22 Ocak 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

22 Ocak 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Km 34 Otomobil aktörleri Göz muayenesine tâbi tutulmıyacaklar mı? a ei Göz mütahassısı Hayri Hakkı B. raporunu Emanete verdi Taksi şoförleri ne olacak? Amisterdamda toplanan bey- belmilel göz hekimleri kongre- sinden avdet eden Cerrahpaşa tanesi göz bastalıklerı mü- tahassısı oODr. Hakkı © Hayri Bey — kongre müzakerat ve mukarreratı ba- kkında hazırla- dığı raporu E- Manete © ver- miştir, Bu ra- Porda © şoförle- rin göz muaye- meleri hakkında mühim (teklif Ve tasavurlar vardır. Hakkı Hayri B. dün kendisile Börüşen bir muharririmize bu bususte şu malümatı vermiştir: — Cöz hekimleri kongresinde Şoförlerin, şömendüfer ve vapur sevkedenlerin göz muayeneleri hakkında mühim müzakereler cereyan etti. Bizi Bilhassa söför- ler alâkadar ettiği için, bu hu- Susta kongrede söylenen müta- Isaları ve tebllür eden umumi kanaati bir vararla Emanete bil dim. , Malüm olduğu üzere şoförler iki kısımdır. 1 — Profesyonel #oförler. 2 — Amatör şoförler... Profesiyonel şoförlerin rüiyet kabiliyeti için muayyen bir had tâyin edildi, yani lâakal bir gö- Zünün tabii olması şartı konuldu. Tabii göz demek beş mektre mesafeden zaviyeye tekabül eden küçük harfleri gören göz demek- tir, İkinci göze gelince, bu güzün altıda bir rüyete kadar düş- mesi kabul edilmiştir. Herkesin gözü tabif rüyete malik değildir. Hatta şimdiki halde biz, şoförlerde bile göz - lerde tâbii rüyeti | aramıyoruz. Beynelmilel kongre şoförlerdeki göz muayenesini daha sıkı bir kayde tabi lutmak istiyor. Amatörlere gelince : Kongre, Profesyonellere mukabil, bunla- nn göz muayenesine Ji - ha Çünkü emele mile hususi bir zevktir, Avrupa ve Amerikad. amo- törler taksi otomobil şoförle- rinden çok fazladır. Bugün dün- Yada bir amotör şoför meselesi Vardır, taksili şoför ikinci dere- Sede geliyor. i Amotör şoförler, zengin âdam- lardır, şehre geniş yolları takip pierek uzak yerlerden gelirler. 2ima tehlikesiz yolları tercih *derler, Çünkü şu yoldan gide- çeksin, diye onlara emir veren müşteriye tâbi değildirler. Darüilfünunda: Neşet Ömer B. geldi dj Darülfünün emini Neşet Ömer n Ankaradan avdet etmiştir. maileyh Darülfünun kadrosu- v vekiller heyetinde tetkik te midmzmme siulamistir. | edecektir. Dr. Hakkı Hayri B. Rüyet kabiliyeti kâfi olmıyan zengin bir adam kendisini teh- likeye koyorak otomobil kullan- maz, Halbuki profesyonel $0- för için otomo- | İade edilecek bil bir ekmek ve kazanç va- sıtasıdır. Rü- yet (kabiliyeti tabii olan bir adam kat'iyen kaza yapmıyan adam demek değildir. Asap dikkat, sür'at intikal gibi has- sair vardır ki rüyetin fevkinde olarak bunlar kazanın önüne geçmekte mühim âmil olabilirler. Bilfarz muayene neticesinde bir adamın rüyet kabiliyeti kâfi görülüp te bu adam ondan sonra bir kaza yaparsa mes'ul kim olacaktır, şoför mü, yoksa mua- yenesini yapan doktor mu? Bina- enaleyh hususi otomobil kulla- nanları muayene etmekte de her hangi bir uzvi noksanından do- layı Kaza vukua geldiği takdirde bütün mes'uliyeti kendisine raci" olacağına dair kendisinden bir senet aldıktan sonra, ondamın otomobil kullanmasına müsaade edilmelidir. Bu suretle meselâ bir közü kör olan bir adam ebediyen otomobil kullanmak zevkinden mahrum kalmıyacaktır. Şimdi tek gözlü adamın otomobil kul- lanmasına müsaade etmiyoruz. Halbuki bu tek gözlü adam, pek dikkatli, pek itinalı hareket ede- rek hiç bir kaza yapmıyabilir. Senin bir gözün yoktur, sen mutlaka kaza yaparsın demek doğru değildir. Halbuki bu adam olanca dikkat ve teyakküzünü sarfederek hiç bir kaza yapmı- | yabilir. Kongrede bütün O bunlar mevzuu bahsoldu ve karar ha- linde tesbiti için bir sene müh- let verildi. Bu müddet zarfında hekimleri tetkikatiarına de- vam edecekler ve bilâhare vere- cekleri kararı ya Cemiyeti akvam müracaat ruya (o hükümetlere tatbikini ederek o mukarreratın rca deceklerdir. Ben raporumu Emanete ver- dim. Beynelmilel kongrenin ve- receği kararın bizde de tatbiki gayet doğru olacaktır. Şimdiki halde bizde otomobil amatörleri taksi şoförleri gibi göz muaye- nesine tâbidir. Emanette: — Beyoğlu yangını nasıl olda Şehremaneti İtfaiye müdürlü- gü Beyoğlu yangını hakkındaki raporunu henüz Emanete verme- miştir. Rapor esaslı tetkikat için birkaç gün daha teehbür bütü bank i vasıtasile, yahut doğrudan « oğ- | ön banka ve bankerlerin 19 —. Maaşlardan kesilen vergileri memurlar geri alacklar Memur maaşlarından kazanç maarif ve saire gibi (o vergi- lerin ö.kesilip kesilmemesi hak- kında Delterdarlıkla idrrei hu- susiye müdürü Cemal Bey ara- sında bir noktaj nazar ihtilâfı çıkmış, Cemal B, bu vergilerin tevhidi küsurat kanununa göre kesilmemesini müdafaa elmiş,me- | sele Maliye vekâletine bildiril- mişti, Maliye vekâleti Cemal beyin noktai nazarının doğru olduğu- nu bildirmiştir. Şimdi maaşlar- dan kesilen bu paralar memur- | lara inde edilecektir, Cemal B. Defterdarlığı bir tezkere yazarak paraları iste- miştir. Paralar alınmea memur- lara dağıtılacaktır, Kesilen para kazanç için yüzde 5, mektep vergisi için yüzde |, maktu ver- gis için de kazancın yüzde 3 üdür. Kıymetli bir genç Ordulu Hüseyin Ayni Beyin Pariste tahsilde bulunan oğlu Ahmet Avni B, 5 “e. kısa bir hasta - lığı o müteakip gözlerini yum -! muştur. , Ahmet Avni B. tayyare mü- bendisliği tahsil etmekte idi. : Memlekete kıys metli' bır irfan hamulesile dön- mesi beklenilen bu gencin gurbet de ölümü acı ve hüzün ver. ov. Merhuma magfiret dileriz, ailesine taziyet beyan eyleriz. ——— Ba gŞ ga: e e ENÇ İngiliz lirası Kontrol'ne netice verdi? İngiliz “ lirası dün © borsada 1028;25 © kuruşta açılmış ve İ ve ihktikâr gibi Eczânelerin tahdidi etrafındaki | münakaşa mevzuu gün geçtikçe genişlemiş ve ortaya ilâç fiatları doktor ve ecza- cıların hataları,$ < Ecza patentli ilâç kul lanış, ecza fiat-ş larında tehalüf men 'inden bir çok mesele - ler çıkarmıştı. j Dünkü nüs-$ yüzde zacıların dokto ların bir ll nın ilâçlarda ha- ta ettikleri ve bazılannın da kimyevi oOhas itibarile biri - birine müsavi oldukları halde bunlardan fiat itibarile fazla olanlarını tercih ettikleri şeklin- deki iddinlarmı işaret etmiştik. Dün bu husustaki anketimize devam ederek bu düşünceler hakkında doktorlarımızın bir kıs- ımı ile görüştük ve kendilerini aşikârdır. » da hayli müteessir bulduk. Bir doktor bir kısım eczacılar hak- kındaki iddianın varit olduğunu eczanelerin oihtikâr yaptıklarını, bazılarının da hatta “limonat ro- je ,, gibi basit ilâçlar da bile matlüba muvafık iş yapmadıkla- rını söyledi ve dedi ki: — Her meslekte hata eden insanlar bulunabilir. Fakat kirli çamaşırların alâmeleinnas teşhiri doğru olmaz. Herkes bu gibi va- nuni tedbirlere müracaat edebilir. Gülhane hastanesi marazı teş- rih hocası Dr. M. Latfi B, de meslekdaşının bir kısım fikirleri- ne iştirak ederek şunları söyledi: — Her hangi bir meslek er- babı arasında . olursa olsun, ya” 1029,5 « kadar yükseldikten son- ra 1028,75 kuruşta kapanmıştır. Akşam son. borsz tahkikatı ve vaziyet hakkında kendisi ile gö- rüşen bir muharririmize borsa komiseri Hasan B. Şu izahatı vermiştir ; — Vaziyet iyidir. Şebrimizde kânunusani çarşamba günü yap- mış oldukları kambiyo satışları hakkında mutat kontroldan baş- ka yapılan umumi kontralu şim- di ikmal ettim, Netice Maliye müsteşarı beye bildirilmiştir. » —— e — Himuyci etlale teherru Himayei etfal İstanbul merke- ! zi anneler birliğinden: İsveç sefiri cenaplarının refikası Ma- dam Valenberg anneler birliğine fakir ve kimsesiz çocuklara tevzi olunmak üzere çorap, gömlek, | entari ve iç fanilası gibi çocuk çamaşırı hediye etmiş ve taalh- hüdatı seneviyesi olan otuz lira- i etmiştir. Madam Va- pılan hataların böyle herkesin huzurunda münakaşasını doğru bulmayorum. Bilhassa (eczacılık ve doktorluk gibi birbirine çok yakın ve merbut iki meslek müntesiplerinin böyle münakaşa- lar yapmaları çok hatalı bir iş- tir. Yapılmış bir hata varsa bun ar bu işi kendi aralarında hallederler. Bu işlerin bilhassa böyle umu- mi surette kıretikine vaziyetin hiç tahammüü yoktur. Sonra mutabiplik devrine rücuu mucip olur. Bazı doktorların pahalı ilâç kullandıkları iddiasma gelince, bazı fabrikalar vardır ki ilâçları daha müessirdir. Diğer bazıları da vardırki tesirleri o kadar görülmüyor. Bunun için doktor- lar tesirlerine kanaat ettikleri ilân kullanırlar. Bu asla lüks değildir. Ayni malzeme ile yapılan bir yemeği düşününüz. Bunlardan © birisini ağzınıza alamaz diğerini İezzet ve tesir itibarile harikalâde bu- ulursunuz, Halbuki ikisi de ayni VAKIT. — 22 Kânunsani ahaliye ve hatla dok- $ sonra fiatlarının yüzde 10'dan 1 yüze hamızda ban <) pahalılaşmasının sebebi > 5 iy yg yg eczacıların bu iddiaları karşısın- | nisbeten sapa yerlerde bulunan | ziyetler karşısında icap eden ka- | 1980) > Pafenteli ilârlar 5 Doktorlar eczacı'arın iddialarına cevap veriyorlar Ayni malzeme ile pişirilen iki ayni yemeğin arasında bazan dağlar kadar fark vardır! ilâç fiatlarının yüksekliği hakkında yeni bir iddia malzemeyi taşıdığı için bunların birbirine müsavi olması icap İ ederdi değil mi? yy yy yay depolarının $dir ve olamaz. Halbuki değil- Pişiriş farkı var- idir, san'at ve İtorlara ilâç satmalarınıni malzemeler sra- sında hususiyet farkı vardır. Bu değişmez. Bunun içindir ki doktor tesirine kanaat ettiği ilâcı kul- lanmıya mecbur ve murterdır. Eczacılarımız onun tesirleri cihetini bize bıraksınlar, çünkü bunu onlardan ziyade biz biliriz, Esasen bu gibi (O bahislerin de böyle değil ancak bir ilmi ma- bfilde münakaşası fikrindeyim. dele : Yeni bir iddia Dün maruf bir ecza deposu sahibi de ecza fiatları üzerinde- ki pahalılık hakkında şu dikka- te şayan iddiayı ileri sürdü: Eczanelerin o tahdidinden ve ecza depolarının ahaliye ve hatta doktorlara ilâç satmalarının men'inden sonra ilâç fiatlarının aledderecat yüzde ondan yüzde yüze kadar pahalılaşmasının se- bep ve hikmeti aşikârdır. Tıbbi müstahzarların ve hatta balık yağlarının ve bütün dünyada aktarların bile satmasına cevaz verilen aspirin, kinin gibi kom- primelerin ve hatta karbonatın, fosfatin gibi çocuk gıdaların ahaliye ve hatta doktkrlara bile satılmasının men'i, ilâç fiatları- nın ihtikârında büyük bir âmil olmuştur. * Piyasa mahallindeki eczanelerden < bile (30 kuruşa tedariki kabil olan Aspirin Bayer komprimelerinin bazı eczanelerde 40 - 50 kuruşa satılması ve bu- na mumasil pahalılık makul de- Mademki ecza deposu mes'ul bir eczacı tarafından tedvir edilir, şuhalde bu depoların ser- bestçe reçeteli, reçetesiz müs- tahzar satamamalarına ne sbep vardır ?. Bazı eczane sahipleri daima depoların ilâç satmaları yüzünden maişetlerini (o kazanamadıklarını iddia ederler. Bu rekabet iddia- sile biçare vaziyette kaldıklarını söyliyen eczane sahipleri bilme- lidirler ki eczacılığın terakkisi ecza depoları ile rekabetten değil, 'âboratuvar imalâtane, fab- rikalar tesis etme erinden, Av- rupanınkine muadil, müstakzerat ihzarına başlamalarından doğar! m Mısır seliri ilâç kadar | Tekaüde sevkediliyor Son posta ile gelen Mısır gazetelerinin verdiği malümata göre, . Mısır bükümeti Türkiye elçisi İbrahim Ratip Beyi teka- üde sevketmek üzeredir. 17 kânunusani tarihli Essiyase gazetesi, Mısır elçilerini bu şe- kilde işlerinden çekmenin doğru olmadığını yk tadır. mite.

Bu sayıdan diğer sayfalar: