7 Mayıs 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
ve Dahiliye vekillerinin nutku ve beyannameleriyle bildirilen asa- yişin bozuk olduğu hususunda bir delil olup bu kanunun o mın- takada şekavet ve erbabı fesa- dın mevcudiyetini göstermekte ve mes'ele bu merkezde olduğu halde bu hususların şimdiye ka- dar efkârı umumiyeden gizlen- miş olması ve kanun vesilesiyle husule getirilen”umumi ne'şenin endişeye inkılâbı tabti bulunduğu yolunda serdi mukaddemattan sonra nihayetlerinde ne kadar yazik ki yoktan hatta hiç yok- tan harici düşmanlarımızın elle- rine şu zavallı memleket zararına zehirli silâh vereceği ilâh.. Di- ye münderiç yazılarla gene mez- kür Gazetenin 30 - 8 - 930 tarihli ve 106 numaralı nüshasında ge- ne birinci sahifesinde (kavi Hü- kümet) başlığı altında fesat lâ- yihası tabirini kullandığı ortada vücudu olmıyan böyle bir ka- nundan bahsile sekizinci satırından itibaren son zamanlardaki biri diğerini nakz eden aceleli icraat teşebbüslerinin — yalnız — hariçte | değil ana vatanın bizzat kendi öz evlâtları arasında da ehemmi- yetli tereddütlere karışık derin izler bırakan şüpheler uyandı- racağına inanmak lâzım geliyor. Ve 41 inci satırdan itibaren mevkil iktidarda çok kalan bir | kabinenin —hayat kuvvetlerini * gayip edeceğinden babsile daha sonra mevkinde tuttuna bilmek kaygusile vatana faydalı icraat- tan yavap yavaş uzaklaşmaya başlar,elli beşinci şatırından iti- - baren de hükümetin umumi si- yasetinde müştereken mes'ul bu- lunanları gidenin yapmak iste- diklerini gelenin bozmak - tecrü- belerine kalkışması Kabina U- mumi hey'etinin vaz'iyetini kuv- vetten düşürecek mahiyet almış- l mıştır. ikinci satırından undaki | Ve yetmiş itibaren de hadisat karı son faaliyet ve icraat kabineyi | zaifletti ve makalenin ennihaye- tinde hilâfı iddia edilirse her türlü mes'uliyetleri kabul etmeğe | hazırız pervasız olarak amadeyiz ve gene mezkür gazetenin | - 4 - 980 tarihli ve 107 numaralı nüs- hasında maksadımız serlevhasile evvelki yazılara amil alan Kasti teşrih sadedinde masuniyeti te- fekkür ve saireden bahsle ikinci Sutünun aluıncı satırında hadisat karşısında derhal müteessir olan kabine hey'eti umumiyesi tabia- tile müteselsilen mes'ul addedil? mek Jâzım idi yalnız şu sebep kabinaya zaıf getirecek amiller- | den başlıcası olmuştur. | Denildikten sonra başvekilin i son mali sarsıntıdan sonra kabine Tefrika No : 22 | tarihli ve 110 numaralı , ki İntihar faciasımın mes'uliyeti ! kabinesinin mali Ekara hatırası olarak elbet unu- azası arasında tatfiye yapmı kendi iktidarlarını zafa düşüre- ceği cihetle yapılmadığını ve ge- ne mezkür gazetenin 2 - 4 -930 tarihli ve 108 numaralı nüshası- nın birinci sahifesinde ve ilk sü- tanunda dünkü izahat başlığı allındaki makalenin en nihaye- tinde hakka, adalete, doğruluğa susamış olan bu çıplak ve çok asil millet İsmet paşa kabinesinin bu günkü maliye vekilinden böy- le izahat beklemiyordu ve gene bu gazetenin 8 - 4 -930 tarih ve 109 numaralı hüshasının birinci sahifesinde bilinmelidirki serlavha 81 altındaki makale ile yine aynı sahifede Şemsettin Ertuğrul B. ta- rafından Ankaradan telefon haberi olarak yazılan aynen ( Hükümet tarafından çıkarılacağı işaa edi- len şiddet kanuni mecliste red- edilecektir.) Ve yine Ankaradan — Tele- fon haberi olarak yazılan aynen; bugünlerde Millet Meclisinin « n derece mühim vak'alara sahne olacağı kuvvetle tahmin ediliyor. Ticaret odaları her taraftan çok elim haberler vermektedirler ve aynı sahifede ibret alınacak ' sahneler diye mevcut kısımda başı İstifham işareti olan bir insan karikaturunun elinden bi- ner liralık bir takım Bankouot- | ların döküldüyünü ve mündereca- tını zavallı memleketimizde yok- tan zenkin olanlar vardır. Bun. lardan bazıları Bazı mühim ze- | vatın gölgesine istinat ederek büyük büyük fırıldaklar çevir- mege muvaffak olmuşlardır.” ez- cümle bunlardan birine en mühim birine ta Milli Mücadele zama- nında bir ipek kaçakcılığı ve bunun etrafındaki resmi emirler başlayarak bu güne kadar büyü- yen bir mes'ele etrafında tetki- katjyapmaktayiz bu hususta pek yakında tafsilât vereceğiz ve yine| mezkür yarın gazetesinin 1-4-930 nüsha- sının birinci sutununda ( Mes'ul kim ) serlavhası altında İzmirde- İsmet paşa siyasetindeki kifayetsizligine yükletmek lâzim- dır diye büyük yazılarla başlıya- rak İzmirde borçlularını ödeye- memekten ve alacaklarını tahsil edememekten müteessir olarak İntihar eden Abdi bey namındaki şahsın sebep ve sureti intiharın- dan bahisle ( Merhum Abdi Bey | faciası geçirilen meyus günlerin doğrudan doğruya | etti. Dayinler | hazin bir l A t Ş ati Mısırlılar İnglizlerığ .yeniden görüşüyorlar Londra, 5 (A.A) İngltere - Mısır müzakerlerine | akşam üzeri yeninden başlanmış- tır. 2 saat kadar süren bir cel- seden sonra Mmüzakere yarına bırakılmiştır. Sudan meselesi hakkında ha- lâ bir çok güçlükler karşısında bulunulduğu zan ediliyor. Kahiredeki * mahafil bedbin görünmektedir. Bununla beraber Sudan meselesinin müzakeresi geri bırakılmak şartile bir anlaş- ma elde edilebileceği ümit olun- maktadır. | Vali B. | Ş . Ekspresle bugün geliyor dayinler vekilleride beraber Ankara, 6 ( Telefon ) | İstanbul ,vali vekili Muhittin bey ekspresle İstanbula hareket vekilleride aynı tirenle hareket ettiler öe . Mütekaititler Maaşları verilmesi tamim edildi Ankara, 6 (Telefon) Mülhak ve hususi bütçelerle idare edilen devair ve müesse- satta çalışan mütekaitlerin maaş ve tahsisatı fevkalâdelerinin ve- rilmesi Maliye vekâletince tamim edilmiştir. siyasetimizin maküsiyeline kanlı bir delil bir kara talili Türk vataniyle Asil ve kerim Türk milletinin geçirdiği — müşkülât içinde düşdüğü sıkıntının bundan | sonrası için — saklanabilmesine zaten imkân yoktur. Kendikendi- mizi beyhude aldatmağa, avut- maga savaşmak günahdır. Bugün Abdi bey vaz'iyetine düşenler binlerce liralık mal sahibi iken yanlar pek çoktur. Bu vatandaş- ların elim vaz'iyetlerini bugünkü elim şartlar içinde tashih ede- bilmenin umumi iztrabına kanlı, numunedir. — millet tulmiyacaktır. Abdi Beyin intihamdan ev- vel elleriyle yazmış, bırakmış olduğu mektup son mali, iktisadi T Mayıs 19380 Ankarada bir macera Çarşıya gitmek istediğini ıby-[ ledi : Bir kostümlük yüalü ala- cakmış. Otomobili rica edecek- | miş. Eğer tenezzül ederek bir- likte - gidersem çok müteşekkir olacakmış. Bunları gözlerime bakıp te- bessüm ederek söyliyordu. Oto- mobil kaldırım üzerinde bekli- yordu. Haber yolladım, bindik, Yolda hep hemşiresinden (şikâ- yet etti, durdu. Kabahatı hep insaflı bir hareket olacağını söy- ledi. Mektep — arkadaşlarının hepsinin aynı tabiatta oldukları- ni anlattı. Birbirlerinden göre- Yazan : AYHAN rek ruhları bozuluyormuş. Bir kaç mağaza dolaştık. Yünlü ye- rine krem renginde ipekli bir kumaşı gözüne katladı. Kendi- sinin beyazlığını krem renginin tutup tutmayacağını merak edi- | yordu : — Size yakışır bu Handan hanım, dedim. " — Sahimi diye güldü. Babasına diye bir düzine kravat aldı, Suzan için bir ipek eşarp Paketletti. Annesinede yarım düzine çorap lalmayı unutmadı. Kumaşın |biçimini apartmandaki modellerden beraberce - intihap edecektir. Avdette Dahiliyeye uğradık | evinin iaşesine muktedir olami- i | kalbinden, vicdanından, heye- candan taşan hiç bir teessürle kendi akibetini kendi istikbalini vahimlere boğulmuştur. (Devamı yarınki nusham Sami bey odasında sigara içiyor başını iki ellerinin arasına almış karşısında ayakta duran tazallüm eden hayalet gibi zayıf ve Panto- lonunun dizleri yamalı bir adam dinliyordu. Dermansız adam kesik | kesik hayatından şikâyet edi- yordu: — Çocuğum hasta beyefendi. İki buçuk yaşındadır. çocuğum. Karımda müteverrimdir. Altı ay oluyorki bir dirhem et yüzü gör- mediler. Bir senedir açıktayım. Bir hatam olsa gam çekmem. Bir gün yerime birini geçirmişler. Sabahleyin daireye — uğradığım zaman vekâletin bir emrini teb- liğ ettiler. Bu emirde azlim ya- zıli idi. Sebebini kimden sora- bilirdim. Günlerce aç kaldım. Mütera- kim — maaşlarımıda falamadım. Müdüre ğittim : Ben karışmam, vekâlet azlediyor, dedi.. İstid'a | ile iktisat S STELCRAFLARIMIZ. / maraer Fırkada ğğnkü ictim İsmet paşanın beyanatı Ankara, & ((Telefon ) / kil Paşa Hazretleri tarafeynif Fıka gurubu bu gün saat 3 te reis vekili Ali beyin riyaseti a tında toplandı. BaşVekil İsmet paşa beyana- tta bulunarak iktisadi programın meclise verildiğini, iktisat büt- cesine bu maksat için 5 milyon lira zam yapıldığını, Ziraat ve sanayi bankaları sermayesine bu sene ceman 20 milyon lira zem Byapılacagını, halı nescinde kulla- mılan - ipliklerin imal muamele vergisi ile hububat — vergi- sinin — kaldırılması için mec- lise bir kanun teklif edileceğini, düyün umumiye meselesinde hü- kümetçe vaziyetin bir mütaha- ssısa tetkik ettirildikten sonra düyün umumiye hamillerile mü- zakerata devam olunacağını , taksitler meseleside içinde bu- lunduğumuz - vaziyetin lzam ettiği teshilâtın mutalaaya alın- | | dığını, devlet bankasının teşkilât projesinin yakında meclise tevdi edileceğini söyledi ve alkişlandi. Beyanat iki saat sürdü. Ken- dısine beyan teşekkür edilmesi | hakkındaki takrir mütefikan ka- bul edildi, * Ankara, 6 ( A.A ) Cümhuriyet Halh Fırkası gu- rupu GĞ mayıs saat 15 te Afyon- karahisar meb'usu Ali Beyefen- dinin riyasetin.le içtima etmiş ve Başvekil İsmet paşa Hazret- leri günün iktizadi ve mali mes'- eleleri hakkında Fırkaya izahat ve malumat vermiştir: 1 — Hükümetin iktisadi ted- birlerinden bahseden mumaileyh umum bütçelerden — tasarrufat vekâleti bütçesinin 5 milyon lira tezyit edildiğini ve tekliflerinin bütçe ile birlikte Büyük Millet Meclisine verildi- ğini söylemiştir. Bundan maada ziraat ve sanayi bankalarının sermayelerine bu sene cem'an 10 milyon lira zammın ihzar | edildiğini tafsil ve tebliğ etmiştir. 2 — İhracatta muamele ver- gisinin hükümetçe vâsi mikyasta tetkik edilmekte bulundnğunu söylemiş ve bilamum hububat ihracatında hububat vergisinin, kezalik halinın nescinde istimal edilen ipliklelerin tâbi olduğu Fimal muamele vergisinin ilgası 'İlvlıı Büyük Meclise bu Içtimada İkanun lâyıhasının takdidimi - ta- karrur ettiğini bildirmiştir. 3 —|Düyunu'umumiye m yazdım. On üç gün Evraka, ta- Mam bir buçuk ay mudürün mâ: ; Yasında kaldı. Bir gün istid'amın vekâlete havale edildiğini sÖy- lediler, Vekâlette #radım : Postada- dıir, gelmedi, dediler. Altı ay geçti. Hasta çocuğum bu gün yarın ölecektir, belki.. Karım, açlıktan dizleri tutmaz bir hale geldi. Onun gelinlik yorganile Tohusalık şerbet takımlarını bile sattım, Görüyorsunuz işte . . — Peki sana ne yapabilirim ? nun var oğlum. Handan asabiyetle ayakta dinledi. Mazul memur hıçkırarak dışarı çıktı. Bir kenarda onlara bakıyordum, Melek çocuk, ba sının masasına — ilerliyerek yol vardı: — Oh, baba, bu adamı işine iade et. e memnuniyetini mucip bir hal bulmak için ciddi surette M& sai sarfettiğini hikâye ve ettikten sonra bir mutahassitf vaziyetin hükümet tarafından Y” niden tetkik ettirileceğini ve Pt tetkikattan sonra iki taraf ara$if da müzakerelere devam edile ceğini bildirmiştir. Paşa hazretleri atiyen vaf” lacak uyuşmada dahi — halef! mevcut karışıklığın ve usullerl? tevsii hiç bir suretle varit V€ mevzuu bahs olmadığını tas! eylemiştir. Müzakerenin! hita* mından evvel hulül edecek tak” sitlere gelince İsmet paşa büf retleri içinde bulunduğumuz bü” susi vaziyetin iltizam ettiği tet” hilâtın mütalâaya alındığını be” yan etmiştir. 4 — Devlet bankasından bah” seden İsmet paşa hazretleri: Son tetkiklerin ayrı bir. muü” tahassıs tarafından yapılmaktâ olduğunu haber — vermiş ve keyfiyetin bu içtimada Büyük Millet Meclisine getirilmesi karâ” rının sabit olduğunu ilâye eyle” miştir. İsmet paşanın beyana” tından sonra söz alan Sinop meb' usu Yusuf Kemal Bey düyunü umumiyede karışılık ve usul mes ” elesinide halen mevcut şeklin biç bir suretle (tevsil varit olmadığ! kaydini ehemmiyetle telakki ve teyit eylediğini bildirmiş ve Di: yarıbekir meb'usu İZekâi ve Es: kişehir meb'usu Emin beylerin hükümetin hereketini tasvip ve İsmet Jpaşaya Teşekkürü tazam” mun eden takrirleri reye konu* larak Fırka tarafından ittifakla kabul olunmuştur. İzmirde gine zelzele oldu! l İzmir, 5 (A.A) Bu gün şehrmizde saat 19,45te oldukca şiddetli ve 4 saniye de- vam eden bir zelzele olmuştur. Hasr yoktur. Orman müdürü 'Ormanları teftişe geliyor Ankara, 6 ( Telefon ) Belgrat ormanlarını teftişet- mek üzre Orman müdürü umu* “| misi Bekir bey İstanbula hareket etmi Sami bey çocukmusun sen? Diye kızının gözlerine baktı.. — Baba, düşün ki seninde çocukların var. Bu adam aç işte, dizleri tutmuyor işte. Sami bey bana bakıyordu: — Haklıdırlar, dedim. Müs- teşar istemiyerek zile bastı. Oda- cıya bir az evvel çıkan adami çagırmasına emretti. — Açlıktai gözleri çukurdu adam iki tara” fına sallanarak içariye giriyordu: Handanın babası: — Seni Dahiliye evrakınâ tayin ettim, dedi.. Adamcağızın sevincinden dili tutulmuştur. O kekelerken biz çıktık. Hisar arkasından Cepeciye dolandık. Otomobilin sür'atinden boynun” daki atkısının uçları uçuşuyor ve Handan ipek kanatlarile uçan peri kızlarına benziyordu. Ye- meğe güç yetiştik. — — (Devamı var )
