri geç va kit — Hari T Fatihe sef parım, — Ta Gala rasındaki dura lardan hmı o ka- dar insan biner ki; onları taşı hale gelirim. Fakat ne n e rağmen bu halin önü ah Harbiye ârabu- ç r, bir kere de g; r halkın naza lerini celbetmenizi rica aderim. Kaldırım taşlarının şikâyetleri Dnnwd;ı en bedbaht eşya muhakkak va- dikkat- Vazifemiz itibarile daima a -| , altında mah - bunı'nn izzeti . nefsi dokunan öyle va- ziyetler oluyor ki, bir türlü tahammül edemiyoruz. Biz, yüzlerine tükürülecek kadar ba- -|Bir iki « ., a . Şikâyeti Kalabalık bir eve alınmış bit gramo- fonum. Evde büyük bay var, büyük ba- |yan var; bay var, |nıan var.. bayın , >rkek kardeşi var, gayanın kız kar - ,deşi var, Ben bü - tün bunların İ |de âdeta bir o; E) ıkuıık n rı e,.lendı-n—cye met - bur kalıyorum. Bay işine gidince bayan da sakağa çıkıyor. Bir dakika rahat ne- fos alacağ rum.. Fakat buna imkân var m & bayla bü- yük bayan y ar. Onları eg',pn.in meye Onlardan bayanın im diye se başlıyorum. yorlar, Eğlenmek istiyorlar. Gene ben am, gene ben kurulup edilmiyor. Ve kı.çuk büyük her- kes yüzümüze tükürüyor. Bu halin ö - yağı yaradılışta eşya değiliz. Böyle © İ-ynunı_ geçmek için ne yapmalıyız? Bize makla beraber bu noktaya hemen hiç| y ir a gein d üeü dğnk İbir akıl öğretin! — LÜGÂTÜLMİZAH —— Göze dair Göz boyamak — Kadınların yü: rine pudra, dudaklarına ruj sürmele - rine denir. Göz kamaştırmak da para saymak. Göz kırpmak — Buna harfendazlık dahi derler. Cezası vardır. Göze girmek — Kafese girmenin zıddıdır. Kafese koymak - için «lınan tedbir manasına gelir. 'Tok göz — Aç kalmıya mahküm in - sana verilen sıfattır. Göz hakkı — Kılıbık erkeklerin hiç kimseye sezdirmeden yolda rastladık- ları kadınlara bakmaları Sokak arlasın - bir çok Dokümanter filimler seyrettim. İpi gün görmüş bir muharrir: — Dokümanter filimlere istinal e - dip bir alay 1ar atacaksın değil mi? Neşriyat e — Bu da hoşuma gımndı. — Yahu bir Amerika anketi yapsak: — Asya bitti, Afrika bitti. Şimdi de Amerikaya mı geçelim? — Amerika anketi halkı daha fazla alâkadar eder. — Öyle amma Ameriku kimin malümatı var?. İlk mektebi bitiren muhabir çömezi: — Benim var, Kristof Kolombu bi- liyorum, Hani bir sandalla Amerikaya gitmişti. — Buharla, filân işlemiyen motör - süz gemi demek istedin. — İşte O Neşriyat müdürü: — Amerika anketi hakikaten diğer - lerinden iyi olacağa benziyor. Fakat bu anketi kime yaptırmalı? — Ben Amerikaya gideyim.. — Ben çıldırdın mı, Amerikava git - mek için bir alay para sarfetmek lâzım. Bu parayı kim verecek? — Amerikaya gitmeden de Amerika anketi yapılır mı? hakkında — İş gitmeden anketi yapmakta. Ö -| teki türlüsünü herkes yapar. , — Amerikada nece konuşurlar? — Her halde amerikanca olacak! — Amerikanca diye'lisan var mı? . — Niye olmasın, fransızca var, ital- iyanca var, ingilizce var da Amerikan - ea olmaz olur mu? Neşriyat müdürü. Bundan da vaz ge- içiyorum, bari bir Okyanusya anketi iyapsak, Gözlük Vapur kamarası pence - relerinin ufak mikyasta olanlarıdır. Gözü soğuktan muhafaza etmek. için kullanılır. Gözlük tak — İltifat manasını ifade eder.. Şo , vatmanlar çiğniyeme- dikleri adamlara bu tarzda hitap eder- ler, Gözbebeği — Dünyadaki bütün ko- medilerin, bütün trajedilerin içinde oy- nandığı tiyatro. Göz koymak — Kendi isteğile ba - şına belâ getirmeğe teşebbüs etmek. * * Neşriyat müdürü — Gene susuyor - sunuz? — Okyanusyanın nerede bilmiyoruz da, — Ben biliyorum. Okyanusya bir - da imiş. — Sahi mi söylüyorsun bir ada mı? — Evet bir ada, Büyükada gibi, Hey- beliada gibi bir ada, Neşriyat müdürü y rür: — Bu da olmadı, ben Okyanusyayı büyük bir menileket biliyordum Bir muharrir sevinçle yerinden zıp- ar: — Buldum. — Ne buldun, yerde para mı?.. — Yok canım anketin mevzuunu — Beş kıt'a da bitti. Altıncı bir kıt'a var mı da? — Var ya niye olmasın — Neresi? — Koska.. — Koska kıt'a mı? — Kıt'a değil amma orası da bir yer. Bir anket için mükemmel yer, hemen bir muharrir gider.. — Avrupa, Asya, Afrika, Amerika, Okyanusya anketi olur da Kaoska an - keti olmaz mı? Hep bir ağızdan: — Olur, hem de mükemmel olur. Ertesi gün çıkan gazetenin birinci sahifesine şu ilân konulmuştur: «Büyük Koska anketi» Muharrirlerimizden Ahmet Mehmet Yazarsoy bütün Koskayı — dolaşmıştır. Gördüklerini bu sütunlarda yarından itibaren size anlatacaktır. Ahmet Mehmet Yazarsoyun ince ka« lemi bu mevzuu bütün güzelliğile can- Tandırmıştır. olduğunu zünü buruştu |Raif, Nazmi, M. Ali, Pulat yüksek atlamada İstanbul Atletizm birincilik müsa- bakalarının bir kısmı dün, saat «15» de Fenerbahçe stadında yapıldı. Mü- sabakalara GCalatasaray, Beşiktaş, Gü- neş, Fenerbahçe, Vefa, Deniz lisesi ve Halkevi atletleri iştirâk etmişlerdir. Bundan başka müsabakalara Anka- ra, İzmir ve Bursadan do dört atlet iş- tirâk etmiştir. Müsabakalara ilân edildiği gibi sa- at tam (15) de başlandı. Yalnız fede- rasyon galip gelen takıma verilmek ü- zere bir şild hazırlamıştı, bilâhare bu işden nedense vazgeçmiştir. 100 Metre: Müsabakalara (100) metre - sür'at koşusile başlandı ve bu koşu üç seri üzerine yapıldı. Üç seriden finale Vedat, Semih, Cemil - kaldılar, Finalde isge Semih (Ga) on bir saniye ile birinci oldu. Vedat (!hhııye) ikin- ci, M. Ali (Gs) üçüncü oldular. Yüksek Atlama: Birinci Pulat (Gs) 1,80,5 İkinci Haydar (Gs) 1,70 Üçüncü Sedat (Gs) 1,71 10,000 metre: Birinci Remzi (B. J. K.) 38,25 İkinci Petropuliadis (Vefa) 38,30 Uzun Atlama: Birinci Tevfik (Bahn)e) 65.62,5 İkinci Cihad (Gs) 6, Üçüncü Ömer (F. B.) 6,07 Bu müsabakaya İzmirden Hüseyin Şükrü, Ankaradan da Semih Lütfü Or- konkur iştirâk ettiler. Hüseyin 6,76, “|Semih 6,61 atladılar. 400 Metre: Birinci Melih (Güneş) 52,5 İkinci Galip (Güneş) 544 Üçüncü Münci (Ga) 55. Bu mesafenin en iyilerinden olan Münci çok fena bir koşu yapmıştır. - VAĞON ESKİ HAREMİ HATIRLATMAMALI! Gönenden bir mektap aldık. Bu mektubu yazan okuyucumuz Bandırmadan İzmire giden katarda bir vagona üzerine «ka - dınlara mahşüstür. cümlesi yazılı bir lev- hanın asılmış olduğunu görmüş: — Eski harem, selâmlik devrini anlatı- yor, cümhuriyet idaresinde bunun manla- sı ne? diyor. Biz bu fikirde okuyucumuzla birlik de- Şiliz. Bugün harem, selâmlik devrini ya- şamıyan Avrupada dahi, gerek trenlerde, gerek yakın sahil vapurlarında münhası- ran kadınlara mahsus vagon veya ka - mâralar vardır. Bunun sebebi de — kadı- nn kadın olmasıhda,, tablatin yaptığı ayrılıktadır. Remzi 10,000 metrede birinci gelirken Kendisini daha iyi görmek isterdik. 110 Metre Mânialı: Birinci Faik (Gs) 16 İkinci Sedat (Gs) 16,3 1500 Metre: Birinci Rıza (Güneş) İkinci Recep (Güneş) 4,26, Üçüncü İbrahim (Gs) Disk Atma: Birinci Veysi (İ. S.) 44,7 ( İğinı:i Etem (Gs) 35, 30 Üçüncü Yavru (Güneş) 3325 Son yarış 4 X 100 bayrak yarışı idi” Ve bu yarışa Galatasaray, Vefa ve Gü- neş takımları iştirâk etti. Neticede Orhan, M. Ali, Semih ve Münciden teşkil edilmiş Calatasaray takımı 46,4 ile birinci, Vedat, Hilmi, Mufahham ve Füruzandan teskil edik miş Fener takımı 46,7 ile ikinci gel di. Ve İstanbul Atletizm birincilikleri- nin yeni bir kısmı rekor elde edik meden bitti. İkinci ve son kısım da bugün Fener- bahçe stadında yapılacaktır. Yazıyı bitirmeden nazarı — dikkati: mizi celbeden ufak bir meseleye temas edelim: Fener stadının pisi ları için Atletizm Federasyonu — tara: fından yapılmıştı. Dün de gene atle tizm federasyonunun bir birinciliği ya pılıyordu. Buna rağmen stad na- mına — kapıda — (25) kuruş dü- huliyenin alımması — doğru — değil. dir. Atletizmin inkişafını — istediğimiz şu sıralarda daha uzun müddet dühu: liye almaktan vazgeçmeliyiz. Selim Tezcan Balkan Olimpiyadlarına Gidecek atletler seçildi Dünkü R.'kan oyun: seçme — müsabakalarından (Lütfen sayfayı çeviriniz) Farzedelim ki kadın çocuklhıdur. ço - cuğuna süt verecektir, memesini erkek- lerin önünde mi çıkaram, farzedelim — ki soyunup dökünmek , zrarında kalmış - tar, bunu da erkeklerin önünde mi yap- sın? Hem efendim, uzağa gitmeğe ne ha- cet, bizzat erkekleri bile. ikiye ayıran va- gonlar yok mudur? Bigara içenlerle içmi- yenlere mahsus vagonlar ayrılmamış mt- Gır? Kraldan ziyade kral laraftarı olmu- yalım. * Bay -Ahmet Nuriye Güzete sütununda — latsilar vermek mümkün değildir, herkesin eline gecen bir sahifedir, sarih adresinizi veriniz, dakto- rumuz size tavsiyelerde bylunrun Burada Kısaca söyliyelim: Uzvi- olmadıkça teda- visi kabildir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: