1 Ocak 1933 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 8

1 Ocak 1933 tarihli Kadro Dergisi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bu efsünenin ruhu, Türk milletinin bütün tarihi kaderine ve se- ciyesine de uygundur. Binlerce yıl süren yayılma ve yerleşme devirlerinin bize verdiği cemiyetlesşme ve ordulasma ruhu . ba- zan söner ve kararır görünmekle beraber- daima bizim, güzel seciyelerimizden biri olup kalmıatır. Eski Osmanlı cemiyetinin son devrinde Türk yurdu, bir Erge- nekondu ki, bu ülkede örs ve ateş köşesinda unutulmuş uyuyor ve yol gösterici Börtecene ise henüz ufukta #örünmüyordu. Bu cemiyette tekniksizlestirilmiş insan kudreti, bir taraftan müte- hakkim tabiatın, diğer taraftan bütün teknik kuvvetleri elinde toplayan ve kendi haricindeki cemiyetleri hem maddeten, hem ruhan tereddiye mahküm kılan ileri teknikli metropollerin tâbii ve esiri idi. Haşın insan kuüdretlerini işleyen ve onları istikamet- lerdiren bir idealin, bir vehber fikrin ise böyle esir ve akim bir cemiyette yer tutması imkânı zaten meycut değildi. Bunun için- dir ki eski Osmanlı Türkiyesi son devrinde hem tekniksiz, hem mefküresiz hir cemiyetti. 1908 inkılâhından sonra bu ülke- yi şekillendirmek istiyenler, tekniği yine başka ellerde bı- rakıp, milleti sadecre mefküre sahibi kılmak istedikleri için bunların cehdi, zayıf bir elde sert bir taşa çarpan kamanın sesi gibi etrafa dağılıyor, fakat taştan tek parça bile kopmuyordu. & Şimdi Türk inkılâbının da beş unsuru vardır: 1 — Âsi tabiat, 2 İnsan kudreti, 3 — Teknik, 4— Kahraman yahut milli ira- de, 5 — Rehber fikir. Tabiat Ergenekanda olduğu kadar âsi ve mütehakkimdir ve in- san kudreli Ergenekonda olduğu kadar bu kuvvetir elinde esir- dir. Son bir buçuk asırlık tarihin seyri içinde ve yabancı ellerle tekniksizleştirilmiş ve âdeta silâhlarından tecrit edilmiş Türk in- sanı, bu âsi tabialın sincsinde her gün biraz daha alın teri dök- mesine rağmen her gün biraz daha kudretsizlestirilmiş, biraz du- ha yoksullaştırılmıştır. Yeni Türkiye bu ülkeyi, meselâ bin sene evvel Oğuz Türklerinin bu yerleri Türkleştirdikleri ve işledik- leri zamana nazaran bile, dağları daha boş, ovaları daha bakım- sız, insanı daha kıt, hayvanı daha dejenere ve kültürü daha düz- kün olarak almıştır. »

Bu sayıdan diğer sayfalar: