22 Ekim 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

22 Ekim 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

adi a Teşrinievvel 1932 a Üç cinş züppe İ olr, ak olur, kara olur, sarı tn alatarkayı itiyar olur. O- gamı gi Ki vardır. Alaf- b ,. Ppeye her yerde ad e<Üisiniz, Havada, suda, ka- e e er devrin, her tarihin di, tipidir. Zöppesiz Mel üne iÇ * “pPpesiz bir devir in Zörmemiştir. » taki; fukaralık gibi bol, Sibi sipsivridir. Herke- 2u » İ Yedi a kime denir? im dört köşedeki züp- İ Tle tarif edebilirsiniz: Nin © Mensup olduğu zümre- Şılandır. Sakın bu sö- anlamayın, içinde bu- ri bağın nn zrif deriz Opluluğun üstüne çıkan iii v a aşan demiyorum, Bu nok- at gerek, Bu ölçü ile *diniz aldanmıyacaksınız Ppe olduğunu anlıyacak- yere birçok adam- UP dururken züppe der- iş a peleri de zöpps değil arlü züppe vardır ? pir, züppe vardır. Birirci Sireni Züppedir. Bu züp- e a cide Arnavutla yemek fi tan tar arat dükkanından çıkar- “a gelirsin 2. , bea voyalyanda öğle yeme- a etliydim, otomobille gel- , e HaseHipa kapısı “il . Siraktı. Der. Di €diyorsunuz değil mi? nin iskarpininin tabanı Edil ie Kazancı 35 liradan değildir. Hakikaten yemek- m Ya, ysafasindaki Tokatlıyanda ll Kaldığı 8ize kendi zümresinden kım Tokatlıyan ve olomo- 29 (İğneleri konuşarak anla- 7 da dir züppedir. Fakat her Ne âşık gibi toydür. A Merhamete lâyık bir züp- ) gn Plaj terbiye edilirse a- e » İkinci tip züppe, ama- emi bk... Plâtonik züppe gibi & ” bir emel halin- yi a “yl i Sakla, - NU maz. Amalör züppe NU 4lan amatör gibidir. Züppe , Salımları birer, birer onda übalağalı meydana çıkar. €T amatör gibi yarı plâ- iç Yarı profesyonel bir hak “iş Zaman olur ki züppeliği o, Yapar. Zaman olur gaf kay, 2af işler. Vaktile ama- sik, P© şarklı bir diplomat “m, bir gün kendisine . — kr izin memlekette fabrika iz? dedim. o Çenberlikten ta « iba b Sm Se edi. Pek çok. hi dar ? I > İki EN : ,, “ğe vE A eeika, bir o ka- ” ey dip'omat amatör ol- vay di 4 €nziyen çenesin- kılları okşadıktan Ni Profesyonel bir züppe ikasız memleketten hiç olmazsa : Ni iiyei 15-20 bin ekti. Çünkü profes- çPpelik usturuplu yalanla m en verğili kısmı ki züppeliltir. ola ilimden bahsveder, der, vi yerde, resimden : örün yanında, Sıh > bahseder Şairin yanında liz tüccarın yanin- bak, Afm. söyler, şaire i diplomat, diple- Bözükmesini bilir. A Platonikliğinden, r, Yöneş e kurtulanlar için ğ 'Ppelik en kazançlı * e aç ve o» Feyden bahseder, n çok bahseder. ley m kırkıla üçüncü Napolyo- | VAKIT 1 aaa Seker Sanayi Ne vaziyettedir, memle- kete ne faydaları dokunmuştur ? Alpullu şeker fabrikası dün bir heyet tarafından gezildi Istanbul ve Trakya şeker fab- rikaları şirketinin, fabrikaların İş- lar bir halde bazı davetlilere gösterilmesi için, tertip ettiği seyahat dün yapılmıştır. Davetliler dün saat sekizde Sirkeciden kalkan. bususi bir tretle hareket etmişler ve saat on üçte Alpulluya “varmışlardır. Kırk kişi kadar olan davetliler heyeti, İzmir meb'usu Rabmi, Sinop. meb'usu Recep Zübtü, esxi Errurum meb'usu tahsin, harici ticaret ofisi müdürü Ce- mal; sanayi müdürü Refik, İş bankası İstanbul şubesi müdürü Yusuf Zıya, Istanbul ziraat ban- kası müdürü Ahsen, defterdar Mustafa, Fortun zade Murat B. ler, Bankodi Roma namın M. Şeni, Banka komerçiyale Italya- namına M, Benzon ve M..Popi, Doviçe Oryent Bank namma Sadi Bey, şark şifendiferleri di- rektörü M, Paskal ve Istanbul gazeteleri mümessileri ve diğer bazı zâtlardan müteşekkildi. Şir- ketin umumi müdürü Hayrı Bey trende davetlilere refakat edi- yordu. Davetli'er Alpulluya vardık- arı zaman İstasyondan Eski iktısat vekili (oOve (o Alpul'u şirketi dre meclisi reisi Edirne meb'usu Şakir Beyle fabrika müdürü Şefik Bey, fabrika mu- murları tarafından karşılanmış- lar, daha evvelce OA'pulluya gelmiş olan Edirne Kırklareli valilerile tavışlırılmışlardır. Trenden inildikten sonra fab- rikanın lokantasında gile yeme- ği yenilmiş, yemeğin nihayetinde Şakir B. yapılan davet kabul edildiği ve Alpulluya kadar gel- mek zahmetine katlamıldığı için künde arap lalası... Amma ko »uşurkan: — Biz sosyalistler deye söze başlar. Yabut: Moris Şovalyenin canlı fotog- rafı gibi bir insandır. Sanki Ho- livuttan Türkiyeye tayyare ile atılmış bir yıldızdır. Konuşur- sunuz: — Efendim, din diyanet elden gitti, Cümkuriyet dediğin pey- gamber zamanındaki gibi olur, der, arşist gözükür. VER ri bombaları devir- meli efendim; ah ne korkak şey- ler... Der, ama yolda otomobil lâstiği patlasa, yabut bir sarhoş nara alsa, evinin yüklöğüne sak- lanır... ” ” İşte efendim, züppe böyle bir mahlüklur. Po'itikadan babse- derken ya, peygamber zamanına hasret çeker, yabut anarşizmden dem vutur. Bir türlü cümhuriye- te dili varmaz. Zöppe kimseyi sevemez, hat- ta hemcinslerini mazallah onlar birbirlerini sevseler, birbirlerile anlaşsalardı, dünyayı Ivgiliz im- peryalizmi değil, züppeler impa- ıstorluğu kaplardı. Züppeler birbirlerini © kadar | sevmezler ki, bir odada iki züp- peyi yanyana olurtamazsınız. - Monşer bu snop burada iken « Çünkü züppeler, züp- pelere, züppe demez Snop der- ler ) ben burada durmam. der- ler. Züppeden kurtulmak ister- seniz iki züppeyi yan yana ge- birin, i davetli ere teşekkür etmiş ve bir nutuk söyliyerek ezcümle şöyle demiştir: “— Fabrikamız ilk kurulduğu sırada gönde '00 ton pancar işliyebiliyordu. İki sene içinde bü miktarın ihtiyaca kâfi gelme” diği anlaşıldı ve fabrikanın İs tihsal kabiliyeti çoğaltılarak gün- de 600 ton percar işliyebilecek bir hale getirildi. Yanı başında bir ispirto fabrikası vicude ge tirildi. Bu süretle birkaç see çalıştı, 1930 da Büyük Gazi müessese- mizi ziyaretle bizleri taltif ve bahtiyar elliler ve fabrikamn genişletilmesi emrü iş'arında bu- lundular, O yıl fabrikanın istih- sal kabiliyeti günde 1000 tona çıkarıldı. Küp şeker tesisatı ilâ- ve edildi. ğ Fabrika istihsal kabiliyetinin nde bin tona çıkarılmasının da çiftçilerimizin müracaatlarına kâfi gelmediğini görmekteyiz. Buvun için gelecek yıl gönde işlenilen pancar miktarını tona çıkarmak kararını verdik. Şeker senayiinin memlekete temin & ettiği faideler hakkında uzun uzadiye tafsilâta girişmek istemiyorum. Bunların bir çoğu teknik mevzulara temas eder. Sanayiimizin ehemmiyeti fab- rikalardan ziyade tarlalarda, köy- lerde göslere çarpar. Bu fabri- ka seyesinde ön binlerce kişi kendilerine iş bu'muş'ardır. Şakir Beyin alkışlanan nut kündan sonra davetliler bir kaç grupa aynlarak fabrikayı gez- meğe başlamışlardır. Müdür Şe- fik Bey pancardan nasıl şeker istihsal edildiğini fabrika içinde izah etmiştir. Pancar fabrikada evvela yıkama dolaplarında . yı- kandıktan ve sapları koparıldık- tan sonra otomatik kantarlarda tartılmakta, kesme makinelerin- e makarna şeklinde doğran- maktadır. Pancarlardan bundan sonra şeker şurubu çıkarılıyor, geri kalan kismı da küspe adı atında gübre veya bâyvan gr dası olarak kullanılmaktadır. Pancardan gayrı saf ham şerbet halinde çıkanlan şeker kireçle ve hamızı karbonla bir kaç mu- amele edilerek tasfiye o'unduk- tan ve süzüldükte sora rengi izale edilmekte, tebellür eltiril- mektedir Pundan sonra da oto- matik bir surette tartılarak çu- vallara do'durulmaktadır. Pançardan şeker çıkarıldıktan sonra geriye melası denilen koyu bir şurup kalmaktadır. Bu şurubun içer.sinde bulunan yüzde elli nisbetindeki şekeri tebellür ettirmek kabil eolmadığ için bundan da; ispirto çıkarılmak. tadır. Şeker fabrikasının yanı» başındaki ispirto fabrikası Melas işlemekle meşguldür. Davetliler. saat 07 sekize ka- dar fabrikayı gezdikten sonra Istanbu'a dönmek üzere Alpullu dan hareket etmişler ve saat 24 de Sirkeciye varmışlardır. Şirketin müdürü Hayri Beyin verdiği malümata , göre Alpullu fabrikası bir istihsal devresinde | azami 2 bin Uşak, fabrikasıda JJolarak 1,5 800 vagon şeker yapa bilmek- tedir. Bu mıktar Türkiye umumi sarfiyatının yüzde otuzunu kar- şılar. Bir ak la a dil ncar Trakyada vasati larak 1, tondur. Fabia. de ) va Ermeniler Türklerle barışmak Ve samimi lttifaktan bahset- miye başladılar İstanbulda çıkan (oermenice (Nor » Lur) gazetesi evvelki gün | çıkan başmakalesinde diyor ki: | “Kanunu esasinin ilânından sonra Tür kiyodeki muhtelif cinsiyeleri biribirlerine samara için bir mütefekkirler birliği te- sisine çalışıldı. Hatta hususi bir program dn yapıldı. O vakit ermeniler rumlaria mu- ! sevilerden daha ileride tutuldu, Bizzat Kem- dim vaziyeti yakmdan tetkik ettim: Eğer bu Birlik devam elmiş olsaydı, geçen felâ- | ketler (KI bunları artık mezara gömmek) ilanıdır) başımıza gelmezdi. Yazık MO vaktin. idarecileri “bir nev, tereddüt ve güp- beli zihniyet içinde İdi, Bu iş yerı yolda İnd. Şimdi artık geçmişi bir tarafa bıra” kalım ve unutalım. Hali hazırda ermeniler yirmi sene evvei- ki ehemmiyetlerini çoktan kaybetmişlerdir. Böyle ölmakin beraber kemiyetçe bir kiymetleri vardır. Kendi smütetelekirleri ve tüccarları Ve iktisadi sabada yaptıkları biz- met ve malik oldukları mevki iliberie 82 çok ehemmiyetleri vardır. 15 Yıl EY 22 teşrinievel 1917 — — VAKIT ülk sayısını okuyuculara sunmuştur. — Tahtetbahirlerimizden biri Ka radenizin doğularında cephane yüklü 4000 tonluk bir Rus gemisi ile bir yelkenli batırmıştır; Tuapse şehrini bombardıman etmiştir, — Milli ve askeri bir orkestra ya pılarak, bununla, perşembeleri harbi- ye nezareli selâm havası çalınması kararlaştırılmıştır. — Avusturya imparatoru maliye na- sırı Cavit Beye nişan vermiştir. — Birinci belediye düiresi müdürü Hulüsi Beyin oğlu Hüsnü Deyi öldü- renlerden Karabet Beyazıt meyda » nında asılmıştır. — Adliye müsteşarı Yusuf Kemal beyin reisliği altındaki komisyon top- lanıp Almanyaya gidecek adliye ta « lebesi işlerini konuşmuştur. Kendi milli ve ferdi zenginleri Türkiye- de bulunuyor, Ve hariçteki beğüln hissiyat lara İso asla kulak o asmiyorlar. Ellerinde para olanlar gerek milli ve gerekse şahsi binalar yapıp Böylece memleketi idare eden zerat üzerine ve onların ndaletine tamamen emin olduklarım göstermektedirler. Diusla- fa Kemal Paşanın bilaraf ve Adi! rubiyatın; tanımış, takdir etmişlerdir. Pakat sultanlar zamanımda olduğu gibi korktuklarından de- RU, bilikiz açikça okalplerinden gelen bir Kanaat ile takdir etmişlerdir. Bu ilibarin Ermeniler Türklerle barışık ve samimi bir iitifaka taraftar olduklarmı ispat etmektedirler, (Apik) Efendi omakalesinde yukarıya kaydettiğimiz sözleri söyledikten sonra Mısırda çıkan &rmenice (Arev) gazetesinden ba zı fıkralar naklediyor bu suretle (Arev) gazetesinin de ayni fikir- de olmasına nazarı dikkati celbe- derek makalesine nihayet veri « yör. (Arev), Ramgavar ermenile - rin en büyük organıdır. Bu gaze * tede şöyle diyor: “Bizim yapacağımız Türk Ermeni barı- şıklığına uzaktan zarar vermemektir. Tür - kiyedeki ermenilere bir faydamız yoktur. Bari onlara ziyan vermiyelini.. Görülüyor ki ermenilerin va - Rus misafirlerimiz Ankarada ziyetlerini değiştirmek ( hususun- daki temayülütı hariçteki bitaraf ermeniler de takdir o ediyorlar. Onlar kendilerinin bağlı bulun - ları ırklara karşı ecnebi O sıfatını taşıyorlar. Ve dil kurultayı müna- sebetile hâsıl olan nfanzara üze - rine o memnuniyetlerini açıkça söylüyorlar. VAKIT — Yukarki yazıları türkçeye çeviren o mütercimimiz Gelez şu fıkrayı kendi tarafın - dan ilâve etmiştir: “Bu (kadar durbinane ve samimi neşriyattan dolayr arkadaşımızı tebrik ede - TİZ.,, derin Sn ei gile mİRİREKİLİEİN den (Apik Mubahyacyan) Efendidir. (Nor . Lur) muharrirlerinden kırk senelik diplomasi tecrübelerine malik ! ve ermenilerin yekâne türkofil gaze - tesi Pozantiyon'un başmuharri zant Keçyan) Efendinin sağ koludur. gon şeker yapmış, 1957 de 48 vagon şeker çıkarmıştır Bu mık- tar 928 de kuraklık yözünden318e düşmüş, 929 da 480, 930 da 820 931 de 1412 vagon olmuştur. 932 istibsalâtının 4700 vagonu Lula- cağı ümit olunmaktadır. Bu se- ne fabrika çalışmıya başladığı 88 gündenberi 102 bin ton pan- car işlemiştir, 1524 vagon şeker apmıştır. : Alpullu fabrkasina lâzım olan pancar Trakya mıntakasında 106 bin dönüm. erazide yetiştirilmek- tedir. Bu işle 15 bin çifçi ailesi pancarı çapalıyan işçi uğraşmak- tadır. Fabrika iş bu- (Po-| me yy a SEBE — Birso: Bir liraya 1385 İsveç frangı. — Afyonkarahisarı İttihat ve terak- ki kulübünde meb'ua Ağa Oğlu Ah- met Bey olduğu halde. toplanmış, 500 bin liralık bir sanayi şirketi kus rulmuştur, Dünkü konser Dün öğleden sonra saat 16 da konservatuvarda konservatuvar muailimlerinden piyano muallimi M. Friedrich Von Statzer tara- yen güzel bir konser verilmiş- ir. H. Ferit bey tarafından da küçük, zeybek, lâz, çifte telli ve sitlo gibi oyun havaları çalın“ mıştır. Konserde birçok mümtaz şah- siyetler de hazır bulunmuş ve davetliler salonu doldurmuştur. Gerek M. FriedrichaV. at zer ve gerek Ferit bey çok al- Kışlanmışlardır. ———— Şehrimizde bulunan Rus spor- cuları, yarın ikinci omaçlannı Taksim stadında yapacaklar ve Çarşamba akşamı Ankaraya ha- reket edeceklerdir. İ Rus takımı Ankarada 28 ve 30 Teşrinievvelde İzmir, Istan- bul, Ankara muhtelitile iki maç apacak ve 29 Teşrinievvel cümbriyet bayramımızda büyük geçit resmine iştirak edecekler- dir. > anime — Bulgar milli takımı Bulgar milli takımı yakında Istanbula gelecek ve milli takı- mımızla karşılaşacaktır, ayy nr Vatandaş : Her Türk, senede yalnız bir lira tasarruf else bir senede 14 milyon lira toplanır. Vatandaş : Bankalarda 38 milyon lirayı bulan tasarruf hesaplarını 50 milyon liraya çıkartmak ilk he- $ defimizdir. Vatandaş: Bankalarda biriken paralar memlekette iş yaratır. Küçük tasarruf hesap'arı bir araya gelince milli iktısadiyatımız için büyük bir kredi kaynağı olur. Vatandaş; Tasarruf etmek demek pa- ayı sevde saklamak demek gildir. Tasarruf etmek de- Bankada bir tasarruf he- İ olmak ve parayı iş'etmek £ A yy Ay Ayyy gg eek kii vk ML yg yy yy ay eğ

Bu sayıdan diğer sayfalar: