7 Mayıs 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

7 Mayıs 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KARSA DÜRBUNL Çi A N BAKANLAR Bir Türk soruyor: “Karstaki zelzeleni da değil, 1 topraklarında ol- i arasındaki farkı ımızı isbat etmek için akından bile göze dar azdır: Kars ardımile, yıkıları 3000 lira kadar ra ı:.—;.uı. rış ki, adam ba- r lira düşeceği bile şüphe- i bir ifadeye leti Erzuru - | memuru | tarafı bu kadar. “n İstanbu'a bir Japon askert heyeti geldi, heyet buradan Balkanlara gidecektir- Rıhtım boyundan köprüy: hanlarvm apartımanlarını birer birer do - şarak temellerini yokladı. Zel- zele bu, ne olur ne olmaz, Kars- yana doğru da bir yürü- e hazı 1 davranmak, | la yarıklar ve çatlaklar diden kapatmak ge - | Belediyenin 2 milyon Lirasına haciz Paristeki Sen mahkemesinin, İstanbul Belediyesi hakkındaki | haciz kararı, dün, İstanbul Be- zengini bu felâket önün | Jediyesine resmen bildirilmiş- cebine atarak portfö- | tir. Haciz Boer Marşal ve Os- rak şöyle dursun, | Manlı Bankasında belediyenin niş, Mevcud paraları hakkındadır. rını kavuşturarak beton dı- | Konan haciz 500 bin altın frank, ları arasma çekilisiştir. yani 2 milyon Türk lirası kıy- | Böyle vaziyetlerde iane ola - | Metindedir. rak toplanacak bir kaç bin, hat: Dün, Belediyeye yapılan bu tâ kırk elll bin lira Digor nahi- | tebliğ, epeyce telâş ve heyecan yesinde ölenleri diriltmez; yıkı- | uyandırmıştır. Bunun üzerine lan ocakların yeniden yapxlr—ı:ı - Beledıyulc reis muavininin baş- sına değil, bacalarının yerine | ks'ı!ıvrda bir toplantı yap.l- konmasma bile yetmez ama, pa- | mış, meselenin hukuki vaziyeti ra, her yerden ziyade burada bir | görüşülmüştür. vatandaşı bir vatandaşa, bi: ni Türkiyenin havasını teneffüs le,, çok memnun olduğu - nu da ilâve etmiştir, Japon heyeti dün şehirde ge- | zintiler yapmışlardır. Beş aydan beri Avrupada seyahatte bulu- nan bu heyet bir iki güne kadar Balkan memleketlerine gidecek tir. Kadın ticareti Yasağı Reşit kadın ticaretinin yasak- | hakkında 11 birinci teşrin 1933 de Cenevrede imzalanan arsıulusal mukavelenin tasdiki- ne ait kanun dün vilâyete bildi- rilmiştir. Bu mukaveleye göre; bir baş- | nın ihtiraslarını tatmin et- mi | Yeni Kurulan Fabrıkalar Şehrimizde bulunan Sümer Bank umum müdürü Nurullah Esat bu akşam Ankaraya gide- cektir, Nazilli fabrikasının temel at - ma merasimi 20 mayısta yapıla caktır. Kayseri ve Konya Ereğ- lisi fabrikaları inşaatı bitirilmiş tir. Kayseri fabrikası 1 temmuz, Ereğli fabrikası da 1 teşriniev - | velde işe bışlayacuklardır Yeni yapılacak çimento fab - | rikasımın inşaat projeleri de ya- | pılmaktadır. Yeni kumaş fabri - kalarında köylüye ucuz elbise temninine de önem verilmekte - dir. Feshane fabrikası şimdilik bir takım elbiseyi 5,5 liraya çı- İ sanrı bir insana perçinleyen top- ük duygüsünün başlıca deli - Kars felâketine dürbünle ) Türk zengini henüz ce - bir tek lira çıkarmamış Şuna göre bu duygunün sı- fırdan yukarı bir sıcaklığa va- Tamadığı anlaşılıyor. Kars zelzelesi bize yüzlerce evim yıkıldığırıı ve yüzlerce 'Tür sünü, varalaııdıı mı bıl bır şey oşr:.tı. Yur - dun bir bucağını allak bullak hareket, bizim kendi ken - izden başka herkese ve her eye karşı tasasızlığımızı biraz olsun sarsamamıştır. ve nahiyesindeki evlerden çok ev- vel zenginlerimizin insan taraf- larının yıkılmaya başladığını or taya çıkarmıştır. Ç Peyami SAFA —- —— —- —- Rıhtımdaki saç lev- halar kaldırılacak Galata rıhtımınin Mumhane ka pısından Köprüye kadar olan kısmı üzerindeki demir parmak | bulda eski lıklar saç levhalarla örtülü va- | olan Japon sefareti ateşemilite- | ziyettedir. K Şehrin en işlek bir yerinde Digor | Haciz kararı, belediyenin vak- tile istikraz yaptığı Periye Ban- kasından ayrılan hâmiller tara- fından koydurulmuştur, Be!m'ı- ye Periye Bankasi!e fakat, bu bankadan ayrılan di- | ğer hâmillerle anlaşamamıtşı. Dünkü toplantıdan sonra, key diyet, Avrupada bulunan Vali ve Belediye Reisi Mutüdatm Us: tündağa bildirilmiştir. Haciz kararının kaldırılması için he- men hukuki yı k, teşebbüsle şı.*_ıccknr Parise ayrıca avukatlardan mü- teşekkil bir heyet gönderilecek. tir. Japon heyeti Dün geldi Dün Berlinden İstanbula altı kişiden mürekkep bir Japon as- keri heyeti gelmiştir. Bu heyet | General Ando, kaymakam Kita ni, Noda, Şibayama, Akiyama, Haşimotodan mürekkej Perapalas oteline inmişlerdir. General Ando dün bize İstan bir silâh arkadaşı ri kumandan Yaşinak'ı ziyaret | için geldiğini ve burada resmi göze batan bu çirkinliğin kal - | bir vazifesi bulunmıdxgmı söy- dırılması düşünülmektedir. lemiştir. General, “burada ye - üzere reşit bir kadın veya | bir kızı, kendi rizasile bile, baş: | ka bir memlekette fuhş yapmak Te DA maksadile kullanan, sürükleyen | 9 Mayıs günü veya baştan çıkaran-kimse, suç | Yapılacak şenlik unsurlarını teşkil eden fiillerin her biri ayrı ayrı memleketler - de yapılmış bulunsa bile ceza - yancırmır. itibaren şehri donatmağa baş - Teşebbüs ve kanuni hudütlar | layacaktır. Sokaklâra camekân- çinde kalmak şartile ihzari fi - | lar içinde vecizeler asılacak, bu iller dahi cezalandırılır. vecizelerde, C. H. Partisi um - " eee deleri propaganda edilecektir. Okumıyan çocukların |— Baldiye dün nakil vasıtaları babalarına ceza şirketlerine tebligat yaparak, Kültür Bakanlığı mühim bir | hakil vasıtalarının 9 mayıs gü- tâmim göndermiştir. İlk - tahsil kıl. çağında olup mektebe gitmeyen Di gşmduzu AYU Aa'rlı. ee cocu&lırm mikdarı tesbit edile- | “Tektrikle süslenmesini bildir - miştir, cektir. İstanbul ilk tedrisat mü- fettişleri dünden itibaren faali- C. H. Pafttisi İstanbul vilâyet yete geçmişlerdir. merkezi önüne dün bir tak ya - Istanbulda (80) bin kadar ilk | pılmağa başlanmıştır. 9 mayıs tahsil çağında çocuk bulunduğu | günü şehir tiyatrosuna ait iki salon da Halkevleri emrine ve tahmin ediliyor. Resmi ilkmek- teplere devam eden talebe mik- | l L L ada konferans- lar, müsamereler tertip edilecek darı 60 bindir. tir . Mektebe devam etmeyen ço- cukların velileri hakkında, ka - Mekteplerde de ayrıca mera- gim yapılacak, talebelere, parti- nuüni takibat yapılacaktır. Tet - kikat neticesinde elde edilecek nin tarihçesi, faaliyeti hakkın - | da konferanslar verilecektir. karabilmektedir . 9 mayısta toplanacak C. H. Partisi dördüncü kurultayı mü- nasebetile. belediva ae arlda d0 rakamlar bakanlığa bildirilecek | tir. “TAN “ n tefrikası * İS. Erik Çiçekleri MAHMUD YESARI kıntının ezici yorgunluğu var- dı. Bu bakışlar, yabancı gözlerin | görmelerinden korkan, suçlu ba kışları idi. Elini, sinirli bir ham- | le ile cebine soktu ve koparır gi- | bi çekerek bir deste banknot çı- kardı; titreyerek bana uzattı: — Al.., İşte... Elinde tuttuğu banknot des- Beni görünce, boynuma a- | tesini bir an evvel atmak, elleri- tılmasını bekliyordum. — Hayır! | ni yakan bir ateşten kurtulmak Bir adım geriledi. İlk hareketi | istiyor gibiydi. payarak ağlamağa başladı. *Benim telkinimle kuvvet alan enerjisi artık tükenmişti, Önu, teselli etmek istiyor - dum, Fakat bu gütdüğüm mak- sada uymuyordu. Ö, kendisini, | mahvolmuş sanıyordu. Halbu - ki ben, ona, belki kendi düşün- L düğünden daha parlak, daha göz kamaştırıcı bir ileri hazırlı- yordum. Lâkin, bunu şimdi söy- zamanı gelmışıı Üzerinde ban. ka kuşıgı duran banknot deste- sini alarak, bankaya gittim; Yü dürü gördüm. Banknot destesi- ca, şaşırdı. Sonra anlattım: — Fazıl Bey, benim dostla - rımdandır. Bankaya yatırmak üzere kendisine arasıra para ve- ririm ve gene onun vasıtasile bankalardan para aldırırım. Ge- ni yazıhanesinin üstüne koyun- | sağ elini ceketinin sol cebine gö türmek oldu. Onun manyatize edilmişe ben ziyen hali, beni de manyatize et- mişti. Ben de onun gibi tutuk du | rüyordum. O, parmakları cebinin kenarı- na takılı, bir müdde:, öyle dur- du, Sonra... Bana, kendi asil ruhunu an - lıunıır için, bundan daha gü - zel, daha yerinde bir jest yapa- mudx. Kollarımı boynuna doladım: — Vah, yavrum! Vah, çocu - ğum! O, benim için hırsızlık etmiş- ti, fakat yaradılışında hırsızlık liyemezdim. Bu iş, ortaya çıkmalı, dediko- dular dört bir yanı sarmalı ve onun benim için hırsızlık ettiği açıkça anlaşılmalıydı. Bana, bu, lâzımdı.. © gün, Fazılın sinirleri bir az yatıştı; sevdim, okşadım, e- vine gönderdim. çen gün hesabı carim olan ban- kadan üç bin lira çektirecektim. Fazıl Beye rica ettim., Fakat ge- tirdiği parayı sonra hesab at - tim, bin lira fazla... Allahtan o- lacak bu fazla bin liranın üre - rinde bankanızın kuşağı var... İ- ki üç gündür de Fazıl Beyi gö - | rememiştim. Bugün, çok <irkin Bana, bir cizara ver, çocu - ğum... Bunu ne zaman hatırla - sam, yezimde duramam... Bu, gö rülecek, görülmeğe değer bir sahne idi çocuğum! Sonra... Etrafımızda kimse - ler olmadığı halde, o, belki yap tığı hareketin kendi de farkında olmadan, başını iki yana çevir- di ve korkak korkak bakındı, yoktu Bunu sırf, benim için, tik sinerek yapmıştı. Kollarımı boynuna dolamış, ona bakryordum. Ö da, alt duda ği titreyerek bana bakıyordu; gözlerini kırpıştırdı, ellerile kol larımı tutup boynundan çekti. Sendeler gibi yürüdü, bir kana- peye yığıldı, yüzünü ellerile ka- Onun bana verdiği banknot destesini sakladım. Zavallı, o kadar acemi bir hırsızdı ki bank not destesinin üstündeki banka | kuşağını bile âöküp atmamıştı. kadaki hırsızlık meydana çıktı ve mesele bütün çıplaklığile pat lak verdi. Ve Fazıl yakalandı, Aradan iki gün geçmişti; ban | bir haber duydum. Derhal Fazıl Beyin bir dalgınlığa kurban git- tiğini anladım. Banka müdürü, dikkatli dik- üme bakıyordu; bakış- larından, bu martavala hiç te i- nanmadığını anlıyordum. Yal - nız, arasıra göz kırpıştırışından, bu işte, bir kadın parmağı oyna Benim için, harekete geçmek dığını sezinlediği belliydi. Beni, kadar uzanan saç levhalarda yakında kıldırı!ıyor’ve © güzel m kıyının çirkinliği gideriliyor |KÜÇUK HABERLER * Moskova Devlet tiyatrosu sanat kârları tarafından 9 Mayıs 935 Per- nbe akşamı saat 20,30 da Beyoğ- handa eski Fransız tiyatrocu binasın. da Kızılay kurumuna bir müsamere verilecektir. Davetiyelerin Eminönü kaza merkezinde tevziine başlanmış- tır. * Lehistan sefiri Comte Potocki dün Varşovadan şehrimize gelmiş ve kakşamki trenle Ankaraya gitmiştir. | * Yunanistanın yeni İstanbul baş konsolosu — Triyandafilidis. evvelki gün şehrimize gelmiştir. * Çin hükümetinin yeni Anka: elçisi bugün İtalya vapurile şehrimi- xe gelecek ve iki gün sonra Ankal gidecektir. * Hangi mıntakaların mektep bi- nasına ihtiyacı olduğu hakkında Ma- arif idaresi tetkikat yapmaktadır. Ba- zi mıntakalarda mevtud mekteb ve binaları ilâveler yapılmak - süretile | genilşeletilecektir. Ecnebi mektepleri — talebesizlik yüzünden birer birer kapanıyor. Dün de Kadıköyünde bir Fransız mektebi kapanmış ve vaziyeti reamen Maarif idaresine bildirmiştir. £ müdürlükleri tali « idan şonra, İs - KENÜÇ D Dar kurulmuştur.. Burada, ortg tedrisat mülesyeseter e ait CoS * yalar imulalasü ödilecektir. * İstanbul ilk tedrisat müfettişle- ri dün öğleden sonra toplandılar. Ye- ni Maarif müdürü - Mehmed Emin, müfettişlere bazı direktifler verdi. Ye ni çalışma yılr hakkında bazı esaslar tesbit edildi. * Lise ve orta metkeb müdürleri, Gün Maarif müdürünün yanırıda top- landılar. Bu toplantıda, imtihan prog ramları, mümeyyizler tesbit edildi. | Yeni talimatnameye göre, nasıl hare- ket edileceği, alâkadar mekteplere bildirildi. * Milli reasüranı umumi müdürü Refi Celâl Bayar, Atinadan şehrimi- ze dönmüştür. | —& Tapu ve Kadastro tatbikat mek tebinin yıllık imtihanlarına 18 Hazi- randa başlanacaktır. İmtihanlar bir ey sürecektir. Mektepten bu yıl 41 kişi çıkacaktır. Birinci sınıfta $3, ikin- ci sınıfta 41 talebe vardır. * Üsküdar tapu binasının tamiri- € başlanmıştır. Binaya gelecek sene ir kat daha çıkılacaktır. * Kadastro mıntaka komisyonla - dinledi, dinledi, sonra adresimi aldı: — Çok teşekkür ederiz, hanı- mefendi... dedi. Fazıl Bey, bizim çalışkan, namuslu, değerli me - murlarımızdandı. Önün, bu sv- retle temize çıkması, bizi de memnun etmiştir. Şimdi m'ili- riyete haber gönderip hakikati bildireceğim. Fazıl Bey de me- muriyetine devam edebi Ö zaman müdürün yüzüne, yü zümü yaklaştırdım ve fısıldar gibi: izden bir tek dedim. Müdür, soluklarımın — 1lıklı ğından şaşalamışa benziyordu, kekeler gibi göylendi: d'— Emredersiniz, hanımefen- Onun haline. güleceğim tut- muştu. Bir kahkaha kapardım, Oxlc çılgın çılgın, pervasızca ordum ki, zavallı adam, | tün şaşırmıştı; gözlermi açarak yüzüme bakıyordu Katılacak gibi gülüyordum. Müdür, elini alnından geçir - mişti. Bana; kendi kendine: ricam var, Gözleri biribirinden boyala * -ıyla ayırırlar. Ozanların ozanr sözlüklerinde gök gözler vardır | ki, ışıltılr denize benzetilir; kap kara gözler vardır,yıldızlı gece“ lerden düşmüş iki parçadır de “ nir; kumral gözler vardır ki eri- miş altın pırı mıştır sanılır. Benim ozanlığım kıttır. Gü - zel, gözalıcı buluşlarla konuş - masını beceremem, Gözleri, bü- | yalarının pırıltısıyla biribirin * den ayırdetmek - sade! |le süsleyemediğim içindir ki, Ponların arasında daha derin ay- | rılıklar bulmağa çalışırım. Bence, gözler biribirinde: beklerinin ve aklarının büy iğü, küçüklüğü, çeşit çeşitli - le ayrılırlar. Kocaman yassı bir akın için- de küçücük çivi başı gibi gözler- den - boyaları ne olursa olsun - ürkerim, tiksinirim biraz. Akları dar, bebekleri kocaman gözler bana kör, görmiyen bir bakış karşısındaymışım duygu- sunu verir, Gözlerde en bakılacak nesne akla bebeğin arasındaki uygun- luktur bence, ği, küçük göz- ler küçücük bir delikten yeryü- züne, kurnazlıkla, hinlikle ba - kan adamlarda vardır. Akı dar, bebeği büyük gözler | apaçık açılmış, ardında ışık yan | mtyan karanlık bir pencere ö - nünde durduğumu sandırır ba- na. . Gözüne bak adamın anla! di- ye bir atalarsözü var mıdır? Bilmiyorum. Yoksa, onu da ben uydurdum demektir. Orhan SELİM 25 inci yıi İngiltere kralı beşinci Ge - örges'un tahta çıkışının 25 inci yıldönümü olduğundan dün öğ- leden sonra Beyoğlundaki sefa- Tet konağında bir garden parti mensup bir çok kimseler sefir £ ler ve konsoloslar garden parti- ye davetli idiler. — , Dün sefarethaneden kral haz retlerine İngiliz kolonisi nâmı - na tebrik ve sadakat telgrafla « rı çekilmiştir. ——— — rı çalışmalarına devam ediyorlar. I » kinci komisyon müdürlüğü, Unkapa» nında Timurtaş mahallesinin kadase trosunüu da bitirmiş ve tapu senetle- rini vermeğe başlamıştır. Zindankapı mahallesinin kadastrosu da - tamam- lonmıştır. * Avukat Alâeddinin yanında kâ« tiplik yapan Sadeddin,, kardeşi Meh- med Talât tarafından bıçakla yara« lanmıştır. Sadeddin hastaneye kaldı tılmrtşır. Mehmed Talât yakalanmışe tır, İ * Belediyenin tesbit ettiği depo yerlerinden başka yerlerde fazla mik- darda gaz ve patlayıcı maddeler bu- | Junduranlar hakkında takibat yapıl- maktadır. Son zamanlarda birçok gaz | ve benzin müsadere edilmiştir. Bun- lar satrlacak, yarı parası ceza olarak belediye tarafından alımacktır. | Ah! Bu şimarıklık! Şımarık alışmak! Bu, ne fena bir şey Hemen teklifsizlik takınmıştım elimi omuzuna koydum: — Sizden bir tek ricam var... | Gütdüğüme bakmayımız. Sinirli- yimdir de ondan... Ara sıra, böye le sinirim tutar. Müdür, başımn: sallıyordu: — Anlıyorum, hanımefendi, anlıyorum. Ne emir buyurulu - ? Ona, ciddi bir tavırla söyle « dim: — Fazil beyi, tekrar işe alır- sınız, Bir kaç gün sonra, o, ken- diliğinden istifa edip çek'lir. — Emredersiniz! İş adamları, işlerinin dışındâ, ne kadar kör acemi, toy nhıvor- lar! Eğer onunla Her hangi pâara. hesap işi için konuşmuş '-"' saydım, kim bilir ne ka-lar zekir ne kadar uyanık olurdu. Fakaf şimdi elinden silâhı düşmüş Hİf kılıç mübarizi gibi şaşkın şaşk! duruüyordu. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: