1 Şubat 1939 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 24

1 Şubat 1939 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 24
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— Bu kadın esk : Metresiniz mi” Bernar cevap V — Ben sizin tehditleriniz sebebile bu- olsaydınız bir kadının, mevcudiyetinin bütün bir kısmını team bir nisyan içinde geçirebilmesi kabil olduğunu, zamanın geçtiğinin (farkedilemiyeceğini, kalbinde yalnız bir erkek aşkının yaşayabileceğini ve ondan başka herşeyin unutulabileceğini anlıyacaktınız. Ben buraya bir düşman gibi gelmiyorum. Böyle birşeyi nasıl ya- pabilirdim ? Bernar onun sözünü kesti: — Benden kaçmağı (o düşünmüştünüz değil mi ? — Evet, fakat bir mektubun gelip âşı- gımı bulacağını da biliyorum. Görüyorsu- nuz ya, kendimi müdafan etmiyorum... İnkâr etmiyorum... Size yardım etmekten memnun olacağım.. Zenginim, size şayanı gibte bir hayat temin edebilirim, — Fakat sizden uzakta, Değil mi? Gladis ona büyük bir istırapla baktı: — Ne demek istiyorsunuz ? — Siz bana para vermeğe razı olu- yorsunuz; fakat ya benim istediğim başka şey ine — Sizi bir anne gibi sevmeğe hazırım, Genç adam kuru bir kahkaha ile e — Sizden muhabbet istiyen cak jigololarım değil mi? Şu Mont | bir Si dellâldir değil mi? Gladis yavaşça : — Moenti namuslu bir adamdır, dedi. — Ve sizin gibi altmış yaşında bir kadınla birlikte mi yaşıyor ? O halde sizi aldatıyordır... Gladis kalbinde şiddetli ve vahşi bir Ay — Bu bana ait birşey değildir. Bana gelelim... Bana, paranızdan ve gecikmiş bir şelkatterı başka verecek birşeyiniz yok 24 JVo.17 mu? Ya ben ikbalperesi bir insansam ? Ya ben, bana verdiğiniz resmi hüvviyetle iktifa etmek istemiyorsam ? Ya ben, eski metr dotel Martenin sonradan evlâtlık ola- rak kabul ettiği bir çocuk olarak kalmak iye ii una çare bulmak için çok geç kaldık. Öylemi zannediyorsunuz ? Bunu tekkik etmek lâzım... Büyük bir mahzuziyetle düşünüyordu: — İhtiyar titriyor... Maamafih; kimbilir? Fakat o dakikada kalbine hain bir hız veren şey, parlak bir istikbal ümidi veya intikam zevki değildi... o, mühim bir da- vayı iyi bir surette idare etmiş olmakla İS u, irmi sene zarfında pir tek defa bs maa değil mi * — İRİ alamı ölebilirdim d — si gelip beni bulmasını tenbih 2 kaş siz Fransayı terkederek git- — Evet; fakat size yemin ederim ki bir iki ay sonra avdet etmeyi ümit edi- yordum. — Ve > de unuttunuz öylemi ? — Eve — Bir e unutur gibi... Gladis ellerini biribirinin içine koya- rak yalvardı: — Rica ederim artık maziden bahset- miyelim... Bana ne kadar büyük bir kinle ie ! mi Aldo Montiye takdim eder misiniK a — Çıldırdınız mı ? Bunu niçin isti- yörsunuz — Bunu yapmamak için sebep ne? — Hayır.. kabil değil — Benden utanıyor musunuz ? — Yaptığımdan utanıyorum. Bilâibtiyar,7 onu teskin edebilecek bir yalan düşünmüştü; fakat o, başını salliya» rak tebessüm etti: — Yalnız bu kadar mı? Ben sizi afle- diyorum, Kızınızın bir hatasını gizlemek yi a kim anlamaz te bunun için istediğinizi yapamam... Bu Zn m çok acı geliyor Bernar. Onun güldüğünü işiderek sözünü kaz ti. Bu, sert gülüşü tatlı bir ses takip et- miştiz — Bana karşı komedi oynamayımır.. Benim Janı tanıdığımı ve bir kadının oda hizmetcisinden gizlisi olamıyacağını unutur yorsunuz? Siz, yaşınızı DEE etmekten kor: kuyorsunuz; işte bu kad Gladis'in beyalı yasikllnimi kan hü cum etmişti; fakat sade bir tavırla cevap İ verdi : — Âşığımı herşeyden çok seviyorum. — Âşığınısı mı? Sizin yaşınızda bir kadının bu kelimeyi söylemekten utanmasi lâzımgelirdi | l — Onu seviyorum. Siz bunu heniz anlıyamazsınız.. bir çocuksunuz.. ndan, güzel ve gerç bir kadın telak- ki edildiğim için ayrılmamak istiyorum. Bu, benim gururumu okşuyor. Eğer benim yaşımı bilmiş olsa, bilhassa benim yalar söylediğimi, bundan dolayı da içimden n* kadar mahcup olduğumu, benim için ih yarlığın ne büyük bir felâket ve düşkün: n lük olduğunu bilse beni terkederdi. Bütün bunlara rağmen yanımda kalmak istediği takdirde de benim parama tam'a ettiğini düşünerek buna tahammül edemezdim. Ban sevilmek istiyorum. halde ne yapmak” arzusundasinl? — Sizin kendi menfaatinizi takdir ceğinizi ümit ediyorum, Bir rezalet çıkı” p “ o.

Bu sayıdan diğer sayfalar: