25 Eylül 1947 a — Gleria Swanson ve Robert Montgomery yeni çevirdikleri bir filimde Fransızfilimciliğinitehdid | yeni bir tehlike eden ... . Artistlerden sonra sahne vazıleri de başka memleketlere gidiyorlar Bu sene bir çok tanınmış Fransız yıpldızlarının Holliyuta gitmesi Fran- sada büyük bir infial uyandırmıştı. Şimdi bunları takiben bazı sahne va- nıları da Fransadan ayrılmağa hazır- Janıyorlar. Rene Clair, Feyder, Marcel 1Herbi- er, Renoir gibi bütün dünyada tarın- mış bazı sahne vazıları esasen son 24- manlarda İngilterede filim çeviriyor- lardı. Son haberlere göre Abel Gance de İngiltereye gidecektir. Sahne va- zı, kendisile görüşen bir gazeteciye | demiştir ki «Herhangi bir ihtilâftan dolayı Fransadan ( ayrılmıyorum. Yalnız memleketimizde büyük filim yapms- ğa imkân olmadığını gördüğüm için başka yerde çalışmağa gidiyorum. Burada bir filim 3 milyon İranga (150 bin lira) mal oldu mu kıyamet kopuyor. «Zarar edeceğiz. deniyor. Filhakika bundan fazlaya mal olan filimler masrafını çıkaramıyor. Bu- bun için filim şirketlerinin de hakkı var, Fransızca filimleri seyredenler azdır. Halbuki ingilizce filimlerin 8e- yircileri hududsuzdur. Yeni çalışma tarzı da masrafı art- tarmıştır. Bunun ğin şirketler artık kısma ayrılan parayı kısmağa mecbur olmuşlardır, Kararımı vermezden evvel çok dü- şündüm. Fransada istediğim gibi bü- yük filim yapmak kabil olamıyacağı- nı anladıktan sonra yapılan teklifleri kabul ettim.» Abel Gancen bu sözleri Fransada büyük bir heyecan uyandırmıştır. Ga zeteler bu vaziyete bir çare bulunma- sını istiyorlar. Düşünülen çare Fran- sada fransızca İle beraber ingilizce ve almanca birer kopye de vücude ge- tirmektir. Bu nüshalar az masrafla hazırlanacak ve çok gelir temin ede- ceklerdir. Bu suretle çok masraflı, büyük filimler yapmak kabil olacak» tır. Münakaşa henüz neticelenmemiş- tir. Herhalde Fransada bugünkü va- ziyete bir çare bulunması lâzım geldi- ği umumiyetle kabul edilmektedir. Son zamanlarda yeniden canlanan ve sinema sanayiinde mühim bir mev- ki tutmağa namzed görünen Fransız filimciliği ancak bu suretle yeni bir inhitattan kurtarılabilecektir. * Eski yıldızlardan Klara Bovun yeniden filim çevirmeğe başlıyacağı söylenmişti. Klara bundan vazgeç miştir. Şimdi Hollivutta bir gazino açmıştır. Kocasile birlikte bu gazino- da çalışıyor. Heollivutun en güzel yıldızlarından Virginia Bruce kızile birlikte İki genç yıldız: Gladys Georzes ve İren Dunme Artistler boş vakıtlerini nasıl geçirirler? Ekserisinin kendisine mahsus garip zevkleri ve merakları vardır Eollivutta hayat, bir çok kimsele- | rin zannettiği gibi, neşeli: ve eğlenceli değildir. Bilâkis çok sıkıcıdır. İş za- manı haricinde nadiren toplantılar yapılır. Ekseriyetle artistler evlerinde vakit geçirirler. Hemen her artistin evinde kendine göre bir meşguliyeti vardır. Kimi bahçe ile uğraşır, kimi okur, kimi çalgı çalar. Bir kısmı da durmadan gezer, Walace Beery bunlardan biridir. Bu artist tatil günü gelince derhal tayyaresine atlar, Hollivut civarında kısa gezintiler yapar. Bazan da kot- rasına binerek denizde gezer. Artist ancak bu suretle dinlendiğini söyler. Robert Taylor ve Paul Muni musi- kiye'maraklıdırlar, Birincisi viyolon- sel, ikincisi keman çalar. Bunlar boş zamanlarını çalgı çalmakla geçirirler. | İyi bir tenör olan Nelson Eddy boş zamanlarda karikatür yapar. Lionel Barrymore de şiir yazar. James Ste- wartın başlıca merakı resim çekmek- tir. Myra Loy boş zamanlarında evi- ni tanzim etmekle meşgul olur. Oda- ların tefriş tarzını sık sık değiştirir. Fakat en büyük meşguliyeti heykel- traşlıktır, Zararsız heykel yapan Myr- na bazan saatlerce taşı yontmakla vakit geçirir, Wiliam Powel okumak meraklisi- dır, Evinde büyük bir kütüphanesi |. vardır. Clark Gable ve Spencer Tracy ise at yetiştirmekten zevk alırlar, Boş zamanlarında atlarile meşgul olurlar. Greta Garbo pazar günlerini ekse- riya kırlarda gezmek, yahut bahçe- sinde çiçeklerle uğraşmakla geçirir. Marleneye gelince, pazarları ekseriya kitap okur, evine misafir kabul eder, misafirlerle bahçesinde lâf atmaktan hoşlanır. Gary Cooper evini tamir etmekten zevk alır, Bazan boyacıları, bazan si- vacıları çağırır. Kendisi de onlarla beraber uğraşır. Akşam yorgun bir halde şezlonga uzanınca «ne iyi din- lendim» der. * Son zamanlarda Almanyada ye» ni bir filim yıldızı parlamıştır. Bu yıl dız Zarah Leanderdir. Zarah aslen İsveçlidir. Fakat son senelerde Al İ manyada oturmaktadır. İptida sah- ne artistliği yapmış, sonra filim çevir- meğe başlamıştır, Zarah filim çevirmeğe başladığı zaman çok sıkılmış ve çok korkmuş- | tur. Fakat yavaş yavaş açılmıştır. #4 Fransada yeni bir filim şirketi | teşkil edilmiştir. Şirket, bu sene için İ İki filim hazırlamıştır. seyahate çıkıyor William Powel Kendisini avutmağa bir türlü muktedir olamamış Hollivutun meşhur Jönprömiyele- | rinden William Powel seyahate çık- “ mağa karar vermiştir. Artist iptide Avrupaya gelecek, sonra bir çok mem- leketleri gezecektir. Bu seyahatlere sebep can sıkıntısı” dır. William son zamanlarda Jean Harlow ile sevişiyordu. Gece gündüz ! hep beraber vakit geçiriyorlardı. Hat- tâ yakında evlenecekleri söyleniyor- | du. Jean Harlowun vakitsiz ölümü artisti çok sarsmıştır. William ken- disini avutmağa bir türlü muktedir olamamıştır. Bunun için muhit değiş- tirmekten başka çare bulamamıştır. Willam Powelin seyahati üç ay ka-